icemen
New member
- Katılım
- 7 Şub 2007
- Mesajlar
- 20,136
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Biz Beşiktaşlılar…
Ortak olarak hissettiğimiz, “umutsuzluk” duygusuyla, birlik olduğumuz, bir zaman dilimi içindeyiz…
Şunu düşünün, bu umutsuzluğumuz;
Keder mi? Kader mi?
“Keder” geçici bir duygu durumudur, 6 aydan fazlası patolojik sonuçlar doğurur.
Ben, geçecek diyorum…
Ama bu umutsuzluğun “Kader” olarak algılanmasına karşıyım…
Her şey, geçen sezona göre çok farklı…
Bunu unutmayalım.
2009 sezonu sonu; Şampiyonluğumuzu ilan ettiğimiz gün; başkaları çoktan, bu senenin planını yapmıştı bile.
Aziz Yıldırım, genel kurulda üç sene üst üste Şampiyonluk sözünü vermişti…
Daha önce kovmuş olduğu Daum’a, güvenerek bu sözü verdiğine herhalde, kimse inanmıyor.
O gece, televizyon kanallarında, “Beşiktaş’ın Şampiyonluğunun” önüne geçen bu haberin, gerçek değeri, bu gün ortaya çıkıyor.
Beşiktaş’ın tertemiz Şampiyonluğu; bir tarafa konarak, görmezden gelindi…
Utanmasalar, bazı yayın kuruluşları, yer bile vermeyeceklerdi.
Hıncal Uluç çıkıp “Ne kadar az Beşiktaşlı varmış, yollar bile tıkanmadı” dedi.
Ben unutmadım!
Ben unutmadığıma göre sizde unutmadınız.
Arkadan, Mehmet Topuz’la anlaşmak üzere olan Beşiktaş’ı, geriye düşürmek, şampiyonluk havasını söndürmek, karıştırmak için düzenlenmiş malum olay patlatılarak, kendine Zafer kazanmış Başkan süsü veren Aziz Yıldırım Beşiktaş’a ikinci golü atmıştı…
Süper Kupayı hakemler eşliğinde alarak, büyük bir moral takviyesi ve verdiği sözü hatırlatarak lige başlayan, Aziz Yıldırım lehine, skor board 3-0’ı gösteriyordu.
MHK’nın Süper Kupa maçından beri, seçme karpuz gibi Beşiktaş maçlarına hakem tayini, komedi filmlerini geçmiş durumda.
Oynadığımız tüm maçlarda yapılan “hakem hatalarını” saymaktan yorulduk.
İddia ediyorum!
Beşiktaş’a penaltı verecek, cesarette hakem, bu lig de yok!
Veremezler, çünkü Beşiktaş’a penaltı vermek özel izin gerektirir ya da mangal gibi yürek…
Geçtiğimiz hafta Galatasaray aleyhine yapılan bir hata yüzünden, medya da, hakemin neredeyse idrardan karakter tahlili bile yapıldı.
TFF’nun kestiği cezaların adaletini tartışacak değiliz.
Yayıncı kuruluşun, Beşiktaş aleyhine olan pozisyonların tekrarını göstermekten kaçınması sizce tesadüf mü?
Aynı yayıncı kuruluşun, ağır ağabeysi, Erman Toroğlu sadece Beşiktaş taraftarının yaptıklarını not etmesini, söylediği sözleri esefle kınıyorum.
Haftalar boyu, Galatasaray seyircisinin, herkesin gözü önünde, Beşiktaş’a ettiği küfürlerin niye notunu tutamadı? Eli mi varmadı? Kulağı mı duymadı?
Erman hocanın, ağzından bir tek olumlu kelime duymadık bu güne kadar,(zaten beklemiyoruz) Şansal Büyüka engel olmasa kim bilir daha neler söyleyecek, ne hakaretlerde bulunacak.
Fakat ekran önünde, iyi polis, kötü polis oyunu oynayanların, samimiyetine hiç inanmıyorum.
Bayramda, Beşiktaş’ın eski menajerinin görüntüleri, nihayet Aziz Yıldırım ile samimiyetini ortaya çıkardı.
Taraftarın şüpheleri boşuna değilmiş yani…
Medyada her gün, abuk sabuk haberler çıkıyor…
Bu gün, güya “Batuhan’a karşılık Sercan” diye bir konu ortaya atarak, yeniden karışıklık yaratmak istenmesi çok dikkat çekici değil mi?
