KKTC’deki hain ses yine hortladı
KKTC’yi bitirme anlaşması Annan Planı’nı devreye sokmak için büyük çaba harcayan CTP, bir kez daha Rumlardan yana tavır aldı. Şer odağı parti, Türkiye KKTC arasında New York’ta imzalanan Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’na “hayır” deme kararı aldığını açıkladı.
Yes be annemciler işbaşında
KKTC’yi bitirme anlaşması Annan Planı’nı devreye sokmak için büyük çaba harcayan CTP, bir kez daha Rumlardan yana tavır aldı.
KKTC’deki ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Parti Meclisi (PM), KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 21 Eylül’de New York’da imzaladığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’na “hayır” deme kararı aldı. CTP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, CTP-PM dün akşam yaptığı toplantıda, Eroğlu ve Edoğan’ın New York’da imzaladığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’nı görüşerek bir karara vardı. Parti kararında, Kıbrıs sorununun, içinde bulunulan dönemde son derece önemli ve kritik bir aşamaya geldiği, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un tarafları buluşturacağı 30-31 Ekim New York zirvesinde, devam eden müzakerelerden elde edilen sonuçların kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutulacağı ve bundan sonraki sürece ilişkin bir yol haritasının belirleneceği belirtilerek, şöyle denildi. “Bu yol haritası, uluslararası konferansın toplanarak sorunun tüm ilgili taraflarının katılımıyla bir sonuca gidilmesini de, Birleşmiş Milletler’in çözümsüzlüğü teyit ederek Ada’daki misyonuna son verme kararı almasını da içerebilecektir. İşte böylesi hayati önemi olan bir dönemde cereyan eden hidrokarbon sondajı bağlamında petrol ve doğal gaz krizi, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulunması için harcanması gereken enerjiyi tüketmekte ve hem motivasyonu hem de iyi niyeti ortadan kaldırmaktadır. CTP, KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’na ‘hayır’ deme kararı almıştır.” Bilindiği gibi, CTP’nin önceki genel başkanı Mehmet Ali Talat’tı. Talat, KKTC’yi Rumlara yamamak için hazırlanan Annan Planı’na, “Yes be annem’ sloganıyla destek gösterileri yapmış ve Kıbrıs Türkü’nün bunu kabul etmesini sağlamıştı. Talat ve CTP o dönemde Kıbrıs Türkü’nün haklarını savunan Rauf Dentaş’ı hedef almış, Türkiye karşıtı propogandalar yapmıştı.
Pasaport göçü
Bu arada, KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, KKTC Kıta Sahanlığı Anlaşması, Doğu Akdeniz’deki petrol arama girişimleri ve Rum Yönetimi ile yapılan müzakereler hakkında TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerini bilgilendirdi. Bazı komisyon üyelerinin, “Kıbrıs’ta gençler arasında Kıbrıs davasına ilginin azaldığı görülüyor, gerçekten böyle midir” sorusu üzerine Özgürgün, ilginç bir tespitte bulundu. Rum Yönetimi’nin AB’ye üye olmasından kaynaklanan avantajları kullanarak Türk gençlerini Rum vatandaşı olmaya çektiğini belirten Özgürgün, “Rum kesimi özellikle gençlerimizi, Kıbrıslı Türkleri AB pasaportu ile kandırıyor. 100 bine yakın Kıbrıs’lı Türk, Rum pasaportu almış durumda. Büyük çoğunluğunu gençler oluşturuyor. Öğrenci ve işsiz olan gençler Avrupa’ya okumaya veya iş bulmaya gidiyor. KKTC pasaportuyla vize gibi bir sürü engelle karşılaşmamak için Rum pasaportuna yöneliyorlar” diye konuştu.
YENİÇAĞ
KKTC’yi bitirme anlaşması Annan Planı’nı devreye sokmak için büyük çaba harcayan CTP, bir kez daha Rumlardan yana tavır aldı. Şer odağı parti, Türkiye KKTC arasında New York’ta imzalanan Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’na “hayır” deme kararı aldığını açıkladı.
Yes be annemciler işbaşında
KKTC’yi bitirme anlaşması Annan Planı’nı devreye sokmak için büyük çaba harcayan CTP, bir kez daha Rumlardan yana tavır aldı.
KKTC’deki ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Parti Meclisi (PM), KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 21 Eylül’de New York’da imzaladığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’na “hayır” deme kararı aldı. CTP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, CTP-PM dün akşam yaptığı toplantıda, Eroğlu ve Edoğan’ın New York’da imzaladığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’nı görüşerek bir karara vardı. Parti kararında, Kıbrıs sorununun, içinde bulunulan dönemde son derece önemli ve kritik bir aşamaya geldiği, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un tarafları buluşturacağı 30-31 Ekim New York zirvesinde, devam eden müzakerelerden elde edilen sonuçların kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutulacağı ve bundan sonraki sürece ilişkin bir yol haritasının belirleneceği belirtilerek, şöyle denildi. “Bu yol haritası, uluslararası konferansın toplanarak sorunun tüm ilgili taraflarının katılımıyla bir sonuca gidilmesini de, Birleşmiş Milletler’in çözümsüzlüğü teyit ederek Ada’daki misyonuna son verme kararı almasını da içerebilecektir. İşte böylesi hayati önemi olan bir dönemde cereyan eden hidrokarbon sondajı bağlamında petrol ve doğal gaz krizi, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulunması için harcanması gereken enerjiyi tüketmekte ve hem motivasyonu hem de iyi niyeti ortadan kaldırmaktadır. CTP, KKTC ile Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması’na ‘hayır’ deme kararı almıştır.” Bilindiği gibi, CTP’nin önceki genel başkanı Mehmet Ali Talat’tı. Talat, KKTC’yi Rumlara yamamak için hazırlanan Annan Planı’na, “Yes be annem’ sloganıyla destek gösterileri yapmış ve Kıbrıs Türkü’nün bunu kabul etmesini sağlamıştı. Talat ve CTP o dönemde Kıbrıs Türkü’nün haklarını savunan Rauf Dentaş’ı hedef almış, Türkiye karşıtı propogandalar yapmıştı.
Pasaport göçü
Bu arada, KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, KKTC Kıta Sahanlığı Anlaşması, Doğu Akdeniz’deki petrol arama girişimleri ve Rum Yönetimi ile yapılan müzakereler hakkında TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerini bilgilendirdi. Bazı komisyon üyelerinin, “Kıbrıs’ta gençler arasında Kıbrıs davasına ilginin azaldığı görülüyor, gerçekten böyle midir” sorusu üzerine Özgürgün, ilginç bir tespitte bulundu. Rum Yönetimi’nin AB’ye üye olmasından kaynaklanan avantajları kullanarak Türk gençlerini Rum vatandaşı olmaya çektiğini belirten Özgürgün, “Rum kesimi özellikle gençlerimizi, Kıbrıslı Türkleri AB pasaportu ile kandırıyor. 100 bine yakın Kıbrıs’lı Türk, Rum pasaportu almış durumda. Büyük çoğunluğunu gençler oluşturuyor. Öğrenci ve işsiz olan gençler Avrupa’ya okumaya veya iş bulmaya gidiyor. KKTC pasaportuyla vize gibi bir sürü engelle karşılaşmamak için Rum pasaportuna yöneliyorlar” diye konuştu.
YENİÇAĞ