Bir Ülkeyi zavallı bir duruma düşürmeyimi amaçlıyorsunuz ? Öyleyse, o Ülkenin Hukuk Sistemini çökertiniz;Göreceksiniz ki gerisi kendiliğinden gelecektir !
Dolayısıyla, bir Taşı kaldırıp aynı anda altındaki tüm Böcekleri izleyebilmek,karanlığın bir rengi olmadığını açıkça ortaya koyan çok net bir tablodur !
Bu Tablonun,Tartışmalar ve yenilenmeler Moda'sının yüksek devirli, sınırları tanımayan evresindeyiz artık.
Hatta,Anasını ve Atasını dahi tartışmaya sokabilen bu embesil zihniyet, içine düştüğü bu gaflet Dünyasından dahi habersiz bir zavallılıkla, şuursuzca, Zinciri kopmuş bir Mayın gibi ortalarda dolaşıyor,Anasının ilk Yasa'sını dahi tartışmaya açtırıyor.
Elbette memleketimin,bu "gurtler vedisi" kahramanları,ele geçirdiği değnekle vurun abalıya diyerek sağa sola saldırırken; Yaka paça kir pas içinde,elde yok avuçta yok,kıçındaki Don'a bile Banka tarafından el konulmuş haldeyken, kendi marjinalitesinin bilmediği denizlerinde efsunlu hayalleriyle, kağıttan gemilerini yüzdürüyor; Görünüz ki ,artık Anasının Yasa'sını dahi beğenmiyor !
Ama; bırakınız Anasının ilk Yasa maddelerini yada maddelerin kendisi ile olan ilişkilerini.Anayasa nın anlamını dahi sorsanız o oylama da buna evet diyen Memleketimin akıllılarının çoğu bunu tarif etmeyi dahi beceremez.Tabi Türkiyede yaşıyorsanız bunu tahmin edebiliyor olmanız gerekir !
Plesibistçi Demokrasi ve onun bağrı yanık "Guzu" larıdır işte bunlar.Memleketimin Allah lık olarak bırakılıp salınan Gına'lı Guzu ları !
Ama Guzu ları bu şekilde ele geçirebilen bir cesaretin öngörüsü,Kurtları da böyle bir kapanla ele geçirebilme yönündeyse ben bu şaşkınlığın günümüze vuran ayak darbe'leri altında ancak kumdan kaleler yıkarım efendim, 1-1,5 şiddetinde.Öyleki, bu kapanı kurabilen, daha sonra onu kontrol edebilme gücüne de sahip olabilmelidir ki, ardından kıçından olmasın !
Kolay değil elbette bu,ne zaman kolay olabilmişki ?
Önce evinizden hesaplar yaparsınız,sığmaksızın,yığınla paralar dökersiniz kanallarınızdan yada elemanlarınızın süslü dünyalarını cilalarken bir yandan,en parlak hayallerinizle kendi kendinizin Tanrılığını ilan edip,akışına vurursunuz çarkınızın dümenini. Ama hiçbir zaman dediğiniz gibi olmaz,olmayacaktır.Göreceksinizdir ki,her zamanki gibi uymamış .Tabi sonrası,yelkensiz gemilere sürülmek gibi,Denizde bırakılan delilerin kaderi,malum özet,Avrupa tarihi...
Bugüne kadar,Devleti üzerinde baskı kurup,Sis'li hayallerinin derin uykularında,halkının tabanında yaşamayan o Ruhun temeli üzerine,Kum'dan binalarıyla devrimini devşirmiş olan isimlerin tamamına bakınız,Sonu ibretlik bir Tablo gibi acınası bir vaziyette bitmiştir !
Öyle ki bu şahsiyetlere zamanında sormuş olsaydınız,alacağınız yanıt,o Kuş tüyünden yelpazesinin Meltem esintisiyle, emin olun ki size; "Alın Ebenizi gidiverin" demek olurdu,ve nihayet böyle de olmuştur.
Mesela Stalin e bakınız,birileri Ebelerini alıp gittikten sonra bizzat kendisi;Eliyle,Ebesini getirivermiştir!
Böyle oluyor.
