osiris_cemo
New member
Milliyet gazetesinin “Kimlik” araştırmasına neden karşı olduğumu önceki gün yazmıştım. Kısaca; zamanlaması, bu araştırmayı kimlerin finanse ettiği ve sonuçlarının kimler tarafından nasıl kullanılacağı hususunda şüphelerim var. Demiştim ki; “Biz kim olduğumuzu hep bilirdik, ama şu sırada, bunu ’bilmek için’araştırma yapılıyor. Yabancılar ve hasımlarımız ise, kim olduğumuzu çok iyi biliyorlar. Asıl mesele de bu.”
Gene Radikal
Radikal gazetesinde İsmet Berkan ise der ki: “Tarhan Erdem iyi ki bu araştırmayı yaptı, Milliyet de iyi ki yayımladı. Umarım sosyal bilimciler bu araştırmadan çok yararlanır. Umarım Türk demokrasisi bu araştırmadan çok yararlanır. Ve yine umarım bu araştırma periyodik aralıklarla, mesela beş yılda bir yenilenir.”
Fakat Onur Öymen, bu araştırmanın “ulus devlete” karşı bir operasyon, yani Türkiye’yi tek millet olmaktan çıkarıp “milletler topluluğu” haline getirmek için bir hareket olduğunu söylüyor.
Ordu düşmanlığı
“Mahşerimizin” atlılarından biri, “milliyetçilik düşmanlığı” ise, bununla at başı giden de, “ordu düşmanlığı” . Biri birleri ile hem yarışıyor hem de tahrik ediyorlar! Büyük bir gazetede köşe tutmuş bir yazar Semih İdiz. Yabancılardaki Türkiye’nin “militarist imajı” olmasından şikâyetçi. “Saygı duyulan mı yoksa ordusu nedeniyle korkulan bir ülke mi olmalıyız” diye soruyor ve bunun cevabını da emekli bir Paşa’dan alıyor: “Ordusu nedeniyle korkulan bir ülke olmalıyız...” Bu Paşanın emekli olması da bir şey ifade etmez. Emekli ve muvazzaf veya sivil bütün vatanseverlerin cevabı da aynı olacaktır. Çünkü yabancıların Türkiye’ye güya “saygı duymaları” için AB’ye peyk olmaya hazır, edilgen bir ülke olmamız gerek. Gene de saygı duymazlar, bunu acz sanıp, tepemize büsbütün binerler. Türk Ordusu ulus milli devletin son güvenlik sigortasıdır.
Yunan’ı yendik ama...
Millilerimiz “Yunan Milli Takımını” Atina’da 4-1 mağlup etti. Ama Cengiz Çandar’a göre “milliyetçiliği de perişan etti” ...
Milli Takım kazandı, orada ve burada milliyetçilik yenildi Cengiz Çandar’ın, ters mantığına göre... Ve gene sıkı durun der ki: “Milliyetçiliğin temelinde gurur yok. Milliyetçilik özünde savunmaya dayalı bir tutuma, gurursuzluğa dayanır. Gururlu insanlar milliyetçi olmaz. Gururlu insanlar dünyaya açık olur.”
Gördünüz mü, milli bir spor zaferini bile nasıl milliyetçilik aleyhinde kullanıyor bu adam! Maç Milli Takımımızın galibiyetle sonuçlanması üzerine, sevinçten uçmuş ama onun bu, bir iki dakikalık milliyetçiliği geçici! Altından gene düşmanlığı seyirtiyor!
Muzır “çipler”
Akıllı eşimin bir tespiti var: İnsanların beyinlerinde, bilgisayar “çipleri” gibi “çipler” var. Ya anadan doğma, ya sonradan olma -veya yerleştirilme- vatan ve millet sevgisizliği ya da, “gaflet ve ihanet” çipleri var. Bu gibileri ıslah etmek, mümkün mü?
Mini anket
Başbakan, AKP İktidarının ve kendisinin muhteşem icraatıyla övünedursun, şu sırada herkes “Ne oluyoruz nereye gidiyoruz” diye sormakta. Benim de bir kişisel mini anketim var. “Nasılsın?” diye soranlara, eskiden, “Yaşıma göre iyiyim” diye cevap verirdim... Artık “Memleket kadar iyiyim” diyorum ve muhataplarımın hemen hepsi, “Aman o kadar kötü olamazsın” diye üzülüyorlar... Bu cevap bin yazıya bedel!
