Kehanetler

SEYDİALİ

seyri alem
Moderatör
Katılım
4 May 2009
Mesajlar
18,132
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
ARAF
Kalki Kehanetleri...

Hindu kutsal kitabı Bhagavad Gita’nın bir bölümünde, Tanrı Vişnu’nun dünyaya bir Avatar yani bir kurtarıcı bilge olarak yeniden doğar Vişnu insanlığı kurtarmak, kötülüğü yoketmek ve Dharma’yı yani yasayı yeniden oluturmak için gelmiştir çünkü insan toplumu moral ve kültürel değerlerini yitirmiş ve neyin doğru, neyin yanlış olduğundan artık haberdarsizdir. Bu noktada çok açık bir zihinle düşünmemiz gerekir; bütün dinler bir Mesih’in kendi dinleri için geleceğini öngörürken, kendi toplum ve coğrafyalarına göre isimler verirler, bazı isimlerin örtülmüş, aktüel isimlerin değiştirilmiş olasılığı da düşünülmelidir ya da çok çok eskilerde kalan yerel adlar kullanılmıştır. İşte örnekler...

“... İnsanlar merhametli oldukları kadar başkalarına büyük zararlar verebilirler, Kali Çağı, zararlar çağıdır; Kali Çağı’nda rahiplerin evleri olacak, evsizler ahlaksız olacaklar, insan bu çağda öğretmenleriyle alay edecekler, sahte dinler çıkacak ve çok ilgi çekecekler ve iyileri kandırmak için hileler yapacaklar; evlilik çok basitleşecek çünkü kadın ve erkek bunu kabul edecekler. İnsanlar dostluk yaparken yalancı, dolandırıcı olacaklar, ancak iltimas yaparken yüce gönüllü olacaklar, insanlar sadece sağlıklı olduklarında ve hacca gittiklerinde dindar olacaklar... dünya verimsiz olacak, ırmaklar taşacak, kadınlar konuşmaktan fahişeler gibi zevk alacaklar ve düşünceleri kocalarından uzak olacak; düşük sınıflardan doğanların rahip ve yönetici olmalarına karşı çıkılmayacak; yağmurlar bulutlardan düzensiz yağacak; toprak bereketsizleşecek; halk vergilerin altında ezilecek; bal, et ve meyve yerine kökleri yiyecekler; Kali’nin ilk çeyreğinde halk Yaratıcı ile alay edecek; ikinci çeyrekte halk artık Yaratıcı’nın adını hecelemeyecek; üçüncü çeyrekte insanlar melezleşecekler ve dördüncü çeyrekte insanlar aynı düzende olacaklar, ırklar bir hiç olacak; Yaratıcı’yı unutacaklar ve dini çalışmalar kalkacak.” I. Kalki Purana (1;23-38)

Prag Kahinesi... (? – 1658)

Bohemyalı yetim bir kız olan Kahine hakkında fazla bir bilgi yok, genç kızlığında çingenelerle beraber yolculuk yaparak, Kutsal Topraklar’a, Orta Doğu’ya. İtalya’ya gitti ve ileri yaşlarda Prag’a yerleştiği biliniyor. Kehanetlerini bahçıvanı yazmıştı...

*... Kalplere karanlık girecek. Halk çok garip, tüm bilgiler zararlı ve dünyayı tehdit ediyorlar.... ve yıldızları yöneteceklerine inanıyorlar. Bu onların küstahlığı, insanlık haddini bilmeyip uzaklara gitmek istiyor ve zorluklara üzülüyor. İnsanlar çok acı çekiyorlar çünkü insan ruhu herşeyi fethettiğini sanıyor ve doğa değişiyor (İklimsel değişimler, küresel ısınma gibi...
* Tanrı ile alay edecekler, onların suçları Tanrı’yı iğrendirecek çünkü onlar yapay insan yapmak isteyecekler (Clonlama). Yapay insanların ruhları zavallı, beyinleri kalacak...
* Yeni dinler doğacak (Yeni Çağ öğretileri)...
* Karanlık zamanlar gelecek, iki beş ve çapraz 19’da (???) Yaşananlar daha önce hiç yaşanmamış olacak. Dünya hareket edecek, sallanacak, derin çatlaklar açılacak, ölüler ve canlılar içine düşecekler... Herşey karanlıklara gömülecek (Üç günlük karanlık?).
* Garip zamanlar, garip insanlar dünyayı dolduruyor. Hiç kimsenin şansı yok, doğa şiddet dolu ve insan ruhu kendisini evrenin üzerinde hissediyor... Niçin karanlık dalgalar kıyıları dövüyor ve yakıyor? ... her yerde yaban otları, hava zehirli, kentler kır gibi. Bu insanlığın hasad günü mü?

