Komşunun gözü kaldı!

Pax_deorum

cursum perficio
Komşunun gözü kaldı! + Ronaldinho'yu istiyoruz

Yunan spor gazetesi Sport Day, “Onlar Allah Allah, bizler ah vah” başlığını kullandı, Olympiakos’un, Fenerbahçe’nin yendiği Chelsea’ye yarım gol bile atamadığını yazdı Gazetenin yazarı Mihal Leanis, kaleci Volkan Demirel’i överken, “Sakın onu, eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile bir tutup antipati duymayalım” ifadesini kullandı Başkan Aziz Yıldırım’ı da, “Türkler’in Abramovich”i olarak gösteren gazete, “İsterse Recep Tayyip Erdoğan’ı bile başbakanlıktan indirebilir” diyerek gücünü anlatmaya çalıştı
Fenerbahçe’nin Chelsea zaferi, komşu Yunanistan’da da büyük yankı uyandırdı. İngiliz ekibinin Olympiakos’u yenerek buraya ulaşması da, Yunanlılar’da ayrı bir burukluk yaratırken, sarı-lacivertliler futbollarıyla kendine hayran bıraktı.

Yunanistan’ın en çok satan spor gazetesi “Sport Day”, Fenerbahçe’ye iki sayfa ayırırken, Mihal Leanis’in analizinde, “Onlar Allah Allah, bizler ah vah!” başlığı kullanıldı.
Kaleci Volkan Demirel ile eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel arasında bir bağlantı kuran yazar, şu cümleleri kullandı: “Demirel ismi belki bizlere pek hoş gelmiyor. 7 kere Başbakan, 1 kere de Cumhurbaşkanı olan Süleyman Demirel, aklımızda demokrat olarak kalmadı ama onun adaşı Fenerbahçe kalecisi Demirel bizim için ayrı bir yer tutuyor. (Sakın onu, Süleyman Demirel ile bir tutup antipati duymayalım

Futbol ordinaryüsü Zico
Leanis, yazısının devamında Fenerbahçe’nin futboluna ve Zico’ya da övgüde bulunarak, “Bana göre Şampiyonlar Ligi’nde en iyi futbolu oynadılar. Ne Manchester, ne Barcelona bu performansı gösterebildi. Bence önce Fenerbahçe, sonra Arsenal biraz futbol oynuyor. Chelsea karşısında oyunun kaderini değiştirmek kolay değil. Olympiakos, Karaiskaki Stadı’nda yarım gol bile atamadı. Tribünlerdeki 50 bin kişinin de hakkını yememek lazım. Fenerbahçe bu fantezi futbolu, Brezilyalı futbolculara ve Zico gibi bir futbol ordinaryüsüne borçlular” yorumunu yaptı.
Zico için de ayrı bir paragraf ayıran yazar, “Zico’nun şutlarını kim hatırlamaz. Hatta, yediği goller, Dassaev’in (Rus Milli Takımı kalecisi) bile aklından çıkmamıştır” diye konuştu.
Sport Day gazetesindeki yazının sonuç bölümünde ise, Mihal Leanis, “Dilerim ki bizi futbola doyuran Fenerbahçe, rövanşta da İngiltere’de de adını duyursun. Ama hiç bir şey yapmasa da, oynadığı bu hücum futboluyla Yunanistan’da herkesin gönlünü kazandı” yorumunu yaptı.

