Mürşidi Olmayanin Mürşidi Şeytan mı?

mesut05

New member
Katılım
1 May 2008
Mesajlar
330
Reaction score
0
Puanları
0
Mumsema Tasavvuf ve manevi terbiyeden kaçanlar, meşhur bir sözle uyarılırlar: “Mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır.”
Büyük veli Beyazid-i Bistamî (K.S.)’ye ait bu söz, doğrusu hassas bir konuya işaret ediyor. Öyle ya; eğer bu ifade dinî bir delile dayanıyorsa, gerçek bir mürşidin talebesi olmayan herkesin durumu yeniden gözden geçirilmeye muhtaç. Eğer bir tecrübe ve gözleme dayanıyorsa, tecrübe bir ilimdir, ve bir hakikat payı aranması gerekir.
Bu sık kullanılan ifade, “bir mürşidin elinden tutanlar şeytanın elinden kurtulmuş mu oldular? Biz öyle şeyhleri gördük ki, şeytanı hiç aratmıyorlar! Hem iyi de olsa şeyh bir peygamber mi ki, ona uymayanlar iflâh olmasın? Biz Kur’an ve Sünnet’ten başkasına uymayız” itirazıyla karşılanagelmiştir.
Bu meselenin iç yüzünü incelemek için şüphesiz en doğru yol, konuyu yanılmaz iki şahidin, yani Kur’an ve Sünnet’in ölçülerine göre ele almak.
Önce şunu belirtelim ki tasavvuf ehli, mürşid deyince gerçekten kendisine uyulmaya layık bir Allah dostunu kasdederler. Gerçek mürşid alimdir, ariftir, takva ve edebte zirvedir, nur ve feyiz sahibidir. Ayrıca insan terbiyesinde ehliyetli ve irşad işinde izinlidir. Hz. Peygamber (A.S.)’in vârisidir. Çünkü kendisi terbiye olmamış bir kimsenin başkasını terbiye edemeyeceği açıktır.
İkinci olarak, mürşid deyince tek bir insan değil, o insanının etrafında toplanmış, gönlünü ve yönünü Allah’a çevirmiş bir cemaat akla gelmelidir. Çünkü gerçek mürşid, takva yolunda bir imamdır ve kendisine uyanlar için emin bir rehberdir. Böyle bir mürşidin elinden tutan kimse, aynı zamanda birçok mümin kardeşiyle Allah yolunda el ele tutmuş demektir. Şeytana karşı bu ne büyük bir kuvvet ve ne sağlam bir siperdir!
Kâmil mürşidden kaçmak, böyle bir cematten uzaklaşmak ve dini yalnız başına yaşamaya çalışmak demektir. Bu ise ne kadar zevksiz bir iş ve desteksiz bir gidiştir! Tasavvuf, topluca tevbe etmek, birlikte zikretmek, şeytanlara karşı birleşmek, hak için birbirini desteklemek ve cemaat halinde Allah yolunda yürümektir.
Kur’an’ın ve Rasulullah’ın uyarıları
“Mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır” sözü, Hz. Kur’an’a aykırı değildir; aksine birçok ayet tarafından desteklenmektedir. Çünkü, tek başına kalan bir kimesenin insan ve cin şeytanlarına yem olacağına Kur’an’daki pek çok ayet işaret etmektedir. Allahu Tealâ, kendi yolunda topluca hareket etmemizi emrediyor. Parçalanmayı, dağılmayı, tek başına kalmayı yasaklıyor (Al-i İmran/102-103). Bunun, düşmanlar karşısında zayıflık ve mağlubiyet sebebi olacağını belirtiyor (Enfal/46). Cenab-ı Hak hepimizi gerçek takvaya çağırıyor ve bunun için sadık kullarla beraber olmamızı istiyor (Tevbe/119).
Allah’ın zikrinden kaçanların şeytanın kucağına düştüğünü de Kur’an-ı Kerim şöyle ifade ediyor:
“Her kim Rahman olan Allah’ın zikrinden gafil kalırsa, biz ona bir şeytan musallat ederiz; o şeytan ondan hiç ayrılmaz. Bu şeytanlar onları doğru yoldan alıkoyarlar, onlar ise kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.” (Zuhruf/36-37)
“Rehberi olmayanın, tek başına kalanın rehberi şeytandır” sözü, bir çok hadis-i şerifin ortak manasını da ifade etmektedir. Şöyle ki, Rasulullah (A.S.) Efendimiz, şeytanın insan kurdu olduğunu, herkese pusu kurduğunu ve cemaattan ayrılan, tek başına kalan kimseyi kolayca yuttuğunu haber veriyor. İşte Rahmet Peygamberi’nin uyarıları:
“Şeytan insan kurdudur; sürüden ayrılan, tek başına kalan koyunu dağdaki kurt nasıl kaparsa, cemaatten ayrılan kimseyi de şeytan öylece kapar.” (Ahmed, Tabaranî)
“Sizin cemaat halinde bulunmanız gerekir. Ayrılıktan, tek başına kalmaktan sakının. Şüphesiz şeytan tek başına kalanla beraberdir. O, (Allah için beraber olan) iki kişiden uzak durur.” (Tirmizî, Ahmed, Hakim)