Amerikalı Medyum Evangeline Adams...

* Küresel ısınma sonucunda buzullar erirken, Kuzey Kutbu’nun altında antik bir UFO üssü bulunacak.
* Dünyadışı canlılarla açıkça buluşulacak.

Hopi, Maya ve diğer kızılderili inançlarındaki, kıyamet kehaneti ne anlama geliyor?

Hopiler ve Mayalar, Dünya Çağı’nın sonunu tanımlıyorlar veya zamanın bittiğini söylüyorlardı ama hangi zaman birimiyle? Mayalar’ın 13. Büyük Baktun Dönemi, belli hesaplara göre 6 veya 24 Haziran 2011’de sona erecektir. Ama kehanetlerin özüne dikkatle bakılırsa, bu herşeyin sonu demek değildir, bunun anlamı bir çağdan bir çağa geçiştir yani bizi endişelendirebilecek tek şey geçişi nasıl yapacağımızdır. Dirensek de, kabullensek de, geçiş sırasında yok edici olaylar yaşanabilir. Tüm Amerikan yerlilerinin geleceğe yönelik kehanetlerindeki ortak yön bu doğrultudadır. Gelecek değişebilir ve farklı bir patikadaki olaylar öngörülerek, gerçeğe dönüştürülebilir, tabii kulak verilirse... Bu bağlamda şu an ile 2012 arasındaki dönem, 2000 yılı odak olarak alındığında çok önemli kararların alınacağı kesin bir dönemdi ama 7 önemliyde ve bu değerli yıl yitirildi ve de asla geri getirilemeyecek...

Hz. Muhammed’in Kıyamet Öngörüleri...

“... Adam tekrar sordu: ‘Bana kıyametin ne zaman kopacağı hakkında bilgi ver?’ Hz. Peygamber: ‘Kıyamet hakkında kendisinden sorulan, sorandan daha fazla birşey bilmiyor!’ karşılığını verdi. Adam ‘Öyleyse kıyametin alametinden haber ver!’ dedi. Hz. Peygamber şu açıklamayı yaptı: ‘Köle kadınların efendilerini doğurmaları, yalınayak, üstü çıplak, davar çobanlarının yüksek binalar yapmakta yarıştıklarını görmendir.” Yahya Ibnu Ya’mur
“Allah’a yemin olsun! İmamınızı öldürmedikçe, kılıçlarınızı birbirinize kullanmadıkça, dünyanıza şerirleriniz varis olmadıkça kıyamet kopmaz.” Hz. Muhammed-Tirmizi, Fiten 9, (2171)
“Resulullah bir gün: ‘Ümmetim onbeş seyi yapmaya başlayınca ona büyük belanın gelmesi vacip olur!’ buyurmuşlardı ve saydı;
Milli servet, fakir fukaraya hiç verilmeden sadece zengin ve mevki sahibi kimselerin elinde kalırsa...
Emanetleri alanlar, sorumlular emanetleri kendilerine kullanırlarsa...
Zekat vermeyi, ibadet saymayıp, bir angarya ve ceza telakki ettikleri zaman....
Babasının yerine, arkadaşını koyduğunda...
İbadethanelerde, düşmanlık, ticaret ve siyaset yapıldığında...
Devletin başına en kötüsü geldiğinde...
Devletin aciz kalıp otorite kuramaması sonucunda, zorbaların zulüm ve baskısından korkup saygı gösterildiğinde...
Çok içki içildiğinde...
İnsanları atalarını suçlayıp inkar ettiklerinde...
Sizler artık kızıl rüzgarı, depremleri, yere batışı, gökten taş yağmasını bekleyin...” Hz. Ali
“Öyle bir devir gelecek ki, insanoğlu, aldığı şeyin helal mi, haram mı olduğuna hiç aldırmayacak.” Hz. Muhammed -Ebu Hureyre-Buhari, Büyü 7, 23; Nesai, Büyü 2, (7, 243)