Bir Ülkenin temelleriyle oynuyorsanız, onun altında kalabileceğinizi de hesaba katmanız gerekir !...
Dolayısıyla, bir Taşı kaldırıp aynı anda altındaki tüm Böcekleri izleyebilmek,karanlığın bir rengi olmadığını açıkça ortaya koyan çok net bir tablodur !
Bu Tablonun,Tartışmalar ve yenilenmeler Moda'sının yüksek devirli, sınırları tanımayan evresindeyiz artık.
Hatta,Anasını ve Atasını dahi tartışmaya sokabilen bu embesil zihniyet, içine düştüğü bu gaflet Dünyasından dahi habersiz bir zavallılıkla, şuursuzca, Zinciri kopmuş bir Mayın gibi ortalarda dolaşıyor,Anasının ilk Yasa'sını dahi tartışmaya açtırıyor.
Elbette memleketimin,bu "gurtler vedisi" kahramanları,ele geçirdiği değnekle vurun abalıya diyerek sağa sola saldırırken; Yaka paça kir pas içinde,elde yok avuçta yok,kıçındaki Don'a bile Banka tarafından el konulmuş haldeyken, kendi marjinalitesinin bilmediği denizlerinde efsunlu hayalleriyle, kağıttan gemilerini yüzdürüyor; Görünüz ki ,artık Anasının Yasa'sını dahi beğenmiyor !
Ama; bırakınız Anasının ilk Yasa maddelerini yada maddelerin kendisi ile olan ilişkilerini.Anayasa nın anlamını dahi sorsanız o oylama da buna evet diyen Memleketimin akıllılarının çoğu bunu tarif etmeyi dahi beceremez.Tabi Türkiyede yaşıyorsanız bunu tahmin edebiliyor olmanız gerekir !
Plesibistçi Demokrasi ve onun bağrı yanık "Guzu" larıdır işte bunlar.Memleketimin Allah lık olarak bırakılıp salınan Gına'lı Guzu ları !
Ama Guzu ları bu şekilde ele geçirebilen bir cesaretin öngörüsü,Kurtları da böyle bir kapanla ele geçirebilme yönündeyse ben bu şaşkınlığın günümüze vuran ayak darbe'leri altında ancak kumdan kaleler yıkarım efendim, 1-1,5 şiddetinde.Öyleki, bu kapanı kurabilen, daha sonra onu kontrol edebilme gücüne de sahip olabilmelidir ki, ardından kıçından olmasın !
Kolay değil elbette bu,ne zaman kolay olabilmişki ?
Önce evinizden hesaplar yaparsınız,sığmaksızın,yığınla paralar dökersiniz kanallarınızdan yada elemanlarınızın süslü dünyalarını cilalarken bir yandan,en parlak hayallerinizle kendi kendinizin Tanrılığını ilan edip,akışına vurursunuz çarkınızın dümenini. Ama hiçbir zaman dediğiniz gibi olmaz,olmayacaktır.Göreceksinizdir ki,her zamanki gibi uymamış .Tabi sonrası,yelkensiz gemilere sürülmek gibi,Denizde bırakılan delilerin kaderi,malum özet,Avrupa tarihi...
Bugüne kadar,Devleti üzerinde baskı kurup,Sis'li hayallerinin derin uykularında,halkının tabanında yaşamayan o Ruhun temeli üzerine,Kum'dan binalarıyla devrimini devşirmiş olan isimlerin tamamına bakınız,Sonu ibretlik bir Tablo gibi acınası bir vaziyette bitmiştir !
Öyle ki bu şahsiyetlere zamanında sormuş olsaydınız,alacağınız yanıt,o Kuş tüyünden yelpazesinin Meltem esintisiyle, emin olun ki size; "Alın Ebenizi gidiverin" demek olurdu,ve nihayet böyle de olmuştur.
Mesela Stalin e bakınız,birileri Ebelerini alıp gittikten sonra bizzat kendisi;Eliyle,Ebesini getirivermiştir!
Böyle oluyor.
Bir Ülkenin temelleriyle oynuyorsanız, onun altında kalabileceğinizi de hesaba katmanız gerekir !...