“Şüphesiz Allahu Tealâ, ümmetimi sapık fikir ve fitne üzerinde bir araya getirmez. Allah’ın eli (rahmet ve desteği) cemaatin üzerindedir. Kim cemaattan ayrılırsa ateşe düşer.” (Tirmizî, Tabaranî)
Bu mealdeki hadislerin ortak manası ve uyarısı şudur: Dini tek başına yaşamaya kalkmayın. Allah yolunda birlik olun, alimlere uyun, takva üzere giden cemaata sımsıkı yapışın. Tek başına kalanın kalbini şeytan sarar, yolundan alıkoyar ve kolayca zarara sokar. Bu düşmana karşı birlik kalesine girin, Allah sevgisini siper edinin ve ölene kadar böyle gidin. Emniyetiniz budur.
Şu halde “başında bir rehberi olmayanın rehberi şeytandır” sözü Kur’an ve Sünnet’e aykırı değildir. Tecrübeler de onu desteklemektedir. Bir üstada gitmeden, alim bir rehberi bulunmadan, peygamberlerden başka kâmil olan kimse yoktur.
Maddi sanat ve fenlerde de durum aynıdır. Başında bir usta olmadan hiçbir çırak, kolay kolay usta olamaz. Arifler demişlerdir ki: “Kendi başına büyüyen ağaç yaprak açar, fakat meyve vermez. Verse de meyvesi yenmez. Bir edeb ehlini görmeyen gerçek edeb nedir bilmez. Bildikleri de kendisine yetmez.”
Kur’an ve Sünnet’i rehberle yaşamak
Bazıları, “Biz Kur’an ve sünnete uyduktan sonra niye sapıtalım ki? Bizim emniyetimiz mürşide değil, Kur’an ve Sünnet’e uymaktır. Mürşide ve müridlerine lazım olan da bu değil mi?” diye soruyorlar.
Evet, hepimiz içimiz ve dışımızla ilahi hükümlere uymakla mükellefiz. Kâmil mürşidlerin bundan başka bir hedefi yoktur. Bütün mesele, her durumda Kur’an ve Sünnet çizgisinde giden Allah adamı olabilmektir. Buna ihsan makamında kulluk denir. Acaba bunun en güzel yolu nedir? Sadece okumak mı, yoksa yolu bilene uymak mı? Mesafesi uzun, engelleri çok, tehlikeleri fazla, her yanı gizli düşmanlarla çevrili bir yolu, sadece tarifle mi gitmek emniyetlidir, yoksa yolu bilen bir rehberle mi?
Bu yol, insanın benliğini aşıp hakikatına ulaşma yoludur. Bu yoldaki en büyük engel insanın nefsidir. Bu yol, Alemlerin Rabbi’ne gerçekten kul olma yoludur. Onun etrafı düşmanlarla doludur. Yalnız gidilmez, yol çok uzundur.
Şeytandan yakayı sıyırmak mümkün mü?
Kur’an-ı Hakim bildiriyor ki, şeytan, ölene kadar hiç kimseden elini çekmez, ümidini kesmez, Bunun için yemini vardır (Sa’d/80-83). O peygamberlere bile hile yapmak ister, ancak Allah’ın nuru onu engeller (Hac/52). Kâmil mürşidler şeytanın baş düşmanıdır; onlara yanaşmak ister, karşısında yine ilahi nuru bulur; siner, kaçar. Çünkü, onlar Alemlerin Rabbi’ne teslim olmuşlardır. O da onları özel himayesine almıştır (Nahl/99, İsra/65). Şeytanın şerrinden peygamberler ve veliler ancak Allah’ın yardımıyla emin oldular. Yolu bir kere Mekke’ye, beş defa tekkeye uğrayan bir müslüman ondan kurtulduğunu nasıl düşünebilir?
Mürid, Allah’a yönelen kimse demektir. Şeytan en fazla bu kimselerle uğraşır. Bunun için her yolu dener. En iyi yaptığı iş vesvese vermektir. Açıkça günaha sokamadığı müridi, yaptığı hayırlı amelleri ile azdırmaya çalışır. Ancak, mürşidine ve cemaatine bağlı sadık bir müridin bir tane şeytanı varsa, binlerce dostu ve yardımcısı mevcuttur. Onların bereketiyle hastalığını anlar, ilacına koşar.
Ancak, kalbini değil cebini düşünen, din değil dünya derdine düşen, niyeti sakat olduğu halde sadık görünen kimseler, şeytanın maskarası, müslümanların yüzkarasıdır. Bunlar mürşid değil şeytandır, mürid değil, münafıktır. Ve onlar bizim konumuz dışındadır.
Tek başına hakikatı arayan kimse yorulur, çoğu zaman şeytanın oyuncağı olur. Şeytan bu insana açıktan günah işletemez ise, yaptığı hayırlara yönelir. Bu yolla mümini zarara sokmaya çalışır, bunu da genelde başarır. Şeytan ilim sahiplerine daha çok gizli günahları işletir. Onu gösteriş, kin, kibir, hased, gaflet, eşyaya aşırı muhabbet, makam hırsı, kendini beğenme, ameli ile övünme, insanları küçük görme gibi tesbiti güç, tedavisi zor günahlara daldırır.
Başında bir mürşidi, çevresinde kendisini uyaracak kardeşleri olmayan kimse, asıl halini anlamadan ve bir çaresine bakamadan ölür gider. Sonuçta insan ağlar, şeytan güler.
 