Diğer sayfasında ise Aziz Yıldırım’ı mercek altına alan gazete, bununla ilgili olarak da “Türkler’in Abramovich’i” başlığını kullandı. Yıldırım’dan, 1952 doğumlu, Kürt kökenli olarak bahseden gazetenin haberinde, “İsterse, Recep Tayyip Erdoğan’ı bile başbakanlıktan indirebilir. Şu anda Türkiye’nin en popüler ismi. O kadar ki, yüzde 65 ile Erdoğan’ı bile solladı. Spor sayfalarının yüzde 70’i Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım’ı yazıyor” ifadesi kullanıldı.
Yıldırım’ın 90 milyon euro verip, Ronaldinho’yu nakit olarak Fenerbahçe’ye bağlamasına şaşmamak gerektiğini de vurgulayan Sport Day gazetesi, “Tabii bu gelirin esas kaynağı nereden geliyor, o da bilinmiyor” diye imalı bir cümle kullandı.
Aziz Yıldırım’ın, 4 lig şampiyonluğu, Şükrü Saracoğlu gibi 52 bin kişilik fevkalade bir stat ve 135 bin kişi kartlı taraftarın oluşmasını sağlayarak Fenerbahçe’yi büyüttüğünü yazan yorum-haberde son olarak, “Her kulüpte Aziz Yıldırım gibi bir başkan olsa, Roman Abramovich’e çok rakip çıkacak. İnanın bu yalan değil” cümlesi kullanıldı.


Chelsea maçının yıldızından ilginç benzetme

Fenerbahçe'nin genç yıldızı Colin-Kazım, İngiliz The Daily Express gazetesine yaptığı açıklamalarda "atmosfer ve destek muhteşem, 60 bin kişi ile birlikte sahaya çıkıyoruz gibi hissediyorum kendimi" dedi.

Fenerbahçe-Chelsea karşılaşmasındaki muhteşem performansıyla dikkat çeken genç yetenek Colin-Kazım, Fenerbahçe kulübünde çok mutlu olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Yoksul bir geçmişi olan herkesin istediği hayali gerçekleştirebileceğini gösterdim. Ve işim hala bitmedi. Şampiyonlar Liginde finale ulaşmak istiyorum. Bu turnuvada gol atmak benim çocukluk hayalimdi."

"AİLEM BANA İNANIYORDU, ŞİMDİ BÜTÜN BİR ÜLKE ARKAMDA"

Colin-Kazım, şöyle devam etti: "Ben kendime inanıyordum, ailem benden fazla inanıyordu. Şimdi bütün bir ülke benim ve takımımın arkasında. Atmosfer muhteşem. Sahada 60 bin ekstra oyuncu olması gibi birşey. Buraya gelene kadar kimse buna inanmıyor. Taraftarlar çılgınca"

Ünlü futbolcunun havuz ve sineması olan 5 katlı bir villada yaşadığını belirten gazete, Colin-Kazım'ın Roberto Carlos gibi önemli oyuncularla antremana çıktığına dikkat çekti. Colin-Kazım ise bu duygunun "film yıldızı olmak gibi" olduğunu söyledi.

Colin-Kazım, "Burada insanların sabah saat 3'te futbol oynadığını görebilirsiniz. Bambaşka bir dünya burası, böyle birşey görmedim ben. Bu havayı biraz da Londra'ya götürmek istiyorum" dedi.


Ronaldinho'yu istiyoruz



İspanya'da Katalunya Radyosu'na konuşan F.Bahçe Teknik Direktörü Zico, "Ben ve başkanımız Ronaldinho'yu transfer etmek istiyoruz" dedi ..

Fenerbahçe'nin sezon sonunda patlatacağı transfer bombası merakla beklenirken, sarı-lacivertli takımın hocası Zico'dan 'Ronaldinho bombası' geldi. İspanya'nın Katalunya Radyosu'na konuşan Brezilyalı teknik adam, Ronaldinho'yu kadrosunda görmeyi çok istediğini açıkladı. Tecrübeli hoca, "Ronaldinho hayran olduğum bir oyuncu. Başkanımız Aziz Yıldırım da hem futbolunu hem de kişiliğini çok beğeniyor. Şu anda Barcelona'da zor bir dönem geçirmesine karşın, bütün Avrupa kulüpleri peşinde. İmkan olursa hem ben hem de başkanımız Aziz Yıldırım, onu transfer etmek isteriz" diye konuştu.

