Likable'den Seçme SİİRLER

likablex

New member
SEN SEN SEN.......
Her şey sende gizli;
yerin seni çektigi kadar ağırsın,
kanatların çırpındığı kadar hafif...
kalbinin attığı kadar canlısın,
gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin,
nefret ettiklerin kadar kötü...
ne renk olursa olsun kaşın gözün,
karşındakinin gördüğüdür rengin!
yaşadıklarını kár sayma;
yaşadığın kadar yakınsın sonuna.
ne kadar yaşarsan yaşa,
sevdiğin kadardır ömrün...
gülebildiğin kadar mutlusun,
üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin...
sakın bitti sanma her şeyi,sevdiğin kadar sevileceksin.
güneşin doğusundadır doğanın sana verdiği değer
ve karsindakine değer verdigin kadar insansın!
bir gün yalan söyleyeceksen eğer;
bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansin.
ay ışığındadır sevilene duyulan hasret,
ve sevdiğine hasret kaldığın kadar ona yakınsın...
unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,
güneşin seni ısıttığı kadar sıcak...
kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..
işte budur hayat, işte budur yaşamak!
bunu hatırladığın kadar yaşarsın,
unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun!..
çiçek sulandığı kadar güzeldir,
kuşlar ötebildiği kadar sevimli...
bebek ağladığı kadar bebektir,
ve herşeyi oğrendiğin kadar bilirsin...
bunu da oğren , sevdiğin kadar sevilirsin!

UTANSIN

TOHUM SAÇ, BİTMEZSE TOPRAK UTANSIN!
HEDEFE VARMAYAN MIZRAK UTANSIN!
HEY GİDİ KÜHEYLAN, KOŞMANA BAK SEN!
ÇATLARSAN, DOĞURAN KISRAK UTANSIN!
ESKİ ÇINAR ŞİMDİ NOEL AĞACI;
DALLARDA İĞRETİ YAPRAK UTANSIN!
USTADA KALIRSA BU ÖKSÜZ YAPI,
ONU SÜRDÜRMEYEN ÇIRAK UTANSIN!
ÖLÜMDEN İLERDE VARIŞ DEDİĞİN,
GERİDE NE VARSA, BIRAK UTANSIN!
EY BİNBİR TANEDE SOLMAYAN TEK RENK,
BAYRAKLAŞMIYORSAN BAYRAK UTANSIN!


Yaş otuz beş yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.

Şakaklarıma kar mı yağdı, ne var
Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz
Ya gözler altındaki mor halkalar
Neden öyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar

Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim.
Nerde o günler, o şevk, o heyecan
Bu güler yüzlü adam ben değilim;
Yalandır kaygısız olduğum yalan.

Hayâl meyâl şeylerden ilk aşkımız;
Hatırası bile yabancı gelir.
Hayata beraber başladığımız
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir,
Gittikçe artıyor yalnızlığımız.

Gökyüzünün başka rengi de varmış!
Geç farkettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan günün bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim.
Ne dönüp duruyor havada kuşlar
Nerden çıktı bu cenaze Ölen kim
Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar.

Neylersin ölüm herkesin başında,
Uyudun uyanamadın olacak.
Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında
Bir namazlık saltanatın olacak,
Taht misâli o musalla taşında.

Cahit Sıtkı Tarancı
 

likablex

New member
HIÇKIRIKLAR

Saatler bitmiyor; yapayalnizim
Gülmek istiyorum, gülemiyorum
Sensiz olmak midir hep alin yazim
Bilmek istiyorum, bilemiyorum

Esirgedin nazli, hilal kasini
Harap ettin çiçek kokan basini
Yüregime akan gözüm yasini
Silmek istiyorum, silemiyorum

Sanki hersey efsaneydi, masaldi
Ayrilik ruhumu elimden aldi
Gözlerim yollara takilip kaldi
Gelmek istiyorum, gelemiyorum

Gögüs germek için acilarima
Titreyislerime sancilarima
Seni bir kez olsun avuçlarima
Almak istiyorum, alamiyorum

Saçilan bir köpük olmak dilinde
Bogulmak saçinin ince telinde
Sir gibi sonsuza degin kalbinde
Kalmak istiyorum, kalamiyorum

Unutuyor beni sirli gözlerin
Içimde bir yara isliyor, derin
Kulaklarin, dudaklarin, ellerin
Olmak istiyorum, olamiyorum

Bölerek uykunu, rüyalarina
O kucak dolusu hülyalarina
Gece gündüz uçup aynalarina
Konmak istiyorum, konamiyorum

Deli gibi asik olsa da güle
Kim acir çöllerde öten bülbüle
Birgün alev alev yanipta küle
Dönmek istiyorum, dönemiyorum

Hiçkira hiçkira aglamaktansa
Basina karalar baglamaktansa
Bu yüregi hergün daglamaktansa
Ölmek istiyorum, ölemiyorum.


