vetcat
New member
- Katılım
- 11 May 2006
- Mesajlar
- 546
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
slm msn de arkadaşımdan gelen bir mail ilgimi çekti,yazanlar önemli şeylerdi.Aslını araştırdım ve sizlerle sunuyorum...Gündemdeki Lübnan,KKTC olayları ile ilgili bir köşe yazısıdır..
OSMAN DİYADİN : GERÇEKLER ORTADAYKEN KİME HİZMET, NE İÇİN!...
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Avni Aker'de Rum takımı görünce Türk milletinin bir ferdi olarak yavru vatan KKTC'yi, düşünüp bir kez daha yüreğim yandı!
Nasıl yanmasın ki!
Adada iki ayrı devlet, iki ayrı halk varken gerek ABD, gerekse AB'nin birine her türlü hakkı tanımasının, diğerine ise uluslararası her alanda boykot uygulamasının, bir milleti adeta dünyadan tecrit etmesinin ve adaya barışı getiren Türk askerini resmen işgalci kuvvet olarak raporlarına geçirmesinin izahını yapmak mümkün mü?
Bu, bir milletin nasıl yok sayıldığının kanıtı değil mi?
Ama davulda onlarda, tokmakta!
Apoel uluslararası resmi bir maç oynamak üzere
benim topraklarıma geliyor; ama adada ayrı bir devlet olan benim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimin takımlarına bırakın uluslararası resmi maçları oynama hakkı verilmesini, Türk takımları ile bile özel maç oynama, hatta antrenman maçı yapma hakkı tanınmamasının izahının bir başka anlamı soykırım değilde nedir acaba?
Rum takımlarına UEFA'da "Kıbrıs Cumhuriyeti" adı altında resmen bütün adayı temsil etme hakkı tanınmasının anlamını hala bilmeyen var mı?
Yani, ortada kuzey ve güney diye bir ayrım yok!
Ada adeta Rumlara teslim edilmiş Müzik,spor,ticaret,siyaset her alanda böyle...
KKTC'nin varlığı sadece laftan ibaret!
En acısı Kıbrıs Türklerini tecrit odasına sokanlar da bizim dostlarımız!
Şu bir gerçek ki "İşgalci Türk askeri Kıbrıs?tan çıkmalı" diyen AB?nin Türk milletine olumlu bakışı sadece kendi çıkarları söz konusu olduğu zaman devreye giriyor.
İkiyüzlülük adamların damarlarına işlemiş durumda!
BAKIN ŞUNLARA...
Size bir liste sunuyorum:
Avustralya
Kanada
İsveç
Arjantin
Slovakya
Fransa
İsviçre
Belçika
Polonya.
Diyeceksiniz ki; nedir bunlar?
İsrail'in bombaları altında katledilmemek için Lübnan'dan kaçıp çocukları ve eşleriyle birlikte Türkiye Cumhuriyeti topraklarına sığınarak ülkemizin şevkatli kolları arasında ülkelerinin yolunu tutanların bir bölümünün listesi...
Şunlar da açıklamalar:
Avustralya Başbakanı: ?Zor günümüzde yardım elini uzatan Türkiye'ye yürekten teşekkürü borç biliriz.?
Kanada Başbakanı: ?Türk yetkililerin insani çabası takdire değer bir dostluk örneği. Bunu hiç unutmayacağız.?
Polonya Dışişleri Bakanı: ?Vatandaşlarımız bize kucak açan Türkiye'de güvendeler.?
İsveç Dışişleri Bakanı:
?İnsani yardımlarından ötürü Türkiye'ye minnettarız."
Ne kadar güzel değil mi?
Ama şimdi size bir liste daha vereceğim:
Avustralya
Kanada
İsveç
Arjantin
Fransa
İsviçre
Belçika
Polanya.
Bunlar ne mi?
Bizim insan kasabı olduğumuzu öne süren, kendi parlamentolarında sözde Ermeni soykırımını kabul eden ülkelerin bir bölümü...
(Kyn: Yılmaz Özdil) Evet, acı ama gerçek bu!
Kimse kimseyi kandırmasın. İşte bizim dostlarımız bu iki yüzlü zihniyetler!
İş kendi canlarına gelince onların kılına bile dokunulamaz ama mevzu Türk?ün, Müslüman?ın canı olunca o canların kendi hayvanları kadar değeri olmaz!