halt etmiş beyazıtı bestami... öbür tarafta mürşidi kurtarır onu...

Terbiyeli Yorum yap. Senin değer vermediklerin başkaları için değerli olabilir.Sen Allahın Velisinden daha mı iyi bileceksin!. Neye dayanarak böyle yorum yapıyorsun. Yorum yaparken insanların değerlerini düşünüp karşındaki kişi bu kişiye değer vermiştir KIRMAYIM İNCİTMEDEN yorum yapayım dersen sevinirim. Teşekkür ederim kardeşim şimdiden anlayışın icin
 
madem bu velinin avukatısın
"Öyle bir deniz geçtim ki, Peygamberler onun kıyısında durdu.", sözünü bir izah ediver bize ...

ha birde şunu açıkla hz ebubekirin mürşidi kimdi? bende şimdiden teşekkür ederim..
 
Cevap; Vahdet-i vücud... (bu tür ilk duymada akla mantığa aykırı sözlerden Şeyhül Ekber Muhyiddin İbn-i Arabi ve Hallacı Mansu'unda vardır).

Hz. Peygamberimiz kendisinden önceki ve sonraki her yaratılanın mürşididir, farkına varanlara...
 
Cevap; Vahdet-i vücud... (bu tür ilk duymada akla mantığa aykırı sözlerden Şeyhül Ekber Muhyiddin İbn-i Arabi ve Hallacı Mansu'unda vardır).

Hz. Peygamberimiz kendisinden önceki ve sonraki her yaratılanın mürşididir, farkına varanlara...