CARLOS YÜKSELTTİ
Real Madrid'ten sezon başında transfer edilen Roberto Carlos'un takımın seviyesini önemli ölçüde yükselttiğini kaydeden Zico, "Ronaldinho transferi takımın daha da yukarılara çıkmasını sağlar. Onu transfer etmenin yolunu umarım buluruz" şeklinde konuştu. Barcelona'da görevine son verilmesi an meselesi olan teknik direktör Frank Rijkaard'a da destek veren tecrübeli teknik adam, "Rijkaard, Barcelona'da çok başarılı oldu. Neden adının bu kadar tartışıldığını anlayamıyorum. Ben de takımımda Rijkaard'ın taktiğini uygulamaya çalışıyorum" yorumunu yaptı.

ÇİZME'DEN SÜPER TEKLİF
Bu arada Barcelona'dan ayrılmasına neredeyse kesin gözüyle bakılan Ronaldinho'ya İtalya'dan Milan ve Inter'in talip olduğu bildirildi. La Gazetta dello Sport'un haberine göre iki kulüp de bu oyuncunun bonservisi için 20 milyon euro ödemeyi düşünüyor. Bu şartlarda Fenerbahçe, Ronaldinho'yu almak için harekete geçerse, şimdilik Avrupa'nın iki devi ile kapışmak zorunda kalacak. Öte yandan dün Barcelona kulübü kas yırtılmasından dolayı sakatlanan Ronaldinho'nun sezonu kapattığını resmi olarak açıkladı.


Saldırı başladı

F.Bahçe'nin Avrupa'daki müthiş performansının ardından sarı-lacivertli futbolcular transferin gözdeleri oldu. Bir çok oyuncuya teklifler ulaşmaya başladı bile..




Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi'nde Chelsea galibiyeti ile yarı final için avantaj yakaladı. Bu tablo sonrası camiada geleceğe dönük bir tehlike de başgösterdi. F.Bahçe'nin oyuncularına bir çok Avrupa kulübünden teklifler gelmeye başladı. İspanya'nın Valencia kulübünün peşinde olduğu ve devre arasında da almaya çalıştığı Mehmet Aruleio şimdi İngiliz kulüpleri tarafından da takibe alındı. İlk 11'e girmekte sıkıntı yaşayan Semih'le de İspanya'dan Atletico Madrid ve Getafe temas kurarken, Önder'i de İngiltere'den Middlesbrough ile ezeli rakipler; G.Saray ve Beşiktaş'ın istediği öğrenildi. İtalya'dan Juventus'un Lugano'yu, İspanya'dan Valencia ile Hollanda'dan PSV'nin de Vederson'u izlediği bildirildi. Şampiyonlar Ligi'nin parlak ismi Deivid'in peşinde ise Porto, Inter, Everton ve Schalke var. Kaleciler Volkan ile Serdar da yurt dışından bir çok kulübün transfer listesine girdi. Bu oyuncular arasında Aurelio, Önder, Semih ve Serdar'ın Fenerbahçe ile sözleşmeleri bu sezonun sonunda bitiyor.


Fener'in Chelsea zaferi krizleri askıya aldı

Fenerbahçe'nin Chelsea galibiyeti Türkiye'de bir anda gündemi değiştirdi. Kadıköy'de İngiliz devini yere seren Sarı-Lacivertli ekibin zaferiyle, AK Parti'ye açılan kapatma davası, İzmir'in kaybettiği EXPO, dolar ve Euro'daki yükseliş, Borsa'daki düşüş gibi siyasi belirsizlikler geçici olarak unutuldu.

Tüm Türkiye çarşamba gecesinden bu yana Fenerbahçe'yi konuşurken dünya medyasının Sarı-Lacivertlilere olan ilgisi giderek artıyor. Şampiyonlar Ligi çeyrek final ilk maçında İngiltere'nin dev takımlarından Chelsea'yi 2-1 yenerek büyük ses getiren F.Bahçe, tarihî başarısıyla ülkemizin bir süredir tartıştığı krizlerin askıya alınmasına da yol açtı.

