DeMoKRaT GeÇiNeN TaKiYeCiLeRe

Leke

Altın Üye
Katılım
25 Haz 2005
Mesajlar
9,652
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
40
Konum
DoĞDuĞuMDa O KaDaR ŞaŞıRDıM Ki , BiR BuÇuK SeNe Ko
KalabalIk bir grup cumartesi gecesi yemek yiyoruz. Şeytan dürttü ve ortaya şu soruyu attım: “Bazı demokrat geçinen yazarlar başları sıkışınca Voltaire’in o ünlü, ‘söyleyeceklerinize katılmayabilirim ama onu söylemek hakkınızı ölüm pahasına savunurum’ sözüne sığınır. Homeros da Iliada adlı yapıtında ‘Düşüncelerini söylemek her özgür insanın hakkıdır’ demiş. Şimdi bu durumda darbe yapmayı düşünmek ve bunu söylemek özgür düşünce ve özgür ifade kavramına girer mi? Bunu engellemek insan hakları ve evrensel değerlere aykırı mıdır?”

İşte bizim bu soru çarşıyı birden karıştırdı. “Suçtur-hayır değildir” şeklinde müthiş yoğun ve entelektüel bir tartışma başladı. Biri “Düşüncede kalırsa suç olmaz. Hatta söylerse bile suç değildir. Sen de bunun doğru olmadığını ve desteklemediğini söylersin” derken, bir başkası “Olur mu hiç? Düşüncede kalırsa tabii suç değildir. Ama bunu toplantılar yaparak eyleme dökmeye başlarsa, işte o zaman suçtur” yorumunu getirdi. Sonuçta gece yarısını epey geçene kadar bunun üzerinde tartışıldı. Herkes fikrini söyledi.

Gecenin sonunda bizler işin içinden çıkamadık... Bu yüzden siz ne diyorsunuz değerli okurlarımız, “böyle bir durumda düşünce ve düşündüğünü söyleme işlemi bir suç mudur?” Yazın bize...

Bu da biraz felsefi bir yazı oldu değil mi? Ne yapalım, Psikoloji dersi ile başladık, Felsefi tartışmalar ile tamamladık bu haftanın yazısını.


( Sedat Sertoğlu - 14.07.2008 )



EvEt ŞeriAt istiyorum Naraları atanlar Demokrasi adına seslerini çıkartabiliyorlarsa , Ben Asker Tarafından yönetilmek istiyorum , Darbe olsa iyi olur Diyenler , Düşüncelerini dışa vurunca Demokrasi adına konuşmuş olmazlar mı ?
Hür ifadeleri kullanmaları onlara Demokrasinin sağladığı Konuşma özgürlüğü değil midir ?
Asker ülkeyi yönetirse Demokrasi yokmu olur ?
Yoksa Takiyecilerin işine bazı şeyler gelmez diyemi savunulmaz ?
 
Yazı hiçte kendiyle çelişmiyor.gerçekte dendiği gibi takiyyeciliğin öbür yüzünü göstermesi açısından tam bir ayna.Tabi her anlayamıyor özellikle kafasını tarikatlara kiralayanlar.
 
Düşünce ve İfade Özgürlüğü (2)

Geçen hafta yazdığımız “Düşünce ve ifade özgürlüğü” konusundaki yazımızda “Biz işin içinde çıkamadık ey okur, sen de görüşlerini bildir” dedik. Derken gördük ki, okurlar da bu konuda ikiye bölünmüşler..

Kimine göre “Darbe düşünmek ve bunu söylemek düşünce ve fikir özgürlüğüne giriyor. Yani olabilir. Kimine göre ise, düşüncede kalırsa sorun yok. Açıklanırsa suç oluşur...”

Demokrasilerde bin tane fikir havada uçuşur. Okurlarımızın görüşlerini okudukça, “kafalarının ne kadar karışık olduğu” uçuşan fikirlerden açıkça görülüyor. Tabii Türkiye’nin kendine özgü şartları var. Yani İsveç veya Amerika filan gibi değiliz. Bunu da göz önüne almak gerekiyor. Yani “Gerçek anlamda Demokrasi’den daha çok uzağız...”

Bizim grup geçen hafta yayınladığımız ilk sorumuzun cevabını ararken işin içinde çıkamayınca, biz de “Sokrates benzeri” bir dizi yeni soru ortaya attık geçen akşamki yemekte. Dedik ki “Hepiniz gayet iyi okullarda okumuş çocuklarsınız. Söyleyin bakalım darbeyi istemek bir tür suça katılmak değil mi?”

Cevap neredeyse hep bir ağızdan “Suça katılmaktır” şeklinde geldi.