İslamın içine bu zehri ilk akıtanların ismini vemişsiniz zaten teşekkürler. Vahdet-i Vucüd denilne saçmalık Allahın yarattığı her mahlukatı haşa Allah yerine koymaktır. Külliyen Şirktir.
 
cevap; vahdet-i vücud... (bu tür ilk duymada akla mantığa aykırı sözlerden şeyhül ekber muhyiddin ibn-i arabi ve hallacı mansu'unda vardır).

Hz. Peygamberimiz kendisinden önceki ve sonraki her yaratılanın mürşididir, farkına varanlara...

kardeşim bal konuşan ağzından öpüyorum anlayana!.. Anlamayan zaten nereye çekiceğini bilir.

Görenedir,görene
körenedir,körene

hz.muzaffer ozak k.s. (cerrahi mürşidi)
 
numanoğlu bırak bu hidayet temenilerinide soruma cevap ver. Burada İslamı tasavvuf cenderesine sokup ortaya karışık salata yaparsan senden açıklama beklememizde gayet doğal değilmi?

Haşa "ben hakkım" diye ortalıkta gezen delileri "veli" yapmakta üzerinize yok. Ama yemez artık bu lakırdılar. Elhamdülillah müslümanlar bilinçleniyor. İslamiyeti ana kaynağından Kuran-ı Kerimden öğreniyor. Kendi hegomanyasını kurup etrafındaki kölelerle keyif çatan tarikat şeyhlerinin maskeleri düşmüştür.

Saçma sapan hadislerle Peygamber efendimizi yanlış tanıtan, İslam gibi akıl ve mantıkla örtüşen bir dini hurafeler üfürükler dinine çeviren kendini bilmezlerin sonu gelmiştir.
 
numanoğlu bırak bu hidayet temenilerinide soruma cevap ver. Burada İslamı tasavvuf cenderesine sokup ortaya karışık salata yaparsan senden açıklama beklememizde gayet doğal değilmi?

Haşa "ben hakkım" diye ortalıkta gezen delileri "veli" yapmakta üzerinize yok. Ama yemez artık bu lakırdılar. Elhamdülillah müslümanlar bilinçleniyor. İslamiyeti ana kaynağından Kuran-ı Kerimden öğreniyor. Kendi hegomanyasını kurup etrafındaki kölelerle keyif çatan tarikat şeyhlerinin maskeleri düşmüştür.

Saçma sapan hadislerle Peygamber efendimizi yanlış tanıtan, İslam gibi akıl ve mantıkla örtüşen bir dini hurafeler üfürükler dinine çeviren kendini bilmezlerin sonu gelmiştir.

SEN BENIM INANCIMA BENIM YOLUMA HAKARET ETTIN VE DIYORSUN. BEN BANA EDILEN HAKARETTEN MESULUM. YOLA EDILEN HAKARETI ELBET BIRGUN ODUCEKSIN!. MAHŞERDE.

BAK BEN BENIM YOLUMUN HAK OLDUGUNA INANDIGIM KADAR SENINDE BIR SAPIK OLDUGUNA INANIYOR VE SENLE BIRDAHA KONUSMAYACAGIMI BURDAN BUTUN FORUMA DUYURUYORUM. ÇUNKU SEN PROVAKATORSUN. SEN HZ.MEVLANA <<<<SEYHIMIZ AZIZIMIZ SULTANIMIZ<<< HAZERATINI KABUL ETMEYEN MESNEVI SERHINE KALKIP FITNE FESAT DIYEN BİR CANLISIN. SANA DICEK BIRSEY BILEMIYORUM SEN ZATEN KENDI KENDINE CUMLE ARALARINDA SEYHLER EVLIYALAR VE ALLAH DOSTU HAZERATLAR ICIN KULLANDIGIN PIS KELIMELER ILE KENDINI TANIMLIYORSUN.ÇÜNKÜ ONLAR ORTAK BIR SOZU VARDIR;

''MUMİN MUMİNİN AYNASIDIR!.'' Alemlere Rahmet Resulu Kibria Efndimiz Habibimiz Hz.Muhammed S.A.V.

