Laiklik Bahane, Maaşlar şahane!

türk ocağı

serdengeçti
Katılım
9 Kas 2006
Mesajlar
1,813
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Taceddin Dergahı
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Sekreteri Yalçın Topçu, bazı rektörlerin çok yüksek miktarda aylık gelire sahip olduklarını belirterek, başörtüsü özgürlüğünü bahane edip üniversitelerdeki demokratik ortamı sabote eden yasakçı rektörlerin asıl korkusunun, koltuklarını ve bu imkânları kaybetmek olduğunu söyledi. Topçu, aylık ücret geliri afaki miktarlara ulaşan rektörler olduğunu belirtti.

BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu’nun basın açıklaması

Bazı rektörlerin aylık gelirlerinin, Başbakan, Cumhurbaşkanı, YÖK Başkanı maaşından kat be kat fazla olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Maaş, döner sermaye, ek ders ücreti ve çeşitli ödeneklerle birlikte rektörlerin aylık gelirlerinin 30-40 bin YTL’ ye ulaştığı bir ülkenin ‘sosyal devlet ve adaletli paylaşım’ ilkeleri ciddi anlamda sorgulanmaya ve tartışılmaya muhtaçtır.

Toplumumuzun ezici çoğunluğu, ekonomik darboğaz içerisinde yaşayıp ay sonunu getiremezken, bazı rektörlerin aşırı bir aylık gelire sahip olması ülkemizdeki gelir adaletsizliğin ibretli bir örneğini sergilemektedir. Buna rağmen bazı rektörler, aldıkları maaşı yeterli bulmayıp, hükümetten öğretim üyelerine ek zam yapılmasını isteyerek, kendi aylık gelirlerini daha da fazlalaştırma hesabı ve yüzsüzlüğü geçtiğimiz aylarda gösterebilmişlerdir.

Bir örnek verecek olursak, adı bizde saklı bir üniversite rektörünün tahmin edilen aylık geliri şu şekildedir:

Rektör maaşı: 7.500 YTL (tazminatlar içinde)
Döner sermaye geliri: 20.000 YTL
A.Ç.Ü’den aldığı prof. unvanı:4500 YTL (Rektörün kadrosu halen A.Ç.Ü’de)
Ek ders ücreti geliri: 4500 YTL
Yol harcırahı:2500 YTL

TOPLAM: 39.000 YTL

Döner sermaye gelirlerindeki yüksek miktarlar dikkate alınırsa büyük şehirlerdeki üniversitelerin bazı rektörlerinin 60-70 bin YTL’ye kadar yükselen aylık gelire sahip oldukları iddia edilmektedir. En yüksek aylık gelire sahip rektörün ise ODTÜ Rektörü olduğu tahmin edilmektedir. Rektörlerin aylık gelirlerini yükselten en büyük kalem, özellikle üniversite hastanelerinden gelen döner sermaye gelirleridir. Rektörler bir doktor gibi hastanede çalışmazlar ama döner sermayeden aslan payı alırlar denilmektedir.
Bütün bunların yanında, üniversitelerin oldukça yüksek olan bütçeleri üzerinde de son sözü rektörler söylemektedir.

BBP olarak, rektörlerden bu imtiyazlı durumun sebeplerini bizzat kendilerinin kamuoyu ile paylaşmalarını; Başbakan Erdoğan’dan ise bu konu hakkında neler düşündüğünü ve ne tür düzenleme yapılacağını kamuoyuna açıklamasını talep ediyoruz

Şimdiye kadar bu konularda rektörler hep susmuştur. Yoksa bazı yasakçı rektörlerin, totaliter bir laikçilik yaparak suni krizler çıkarıp, üniversitelerdeki demokratik ortamı sabote etmelerinin sebebi bu ekonomik imkânları kaybetme korkusu yaşamaları mıdır?

