Kafaya türban takan robotlar...

LaNgHaWiL

New member
Kafaya türban takan robotlar...

Benim candan azîz dostlarım, bugünkü sohbetimizin ilk bölümünde laikliğin ilmî, dolayısıyla gerçek tarifini sunmak istiyorum sizlere... Ancak bu tariften önce laiklik ilkesine niçin ihtiyaç duyulduğunu, laikliğin hangi yobazlığa, geri kafalılığa, insanlık dışı sisteme karşı tedbîr olarak geliştirildiğini hatırlamalıyız.

Laiklik, Katolik Kilisesi taassubuna, yobazlığına karşı yapılan 1789 Fransız İhtilali ile ortaya atılan bir ilke, bir sistem, bir tedbirdir. Elbette sizlere hak din iken hurafelerle bozulan Hıristiyanlık üzerine vaaz vermek gibi bir niyetim yok. Ancak en katı ve en radikal diye tarif edilen Katolik mezhebinde, Allah’la (cc) kul arasında “cennet anahtarı komisyonculuğuna yeltenen” ruhban sınıfı, başka mezhebi seçen Hıristiyanlara bile hayat hakkı tanımamış, Yahudileri gettolarda (etrafı yüksek duvarlarla çevrili açık hapishanelerde) kapalı tutarken, Müslümanları insandan saymak yerine derhal öldürülmesi gereken mahlûklar olarak görmüştür.

Katolik Kilisesi’nin “sahibi” olan ruhban sınıf, o zavallı Ortaçağ yobazlığıyla, insanlara din ve inanç hürriyeti tanımaz, herkesi Katolik olmaya zorlarken; ilmi gelişmeleri, keşifleri aynı zavallı bakışla aforoz ediyordu. Devlet işlerine doğrudan müdahale ile yöneticiler üzerinde inanılmaz baskılar kurarak, Katolik olmayanlara ve kendi taassubuna boyun eğmeyenlere dünyayı dar ettiriyordu.

Latince’den Fransızcaya geçen bir terim olan “laiklik”in, gelişip hayat bulduğu Fransız İhtilali’ndeki, yani kaynağındaki tarife gelince...

“Laiklik, din ve devlet işlerinin biri birinden ayrı yönetilmesi; devletin dine, ruhban sınıfının da devlete müdahale etmemesi; her ferdin veya zümrenin din ve vicdan hürriyetine sahip olması; hiçbir kişi, kurum veya zümrenin, başkasının din ve vicdan hürriyeti üzerinde tahakküme yeltenmemesidir.”

Yüce dinimiz İslâm’da Allah ile kul arasında Hıristiyanlık’ta veya Hakk peygamberlere indirilmiş ancak zamanla saptırılmış, bozulmuş diğer dinlerdeki gibi bir “ruhban sınıfı” olmadığına göre, Laikliğin “Katolik yobazlığa” karşı tedbir olarak ortaya çıkmış bir sistem olduğu da ayan beyan ortadadır. Bütün bu gerçeklere rağmen, ithal edildiği zamanlardan itibaren “laiklik”, Türkiye’de bu sistemi ithal edenlerden bazıları da dahil,“Batı taklitçileri” tarafından “İslam’a karşı olmak” manası yüklenerek yanlış yorumlanmış; asıl gayesi “din ve vicdan hürriyeti” olmak gerekirken, bizzat kendilerini laik zanneden laiklik karşıtları tarafından, dindar insanların başı üzerinde giyotin misali sallanmaya başlanmıştır.



‘Nato kafa - nato mermer!..’

Dostlarım, son zamanlarda trajikomik bir tiyatro daha seyrediyoruz. Koca koca, kellesi - kulağı yerinde “nato kafa - nato mermer” kişiler, kuruldukları kürsülerden ve köşelerden döktürüp duruyorlar...

Neymiş efendim?.. “Bu türban da nereden çıktı?..” imiş... “Anadolu kadının geleneksel (bu uyduruk kelime bana ait değildir) başörtüsü, baş bağlama şekli varken şu türban icat ve (gûya Ürdün’den) icat edilerek siyasî simge haline getirildi” imiş...