Bunu yaşamıyoruz mu? Filistin ve Lübnan?daki İsrail katliamına bakışlarıda, bunun kanıtı askerimi katleden PKK?ya bakışlarıda!
LÜBNAN?A GİTMESİ GEREKENLER:
Bakın, o Kıbrıs'a barış ve huzur getiren Türk askerini AB raporlarında işgalci olarak gören ve adayı terk etmesini isteyen, bölücü terör örgütüne karşı sınır ötesi operasyon yapmasını engelleyen bu sözde dostlar ve o anlı şanlı müttefikimiz(!) şimdi Türk askerinin Lübnan'da Barış Gücü altında konuşlanması için yağ üstüne yağ çekiyor.
İsrail güç geçiremediği Hizbullah'ı silahsızlandırmak için işi BM'ye,açıkcası Türkiye'ye yaptırmak istiyor.
Yetmiyor, bizi yönetenler de İsrail'e gidip, kaçırılan İsrailli askerlerin ailelerini ziyaret ederek jest yapıyor!
Yetmiyor, o ulusallık kimliğini kaybetmiş, ABD ve AB'nin güdümüne girmiş medyamızda bu oyunda önemli bir rol üstleniyor.
Türk askerini Lübnan'a gönderip İsrail'e hamilik için yanıp tutuşan haberler ve yorumlar yapılıyor.
Hadi tamam Lübnan'a asker gönderilsin!
Amaaaa!
Önce Lübnana ?asker gönderilsin?, diyenlerin, ve buna onay verenlerin çocukları, akrabaları ve yakınları gönderilsin.
Hadi önden buyursunlar!
Mehmetçiklerimizin kahramanlıklarını bu millet çok biliyor, hadi biraz da sizleri görsünler bakalım!
Hadi buyurun..
Şunu iyi bilin, Türk askerinin varlığı siyonizmin bekçiliği için hiç bir zaman olmamıştır.
Türkiye önce dibindeki Kuzey Irak'ı temizlemek zorundadır. Mesele PKK terörü olunca "Operasyon yaparız" deyip her gün şehit haberleri gelmesine rağmen sınır ötesi operasyon izni alamayan; ama iş ABD ve İsrail'in Lübnan?a asker isteme olayına gelince "Türk askeri tarihsel vazifesini yerine getirmek üzere gerekirse bölgeye girer" yoklamaları yapılıyorsa işte orada biraz durmak gerekmez mi?
Hele hele şehit arkadaşlarının hesabını sormak için Kandil Dağı?na çıkmasına karşı duranların isteği ile İsrail'in korumalığını yapmak için Lübnan'a gitmeye Mehmetçiğin gönlü hiç razı olur mu?
Gönderilirse o yürekler yanmaz mı?
Alt yazılı yerler arkadaşımın mailında yazanlardı..
OSMAN DİYADİN
http://www.karadenizgazete.com.tr/kose.php?id=6095
Yılmaz Özdil'in orjinal yazısı
Tesadüfe bak...
Size bir liste vereceğim...
Avustralya.
Kanada.
İsveç.
Arjantin.
Slovakya.
Fransa.
İsviçre.
Belçika.
Polonya.
Nedir bunlar?
Katledilmemek için Lübnan'dan kaçıp, "çocuklarıyla" birlikte Türkiye'ye sığınan ülkelerin bir bölümünün listesi.
Şunlar da açıklamalar...
Avustralya Başbakanı, "Zor günümüzde yardım elini uzatan Türkiye'ye yürekten teşekkür borçluyuz."
Kanada Başbakanı, "Türk yetkililerin insani çabası, takdire değer bir dostluk örneği... Unutmayacağız."
Polonya Dışişleri Bakanı, "Vatandaşlarımız, bize kucak açan Türkiye'de güvende."
İsveç Dışişleri Bakanı, "İnsani yardımlarından ötürü Türkiye'ye minnettarız."
Şimdi size bir liste daha vereceğim...
Avustralya.
Kanada.
İsveç.
Arjantin.
Slovakya.
Fransa.
İsviçre.
Belçika.
Polonya.
Bunlar nedir peki?
Bizim "çocuk kasabı" olduğumuzu öne süren Ermeni Soykırımı'nı kabul eden ülkelerin bir bölümünün listesi...
