Kadınların aylık kabusu: Regl döngüsü

Ata Kızı

Angel Of Revenge
Moderatör
Katılım
23 May 2010
Mesajlar
10,583
Reaction score
0
Puanları
0
Kadınların aylık kabusu: Regl döngüsü

Adet döngüsünün düzenli veya düzensiz olması tamamen bünyeye göre değişir...


İnsan bünyesi çok ilginçtir, inanılmaz koruma mekanizmaları vardır. Vücut adeta zor zamanların, hamile kalmak için elverişli olmadığını anlamaktadır.

Sınıf arkadaşım jinekolog Prof. Dr. Ergin Bengisu, bu konuda bilinmesi gerekenleri anlattı. İnsan bünyesi çok ilginçtir, inanılmaz koruma mekanizmaları vardır. Vücut adeta zor zamanların, hamile kalmak için elverişli olmadığını anlamaktadır. Örneğin, savaş zamanı gibi aşırı stresli durumlarda, pek çok kadın adet görmez. Ya da belirli yeme bozuklukları olan kadınlar, adetten kesilebilir.

Yaş önemli bir etken

Adet döngüsünün düzenli olması, farklı kadınlar için, farklı anlamlara gelir. Örneğin kadının yaşına göre, normal tanımı farklıdır. Öyle ki, ilk adetlerini gören gençlerde seks hormonları kararlı duruma gelene kadar ilk birkaç yılda, adet döngülerinin düzensiz olması beklenebilir. Menopoz öncesinde adet döngüsü düzensizleşebilir, çünkü yumurtalık hormonlarının düzeylerinde dalgalanma başlamıştır. Bu da menopoza girecek kadınların düzensiz adet görmesine yol açar. Ergenlik ve menopoz öncesi arasında kalan yaşam süresindeyse bir kadının aylık döngüler halinde düzenli adet görmesi beklenir, ama bu dönemde de hamilelik, çeşitli hastalıklar, ilaçlar, stres ve kistler gibi başka ve çeşitli sorunlar bu döngünün düzenini değiştirebilir.

İki adet kanamasının arasının 22 ila 35 gün arasında olması normal kabul edilir. Adet döngüsünün ilk günü, vajinal kanamanın ilk günü olarak kabul edilir. Aylık döngüleri arasında (+/- beş güne kadar) değişkenlik olması mümkündür, ama bu değişikliğin çok belirgin ve hızlı olması bir sorun olduğunu gösterebilir, örneğin normalde adet döngüsü 35 gün olan bir kadının birdenbire 22 günde bir adet görmeye başlaması, bir uyarı sinyali olabilir. Doğrusu, böyle bir durumda doktorunuza danışmaktır, bu durumun sebebini araştırarak ve ‘gelip geçici bir durum mu, yoksa altında başka sebepler mi var?’ kararının verilmesidir.

Bu tip değişimlerde hanımlar çokluk doktorlarına gitmezler, ya “Yaşlanıyorum canım normaldir “ derler veya yakın dostlarına danışıp, onların benzer durumlarını hemen kendilerine adapte edip, çoğunlukla “Aman canım önemsizmiş” dedikleri bir sebep bulurlar. Tabii bu hakikaten bazen ciddi sonuçlar doğurabilecek bir yanlıştır, normalin ve alışılagelmişin dışına çıkan, dikkat çekici her durumu vakit kaybetmeden doktorunuzla paylaşmak işin doğrusudur.

DÜZENSİZ ADET

Adet döngüsü normal olan bir kadın, adet görmediğinde öncelikle gebelik düşünülmelidir. Diğer sebeplerse şöyle:

* Emzirme,
* Menopoz,
* Doğum kontrol hapları ve bazı ilaçlar,
* Stres,
* Kötü ve yanlış beslenme,
* Depresyon,
* Aşırı kilo kaybı,
* Aşırı egzersiz,
* Bazı kronik hastalıklar,
* Ani kilo alma veya obezite,
* Tiroid hastalıkları ve polikistik over sendromu dahil bazı hormonal sorunlar. Adet kanaması genellikle iki ila sekiz gün sürer, bunun dışındaki süreler, doktora gitmek için bir sinyal olmalıdır. Adetlerle ilgili çeşitli belirtileri olan kadınların bir ‘adet günlüğü’ tutmaları, belirtileri izlemek ve doktorlarına daha ayrıntılı bilgi verebilmek için çok faydalıdır.