şimdi sen muminsin ya onlarda AYNA ya SEN ONLARA FASIK diyorsun ya DÜŞÜN BAKALIM SEN NESİN:( ÜZÜLDÜM KARDEŞİM AYNI DINI PAYLASAMADIGIMIZA UZULDUM
 
şeyhimiz, azizimiz, sultanımız, putumuz, tapınağımız daha yokmu? Be hey mübarek adam Kuran ve Sünnet neyine yetmezde habire ortakçı icad edersin?

O yere göğe sığdıramadığın mesnevide rezil rüsva hikayeler, mekıbeler geçiyor mevlana ile alakalı konu başlığı altında paylaştım. Tabi sen içeriğe bakacağına neden hz mevlana denmemiş ona takıldığın için farketmemiş olabilirsin. Mesela kabak hikayesinden başla bizede bildir o hikayeden ne dersler almalıymışız.
 
“Ey Rabbimiz, biz iktidar sahibi liderlerimize, âlimlerimize ve büyüklerimize boyun eğdik. Onlar bizi hak yoldan, İslâm'dan uzaklaştırıp, dalâleti tercihimize imkân sağlayarak, başımıza buyruk hale getirdiler” derler.

Ahzâb / 67
 
MÂİDE - 35
Ey âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler); Allah'a karşı takva sahibi olun ve O'na ulaştıracak vesileyi isteyin. Ve O'nun yolunda cihad edin. Umulur ki böylece siz felâha erersiniz.
 
Bence benim en iyi mürşid' im Allah'ın kelamıdır..
Başka mürşid istemez..

:) mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır saçmalığını anlamadınmı/duymadınmı? illa bir mürşid bulup ona mürid olmak icap eder yoksa müslümandan sayılmıyor iman eksikliği felan oluyormuş .

madem müslümanız hepimiz mürşid bulup ona mürid olmalıyız , bizler bireyler değil kula kul olmalıyız cemaatlaşmalıyız tarikatlaşmalıyız mezhepleşmeliyiz dinin gereği böyle diyor çünkü :) hangi din tabiki uyduruk sallamasyon din :) sallamasyon dine inanlar için son mürşid saidi kürdüdür ona biat etmeliyiz ona mürid olmalı risaleyi nuru öğrenmeliyiz...

sallamasyon dinde kutsal günler geceler miladi takvime göre ayarlanabiliyor mesela 23 nisan kutlu doğum haftası gibi . diyarbakırdaki kürt kardeşlerimiz her yıl 23 nisanda büyük bir coşkuyla kutluyorlar kutlu doğum haftasını... Cnntürk Diyarbakır Kutlu Doğum Haberi - YouTube
 
:) mürşidi olmayanın mürşidi şeytandır saçmalığını anlamadınmı/duymadınmı? illa bir mürşid bulup ona mürid olmak icap eder yoksa müslümandan sayılmıyor iman eksikliği felan oluyormuş .

madem müslümanız hepimiz mürşid bulup ona mürid olmalıyız , bizler bireyler değil kula kul olmalıyız cemaatlaşmalıyız tarikatlaşmalıyız mezhepleşmeliyiz dinin gereği böyle diyor çünkü :) hangi din tabiki uyduruk sallamasyon din :) sallamasyon dine inanlar için son mürşid saidi kürdüdür ona biat etmeliyiz ona mürid olmalı risaleyi nuru öğrenmeliyiz...

sallamasyon dinde kutsal günler geceler miladi takvime göre ayarlanabiliyor mesela 23 nisan kutlu doğum haftası gibi . diyarbakırdaki kürt kardeşlerimiz her yıl 23 nisanda büyük bir coşkuyla kutluyorlar kutlu doğum haftasını... Cnntürk Diyarbakır Kutlu Doğum Haberi - YouTube

Fikir kalabalığı yerine elinizde bir ayeti şerifle cevap veremezmisiniz?
 
şeyhimiz, azizimiz, sultanımız, putumuz, tapınağımız daha yokmu? Be hey mübarek adam Kuran ve Sünnet neyine yetmezde habire ortakçı icad edersin?