Batuhan, antremanlara çıkıyor, takıma girecek ya!
Yok! Bir huzur verin, rahat bırakın… Çocuğun kafasını karıştırmanın ne manası var.
Başkan söylemiş…
Buna kim inanır, merak ediyorum.
Son 37 yılın, en kötü Beşiktaş’ı dediler…
Açtım istatistiklere baktım…
Evet, 37 sene içinde, en az gol attığı ilk 6 hafta; bu sezon…
Ama Beşiktaş’ın lige çok daha kötü başladığı, ilk 6 haftayla dolu seneler var.
Hatta ilk 6 hafta içinde 2 galibiyet 4 beraberlik aldığı sezon Beşiktaş Şampiyon olmuş. 1981-1982
16 maçlık ilk yarı sonunda Fenerbahçe liderken, Galatasaray 4. Beşiktaş 5. giriyorlar ikinci yarıya. Sezon sonunda, Beşiktaş Şampiyon oluyor. Trabzon 2. Fenerbahçe 3. olurken Galatasaray ligi 11. sırada tamamlıyor.
Demek ki; kötü başlayan her şey kötü gitmez, ya da iyi başlayan her şey iyi bitmez.
Geçen sezon geçerli olan “temiz” lig bu sene olmayacak gibi gözüküyor, ona yapacak bir şeyimiz yok.
Doğruluk, dürüstlük, umut olduğu sürece Beşiktaş bu ligde var olacaktır.
Bütün bu Ali Cengiz, oyunlarını bilenler biliyor…
Bizim taraftar olarak istediğimiz, Beşiktaş’ın kendine yakışır mücadeleyi, Beşiktaş ruhuyla sahada yapmasıdır.
Bunun dışında, dönen dolaplarla, gelecek başarıyı, zaten bünyemiz kabul etmez.
Bu yüzden;
Biz Beşiktaşlılar… Pes etmek yok!
ORTAK OLARAK HİSSETTİĞİMİZ UMUTSUZLUK DUYGUSUNUN “KADERİMİZ” OLMASINA ASLA İZİN VERMEYELİM…
Keder geçecektir…
Ortak olarak hissettiğimiz, “umutsuzluk” duygusuyla, birlik olduğumuz, bir zaman dilimi içindeyiz…
Şunu düşünün, bu umutsuzluğumuz;
Keder mi? Kader mi?
“Keder” geçici bir duygu durumudur, 6 aydan fazlası patolojik sonuçlar doğurur.
Ben, geçecek diyorum…
Ama bu umutsuzluğun “Kader” olarak algılanmasına karşıyım…
Her şey, geçen sezona göre çok farklı…
Bunu unutmayalım.
2009 sezonu sonu; Şampiyonluğumuzu ilan ettiğimiz gün; başkaları çoktan, bu senenin planını yapmıştı bile.
Aziz Yıldırım, genel kurulda üç sene üst üste Şampiyonluk sözünü vermişti…
Daha önce kovmuş olduğu Daum’a, güvenerek bu sözü verdiğine herhalde, kimse inanmıyor.
O gece, televizyon kanallarında, “Beşiktaş’ın Şampiyonluğunun” önüne geçen bu haberin, gerçek değeri, bu gün ortaya çıkıyor.
Beşiktaş’ın tertemiz Şampiyonluğu; bir tarafa konarak, görmezden gelindi…
Utanmasalar, bazı yayın kuruluşları, yer bile vermeyeceklerdi.
Hıncal Uluç çıkıp “Ne kadar az Beşiktaşlı varmış, yollar bile tıkanmadı” dedi.
Ben unutmadım!
Ben unutmadığıma göre sizde unutmadınız.
Arkadan, Mehmet Topuz’la anlaşmak üzere olan Beşiktaş’ı, geriye düşürmek, şampiyonluk havasını söndürmek, karıştırmak için düzenlenmiş malum olay patlatılarak, kendine Zafer kazanmış Başkan süsü veren Aziz Yıldırım Beşiktaş’a ikinci golü atmıştı…
Süper Kupayı hakemler eşliğinde alarak, büyük bir moral takviyesi ve verdiği sözü hatırlatarak lige başlayan, Aziz Yıldırım lehine, skor board 3-0’ı gösteriyordu.