Fenerbahçe'nin Chelsea'yi devirdiği karşılaşmayı NATO Zirvesi için bulunduğu Romanya'nın başkenti Bükreş'te izleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, "EXPO'dan sonra moral oldu, böyle bir şeye ihtiyaç vardı." değerlendirmesinde bulunması belki de her şeyi özetliyordu. Sarı Kanaryaların yarı finale yükselme umutlarını artıran bu galibiyet adeta üzerinde kara bulutlar dolaşan Türkiye'yi sevince boğdu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kabineyi oluşturan bakanlar ve çok sayıda önemli isim Fenerbahçe'yi kutlarken, ülke gündemi de bir anda Sarı-Lacivertliler etrafında döner hale geldi.

Oysa son günlerde pek de iç açıcı bir tablo yoktu, Türkiye'de. Uluslararası piyasalardaki belirsizlik nedeniyle fırlayan dolar ve Euro, iktidar partisine kapatma davası açılmasıyla iyice yükselmişti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın başvurusunu Anayasa Mahkemesi'nin kabul ettiği dava Borsa'nın çökmesine neden olmuştu. Akaryakıt fiyatları limitleri zorlarken, EXPO 2015'e ev sahipliği için yarışan İzmir'in önce kazandığının bildirilmesi, hemen ardından Milano'ya kaptırdığının öğrenilmesi yıkım etkisi yapıyordu. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's'un Türkiye'nin kredi notu görünümünü durağandan negatife çevirdiğini duyurması da tüm gelişmelere bakıldığında normal bir durumdu. Üstelik AK Parti hakkında açılan kapatma davasının akabinde oluşan siyasi belirsizlik döviz kurlarını yükseltince enflasyon da hedeften şaştı. Geçen ay yıllıkta tüketici fiyatları yüzde 9,15, üretici fiyatları da yüzde 10,5 artarak şimdiden çift haneli rakamlara ulaştı.

Yarı final dertlere derman olur

İşte böyle bir süreçte ülkemizi Avrupa'da temsil eden tek takım olan Fenerbahçe, sonuçları itibarıyla galibiyetten çok öte anlamlar yüklenen bir zafer kazandı. Devler Ligi'nde son 4 sezonun 3'ünde yarı final oynayan, özellikle bu yıl hem az gol yemesi hem de hiç yenilmemesiyle müthiş bir istatistik yakalayan Maviler karşısında Sarı-Lacivertliler, hemen herkesi çok mutlu eden skora imza attı. Salı gecesi Londra'nın Stamford Bridge Stadı'nda oynanacak çeyrek finalin 2. ayağında da Fenerbahçe'den beklentiler artık çok daha fazla. İlk maçta forma giyemeyen Roberto Carlos ve Gökhan Gönül'ün de kadroya katılmasıyla kanatlardan etkili bindirmeler yapması beklenen Sarı-Lacivertlilerin deplasmandan istediği sonucu alması temenni ediliyor. Fenerbahçe'nin yarı finale kalıp Avrupa'nın en iyi 4 takımı arasında yer alması ise en azından krizleri epey bir süre daha öteleyecektir.

Aslında dünya tarihinde iz bırakan ünlü diktatörler Salazar (Portekiz), Videla (Arjantin), Franco (İspanya)'nun ülkelerini yıllarca 3F (futbol, fiesta, fado) ile yönettiği düşünülürse günümüzde kitleleri peşinden sürükleyen bu sporun ne anlama geldiği şüphesiz daha iyi görülecektir. Futbolla deşarj olup rahatlayan insanlar en azından sıkıntılarını biraz olsun unutmuyor mu?


Zico için imza vakti
Hem Türkiye hem de Avrupa'da alınan başarılı sonuçlarla dikkatleri üzerine çeken Brezilyalı teknik adamı elden kaçırmak istemeyen Sarı-Lacivertli yöneticiler, sezon sonunu beklemeden Zico'yla masaya oturacak.

Geldiği günden bu yana Fenerbahçe'ye hem Türkiye'de, hem de Avrupa'da büyük katkı sağlayan Teknik Direktör Zico'nun sözleşmesi uzatılıyor. Sarı-Lacivertli yöneticiler, normalde Brezilyalı çalıştırıcı ile sezon sonunda masaya oturmayı düşünüyorlardı. Ancak bundan vazgeçip Chelsea maçı sonrasında görüşme kararı alındı.