Devletinin ve milletinin faydası için mücadele ettiklerini her fırsatta dile getiren rektörlerin, aylık ne kadar gelir elde ettiklerini bütün ayrıntısıyla kamuoyuna açıklamaları gerekir.
Bu rektörlerden, ‘laiklik bahane, maaşlar şahane’ şeklindeki kamuoyu vicdanında oluşan rahatsızlığı giderecek, gerçekçi ve tatminkâr cevaplar bekliyoruz. Bu konuyu parti olarak TBMM gündemine taşıyacağımızı da ifade ediyoruz.

BBP, hükümet tarafından daha önce defalarca deklare edilen YÖK ve üniversiteler hakkındaki düzenlemenin bir an önce TBMM’ye getirilerek, bu adaletsizliğe bir son verilmesini istemektedir. Diğer konularda olduğu gibi bu konuda da adaletin tesis etmesi için BBP, her platformda destek olacağına Büyük Türk Milleti’nin önünde söz vermektedir.

Saygılarımla…
 
siz meclistekilerden haber verin..siz sanıyor musunuz ki meclistekiler ya da basbakan ya da cumhurbaskanı devletten aldıgı maaşla geçiniyor?çalık grubu aldıgı atv kanalından kaç rektörün kaç yıllık maaşı kadar kar etmiştir?ayrıca bu adamlar bilimadamı.prof olmak ne yazıkki vekil olmak kadar kolay değil bu ülkede.babadan ogula geçmiyor rektörlük..biri rektör olunca zı9r cahilleri üniversiteye ögretim üyesi yapmıyor.meclistekiler bu rektorlerin çalıştıgının milyonda biri çalışsınlar onlara da verelim aynı parayı..degerli insanları karalamaya çalışmakta üstüne yok bu insanların..bu adamlar ancak kendi pislikleri içinde bogulacaklarını bilmelerinden bu gibi tavırlar sergiliyor olabilir mi sizce?
 
Türkocağı Allah rızası için lütfedip biraz araştırma yapsaydın bir aklı kısanın söylediklerini alıpta buraya taşımazdın.Hele avatarında kutsa kitap koyan birisinin birileri hakkında yazarken dahada dikkatli olması lazım.Dinimize göre çok büyük bir günah işliyorsun.O yazdğın rakamı bu gün özel üniversitelerdekiler bile alamıyorlar.Hele devlet üniversitelerinde imkansız.
 
başörtüsü özgürlüğünü bahane edip üniversitelerdeki demokratik ortamı sabote eden yasakçı rektörlerin asıl korkusunun, koltuklarını ve bu imkânları kaybetmek olduğunu söyledi.
...
Şimdiye kadar bu konularda rektörler hep susmuştur. Yoksa bazı yasakçı rektörlerin, totaliter bir laikçilik yaparak suni krizler çıkarıp, üniversitelerdeki demokratik ortamı sabote etmelerinin sebebi bu ekonomik imkânları kaybetme korkusu yaşamaları mıdır?

bu iddialarını ne ile destekliyorlar acaba???

Yazıda kastedilen (türban yasağını savunan) rektörlerin tamamına yakınının görev süresinin dolmasına pek uzun bir zaman kalmadı ve bunlardan tam 17 tanesi 2 kere seçildikleri için yeniden atanamayacaklar
Eğer durum iddia ettikleri gibi olsa bile bu rektörlerin görev süresini etkilemez
Mevcut durumda ne yaparlarsa yapsınlar Cumhurbaşkanını değiştirecek bir güç rektörlerin ellerinde değildir(hatta iktidar partisi hariç kimsenin elinde değildir) ve Abdullah Gül mevcut rektörleri zaten tekrar seçmeyeceği için, bu yazılan "koltuk kaygısı" iddiası çok çok komik kalıyor.