Kaderin cilvesi böyle bir şey işte.
yılmaz özdil'in yazısı....24/07/2006
http://www.sabah.com.tr/2006/07/24/yaz1365-40-107.html
ilginize,
emeğe saygı,
iyi forumlar dilerim,
OSMAN DİYADİN : GERÇEKLER ORTADAYKEN KİME HİZMET, NE İÇİN!...
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Avni Aker'de Rum takımı görünce Türk milletinin bir ferdi olarak yavru vatan KKTC'yi, düşünüp bir kez daha yüreğim yandı!
Nasıl yanmasın ki!
Adada iki ayrı devlet, iki ayrı halk varken gerek ABD, gerekse AB'nin birine her türlü hakkı tanımasının, diğerine ise uluslararası her alanda boykot uygulamasının, bir milleti adeta dünyadan tecrit etmesinin ve adaya barışı getiren Türk askerini resmen işgalci kuvvet olarak raporlarına geçirmesinin izahını yapmak mümkün mü?
Bu, bir milletin nasıl yok sayıldığının kanıtı değil mi?
Ama davulda onlarda, tokmakta!
Apoel uluslararası resmi bir maç oynamak üzere
benim topraklarıma geliyor; ama adada ayrı bir devlet olan benim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimin takımlarına bırakın uluslararası resmi maçları oynama hakkı verilmesini, Türk takımları ile bile özel maç oynama, hatta antrenman maçı yapma hakkı tanınmamasının izahının bir başka anlamı soykırım değilde nedir acaba?
Rum takımlarına UEFA'da "Kıbrıs Cumhuriyeti" adı altında resmen bütün adayı temsil etme hakkı tanınmasının anlamını hala bilmeyen var mı?
Yani, ortada kuzey ve güney diye bir ayrım yok!
Ada adeta Rumlara teslim edilmiş Müzik,spor,ticaret,siyaset her alanda böyle...
KKTC'nin varlığı sadece laftan ibaret!
En acısı Kıbrıs Türklerini tecrit odasına sokanlar da bizim dostlarımız!
Şu bir gerçek ki "İşgalci Türk askeri Kıbrıs?tan çıkmalı" diyen AB?nin Türk milletine olumlu bakışı sadece kendi çıkarları söz konusu olduğu zaman devreye giriyor.
İkiyüzlülük adamların damarlarına işlemiş durumda!
BAKIN ŞUNLARA...
Size bir liste sunuyorum:
Avustralya
Kanada
İsveç
Arjantin
Slovakya
Fransa
İsviçre
Belçika
Polonya.
Diyeceksiniz ki; nedir bunlar?
İsrail'in bombaları altında katledilmemek için Lübnan'dan kaçıp çocukları ve eşleriyle birlikte Türkiye Cumhuriyeti topraklarına sığınarak ülkemizin şevkatli kolları arasında ülkelerinin yolunu tutanların bir bölümünün listesi...
Şunlar da açıklamalar:
Avustralya Başbakanı: ?Zor günümüzde yardım elini uzatan Türkiye'ye yürekten teşekkürü borç biliriz.?
Kanada Başbakanı: ?Türk yetkililerin insani çabası takdire değer bir dostluk örneği. Bunu hiç unutmayacağız.?
Polonya Dışişleri Bakanı: ?Vatandaşlarımız bize kucak açan Türkiye'de güvendeler.?
İsveç Dışişleri Bakanı:
?İnsani yardımlarından ötürü Türkiye'ye minnettarız."
Ne kadar güzel değil mi?
Ama şimdi size bir liste daha vereceğim:
Avustralya
Kanada
İsveç
Arjantin
Fransa
İsviçre
Belçika
Polanya.
Bunlar ne mi?
Bizim insan kasabı olduğumuzu öne süren, kendi parlamentolarında sözde Ermeni soykırımını kabul eden ülkelerin bir bölümü...
(Kyn: Yılmaz Özdil) Evet, acı ama gerçek bu!
Kimse kimseyi kandırmasın. İşte bizim dostlarımız bu iki yüzlü zihniyetler!
İş kendi canlarına gelince onların kılına bile dokunulamaz ama mevzu Türk?ün, Müslüman?ın canı olunca o canların kendi hayvanları kadar değeri olmaz!
Bunu yaşamıyoruz mu? Filistin ve Lübnan?daki İsrail katliamına bakışlarıda, bunun kanıtı askerimi katleden PKK?ya bakışlarıda!