MHK’nın Süper Kupa maçından beri, seçme karpuz gibi Beşiktaş maçlarına hakem tayini, komedi filmlerini geçmiş durumda.
Oynadığımız tüm maçlarda yapılan “hakem hatalarını” saymaktan yorulduk.
İddia ediyorum!
Beşiktaş’a penaltı verecek, cesarette hakem, bu lig de yok!
Veremezler, çünkü Beşiktaş’a penaltı vermek özel izin gerektirir ya da mangal gibi yürek…
Geçtiğimiz hafta Galatasaray aleyhine yapılan bir hata yüzünden, medya da, hakemin neredeyse idrardan karakter tahlili bile yapıldı.
TFF’nun kestiği cezaların adaletini tartışacak değiliz.
Yayıncı kuruluşun, Beşiktaş aleyhine olan pozisyonların tekrarını göstermekten kaçınması sizce tesadüf mü?
Aynı yayıncı kuruluşun, ağır ağabeysi, Erman Toroğlu sadece Beşiktaş taraftarının yaptıklarını not etmesini, söylediği sözleri esefle kınıyorum.
Haftalar boyu, Galatasaray seyircisinin, herkesin gözü önünde, Beşiktaş’a ettiği küfürlerin niye notunu tutamadı? Eli mi varmadı? Kulağı mı duymadı?
Erman hocanın, ağzından bir tek olumlu kelime duymadık bu güne kadar,(zaten beklemiyoruz) Şansal Büyüka engel olmasa kim bilir daha neler söyleyecek, ne hakaretlerde bulunacak.
Fakat ekran önünde, iyi polis, kötü polis oyunu oynayanların, samimiyetine hiç inanmıyorum.
Bayramda, Beşiktaş’ın eski menajerinin görüntüleri, nihayet Aziz Yıldırım ile samimiyetini ortaya çıkardı.
Taraftarın şüpheleri boşuna değilmiş yani…
Medyada her gün, abuk sabuk haberler çıkıyor…
Bu gün, güya “Batuhan’a karşılık Sercan” diye bir konu ortaya atarak, yeniden karışıklık yaratmak istenmesi çok dikkat çekici değil mi?
Batuhan, antremanlara çıkıyor, takıma girecek ya!
Yok! Bir huzur verin, rahat bırakın… Çocuğun kafasını karıştırmanın ne manası var.
Başkan söylemiş…
Buna kim inanır, merak ediyorum.
Son 37 yılın, en kötü Beşiktaş’ı dediler…
Açtım istatistiklere baktım…
Evet, 37 sene içinde, en az gol attığı ilk 6 hafta; bu sezon…
Ama Beşiktaş’ın lige çok daha kötü başladığı, ilk 6 haftayla dolu seneler var.
Hatta ilk 6 hafta içinde 2 galibiyet 4 beraberlik aldığı sezon Beşiktaş Şampiyon olmuş. 1981-1982
16 maçlık ilk yarı sonunda Fenerbahçe liderken, Galatasaray 4. Beşiktaş 5. giriyorlar ikinci yarıya. Sezon sonunda, Beşiktaş Şampiyon oluyor. Trabzon 2. Fenerbahçe 3. olurken Galatasaray ligi 11. sırada tamamlıyor.
Demek ki; kötü başlayan her şey kötü gitmez, ya da iyi başlayan her şey iyi bitmez.
Geçen sezon geçerli olan “temiz” lig bu sene olmayacak gibi gözüküyor, ona yapacak bir şeyimiz yok.
Doğruluk, dürüstlük, umut olduğu sürece Beşiktaş bu ligde var olacaktır.
Bütün bu Ali Cengiz, oyunlarını bilenler biliyor…
Bizim taraftar olarak istediğimiz, Beşiktaş’ın kendine yakışır mücadeleyi, Beşiktaş ruhuyla sahada yapmasıdır.
Bunun dışında, dönen dolaplarla, gelecek başarıyı, zaten bünyemiz kabul etmez.
Bu yüzden;
Biz Beşiktaşlılar… Pes etmek yok!
ORTAK OLARAK HİSSETTİĞİMİZ UMUTSUZLUK DUYGUSUNUN “KADERİMİZ” OLMASINA ASLA İZİN VERMEYELİM…
Keder geçecektir…
haber1903-ITIR ESEN