Hani “Hâfıza-i beşer nisyân ile mâlûldür” demiş ya ecdâdımız... Yani “İnsan hafızasında unutma hastalığı vardır” ya akıllara bazen kâr, genellikle de zarar!..

Türbanın Türkiye’ye nasıl getirildiğini hatırlayıp, “şu nato kafa - nato mermer” “bay”lara ve de “bayanlara” hatırlatalım mı, ne dersiniz?...

***

12 Eylül 1980 askerî darbesinden sonra tıpkı anneleri ve nineleri gibi an’anevi biçimde örtünerek imam hatip liselerine ve üniversitelere okumaya giden hanım kızlarımız için başörtüsü yasağı çıkarılmıştı. İmam hatipliler, neyse ki Diyanet İşleri Başkanlığı’na müracaat ederek yazılı görüş bildirmesini sağlamış ve yasağı kaldırtabilmişlerdi.

Ancak başörtüleri yüzünden birçok genç kızımız, üniversite kapılarından çevrilmeye başlanmıştı. Üstelik esas gayelerinden biri “din ve vicdan hürriyeti” olması gereken laiklik adına konulmuştu bu yasak... O sıralarda 12 Eylül yönetimi tarafından kurulan YÖK’ün başına atanan ve bu görevde tam 11 yıl kalan Prof. Dr. İhsan Doğramacı, Türkçe’ye Fransızca “türban” tarifini soktu.


Zafer Hakk’a inananlarındır...

Türban uygulaması nasıl mı başladı?... İşte cevabı...
Evet, iyi hatırladınız... Türkiye’de “Türban” kavramı, 1980’li yıllarda YÖK Başkanı olan Prof. Dr. İhsan Doğramacı’nın uygulamasına dayanıyor. İhsan Doğramacı, üniversitelerde başörtüsü yasağına bir orta yol bulmak için daha modern bulduğu “türban”ı Fransa’da yaşayan Müslüman hanımlardan mülhem Türkiye’ye ithal etti.

1984’te yaşanan uzun tartışmalar sonrasında Doğramacı ve YÖK üyelerinin çoğunluğunun onayladığı “başörtü yerine türban takılması” çözümü bulundu.
İhsan Doğramacı, o dönemde “Başörtü takılmasının önlenmesi için üniversitelere talimat verdik. Kız öğrencilerimiz modern anlamda türban takarlarsa buna izin veri
yoruz” demişti.


***

Azîz gönüldaşlarım, şimdilerde işte bazı kesin hükümlüler, bir kısım sivri zekalılar sanki türbanın bir “ihtilal, dolayısıyla YÖK mahsulü” olduğunu unutmuşlar, “Nerden çıktı bu türban” diyorlar... “Anadolu kadını gibi bağlasalar ya başlarını, siyasî bir simge haline getirdikleri türbanı takmasalar” ya diye fetva veriyorlar...

Dostlarım, laiklik adına laikliğe, dolayısıyla “din ve vicdan hürriyetine” bunun yanında “eğitimde fırsat eşitliği” ilkesine karşı çıkan ve ilerici, cumhuriyetçi, ulusalcı geçinen “yobazlara” söylenecek söz çok. Ama söylemeye değmez... Çünkü anlamazlar!..
Ama biz yeni çağları, nurlu ufukları hedef alan Müslüman Türk evlatları, Türk Milliyetçileri, “kafaya türban takan bu robotlara” karşı asla “pes” demeyeceğiz... Ne din ve millet düşmanlarına, ne de din ve millet istismarcılarına karşı “pes etmek” yok!.. Mücadeleye devam!..