Hani bunları Nisan 2007 de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce deseydi belki bu olayların birbiriyle bir ilişkisi olurdu, ancak bugünlerde bunları söylemek çok komik kalıyor çünkü mevcut durumda türban yasağı savunan ve uygulayan rektörlerin tamamına yakının zaten bir kez daha seçilme şansları yok.


işin en komik tarafı da şu:

Bu anlayışın sahipleri, milletvekili maaşlarını,bürokrat maaşlarını,kamudaki üst düzey yöneticilerin maaşlarını sorgulanmazken, yolsuzluk yaptıkları kesinleşmiş ve milletvekili seçildiği için dokunulmazlık zırhına sığınıp yargılanmayanları bizdendir diye görmezken, sırf karşı görüşte olanlardan bir grubu afişe etmeye çalışıyorlar.Sosyal adaleti savunmak bahanesiyle, yasal olarak maaş alan ve üniversitelerden döner sermayesinden gelir elde eden rektörlerin maaşları ve gelirleri üzerinden masal anlatıyorlar :)

Kendi istedikleri tipte rektör seçilse bu tür bir konuyu açmayı bırakın bi köşeye,
böyle bir konuyu açanı gavur veya kafir ilan ederler, gazetelerinde boy boy resimlerine etek giydirip,çarpı işarti koyup hedef gösterirlerdi.

Bu tip "çıkar kokulu" sosyal adalet masallarını, oğluna "gemicik" alan sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan anlatsa inanın bu kadar acıklı olamazdı.


Rektörlerin maaşı fazla mı kısmına gelince:
Sadece iktisadi bir yaklaşım olarak bu söylenebilir.Aynı hizmeti veren başka ülkede çalışan insanlarla
bir karşılaştırma yapılır, ülkenin GSMH rakamı göz önünde bulundurulur vs. vs.
ama siyasi yaklaşımlarını maaş işine karıştırırlarsa "koltuk kaygısı","laiklik bahanesi" gibi komik iddialarla desteklemeye çalışırlar ki bu beni güldürür.Güldüren kısmının da özü şudur:
Bu amcaların kendilerini babalarının en akıllı oğulları zannedip, hem laikliğe, totaliter bir laiklik uygulanıyor diyerek çamur atmaları ve bu sayede pek çok eğitim düzeyi düşük insanın bilinçaltına zaten ne olduğu anlaşılamamış "laikliği" bir "kötü" olarak yerleştirmeye çalışması, aynı zamanda da rektörleri de laikçi(?!?) olarak gösterip onları da bu yolla kötülemek.yani bir taşla iki kuş vurmaya çalışmak.

Bu ve benzeri yaptıklarında ne kadar başarılı oldukları hususuna gelince:
-Ülke genelinde (BBP ve SP iki parti olarak) toplam %4 den bile fazla oy almaları söz konusu olmadığı için, SP gibi 2,33 alıp rezil olmamak uğruna, genel başkanlarını bağımsız olarak milletvekili seçtirebildiler ancak.Bundan daha da ötede birşey yapamazlar zaten
 
Türkocagı fethullah örgütünün bir elemenı gibi davranmaya devam ediyorsun.Bu emperyalizmin maşaşı örgüt,önlerinde ne engel görürse saldıruyor ama biraz insaf daha önce bu adamlar bu parayı almıyorlarmıydı dediginiz miktar dogruysa tabi.Yada türban taraftarı rektörler almıyormu bu parayı veya yarın gül bu rektörleri degiştirecek o zaman o rektörler almıyacakmı aynı parayı? Maşallah önünüzde hiç bir engel tanımıyorsunuz söz konusu söz konusu Cumhuriyet degerleri olunca ama kendinizin hırsızlarını,meclistekileri gözünüzün önünde ama onları görmüyorsunuz.
BBP ye gelince onlarında ne oldugunu çok iyi biliyoruz.Fethullah bir partiye boşuna para vermez işte beyanatta görüldügü gibi aldıkları paranın diyetini ödüyorlar.Yani emperyalizt maşası fethullahtan para alıyorlar ve taşeronlugunu yapıyorlar.Sonra da Milliyetçiyiz diye ortada dolanıyorlar.Milliyetçilikte ayaga düştü.
 
ilk okul mezunu milletvekillerin aldıgı maaşlara bakarsak okumuş hayatını bilime vermiş profosörlere az bile :goz:
 
Geri
Üst