kendi yazım

BaKKaL_GaZi

Romantik MiKRoP
Katılım
25 Haz 2005
Mesajlar
3,167
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
Cehennemin Dibinde Yanarken Kaybettiklerine Yanıyo
öncelik bu ilk mesajım oldugu için herkese selam diyorum.daha sonra bos zamanlarımda olesıne karaladıgım bı yazıyı buraya koyuyorum insallah beyenırsınız.

Aynaya bakınca kendimden tiksiniyorum o aynada eski Selim yok. Artık onun içinde büyümüş yüzüne yansımış bir dert var. Anlatamıyor derdini o, kimselere açmak istemiyor derdini. Biliyorlar herkes ama çare bulamıyor.
Tekrar bakıyorum aynaya açılıyor, beni içine çekiveriyor. Bu kez düşlerim var aynada. Yani o var. Bakıyoruz birbirimize bu defa onun bakışlarında şaşkınlık yok, arkadaşlık yok. Bu defa o bakışlarda aşk var. Sarılıyoruz birbirimize uzun uzun.... Durup gözlerine bakarak " seni seviyorum " diye fısıldıyor tekrar sarılıyorum. Saatler, günler, aylar geçiyor kendimi tekrar aynaya bakarken buluyorum
Daha dikkatli bakışlarım bu kez. Bakışlarım yine aynada.... Ağlamaktan kızarmış bir çift göz, bir kişi, yalnızca o kişi için atan bir kalp görüyorum. Her atışta canımı yakıyor ama geçicek. Nasır tutan bu kalp uzun zamandır ilk defa biri için bu kadar hevesli atıyor. Daha önceki hiç bir aşka benzemiyor bu.
Duruyorum çevreme bakıyorum başka bir ayna önünde ben içinde sen.... Bu sefer gözünde o tanıdık bakışlar arkadaşlığı, şaşkınlığı anlatan saf bakışlar var. Tekrar kendimi sorgularken buluyorum " acaba unutabilirmiyim " diye düşünürken kendime olan nefretim katlanıyor. Olumsuz düşüncelerini yüzüme vurduğun an kendimi tam anlamıyla bir ucube gibi hissettiğimi söylemeliyim belkide. Hislerimden bu denli emin ve bu denli ümitsizken ne yapmam gerektiğini bilmiyorum....
Kapkaranlık odanın içinde kafamı bu aynadan kaldırıp etrafıma bakıyorum bir ışık var sanki orda yanına yaklaşıyorum azalıyor tutarım umuduyla elimi uzattığım an yokoluyor. Tekrar karanlık, tekrar aynalar ve aynalarla gelen o kahreden yüzleşme.... Benim bile farketmekte farketmekte zorlandığım hislerimi küfreder gibi yüzüme vuran aynalarla yalnızız şimdi....
 
eyyyy aşk sen nelere kadirsin:)
 
kardeş sen hep böle karalamaya devam et... karaladım demişsin ama mükemmel olmuş.. ellerine yüreğine sağlık...
 
hocam senin karalama diye hitap ettiklerin bunlarsa "güzel" tabir ettiğin yazıları tahmin edemiyorum!
 
lütfen kimseyi karalamayın :p angel hanım reca ediyorum :D.........



edit:siz şimdi bunu yazdım diye sazan sanırsınız :D kardeş ruh halini güzel anlatmışsın eğer sen de benim gibi kitap okumadan yapıyorsan helal walla kitap okumadan diyorum çünki sürekli kitap okuyan birinden kendiliğinden çıkar zaten bunlar......
 
