İηvictus
Banned
- Katılım
- 2 Haz 2007
- Mesajlar
- 3,529
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Komutanın mahkumiyet gerekçesi
Görevi başında yargılanarak hapse mahkum edilen en yüksek rütbeli subay olan 3. Kolordu Komutanı Mustafa Ethem Erdağı’nın mahkumiyetine dair gerekçeli karar yazıldı.
Erdağı’nın mahkum olduğu Genelkurmay Askeri Mahkemesi heyetinde ‘subay üye’ sıfatıyla yer alan Orgeneral Aydoğan Babaoğlu ve Oramiral Muzaffer Metin Ataç karara muhalefet şerhi koydular.
Korgeneral Erdağı’nın yargılamasında görev aldıktan sonra kuvvet komutanlıklarına atanan Babaoğlu ve Ataç, muhalefet şerhlerinde Hazine zararı olan 174 bin YTL’nin sanıklardan değil, müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsil edilmesi gerektiğini belirttiler.
Genelkurmay Askeri Mahkemesi, 8. Kolordu Komutanlığı'nda 2002-2003 yıllarındaki inşaat ihalesine ilişkin davada, 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Ethem Erdağı'nın da aralarında bulunduğu 9 sanık, "görevi kötüye kullanmak" suçundan hazine zararının karşılanmasının yanısıra 11 ay 25 gün hapis, 213 YTL adli para ve 2 ay 28 gün memuriyetten men cezasına çarptırıldı.
-HEYETTEKİ KOMUTANLAR TERFİ ETTİ-
Bu yıl yapılan Yüksek Askeri Şura toplantısında alınan kararla emekliye sevk edilen Erdağı’nın yargılandığı Genelkurmay Askeri Mahkemesi’nde görev alan ‘subay üyeler’ ise kuvvet komutanı oldu. Askeri Mahkemeler Usul Yasası'nda yer alan, mahkeme heyetindeki subay üyelerin rütbesinin yargılanan subaydan büyük olması hükmü gereği Korgeneral Erdağı'yı yargılayan heyette orgeneraller görev aldı. Sayısı az olan bu rütbedeki subaylardan Orgeneral Aydoğan Babaoğlu Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na, Oramiral Muzaffer Metin Ataç ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı.
Erdağı’nın mahkumiyetine dair yazılan 387 sayfalık gerekçeli kararda muhalefet şerhi yazan Orgeneral Babaoğlu ve Oramiral Ataç, Hazine zararı olarak tesbit edilen 174 bin 235 YTL’nin sanıklardan değil müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsil edilmesi gerektiği belirttiler.
“Görevi kötüye kullanmak” suçlarını işledikleri gerekçesiyle mahkum edilen sanıkların cezalarının, alt sınır olan 6 aydan başlatılması gerektiğini belirten Orgeneral Babaoğlu ve Oramiral Ataç, aynı zamanda sanıklardan emekli Kıdemli Albay Erdoğan Yılmaz’ın eylemlerinin suç teşkil etmediğini belirttiler.