ADET GÜNLÜĞÜ

* Adet ayın kaçında başladı?
* Adetin ilk gününden sonrakinin ilk gününe kadar geçen süre ne kadar?
* Adet kanaması kaç gün sürüyor?
* Kanamanın azlığı/çokluğu?, Adetteki en şiddetli günler hangileri?
* Adet kanaması haricinde leke tarzında kanama (spotting) var mı? Varsa ne zaman? Seksten sonra mı?
* Ağrı var mı? Ağrının tarifi, nerede ve ne zaman?
* Diğer semptomlar ne? Baş ağrısı, sırt ağrısı, mide-bağırsak sorunları, halsizlik, bayılma nöbetleri var mı?
* Olağandışı bir akıntı var mı?
* Kullandığınız ilaç var mı?

Doktorunuza danışırken tıbbi özgeçmişiniz ve ailenizin tıbbi geçmişi ipuçları verebilir. Ayrıca günlük yaşantınızı da gözden geçirin. Duygusal sıkıntı, diyet veya egzersiz de adet döngüsünü etkileyebilir, bunları da doktorunuza bildirin.

Milliyet / Dr. Hasan İnsel
 
Bayan arkadaşları bu dönemde rahatlatmak için neler yapılmalı?
 
Bayan arkadaşları bu dönemde rahatlatmak için neler yapılmalı?

onu bilmiormda kendini güvene almak istiosan mümkün mertebe uzak dur. ne derse tamam olur de. 3 lafından 2si seni seviyorum olsun =) şeker dondurma ayıcık falan al kenara regl dönemleri için bütçe falan hazrla :D
 
Onu dinlemelisin ...Hepsinde farklı bıle olsa % 90 ını sinirlidir öyle zamanlarda , bir dediğini iki etmemek en iyisi..
 
Yakında Sert Cisim Bulundurmamak Lazım O Zaman Karşıdakinin Ölümüne Sebep Olabilir
Birkan Tavsiyen İçin Sağol :melek
 
onu bilmiormda kendini güvene almak istiosan mümkün mertebe uzak dur. ne derse tamam olur de. 3 lafından 2si seni seviyorum olsun =) şeker dondurma ayıcık falan al kenara regl dönemleri için bütçe falan hazrla :D

Uzak durma olayını geçiniz. insan sevdiği rahatsızken nasıl uzak duracak özellikle de o yakın olmak isterken.
3 laftan 2 si seni seviyorum olsun demişsin de seni seviyorum demeyi böyle bir dönemde neden azaltayımanlamış değilim.
Şeker dondurma olayına gelince masraf ediyorsun diye beni kabak gibi oyması tehlikesi var hocam. Ayrıca ikimiz de obez olabiliriz ayda bir bunu yaparsam.
 
Adet dönemi kadınları nasıl değiştirir?


Fiziksel ve ruhsal gerginlikler yaşanıyor, hoşgörü, sabır ve dayanma gücü en aza iniyor, işyeri ve aile içi tartışmalar en çok bu dönemde oluyor.


100%20KADINDAN%2040%27I%20ADET%20DONEMINDE%20BAMBASKA%20BIRI%20OLUYOR.widec.jpg


Kadınlarda bu sorunlara neden olan ve onları bambaşka biri haline getiren sorunun ortak adı: Adet Öncesi Gerginlik Sendromu. Başağrısından öfaaae kadar bir dizi şikayete yol açan ve her ay adet dönemlerinde kadınların hayatını zorlaştıran bu sendroma karşı çeşitli tedavi yöntemleri uygulanıyor.

Acıbadem Maslak Hastanesi Adet Öncesi Gerginlik Sendromu Kliniği Sorumlusu Kadın Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özkan Öztürk, bu durumun bir hastalık olmadığını belirtiyor ve kadının yaşam kalitesini artırmak için tedavi uygulandığını söylüyor.