BİR CEYLAN YÜREĞİNDEN

saklama gözlerini
acilarin buyuyen zindanlarinda
ülfeti gözlerinden özümleyen kalbimin
mavi bir yildiz gibi
dünyana usulca sokuldugunu göreceksin
ufuklara dokunan günesli saçlarinla
saklama gözlerini
rengini gözlerinden aliyor kalbim
ümitlerini

kuslar delirince kirilir denizin kanatlari
aynalarin damari çatlar
bengisu fiskirir yeryüzüne
rüzgara verir toprak sevda tohumlarini
bir mecnun bir leylayi anlatir çöllere
bir simsek
gök gürlemesi bir ceylan yüreginden
sulusepken bir yagmur indirir gökten
ölüler tartismaya baslar seni
aaah/seni, sürur
ürpermeler çaginda parlayan ellerimi
bir tutuver ne olur
ruhumun sessizligi dökülsün üzerinden
ezberlenmis bir dünya yasamaktansa
uykunun tilsimli yataklarindan
siyril gel bana
sonsuzlugun sirrini sereyim yollarina
resimleri süsleyen kentin varoslarinda
böceklerin elinden kurtarayim bahari

SANA ONLARI ADAYACAĞIM
Sana onları adayacağım
ekmeğime katık, aşımın ateşi
acılarımla başbaşa kalmak istiyorum
yalnız onlar anlıyorlar beni
ve yalnız onları dinliyorum

hayatıma girdin madem
andacım ol hatıramı yaşat
ne beni anladığını söyleyen
ne de yüreğimin gedikli konuğu alsın
sen al acı
senin olayım
beni sen kuşat

madem ki ayrılığa hüküm giymiş bu yürek
artık ölmek için yaşamak gerek
hayatımın gözelerinden
damıttığım bu şiiri bin kez ölerek
sana adamamı bekleme benden
gün gelir tütmez olursa ocağım
acılar var bende duvağı açılmamış
bekle, sana onları adayacağım.


AĞIT VE RAKS

Ben oyumu felakete veriyorum şeyda
sana dönük yanımda çengiler mat oluyor
saadet-zedelerin morga çevirdiği bir dünyada
bana alevden kostümlerle dans etmek düşüyor
ve şeyda ben oyumu felakete veriyorum
Yolum uzadıkça kabaran direncimi
her düştüğüm yeri öperek bileyliyorum
kolay gele demek de nerden çıktı şeydam
gürbüz doğumlarda bir nice ananın harcandığını
imbatla gelenin kabayelle gittiğini biliyorum

senin aldanmak dediğin bana merhem oluyor
gördüm kışı zorlu geçmeyen yılın baharını da
saksıya dikme gülleri ilk güneşle soluyor
işte bu kısrak yokuşta çatladı demen için şeyda
dünyanın tüm düzlüklerine kin besliyorum.

Geç bi yol, nazlı güleryüzlü şiirler yazamam ben
esenlik şölenleri bitti vakt-i cerağanda
vakt-i kahırda hüzün fasılları demidir bu dem
gör ki raksederek ağlamak da varmış hesapta
ama ne Raks'ı ne Ağıt'ı ben Endülüs'ü evetliyorum

Artık bol kahkahalı çok şükürleri bıraktım
esenlik bildirilerini harcıalem mutlulukları
denizi uslu gösteren kartpostalları yaktım
fakat şeydam bir avuç külü yakamadığım için
ben oyumu felakete veriyorum.
 
A

AngeL

Guest
kuslar delirince kirilir denizin kanatlari
aynalarin damari çatlar
bengisu fiskirir yeryüzüne
rüzgara verir toprak sevda tohumlarini

off off buraya bittim.. bengisu = cennette bitmeyen suyun adıdır bu arada..
 

likablex

New member
yürü be apLa sende de ne edebi kültür varmıs be :p
 

karizma_5

karizmatik
eski konu bu kadar güzel paylaşıma ilgi çok az bence,
bakalım şimdi okuyacak kardeşlerim çıkacakmı
saygılarımla
 

HTML

Üst