Dindar olun ya da olmayın, bunlara bir itirazınız var mı?

2012 yılı son mu yoksa başlangıç mı?

Mayalar için 2012 yılı zamanların sonu. Maya Kehanetleri´ne göre 22 Aralık 2012 tarihi dünya için çok önemli. Çünkü bu dönemde içinde yaşadığımız çağ sona erecek ve yeni bir çağ başlayacak. Büyük bir tufanla gelecek olan bu yeni çağın ipuçlarını ise bilim adamlarına göre iklimsel değişimler sayesinde şimdiden gözlemleyebiliyoruz. Beşinci kutupsal kayma olarak adlandırılan bu değişimde daha önceki değişimlerde olduğu gibi yine kutupların manyetik alanının değişmesi iddiaları ileri sürülüyor ve dünyadaki iklimlerin değişimi de buna bağlanıyor. "Kutuplar yer veya açı değiştirdiğinde kutuplarda buzlar eriyor. Kaldı ki, küresel ısınma sonucu şu anda Kuzey Kutbu´ndaki buzullar zaten erimeye başlamış durumda. Mayalar´a göre de daha önce yaşanan dört çağda tıpkı bu şekilde sona erdi" deniyor. Acaba bunlar bilimsel olarak kanıtlandı mı? Bu soruya cevap olarak da, Dünyanın en az dört kez kutupsal kayma (Kuzey ve Güney Kutbu) yaşadığı bilimsel verilerle kanıtlandı deniyor. Bazı belgesellerde dünyanın manyetik alanının belirli periyotlarla nasıl değiştiğini bilimsel olarak açıklanıyor. Şu anda dünyanın manyetik alanında muazzam bir değişim var deniyor. Bunun da en büyük nedeni güneşte meydana gelen değişimler. İlginç olan şey Mayalar’ın bunu bilmeleri ya da gerçekten bilip, bilmedikleri... İddianın bir diğer yanı da Mayalar´ın bununla da yetinmeyip, gelecekte tüm insanlığı etkileyecek trajediyi bizlere şifreli bir şekilde duyurmuş olmaları ve bu şifreye göre dünya için 2012 yılı çok önemli. Ama neden şifre? Bu cevap verilemiyor....

Peki bu görüşe göre 2012 yılında dünya yok mu olacak? Mayalar 2012´yi insanlığın yeniden yukarı çıkışının yaşanacağı bir çağ olarak tanımlıyor. Hatta farklı inançlarda yer alan Altın Çağ’a böyle ulaşılacağı da iler isürülüyor. Yani 2012´nin önemi burada. Düşen insanlık tekrar yukarı çıkacak ve bu çıkış 2012´de başlayacak. Yine iddialara göre çıkış süreci başladı, belki de 2012 bir final olabilir. Ancak tufanla kıyameti birbirine karıştırmamak lazım da deniyor. Yani kıyamet ruhsal bir değişim, tufan ise fiziksel bir değişim demek. Ayrıca kıyamet tasavvufi ve ezoterik anlamda ayağa kalmak ve uyanmak demek. Ve bu uyanıştan kastedilen şey ruhsal aydınlanma... Bu nedenle verilen tarih çok önemli. Ancak bu tarihlemede iki yıllık bir hata payı bulunabileceği de belirtiliyor nedeni ise Maya Takvimi´nin bizim kullandığımız Gregoryen Takvim arasındaki farktan kaynaklanıyor yani MÖ 1´den MS 1´e geçilmiş olması, aradaki 0 atlanmış. Astrofizikçi Cotterel de bu konuya dikkat çekiyor. Şu anda bilimsel olarak ispat edilen dünyanın dört kez kutup değişimi geçirdiği iddiası Mayalar’a referans olarak veriliyor. Deniyor ki, insanları bunu yeni keşfetse de, Mayalar bunun farkındaydılar.