-İŞTE, KOMUTANLARIN MUHALEFET GEREKÇESİ-
Orgeneral Babaoğlu ve Oramiral Ataç’ın muhalefet gerekçesi şöyle:
A-Sanıklar hakkında mahkumiyet hükmü tesis edilirken, temel cezaların 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 240. maddesinin 1. cümlesinden tayin edilmesine yönelik muhalefet gerekçesi: 765 sayılı TCKnun 240. maddesinde “Yasada yazılı hallerden başka hangi nedenle olursa olsun görevini kötüye kullanan memur derecesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapsolunur. Cezayı hafifletici nedenlerin bulunması halinde altı aydan bir yıla kadar hapis ve her iki halde ikibin liradan onbin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır. Ayrıca memuriyetten süreli veya temelli olarak yoksun kılınır” ifadesi yer almaktadır. Söz konusu kanun maddesinde kanun koyucu memuriyet görevini kötüye kullanan sanıklar yönünden ikili bir ayrım yapmıştır. Memuriyet görevini kötüye kullanmak ile beraber hafifletici nedenlerin bulunması halinde sanıklara daha az ceza verilmesi düzenlenmiştir. Yargılama konusu olayda, sanıklar birliğin ihtiyacı olan bir binayı birliğe kazandırmak için komutanın kanuna aykırı kararlarına destek vermişlerdir. İyi niyetli olarak davranmışlardır. Onların bu davranışlarını cezayı hafifletici neden olarak kabul edilmesi görüşünde olduğumuz için çoğunluğun, yargılama konusu olayda hazine zararının miktarının fazlalığı ve sanığın suç işleme kastındaki yoğunluk göz önünde tutularak, sanıkların eyleminin 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 240. maddesindeki ‘Yasada yazılı hallerden başka hangi nedenle olursa olsun görevini kötüye kullanan memur derecesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapsolunur’ cümlesi kapsamında kabul edilmesi şeklindeki kararına, sanıkların birliğe bir bina kazandırmak kastı ile bilgisizce hareket ettiklerini göz önünde tutarak 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 240. maddesindeki ‘Cezayı hafifletici nedenlerin bulunması halinde altı aydan bir yıla kadar hapis’ cümlesi kapsamında kabul edilmesi yönündeki karşı oylarımızla muhalif kaldık.
B-Sanıklardan E.İst. Kd. Alb. Erdoğan Yılmaz’ın eylemlerinin suç oluşturduğu yönündeki çoğunluk kararına muhalefet gerekçesi: Sanıklardan E.İs:Kd.Alb. Erdoğan Yılmaz’ın 8. Kolordu İstihkam Şube Müdürü olduğu, görevi içerisinde ve kendisine verilen emir doğrultusunda söz konusu 3. barakaya ait emanet inşaat olayı kararlarını imzalamıştır. Dava dosyası içerisinde bu sanığın üç barakanın birleştirilerek tek bina şeklinde inşa edileceği kararını önceden birliğine dair yeterli delil bulunmamaktadır. Ayrıca ısıtma ve havalandırma işine ait emanet dosyasındaki emanet iş onayını da yasal görevi içinde hazırlamıştır. Bu sanığın Korg. Mustafa Ethem Erdağı’nın kanuna aykırı işlemlerine iştirak ettiğine dair dava dosyası içinde yeterli delil bulunmadığı ve bu sanığın eylemlerinin suç teşkil etmediği görüşünde olduğumuz için sanık Yılmaz’ın sabit olan eylemlerinin 8. Kolordu Komutanı Erdağı’nın işlediği memuriyet görevini kötüye kullanma suçuna 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 64. maddesi gereğince iştirak etmek suçunu oluşturduğu şeklindeki çoğunluk kararına sanık Yılmaz7ın sabit olan eylemlerinin 5271 sayılı CMUK’un 223/2-a maddesi gereğince yüklenen fiilinin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması sebebiyle suç oluşturmadığı düşüncesiyle muhalif kaldık.
C-Hazine zararının sorumlulardan tahsiline ilişkin karara yönelik muhalefet gerekçesi: Yargılama konusu olayda müteahhit Nusret Altıncı’ya yaptığı işin karşılığından fazla ödemede bulunulmamıştır. Bu durum müteahhit Nusret Altıncı’nın mal varlığında sebepsiz zenginleşmeye neden olmuştur. Diğer sanıkların mal varlıklarında bir artış olmamıştır. Bu nedenle hazine zararının tamamının Müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsiline karar verilmesi görüşünde olduğumuz için meydana gelen hazine zararının 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 43. maddesi gereğince takdiren yüzde 80’lik bölümüne tekabül eden 174 bin 235 YTLnin suç tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu’nun 16. maddesi gereğince müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsiline ve kalan bölümün diğer sanıklardan tahsiline ilişkin çoğunluk kararına muhalif kaldık.”