Gece sürekli delinen uyku, şiddetli baş ve karın ağrıları, halsizlik, aşırı tatlı yeme isteği, mutsuzluk, karamsarlık duygusu bu dönemlerde kadınları esir alıyor. Kadınların bu zor anlarıyla başa çıkmalarına yardımcı olmak ve hayatını kolaylaştırabilmek amacıyla Acıbadem Maslak Hastanesi'nde Adet Öncesi Sendromu yaşayan kadınlara özel bir klinik kuruldu.

Doç. Dr. Özkan Öztürk, adet öncesi dönemde her 100 kadından 95'inin fiziksel ve ruhsal gerginlikler yaşadığını, yüzde 40’ının ise bu gerginlik yüzünden günlük yaşamda sorunlarla karşı karşıya kaldığını, bunların da yüzde 5-10’unun çok ciddi boyutlarda rahatsızlık duyduğunu ifade ediyor. Üstelik bu belirtiler her kadına göre de değişiyor. Sendrom; adetten 2–14 gün öncesinden başlayan fiziksel ya da ruhsal çok değişik bulguların ortaya çıkması, adet kanamasıyla 10–12 günlük süre içinde kaybolması ile kendini belli ediyor.

BAŞAĞRISI, ŞİŞKİNLİK VE GERGİNLİK

Bu dönemde en çok görülen belirtiler; başağrısı, göğüslerde hassasiyet ve dolgunluk hissi, karında şişkinlik ve ağrı, vücutta ödeme bağlı şişkinlik oluşması, tatlı ve tuzluya iştah duyulması, ruhsal bir gerginlik hali, sabırsızlık, duygusal dalgalanmalar (bir anda gülerken, bir anda ağlamaklı olmak), hoşgörüsüzlük, sinirli ve sert davranışlar şeklinde sıralanabilir.

"Eğer bu belirtiler kişinin günlük yaşantısında ciddi bozukluklara neden olmuyorsa, tedaviye gerek duyulmuyor. Ancak hasta bundan rahatsız olup geliyorsa, ilişkilerinde kopukluklar yaşıyorsa, mesleki yaşamı etkileniyorsa Adet Öncesi Gerginlik Sendromu ile ilgili destek verilmesi gerekiyor" diyen Dr. Öztürk, kadınları zor durumda bırakan adet öncesi gerginlik sendromuyla ilgili şu bilgileri veriyor:

SARA, MİGREN ATAKLARINI ARTIRIYOR

Adet öncesi dönemde kendi tanısını almış birçok tıbbi rahatsızlık (sara, migren, astım nöbetleri, alerjik reaksiyonlar gibi) artabiliyor. Bu hastalıklar kendilerine özgü tedavilerinin yanısıra, Adet Öncesi Gerginlik Sendromu’nun tedavisinden de yarar görebiliyorlar. Sara hastası bir kadın adet öncesinde hastalığıyla ilgili bir alevlenme yaşıyorsa, Adet Öncesi Gerginlik Sendromu tedavisinden de sara adına yarar görebiliyor.

PROGESTERON HORMONU VÜCUDUN DÜZENİNİ ALTÜST EDİYOR

Adet öncesi döneminde salgılanan progesteron hormonuna vücut ve beyin uygunsuz tepkiler gösterebiliyor. Tamamen doğal ve fizyolojik olan bu biyolojik süreç de vücudun progesteron hormonunun azalıp yükselmesine verdiği bir anlamda uygunsuz tepki veriyor. Kültürel yapıda ağrının algılanmasında önemli bir etken. Kadının ekonomik ve sosyal özgürlüğüne kavuştuğu kültürlerde bu bulgular daha çok ruhsal yönden ortaya çıkıyor. Ruhsal bulguların ortaya konmasının kabul görmediği kültürlerde fiziksel bulgularla ortaya çıkıyor, eşine bağırmanın hoş karşılanmadığı kültürde bel ağrısıyla kendini gösterebiliyor.