Altemur KILIÇ 28.mart.2007
Gene Radikal
Radikal gazetesinde İsmet Berkan ise der ki: “Tarhan Erdem iyi ki bu araştırmayı yaptı, Milliyet de iyi ki yayımladı. Umarım sosyal bilimciler bu araştırmadan çok yararlanır. Umarım Türk demokrasisi bu araştırmadan çok yararlanır. Ve yine umarım bu araştırma periyodik aralıklarla, mesela beş yılda bir yenilenir.”
Fakat Onur Öymen, bu araştırmanın “ulus devlete” karşı bir operasyon, yani Türkiye’yi tek millet olmaktan çıkarıp “milletler topluluğu” haline getirmek için bir hareket olduğunu söylüyor.
Ordu düşmanlığı
“Mahşerimizin” atlılarından biri, “milliyetçilik düşmanlığı” ise, bununla at başı giden de, “ordu düşmanlığı” . Biri birleri ile hem yarışıyor hem de tahrik ediyorlar! Büyük bir gazetede köşe tutmuş bir yazar Semih İdiz. Yabancılardaki Türkiye’nin “militarist imajı” olmasından şikâyetçi. “Saygı duyulan mı yoksa ordusu nedeniyle korkulan bir ülke mi olmalıyız” diye soruyor ve bunun cevabını da emekli bir Paşa’dan alıyor: “Ordusu nedeniyle korkulan bir ülke olmalıyız...” Bu Paşanın emekli olması da bir şey ifade etmez. Emekli ve muvazzaf veya sivil bütün vatanseverlerin cevabı da aynı olacaktır. Çünkü yabancıların Türkiye’ye güya “saygı duymaları” için AB’ye peyk olmaya hazır, edilgen bir ülke olmamız gerek. Gene de saygı duymazlar, bunu acz sanıp, tepemize büsbütün binerler. Türk Ordusu ulus milli devletin son güvenlik sigortasıdır.
Yunan’ı yendik ama...
Millilerimiz “Yunan Milli Takımını” Atina’da 4-1 mağlup etti. Ama Cengiz Çandar’a göre “milliyetçiliği de perişan etti” ...
Milli Takım kazandı, orada ve burada milliyetçilik yenildi Cengiz Çandar’ın, ters mantığına göre... Ve gene sıkı durun der ki: “Milliyetçiliğin temelinde gurur yok. Milliyetçilik özünde savunmaya dayalı bir tutuma, gurursuzluğa dayanır. Gururlu insanlar milliyetçi olmaz. Gururlu insanlar dünyaya açık olur.”
Gördünüz mü, milli bir spor zaferini bile nasıl milliyetçilik aleyhinde kullanıyor bu adam! Maç Milli Takımımızın galibiyetle sonuçlanması üzerine, sevinçten uçmuş ama onun bu, bir iki dakikalık milliyetçiliği geçici! Altından gene düşmanlığı seyirtiyor!
Muzır “çipler”
Akıllı eşimin bir tespiti var: İnsanların beyinlerinde, bilgisayar “çipleri” gibi “çipler” var. Ya anadan doğma, ya sonradan olma -veya yerleştirilme- vatan ve millet sevgisizliği ya da, “gaflet ve ihanet” çipleri var. Bu gibileri ıslah etmek, mümkün mü?
Mini anket
Başbakan, AKP İktidarının ve kendisinin muhteşem icraatıyla övünedursun, şu sırada herkes “Ne oluyoruz nereye gidiyoruz” diye sormakta. Benim de bir kişisel mini anketim var. “Nasılsın?” diye soranlara, eskiden, “Yaşıma göre iyiyim” diye cevap verirdim... Artık “Memleket kadar iyiyim” diyorum ve muhataplarımın hemen hepsi, “Aman o kadar kötü olamazsın” diye üzülüyorlar... Bu cevap bin yazıya bedel!
Altemur KILIÇ 28.mart.2007