(ANKA)
Görevi başında yargılanarak hapse mahkum edilen en yüksek rütbeli subay olan 3. Kolordu Komutanı Mustafa Ethem Erdağı’nın mahkumiyetine dair gerekçeli karar yazıldı.
Erdağı’nın mahkum olduğu Genelkurmay Askeri Mahkemesi heyetinde ‘subay üye’ sıfatıyla yer alan Orgeneral Aydoğan Babaoğlu ve Oramiral Muzaffer Metin Ataç karara muhalefet şerhi koydular.
Korgeneral Erdağı’nın yargılamasında görev aldıktan sonra kuvvet komutanlıklarına atanan Babaoğlu ve Ataç, muhalefet şerhlerinde Hazine zararı olan 174 bin YTL’nin sanıklardan değil, müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsil edilmesi gerektiğini belirttiler.
Genelkurmay Askeri Mahkemesi, 8. Kolordu Komutanlığı'nda 2002-2003 yıllarındaki inşaat ihalesine ilişkin davada, 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Ethem Erdağı'nın da aralarında bulunduğu 9 sanık, "görevi kötüye kullanmak" suçundan hazine zararının karşılanmasının yanısıra 11 ay 25 gün hapis, 213 YTL adli para ve 2 ay 28 gün memuriyetten men cezasına çarptırıldı.
-HEYETTEKİ KOMUTANLAR TERFİ ETTİ-
Bu yıl yapılan Yüksek Askeri Şura toplantısında alınan kararla emekliye sevk edilen Erdağı’nın yargılandığı Genelkurmay Askeri Mahkemesi’nde görev alan ‘subay üyeler’ ise kuvvet komutanı oldu. Askeri Mahkemeler Usul Yasası'nda yer alan, mahkeme heyetindeki subay üyelerin rütbesinin yargılanan subaydan büyük olması hükmü gereği Korgeneral Erdağı'yı yargılayan heyette orgeneraller görev aldı. Sayısı az olan bu rütbedeki subaylardan Orgeneral Aydoğan Babaoğlu Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na, Oramiral Muzaffer Metin Ataç ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı.
Erdağı’nın mahkumiyetine dair yazılan 387 sayfalık gerekçeli kararda muhalefet şerhi yazan Orgeneral Babaoğlu ve Oramiral Ataç, Hazine zararı olarak tesbit edilen 174 bin 235 YTL’nin sanıklardan değil müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsil edilmesi gerektiği belirttiler.
“Görevi kötüye kullanmak” suçlarını işledikleri gerekçesiyle mahkum edilen sanıkların cezalarının, alt sınır olan 6 aydan başlatılması gerektiğini belirten Orgeneral Babaoğlu ve Oramiral Ataç, aynı zamanda sanıklardan emekli Kıdemli Albay Erdoğan Yılmaz’ın eylemlerinin suç teşkil etmediğini belirttiler.