HASTAYA 'ADET GÜNLÜĞÜ' TUTTURUYORUZ

Adet Öncesi Gerginlik Sendromu Kliniği Sorumlusu Kadın Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özkan Öztürk, çeşitli yakınmalarla gelen hastanın dikkatli dinlenerek bulguların adet düzeniyle karşılaştırılması sonucunda tanı konulduğunu belirtiyor. Dr. Öztürk, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bir iki ay süresince hastanın tuttuğu günlükler bize yardımcı oluyor. Her gün hangi bulguları ne şiddette hissettiğini böylece ölçebiliyoruz. Altta yatan bir hastalık olmadığından yapılacak testlerin tanıda fazlaca bir faydası yok, hepsi genelde normal çıkacaktır. Ancak benzer şekilde rahatsızlıklar varsa bu hastalıkların tek tek değerlendirilmesi ve şikayetlerin bu nedenlerden kaynaklanmadığından emin olunması gerekiyor.”

ADET ÖNCESİ GERGİNLİK SENDROMUNU AZALTAN UYGULAMALAR

Dr. Öztürk'e göre, tedavide ilk nokta kadının bu konuda bilgilendirilmesi ve bunun bir hastalık olmadığının anlatılması gerekiyor. Kadına, tedavinin kendi yaşam kalitesini ve sağlığını artırmak için verildiğinin anlatılması önem taşıyor diyen Öztürk, adet dönemini rahat geçirebilmek için tavsiyelerde bunuluyor:

"Sağlıklı bir beslenme önemli. Daha az işlemden geçmiş doğal yiyecekler, sebze, meyve tüketilmesi, pirinç, patates, yulaf türevi yiyecekler, düşük yağ oranlı beyaz etler, baklagiller, doymamış yağ karbonlarını içeren bitkisel yağlar, sağlıklı beslenmenin temelini oluşturuyor. Adet döneminde daha da çok dikkat etmek gerekiyor. Çikolatadan, çok şekerli, tuzlu yiyeceklerden uzak durulması öneriliyor. Doğal isteğe karşı kan şekerini dengede tutmak lazım. Çikolata yenilince şeker yükseliyor, aniden düşüyor. Vücut ani artış ve azalmaya olumsuz tepki veriyor. Özellikle adet öncesi dönemde kafein içeren içecekler ve gazlı içeceklerden uzak durmalı, diyet kola bile içilmemeli. Bol su içilmeli.

GEREKİRSE İLAÇ TEDAVİSİ UYGULANIYOR

Kadın için eşinin, arkadaş ve dostlarının anlayış ve desteği çok önemli. Kadınlar kendilerine zaman ayırmak istiyorlar. Ev işleri, çocuk bakımı, iş hayatının yoğunluğu nedeniyle yorulan kadına karşı hoşgörülü olmak lazım. İki tedavi seçeneği var: Hormonal iniş ve çıkışların engellenmesi lazım. Bu, doğum kontrol haplarıyla sağlanıyor. Bu hapların kullanılışı çok önemli. 2–3 aya yayılarak kullanılırsa belirtiler azalıyor. Hormonal tedavi uygun değilse ya da kadın bu konuda olumsuz düşünüyorsa o zaman da bu hormonal iniş çıkışların beyindeki etkisini kontrol altına almak üzere serotonin maddesini artıran ilaçlar kullanılabiliyor.

Fiziksel bulgulara yönelik olmak üzere de özgün tedaviler verilebilir. Göğüs sancısı, dolgunluğu için çuha çiçeği yağından elde edilen doğal bir madde kullanılabiliyor. Vücuttaki su toplanması ve ödemle giden kilo artışlarına karşın diyetle eğer kontrol altına alınamıyorsa kontrollü diüretik tedavisi uygulanabilir. Karın ağrılarının nedenleri için de bunların endometriozis gibi yapısal nedenlere bağlı olmadığının değerlendirilmesi gerekiyor. Baş ağrısı için de genelde nörolojik kontrolü takiben adet öncesi dönemde verilen betablokerler kullanılabiliyor."

__________________
Alıntı
 
Geri
Üst