Zafer Hakk’a inananlarındır...
Hayırlı Cumalar...​

Servet KABAKLI
Yeniçağ​
 

tesbih22

New member
çok güzel bir yazı.
Azîz gönüldaşlarım, şimdilerde işte bazı kesin hükümlüler, bir kısım sivri zekalılar sanki türbanın bir “ihtilal, dolayısıyla YÖK mahsulü” olduğunu unutmuşlar, “Nerden çıktı bu türban” diyorlar... “Anadolu kadını gibi bağlasalar ya başlarını, siyasî bir simge haline getirdikleri türbanı takmasalar” ya diye fetva veriyorlar...
bu paragraf herşeyi açıklamış.
 

cliper1907

forum elektro gitaristi
demekki yök'e uyulunabiliniyor ozaman şimdide uyacaksın türban yasağına uyacaksın mesela benim annem örtülü ama anadolu örtüsü kullanıo türban şuanda siyasi bir imgedir
 

kötü kedi

New member
güzel ama amacını aşan bir yazı ben türbanla okullara girilmesine karşı değilim ama bizim milletimizde dur durak yok türbanla okula alırsın türbanla devlet dairesindede çalışmak isterler devlet dairesine türbanla alırsın karapeçe isterler bunu aklınıza sokun insanların inançlarına saygılıyım************************************************************************************************************








[Moderator Not]
Her ne olursa olsun kısılerın ınanclarına saygılı yaklasım
 

C-eRbEru-S

New member
Türbanla Devlete ait kurumlardan ancak tuvalete gidersiniz diyebilme hassiyetsizliğini gösteren anlama-anlaşılma özürlü yaratık
Türban konusunda bi takıntınmı var tam anlamış değilim ama o anca tuvalete gidersiniz dediğin Örtü Allahın emridir sen uyarsın uymazsın senin meselen

Ama kalkıp bu derece saygısız seviyesiz içeriksiz bi yorum yapamazsın özellikle benim ve benim gibi nicelerinin ailesinden birilerinin başı örtülüyse bu ülkede bu yorumu yapma hakkın yoktur bu yorumu gider hollandada bacısını bi grm eroin için satan kişilerle beraber uzun uzadıya tartışabilrsin sana destek çıkanları bile olur

Ama burası Türkiye burda sen görmek istemesende başı örtülü pek çok TÜRK vatandaşı var hiç bi sebeble hiçbi saçma gerekçeyle o kişiler hakkında bu derece çamur yorumlar yapamazsın Özgürlük istiyosan hollanda yakın sende takıl peşlerine özgürlüğün tadını çıkar
Bireylerin kutsal saydığı değerlerler ilgili çarpık düşüncelerini kendine sakla zira senin için en faydalısı bu olur En azından aklındakini dışa vurmamış olursun da ne derece çarpık bi zihniyete sahip olduğun anlaşılmaz
 

Mephisto

R€B€L
kötü kedi ınanca saygısızlık nedenıyle ban cezası alıcaksın

DaVaM , LaNgHaWiL kısılerın mesajlarını sıkayet hattına bıldırmenız daha yararlı olur.Kısıye aynı tur hakaret ıceren mesajlar yazarsanız elestırdıgınız kısıden farkınız kalmıyor.

İlgili mesajlar duzeltıldı veya sılındı.
 

esfanu

New member
YOK böyle bi kurum dünyada,kendine tezat.
Söze gerek YÖK.Anlamak istemeyene ne anlatıyoruz.
Ama devran dönecek.
 

Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ

ےσℓđ
Yeniçağ okurken tek okumadığım insan......Servet Kabaklı :)
onu keşfetmek bu kadar zor olmamalı
aynı gazetede yazan Altemur Kılıç, Arslan Bulut, Hasan Demir dururken gidipte Yeniçağ alıp Servet Kabaklı okumak :D

ona buna yobaz demekten kendini alamamış yine
kendisinin kalem kalitesidir.yobazlıkla itham ettiği kişiler kendisinden daha aydındırlar orası da ayrı konu

neyse
Üniversitelerde türban konusunda daha önce çok şey yazdım tekrarlamaktansa kısa bir özetini yazıyım tekrardan konu hakkındaki fikrimi bilmeyenler de bu vasıta ile okusunlar
,
Önerim şudur:
Üniversitelere giren bayan öğrenciler okula başı açık veya kapalı olarak gelebilirler ancak geçmişte yapıldığı gibi telkinle veyahutta tehditle diğer başı açık bayan öğrenciler üzerinde aynı davranışı uygulatmaya çalışmadıkları takdirde! Bunu yapabileceklerine diğer insanları(devlet yöneticilerini) inandırdıkları takdirde hiç bir parti veya siyasi toplum örgütü bu insanlara baskı falan uygulamaz ve yasak kalkar.Yok eğer bunu halen yapacaklarsa cezayı alırlar.Eğer razılarsa bunu yaptırabilmek çok zor olmamalı
Kendilerine bugüne kadar pozitif ayrımcılık yapılarak okula alınmamalarının sebebi(masum olanlar) ise aynı kıyafeti olan ama art niyetli! arkadaşlarının geçmişte yaptıklarıdır.