ELİMİZDEN KAÇIRMAYALIM
Özellikle Avrupa'da alınan başarılı sonuçların ardından Zico'ya bir çok takımdan teklif gelmesi üzerine Fenerbahçeli yöneticiler, "Fazla beklemeye gerek yok" diyerek Chelsea maçı sonrasında Brezilyalı hocayı sözleşmesini uzatmak için görüşmeye çağırma kararı aldılar. Yöneticilerin, Zico için her türlü fedakarlığı yapacağı öğrenildi.

OYUNCULARIM İŞİNİ BİLİR
Bu arada bugünkü Kayserispor maçıyla ilgili olarak konuşan Zico, "Futbolcularıma güveniyorum. Onlar işini biliyor. Ne zaman, hangi maça ağırlık vereceklerinin bilincindeler. Zaten şu ana kadar başarılı olmamızın nedeni de futbolcularımın hepsinin bu bilinçte olmaları. Önce Kayserispor'u, sonra da Chelsea'yi düşüneceğiz" dedi.


Lugano'dan çifte garanti


Drogba'ya adım attırmayan Uruguaylı "2 maçta da gülen biz olacağız" dedi.


MEYDAN OKUYOR
Chalsea maçında Drogba'yı durdurmayı başaran Lugano, Kayserispor karşılaşması öncesinde iddialı konuştu. Uruguaylı oyuncu, "Önce ligde Kayseri'yi yenip, Chelsea'yi de eleyeceğiz" dedi.

EN İYİSİ BİZİM DEFANS
Lugano artık savunmada hatasız oynadıklarını da söyledi. Sarı-lacivertli
oyuncu, sözlerini şöyle tamamladı: "Kendi kalemize attığımız goller tamamen şanssızlık. En iyi savunma bizde


ÖNDER GS YE DOĞRU

Gökhan Gönül'ün müthiş çıkışından sonra on birde kendisine yer bulamayan F.Bahçeli Önder Turacı, G.Saray'a yeşil ışık yaktı. Sarı-lacivertli takımla sözleşmesi sezon sonunda bitecek genç yıldızın, daha önce birlikte oynadığı eski takım arkadaşı Servet Çetin'i telefonla aradığı ve 'Çok mutsuzum. Yedek kalmak canımı sıkıyor. Futbol oynamak istiyorum. G.Saray beni isterse seve seve gelirim' dediği öğrenildi. Rusya ligi takımlarının da transfer gündeminde bulunan Önder Turacı'dan gelen talep G.Saraylı yöneticiler tarafından da olumlu karşılandı. Sarı-kırmızılıların F.Bahçe'den yılda 700 bin dolar alan gurbetçi futbolcuya 1 milyon 200 bin dolar teklif ettikleri ileri sürüldü.

BONSERVİSİ AVANTAJ

Başarılı futbolcunun, F.Bahçe'de oynadığı dönemlerde çok iyi anlaştığı Servet'ten haberi alan G.Saraylı yöneticiler transfer için gizliden gizliye girişimlere başladı. Savunmasında sorunlar yaşayan sarı-kırmızılıların sezon sonunda bonservis bedeli olmadan transfer edebilecekleri genç yıldızla görüştükleri, tarafların prensipte anlaştıkları ileri sürüldü. Önder Turacı Belçika'nın Standart Liege takımında oynarken, iki ezeli rakip transferi için kıyasıya yarışmıştı. Gurbetçi futbolcu tercihini daha atak davranan sarı-lacivertli kulüpten yana kullanmıştı. Önder'in, küçüklükten beri G.Saray'ı tuttuğu, Belçika'daki evinin odasında sarı-kırmızılı takımın posterlerinin süslediği belirtiliyor.
 

oLdness_07

The Darkness
güzel bir konu olmuş meğine sağlık dostum :goz:​
 

bytan

LinuX GeeK
Moderatör
herşeyi güzel özetleyen bir konu olmuş.tüm gündem burada
 

HTML

Üst