-İŞTE, KOMUTANLARIN MUHALEFET GEREKÇESİ-
Orgeneral Babaoğlu ve Oramiral Ataç’ın muhalefet gerekçesi şöyle:
A-Sanıklar hakkında mahkumiyet hükmü tesis edilirken, temel cezaların 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 240. maddesinin 1. cümlesinden tayin edilmesine yönelik muhalefet gerekçesi: 765 sayılı TCKnun 240. maddesinde “Yasada yazılı hallerden başka hangi nedenle olursa olsun görevini kötüye kullanan memur derecesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapsolunur. Cezayı hafifletici nedenlerin bulunması halinde altı aydan bir yıla kadar hapis ve her iki halde ikibin liradan onbin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır. Ayrıca memuriyetten süreli veya temelli olarak yoksun kılınır” ifadesi yer almaktadır. Söz konusu kanun maddesinde kanun koyucu memuriyet görevini kötüye kullanan sanıklar yönünden ikili bir ayrım yapmıştır. Memuriyet görevini kötüye kullanmak ile beraber hafifletici nedenlerin bulunması halinde sanıklara daha az ceza verilmesi düzenlenmiştir. Yargılama konusu olayda, sanıklar birliğin ihtiyacı olan bir binayı birliğe kazandırmak için komutanın kanuna aykırı kararlarına destek vermişlerdir. İyi niyetli olarak davranmışlardır. Onların bu davranışlarını cezayı hafifletici neden olarak kabul edilmesi görüşünde olduğumuz için çoğunluğun, yargılama konusu olayda hazine zararının miktarının fazlalığı ve sanığın suç işleme kastındaki yoğunluk göz önünde tutularak, sanıkların eyleminin 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 240. maddesindeki ‘Yasada yazılı hallerden başka hangi nedenle olursa olsun görevini kötüye kullanan memur derecesine göre bir yıldan üç yıla kadar hapsolunur’ cümlesi kapsamında kabul edilmesi şeklindeki kararına, sanıkların birliğe bir bina kazandırmak kastı ile bilgisizce hareket ettiklerini göz önünde tutarak 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 240. maddesindeki ‘Cezayı hafifletici nedenlerin bulunması halinde altı aydan bir yıla kadar hapis’ cümlesi kapsamında kabul edilmesi yönündeki karşı oylarımızla muhalif kaldık.
B-Sanıklardan E.İst. Kd. Alb. Erdoğan Yılmaz’ın eylemlerinin suç oluşturduğu yönündeki çoğunluk kararına muhalefet gerekçesi: Sanıklardan E.İs:Kd.Alb. Erdoğan Yılmaz’ın 8. Kolordu İstihkam Şube Müdürü olduğu, görevi içerisinde ve kendisine verilen emir doğrultusunda söz konusu 3. barakaya ait emanet inşaat olayı kararlarını imzalamıştır. Dava dosyası içerisinde bu sanığın üç barakanın birleştirilerek tek bina şeklinde inşa edileceği kararını önceden birliğine dair yeterli delil bulunmamaktadır. Ayrıca ısıtma ve havalandırma işine ait emanet dosyasındaki emanet iş onayını da yasal görevi içinde hazırlamıştır. Bu sanığın Korg. Mustafa Ethem Erdağı’nın kanuna aykırı işlemlerine iştirak ettiğine dair dava dosyası içinde yeterli delil bulunmadığı ve bu sanığın eylemlerinin suç teşkil etmediği görüşünde olduğumuz için sanık Yılmaz’ın sabit olan eylemlerinin 8. Kolordu Komutanı Erdağı’nın işlediği memuriyet görevini kötüye kullanma suçuna 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 64. maddesi gereğince iştirak etmek suçunu oluşturduğu şeklindeki çoğunluk kararına sanık Yılmaz7ın sabit olan eylemlerinin 5271 sayılı CMUK’un 223/2-a maddesi gereğince yüklenen fiilinin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması sebebiyle suç oluşturmadığı düşüncesiyle muhalif kaldık.
C-Hazine zararının sorumlulardan tahsiline ilişkin karara yönelik muhalefet gerekçesi: Yargılama konusu olayda müteahhit Nusret Altıncı’ya yaptığı işin karşılığından fazla ödemede bulunulmamıştır. Bu durum müteahhit Nusret Altıncı’nın mal varlığında sebepsiz zenginleşmeye neden olmuştur. Diğer sanıkların mal varlıklarında bir artış olmamıştır. Bu nedenle hazine zararının tamamının Müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsiline karar verilmesi görüşünde olduğumuz için meydana gelen hazine zararının 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 43. maddesi gereğince takdiren yüzde 80’lik bölümüne tekabül eden 174 bin 235 YTLnin suç tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu’nun 16. maddesi gereğince müteahhit Nusret Altıncı’dan tahsiline ve kalan bölümün diğer sanıklardan tahsiline ilişkin çoğunluk kararına muhalif kaldık.”
(ANKA)