Unutmayın ki uzlaşma A nın veya B nin istediğinin olması değil iki tarafı da azami derecede memnun edecek orta yolun bulunmasıdır.Benim bu önerimle ilgili forum kurallarına uygun iyi kötü veya daha farklı yorumlarınızı okumayı bekliyorum.

saygılarımla
 

degazor35

TÜRK oğlu TÜRK
Zor Bİr Konu Bence İsteyen Takar İstemeye Takmaz
Ha Robotluk Takanda Mi? Taktiranda Mi?
Yoksa Kafasina TÜrban Takti Dİye Bunu Sorun Yapip Kafasina Takanda Mi?
Kafaniz KariŞti DeĞİl Mİ?

TÜrban Takin
 

İηvictus

Banned
bilmiyorum burada yorum yapan arkadaşlardan hiç birinin ablası yeğeni halası teyzesi yada çok değer verdiği bir arkadaşı üniversitede bir türban sorunu yaşadımı ? senelerini vererek geldiği üniversite kapısından başındaki örtü bir başka deyişle türban sebebi ile geri çevrildimi ? benim pek çok arkadaşım aynı sırada oturduklarım yaşadı bunu. bunun acısını canlı seyreden hiç oldumu aranızda??
yukarıda türbanın nasıl baş örtüsünden türbana dönüştüğü çok güzel anlaşılıyor. dolayısı ile türban kavramının nasıl başladığını artık çok iyi biliyoruz değil mi?
bunun siyasi bir imge olduğunu düşünüyorsanız oldukça yanılıyorsunuz çünkü başörtüsünü yada türbanı içine alan tesettür bayanlarımıza farzdır yani allahın kat'i tartışılmaz bir emridir. tartışılmayacak kadar açıkça bu gerçek ortada ; dolayısı ile bunu takan kardeşlerimiz herşeyden önce bir farzı uyguluyor lütfen bunuda böyle bilin!!!!
2007 yılında bir gencin giydikleri yüzünden ,bu mini etekte olur pardüsesi ve başörtüsü de
üniversite eğitiminin elinden alınmasını hazmedemiyorum kabullenemiyorum ve kanıma dokunuyor. asıl geri kalmışlık bu değilmi ? kimsenin kimseye zararı ve baskısı olmadan herkes inandığını yaşayabilmeli .
bu gençler bir arada türbanlısı türbansızı sağcısı solcusu laik olanı yada olmayanı kaça ayırılıyor yada ayırılmak isteniyor tam olarak bilmiyorum ama bir arada okumasını becerebiliyorlar ve her zaman becerecekler.
yeterki dışarıdan bir başkaları arı kovanını çomaklamasın.

2007 yılında hala böyle yobazca bir uygulama yapan yök'ü de şiddetle ve nefretle kınıyorum.. inanca ve düşünceye özgürlük herşeyden çok bizim üniversitelerimize yakışır.
 

esfanu

New member
Kimin neyi yada kimi okuyacağına bırakında kendisi karar versin.
Bu sorunu çözülmez kılan icat ednlerdir, yani YÖK. YÖK'de özerk olduğu için ondan başkası çözemez,oda çözmek istemediği için bizim YÖK'ü çözmemiz gerekiyor.
BENCE REFERANDUM YAPILSIN,çünki bu bir hak meselesidir.
 

karasuvari

New member
Türban olayinda özellikle chp nin tavri gerçekten çok aşalayici, oalya bakiş açılari çok suni sanki ermeni yada rum azinlikmiş gibi bakiyorlar başörtülü insanlara.En tmel çözüm baş örtüsünün belli kriterleri (misal çarşaf filan) aşmamak üzere serbest kalmasi... Tabi bu ordu-chp koalisyonunda bu mümkün olurmu görecegiz...
 

HTML

Üst