3D teknolojisinin ciddi bir ilerleme kaydetmesi ile bence sinema endüstrisinin eksik kaldığı tek nokta koku. Tabii koku üretmek ve bunu sinema salonlarına yaymak henüz mümkün değil, ancak Pennsylvania Üniversitesi bilim insanları koku reseptörü proteinleri karbon nanotüpler üzerine yerleştirerek bir ilke imza attılar. Sözkonusu reseptör proteinler normalde burnumuzun içindeki hücrelerin dış çeperlerinde bulunuyor ve burnumuza giren kimyasallar proteinlerle birleştiklerinde hücresel bir tetikleme ve bunun takibinde koku algısı oluşuyor.
Bilim insanları, bu iletişimin yapay versiyonunun da mümkün olabileceğini, nanotüpler sayesinde koku algılama sistemleri geliştirilebileceklerini umuyorlar. Araştırmacılar (yine) farelerden aldıkları, G Protein-kenetli reseptörler (GPCR) olarak bilinen bir sınıf reseptörden yola çıkmışlar. Proteinlerle karbon nanotüp transistörler arasında proteinlerin yaydıkları kimyasal sinyalleri elektrik sinyallere dönüştüren bir etkileşim oluşturmayı başaran ekip, halihazırda bu sinyalleri okuyan bir elektronik cihaz geliştirerek kullanan kişiye bu kimyasalın ortamdaki (havadaki) varlığı ve yoğunluğu ile ilgili bilgi verebilmeyi amaçlıyor.
Projenin yöneticisi Prof. A.T. Charlie Johnson, bu uygulamanın yakın gelecekte daha çok tıp amaçlı kullanılacağını düşünüyor.