“Peki” dedik “O zaman Türkiye’de bu konuda suç işlemiş kaç milyon kişi vardır sizce?” diye soruyu ikiledik.

Genel bir suskunluk oldu. Devam ettik: “Özellikle 1980 darbesini destekleyen vatandaşların sayısını düşünürseniz, milyonlarca suçlu vatandaş var karşımızda. 28 Şubat süresi içinde de öyle. O zaman darbecilerin tümünün yargılanması gerekirse, bu milyonlarca vatandaş ne olacak? Onlar da suça iştirak etmiş durumda değiller mi? Darbeye fiilen katılmak suçsa, onu istemek de suç olmaz mı?”

Bizim üst üste gelen bu sorularımız, çarşının daha da karışmasına neden oldu.

Sorulara devam: “Hele medyada darbeler döneminde kimlerin askerleri alkışladığı ortada. Yazılar arşivde. Memleket elden gidiyor yazıları ile asker tahrik olmaz mı? O zaman suçlular arasında yazarlar da yok mu? Bizim yasalarımıza göre yargılanmaları gerekmez mi? Bir başka nokta da Başbakan ile ilgili. Yandaşı Taraf gazetesi MİT’in 2003 yılında Erdoğan’a yasadışı örgütlenmeyi bildirdiğini yazıyor. Peki Başbakan neden 5 yıl bu bilgiyi bekletti, kendisine sakladı bu bilgiyi? Bu suç değil mi?”

Google’da konuşma özgürlüğü üzerine 15 milyon 800 bin adet yazı var. Düşünce hürriyeti konusunda da 11 milyon yazı. Benim hızla bakabildiğim bölümlerde bir tek Türk düşünürün bu konularda bir makalesini görmedim ve üzüldüm. (Not: Eğer varsa ve atladıysam şimdiden özür dilerim.)

Şimdi bunları bu soruları sorduğumuz için “ahmaklıkta önde gidenler” bize hemen “Ergenekon’cu” diyeceklerdir. “Düşünmenin Ergenekon’la ne alakası var birader?” diye sorsanız cevap veremezler. Çünkü hayatları boyunca düşünmemiş ve hep başkalarının sözleri ile bir şeyler yapmaya alışmış olanlar anlamazlar düşünmenin ne demek olduğunu.

Ve tarih hep düşünenler tarafından yazılmıştır ve hep onlar hatırlanır durur. Sadece Martin Luther King’in hayalleri yok. Bizim de hayallerimiz var. We have dreams..

Örneğin şiddet içermeyen her türlü düşüncenin özgürce söylenebildiği bir Türkiye hayal ediyorum.

Türkiye’yi bugünkü gibi bir korku ülkesi değil, insanlarının korkularından tamamen kurtulmuş bir ülke olarak hayal ediyorum.

Bu yazı ile düşünmenizi istedik ey okur.. Düşünün ve düşüncelerinizi korkusuzca söyleyin istedik. Hepsi bu... Bizim yemek gece saat 02.00’de bitti.. Yolda da tartışmaya devam ettik.. Konsensüs olmadı.



( 21.07.2008 - Sedat Sertoğlu )
 
Yazı hiçte kendiyle çelişmiyor.gerçekte dendiği gibi takiyyeciliğin öbür yüzünü göstermesi açısından tam bir ayna.Tabi her anlayamıyor özellikle kafasını tarikatlara kiralayanlar.

YA ARKADAŞIM NE KADAR MERAKLISINIZ KOYUN GİBİ BİRİLERİ TARAFINDAN YÖNETİLMEYE HUKUK DENEN ADALET DENEN DEMOKRASİ DENİLEN İNSANLAR İÇİN YAPILMIŞ KANUNLAR VARDIR.....

AKILLI ŞEKİLDE DÜŞÜNMEK LASIM

YA KENDİ DÜŞÜNCENDE OLMAYAN İNSANLAR TARAFINDAN HAKLARIN KISITLANACAK ŞEKİLDE YÖNETİLECEKSİN..

YADA KENDİ DÜŞÜNCENDE OLAN İNSANLAR TARAFINDAN BAŞKALARININ HAKLARINI KISITLAYARAK YÖNETİLECEKSİN..

TAKİYYE DEDİĞİN SADECE DİN VE EKSENİNDE YAPILMAZ HAYATIN HER ALANINDA YAPILIR

YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN
YA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL

YAŞASIN DAHA GÖREMEDİĞİMİZ DEMOKRASİ

YAŞASIN 1000 YIL ÖNCE GÖRDÜĞÜMÜZ ADALET

YAŞASIN İSLAMA SALDIRIPTA ATEŞİNİ ÇOĞALTANLARA...


SELAMETLE...
 
yazılarınızı küçük harflerle yazınız yasaktır
 
Geri
Üst