Medyada Dilek Sancılı imzalı habere göre, bu iddiaların kaynağı ünlü astro fizikçi Coterelli... Onun bilgilerini bir BBC muhabiri Adrian Gilbert´in derlemesi sonucunda dünya kamuoyuna duyurdu. En önemli buluş da eski Maya kenti Palanque´deki Yazıt Tapınağı´nda bululan mezar taşının kapağındaki şifrenin çözülmesiyle oldu. Kapağın üzerindeki şerit motiflerini simetrik bir şekilde yan yana getirildiğinde ortaya bir Jaguarun ve bunun üzerinde de bir Yarasa sembolünün ortaya çıktığını gördüler. Mayalar´ın sakladıkları bu sembollerin bir anda belirmesi Cotterel´i şaşkına çevirmişti. Çünkü Mayalar´ın mitolojik yazıtlarında Jaguar beşinci yani bizim çağımızı, yarasa ise ölümü sembolize etmekteydi... Kapağın üzerinde açık bir şekilde görülen Güneş Haçı’nın üzerindeki delikler ise Güneş´in manyetik hareketlerini temsil etmekteydi. İşte bu Mayalar´ın gizli mesajıydı. Yani yaşanacak trajedinin sebebi Güneş´te meydana gelecek olan manyetik değişimlerdir.. İlginçtir ki şu andaki iklim değişiminin nedenlerini Güneş’e bağlayan bilim adamları da çok sayıda... Yalnız Mayalar’ın değil Sümer takvimlerinin de aynı tarihleri işaret etmekte olduğu da söyleniyor.

Astrolojik pencereden bakarsak...

Balık Burcu Çağı’na?inançlara göre aşağı yukarı milattan önce 6. Yüzyıl civarlarında girmiş olmalıyız. Bu dönem dünya üzerinde Antik Yunan Felsefesi’nin en etkin olduğu bir dönem. Aynı zamanda İbraniler’de de peygamberliklerin başladığı bir dönem. Doğuda ise Zerdüşt, Laotse, Buddha, Konfüçyüs, Jaina ve diğer öğretilerle birlikte yeni felsefeler ortaya çıkmış. Yani düşünce ve inanç akımlarında büyük bir gelişimin yaşandığı bir dönem.?Yine iddialara göre, daha da gerilerde Mayalar’da de altın çağlarını yaşamaktaydılar. MÖ 2000´lerde başlayan Koç Burcu çağının girişinde Meksika´da ve Mısır´da piramitler inşa ediliyordu. Daha önceki tarihlere inebilmek için yeterli bilgi olmadığından genel bilgiler vermekten öteye geçilemiyor. Yaklaşık MÖ 8400-8000 arasında Aslan Burcu’ndan çıkıp Yengeç Burcu’na girmiş olabiliriz. Astronomik hesaplara göre ise, Kova Burcu’na girilen tarihten tam 11.027 sene öncesini kabul etmeniz gerekir. Fakat bu sayı sadece matematik bir çözümlemedir. Çünkü bu kadar uzun bir zaman periyodu içinde dünyanın beklenmedik değişmelere maruz kalmış olması her zaman mümkündür hatta kesindir.?Efsanevi Atlantis kıtasında da, bilgelerin kıtanın batacağını anlayıp aşağı yukarı bu tarihte ayrılmak ihtiyacını hissettikleri söyleniyor.

Ama bunlar da birer iddia... Acaba yararlı mı? Hayır, aksine çöküşün yaşanacağını haber veriyorlar yani kötümserler, ötesi ise iyi olacak... Ama kimlere..?
 
Geri
Üst