Kuzguncuk O Derin Uykusunda

Scream_38

New member
Kuzguncuk O Derin Uykusunda
Zulmüne ortak mıyım, içtin mi be küheylan?
Ay saçlı dilberlere göz, kaş edilir mi?
Kar yenir mi soğuk sokaklarında?
Domuz gibi yenir mi, elma bahçelerinde?
Söyleyin neyim var benim?
Sizleri mi andırır sesim?
Yoksa aynalar mı değişti?
Sahtekar mı gülüşlerim?

***

Oyy! Bir pınarın altıgen bekçisi olsam,
Kaynar sularında yıkasam yar eteklerini,
Tüm mikropları kovsam kutsal dağlarından,
Bakışlarını silsem, en cenabet bakışlarını, nursuzların,
Kırılsa da dallarım,
Artık konuşamasam.

***

Gecenin karanlığını yaran, o Davudi sesim,
O sesi yaran başka seslerle keşfolunur,
Çünkü alttakiler tavan sopalamakta,
Yazılar, fırtına öncesi sessizlikte,
Kalemime “Kırk harami” gelmiş, ovalamakta!..

***

Kuzguncuk o derin uykusundan başını kaldırmış,
Gecenin yırtık yorganından uzanır, hayallere,
Boğaz gizil bir sükunetle akarken yukarılara,
Biz de haramilerle dalmışız hüzünlü, anılara.

***

Kartal bakışıyla bir çift göz,
Erinmeden, usanmadan gözlüyor kalbi,
Nabız normal, atış sayısı normal,
Neye yoruluyor gözleri, ne bu iç harbi!

***

Kazalara gelmiş uykular var satılık,
Göz nurları var, üzüntüler,
Korkuluklar ve çığlıklar,
Bir yaşam bu denli ucuz mu?

***

Dur! Bu sokaklarımda sarsak,
Sessiz adımlar atan kimdir?
Kimin elleri bu sensiz kalbe el atan?
Duy duy duy! Duygularım konuşuyor!
Gecenin çığlığı damarlarımda!

Peleriniyle bir kalkıp, bir iniyor,
Üsküdar uçuşuyor gözlerinde,
Kıvılcım kıvılcım; Bağlarbaşı, Altunizade,
Pist eylemiş beynimi bir inip, bir kalkıyor!

Benim de karasabanım bu,
Basan değil amma saban!
Usul amma küskün,
Kader değil büzgün,
Hem düzgün, hem değişken!
Kim bilir? Belki buluşamamış kendiyle!

***

Yaş, kuru çok dal var tutunacağı,
Bilememiş nereye ineceğini,
Hem göklerde oyalanmaktan,
Hem süzülmekten ortalıkta!
Güzel ve hayali, sanki bir peri!

***

Ortak bir aşka imza atmak, ne zor,
Güzellik yetmiyor zindanlamaya,
Belki bir gül paketi gibi bırakılıyor “Gel!”
“Gel” demekle gelinmiyor, bir tanem!
“Sev” demekle sevilmiyor, gül tanem!

Benim kaderim, kumral zindanlara çıktı,
Tayinini bekliyor, bendeliğim,
Ne sükutun sarmalıyor yaramı,
Ne gözlerin sevişmeyi gözlerimle!

***

Sen bir köşe yastığından öte gitmelisin!
Duvarlarını aşmalı çocukluğun!
Belki de tanımadığın bir adamın,
Arkasından doludizgin gitmelisin!

***

Ne yaparsan tutarsızlık olmasın,
Ya sen zayıflıklarını yutmalısın,
Ya o yummalı gözlerini,
Yani başka yok alternatif,
Her şekilde yenmelisin,
Seni çıtır çıtır yemek isteyenleri.

***

Hadi bana eyvallah!
Bakma ardımdan, ağlama bana,
“Tecrübe oldu” de ardımdan,
“İlk aşkım” de, ya da küfret,
Yalnız bana kendimi bağışla!



alıntıdır
 

HTML

Üst