O yere göğe sığdıramadığın mesnevide rezil rüsva hikayeler, mekıbeler geçiyor mevlana ile alakalı konu başlığı altında paylaştım. Tabi sen içeriğe bakacağına neden hz mevlana denmemiş ona takıldığın için farketmemiş olabilirsin. Mesela kabak hikayesinden başla bizede bildir o hikayeden ne dersler almalıymışız.

Ehl-i irfan arasında aradım kıldım talep.
Her hüner makbul imiş illâ edep illâ edep.

Hz.Yunus Emre K.S.
 
Cevap; Vahdet-i vücud... (bu tür ilk duymada akla mantığa aykırı sözlerden Şeyhül Ekber Muhyiddin İbn-i Arabi ve Hallacı Mansu'unda vardır).

Hz. Peygamberimiz kendisinden önceki ve sonraki her yaratılanın mürşididir, farkına varanlara...

Vay vay vay vay. :) Bunlar adam olmuşta buralarda ahkam kesiyorlarmış. Vah yavrum vah :)

Hz. Peygamberimiz kendisinden önceki ve sonraki her yaratılanın mürşididir, farkına varanlara birader; "SEN NASIL FARKINA VARDIN?" Bir anlat bakalım da bizde FARKINA VARALIM :) Vah yavrum vah :=) Nerede yazıyor bu? Yazıyor da biz mi görmedik?
 
numanoğlu bırak bu hidayet temenilerinide soruma cevap ver. Burada İslamı tasavvuf cenderesine sokup ortaya karışık salata yaparsan senden açıklama beklememizde gayet doğal değilmi?

Haşa "ben hakkım" diye ortalıkta gezen delileri "veli" yapmakta üzerinize yok. Ama yemez artık bu lakırdılar. Elhamdülillah müslümanlar bilinçleniyor. İslamiyeti ana kaynağından Kuran-ı Kerimden öğreniyor. Kendi hegomanyasını kurup etrafındaki kölelerle keyif çatan tarikat şeyhlerinin maskeleri düşmüştür.

Saçma sapan hadislerle Peygamber efendimizi yanlış tanıtan, İslam gibi akıl ve mantıkla örtüşen bir dini hurafeler üfürükler dinine çeviren kendini bilmezlerin sonu gelmiştir.

Sayın kardeşim; numanoğlu gibi karakterlerin burada yaptığı, TAKİYYECİLİĞİN (A) BABASIDIR. Tarikatçılık yapıp hayatını idame ettirenler burası gibi revaçta olan forum yerlerinde böyle saf keriz avlamaktadırlar. Hakikatten bakalım onları MÜRŞİDLERİ kurtarabilecek mi?
 
Bir kimseye deli denilmedikçe, imanı tamam olmaz !!!

İ. Ahmed

Hadis-i şerif


Meseleyi iyi bilmeyen Müslümanlar da, dindar olana deli diyebilirler.
Şeyhül Ekber Muhyiddin İbn-i Arabi ve Hallacı Mansur
Bu yukarida ismi gecen zatlarda bu hallere girmişlerdir.
ALLAH cc aşkindan delilik alameti göstermişlerdir sözleriyle,yaşam tarzlariyla vs vs.
Bu halleri gören bazi insanlarda deli demişlerdir bu insanlara.
Bilerek veya bilmiyerek bu zatlarin iman derecesindeki deliliklerine şahitlik etmişlerdir!!!

(M. Rabbani 1/65)Hasan-i Basri'ye sormuşlar, ashab-ı kiram nasıldı bize anlat diye.
Verdiği meşhur cevap.
Siz eshab-ı kiramı görseydiniz, deli derdiniz.
Onlar sizi görseydi, acaba bunlar Müslüman mı, diye tereddüt ederlerdi buyuruyor.
Hazret-i Ebu Bekir, insanların azap görmemesi için kendi vücudunun büyültülerek Cehenneme atılmasını istiyor.
İşin mahiyetini bilmeyenler, böyle merhametli Müslümanlara deli diyebilirler.
 
Geri
Üst