LÜBNAN?A GİTMESİ GEREKENLER:
Bakın, o Kıbrıs'a barış ve huzur getiren Türk askerini AB raporlarında işgalci olarak gören ve adayı terk etmesini isteyen, bölücü terör örgütüne karşı sınır ötesi operasyon yapmasını engelleyen bu sözde dostlar ve o anlı şanlı müttefikimiz(!) şimdi Türk askerinin Lübnan'da Barış Gücü altında konuşlanması için yağ üstüne yağ çekiyor.
İsrail güç geçiremediği Hizbullah'ı silahsızlandırmak için işi BM'ye,açıkcası Türkiye'ye yaptırmak istiyor.
Yetmiyor, bizi yönetenler de İsrail'e gidip, kaçırılan İsrailli askerlerin ailelerini ziyaret ederek jest yapıyor!
Yetmiyor, o ulusallık kimliğini kaybetmiş, ABD ve AB'nin güdümüne girmiş medyamızda bu oyunda önemli bir rol üstleniyor.
Türk askerini Lübnan'a gönderip İsrail'e hamilik için yanıp tutuşan haberler ve yorumlar yapılıyor.
Hadi tamam Lübnan'a asker gönderilsin!
Amaaaa!
Önce Lübnana ?asker gönderilsin?, diyenlerin, ve buna onay verenlerin çocukları, akrabaları ve yakınları gönderilsin.
Hadi önden buyursunlar!
Mehmetçiklerimizin kahramanlıklarını bu millet çok biliyor, hadi biraz da sizleri görsünler bakalım!
Hadi buyurun..
Şunu iyi bilin, Türk askerinin varlığı siyonizmin bekçiliği için hiç bir zaman olmamıştır.
Türkiye önce dibindeki Kuzey Irak'ı temizlemek zorundadır. Mesele PKK terörü olunca "Operasyon yaparız" deyip her gün şehit haberleri gelmesine rağmen sınır ötesi operasyon izni alamayan; ama iş ABD ve İsrail'in Lübnan?a asker isteme olayına gelince "Türk askeri tarihsel vazifesini yerine getirmek üzere gerekirse bölgeye girer" yoklamaları yapılıyorsa işte orada biraz durmak gerekmez mi?
Hele hele şehit arkadaşlarının hesabını sormak için Kandil Dağı?na çıkmasına karşı duranların isteği ile İsrail'in korumalığını yapmak için Lübnan'a gitmeye Mehmetçiğin gönlü hiç razı olur mu?
Gönderilirse o yürekler yanmaz mı?
Alt yazılı yerler arkadaşımın mailında yazanlardı..
OSMAN DİYADİN
http://www.karadenizgazete.com.tr/kose.php?id=6095
Yılmaz Özdil'in orjinal yazısı
Tesadüfe bak...
Size bir liste vereceğim...
Avustralya.
Kanada.
İsveç.
Arjantin.
Slovakya.
Fransa.
İsviçre.
Belçika.
Polonya.
Nedir bunlar?
Katledilmemek için Lübnan'dan kaçıp, "çocuklarıyla" birlikte Türkiye'ye sığınan ülkelerin bir bölümünün listesi.
Şunlar da açıklamalar...
Avustralya Başbakanı, "Zor günümüzde yardım elini uzatan Türkiye'ye yürekten teşekkür borçluyuz."
Kanada Başbakanı, "Türk yetkililerin insani çabası, takdire değer bir dostluk örneği... Unutmayacağız."
Polonya Dışişleri Bakanı, "Vatandaşlarımız, bize kucak açan Türkiye'de güvende."
İsveç Dışişleri Bakanı, "İnsani yardımlarından ötürü Türkiye'ye minnettarız."
Şimdi size bir liste daha vereceğim...
Avustralya.
Kanada.
İsveç.
Arjantin.
Slovakya.
Fransa.
İsviçre.
Belçika.
Polonya.
Bunlar nedir peki?
Bizim "çocuk kasabı" olduğumuzu öne süren Ermeni Soykırımı'nı kabul eden ülkelerin bir bölümünün listesi...
Kaderin cilvesi böyle bir şey işte.
yılmaz özdil'in yazısı....24/07/2006
http://www.sabah.com.tr/2006/07/24/yaz1365-40-107.html
ilginize,
emeğe saygı,
iyi forumlar dilerim,