Aşk denen ince çizgiyi bilirmisin? Karanlıklar içinde uzayıp giden bembeyaz bir çizgi. Sağ tarafında uçurum sol tarafında bir kız, oturuyor tüm güzelliğiyle. Her yanı karanlık, her yanım karanlık ama onu seçebiliyor gözlerim, birde o sonsuz uçurumun dibini.
Heryer boşluk, sonsuz sükunet, bitmeyen aşk, ince bir çizgi , ben ve sigaram. Unutmak için umutsuzluğu ve onu, çektiğim her nefes bir adım daha yaklaştırıyor ölüme. Gidebileceğim tek yol olan uçurumu düşünmelimiyim? Yaşamam için bu beden gereklimi? Bu aşk yetermi yaşamaya? Bunlar takılıyor aklıma. Koşuyorum o ince çizgide aşkın bu aydınlık ve karanlık mekanında. Ben karanlık taraftan aydınlık çizgiyi kullanarak kaçıyorum bu aşktan. Kaçmak istiyorum, bu aşk acı çektiriyor bana. Bu şehir daraltıyor beni. Bu hayat çürütecek bedenimi!
Bulunmadığın bir şehirde seni arayarak geçecek yıllarıma acımıyorum. Senin gibisini bulamadığımı anladığımda çekeceğim acı bitirecek beni, ya senin gibi biri çıkmazsa karşıma? Nefes alan bir ölü olmak yada hala birini bekleyen bir ölü olmak istemiyorum. Senin, benim kalbimin üstünde bıraktığın yara izi gibi kalıcı bir izi ben senin tenine bir dokunuşla bırakmak istiyorum.
Kaçmak, beklemek, ümit etmek, seni aramak, unutmak..... Hangisi en mantıklı olanı? Hangisi seni en az üzecek olanı? Belkide sessiz sedasız buradan kaçmak. Arkama bakmadan şehrin ışıklarından ağır ama emin adımlarla uzaklaşmak. Korkma ordada tutunurum, ordada yaşarım. Bir tek sigara, yarım bir kalp, yorgun bir bedenle hayatta kalmak zor. Ümitliyim.... O şehir belki seni unutturacak. Belki bensizlik olacak seni bana getiren? Emin ol güzelim sensizlik olacak benim kefenim....
 
ne cevherler varmış burda, eline sağlık :)
zaten sadece sizin yazı ve şiirlerinizi okuyorum, normalde okumam hiç başkalarını :)
 
aßi ßeNDe HüzüNLENDiM Ya..SüPeR oLMuŞ
 
evet forumumuzun beyaz kusu yuvaya dondu.hepınızı cok ozledım.ve geldıgım gıbı kaldıgım yerden devam edıyorum....umarım beyenırsınız.bunu can sıkıntısından yazdım

DUYGULAR LİMANI
Hayata ilk gözlerinizi açtığınızda annenizin güvenli kollarındaydınız... Uzun ve tehlikeli geçen bir yolculuğun arkanızda bırakmıştınız, bu da size güven veriyordu...

Sonra yavaş yavaş etrafı tanımaya başladınız. Ailenizin limanından tam olarak kopmadan kendi limanınızı kurmak istediniz. Bu liman için çalıştınız. Sorumluluklarınız, görevleriniz, oyunlarınız oldu...

Limanınız kurulduğunda siz; yüreğinizde sevgi besliyordunuz. Küçük küçük şeyleri sevdiniz önce. Sonra insanlara yöneldiniz. Ve onların da sizi sevmesi için sabırla beklediniz. İstediğiniz olmadı belki de. Acıyı tattınız ağlayınca. Yaşamda her şeyin dört dörtlük olmadığını, ellerinizi çırpınca göz alıcı bir sarayda yaşayamayacığınızı anladınız. Biraz üzüldünüz, ama mutluluğun dökülen ter de olduğunu da anlamıştınız...

Şimdi ağlıyorsunuz. Belki yılların geçtiğine hüzünleniyorsunuz, ya da gözünüzün önüne maziniz geliyor, geride bıraktıklarınıza ağlıyorsunuz. Belki de limanınız tüm duygu direkleri ile ayakta; ona seviniyor, sevinç gözyaşları döküyorsunuz... Ama biliyorsunuz ki herkesin her şeyiyle kendi yaşamları var. KIYASLANMAKSIZIN...
 
Geri
Üst