- Katılım
- 11 Mar 2008
- Mesajlar
- 20,694
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Yakın dönemde Fenerbahçe'nin Kadıköy'deki Galatasaray maçlarında büyük üstünlüğü var. İşte Fenerbahçe'nin 11'de 10 yaptığı o maçların detayları...
Süper Lig'de tüm gözler cumartesi günü Şükrü Saracoğlu Stadı'nda oynanacak Fenerbahçe-Galatasaray maçına çevrildi. Kadıköy'de oynanan lig derbilerinde 10 yıl süren galibiyet serisinin ardından geçen sezon rakibiyle berabere kalan Fenerbahçe'nin amacı iç sahadaki müthiş üstünlüğüne alacağı galibiyetle devam etmek olacak. Galatasaray ise lider olarak gideceği deplasmanda artık tarihin gidişatını değiştirmek istiyor. Bu müthiş randevu öncesi Kadıköy'de Fenerbahçe'nin 11'de 10 yaptığı maçları hatırlatmak istedik...
2000-01 (6 Mayıs 2001): 2-1
Fatih Terim'den sonra Mircea Lucescu'nun çalıştırmaya başladığı Galatasaray, ligin ilk yarısında Ali Sami Yen Stadı'nda golsüz berabere kaldığı rakibine sezonun bitimine dört hafta kala konuk olurken üç puan farkla lider durumda bulunmaktaydı. Mustafa Denizli'nin Fenerbahçe'si ise, 3-0 geriden gelip 4-3 kazandığı Gaziantepspor maçının ardından Trabzon'dan mağlubiyetle dönmüş ama bu maçı kazanması halinde şampiyonluk için büyük bir avantaj yakalayacağının farkındaydı. Mücadelede ev sahibi Ali Güneş ve Yusuf Şimşek'in golleriyle 2-0 öne geçmiş, Suat Kaya'nın attığı gol galibi değiştirmemiş ve karşılaşma sonunda liderlik koltuğuna oturan Fenerbahçe, sonraki üç maçını da kazanarak şampiyonluğa ulaşmıştı. O sezon iç sahadaki bütün maçlarını kazanan Fenerbahçe'nin bu serisini Galatasaray da bozamamıştı.
2001-02 (16 Şubat 2002): 1-0
Lig tarihimizin en unutulmaz maçlarından biri Karşılaşma bu özelliği futbol ya da sonuçlar nedeniyle değil, karşılaşmanın hakemi Ali Aydın'ın tam dört Galatasaraylı oyuncuya kırmızı kart göstermesi nedeniyle elde etmiştir. Galatasaray'ın başında bir yıl önce olduğu gibi yine Lucescu bulunmaktayken, bir önceki sezon sarı-lacivertli takımı şampiyonluğa taşıyan Mustafa Denizli ligin 17. haftasında Diyarbakır deplasmanında alınan mağlubiyetin ardından görevinden ayrılmak zorunda kalınca Fenerbahçe'nin başına Alman teknik adam Werner Lorant geçmişti. Rapaiç'in ilk yarıda attığı güzel gol Fenerbahçe'ye üç puanı getirirken, Galatasaray, 64. dakikada Emre Aşık'la başlayan kırmızı kart trafiğine, sonraki dakikalarda Batista, Hasan Şaş ve Bülent Korkmaz da eklenince mücadeleyi yedi kişi tamamlamıştı. Böylelikle üst üste yedinci deplasman maçından da galibiyetsiz ayrılan Galatasaray, sonraki iki deplasmanında da Göztepe ve Diyarbakır'dan sadece bir puan alacaktı ama o sezon iç sahadaki tüm maçlarını kazanan bir takım olarak sezon sonunda şampiyonluğa ulaşmayı başaracaktı.
2002-03 (6 Kasım 2002): 6-0
Kadıköy'de Galatasaray'ın başında sahaya çıktığı son maçtan galibiyetle ayrılan Fatih Terim'i sarı-kırmızılı ekibin teknik direktörlüğüne geri dönüşünün ardından kötü bir sürpriz beklemekteydi. Halen Lorant'ın çalıştırdığı Fenerbahçe, Tuncay'ın gol perdesini 9. dakikada açışının ardından ilk yarıyı Ariel Ortega'nın attığı golle 2-0 önde tamamlamış, ikinci yarıda Serhat Akın'ın iki golünün ardından, Ceyhun Eriş ve Ümit Özat'ın sayıları da gelince tarihi bir farka erişmişti.
2003-04 (29 Şubat 2004): 2-1
Galatasaray, şampiyonluk mücadelesinden kopmuş olmasına rağmen zirve için mücadele eden rakibine Kadıköy'de sanılanın aksine bir hayli sorun çıkardı. Fenerbahçe beklendiği gibi maça iyi başladı ve baskı 17'de Nobre'nin golüyle sonucu getirdi ama devre 28'de Ömer Erdoğan'ın golüyle 1-1 sona erdi. Christoph Daum'un çalıştırdığı Fenerbahçe bitime beş dakika kala Rebrov'un pasında golü bulan Mehmet Yozgatlı'yla üç puana ulaşarak tam 91 hafta sonra liderlik koltuğuna oturdu. Devre arasında Beşiktaş'ın sekiz puan gerisinde kalmış olan sarı-lacivertli takım liderliği ele geçirdikten sonra gerisini de getirecek ve sezon sonunda mutlu sona ulaşacaktı. Galatasaray'da ise ikinci Fatih Terim dönemi birkaç hafta sonra sona erecekti.
2004-05 (22 Mayıs 2005): 1-0
Sondan bir önceki hafta oynanan karşılaşma, şampiyonluk kilidini çözecekti. 11 Mayıs'ta Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanan Türkiye Kupası finalinde Gheorghe Hagi'nin çalıştırdığı Galatasaray rakibini 5-1 gibi farklı bir sonuçla sürklase ederek kupaya uzanmıştı ama Süper Lig'de farklı bir senaryo devreye girecekti. 65. dakikada Nobre'yle golü bulan Fenerbahçe bu golle üç puana ulaşarak karşılaşma sonunda şampiyonluğunu ilan edecekti. Böylelikle Daum'lu Fenerbahçe üst üste ikinci kez mutlu sona ulaşırken Galatasaray sadece şampiyonluktan olmamış, mağlubiyet neticesinde Trabzonspor'a geçilerek Şampiyonlar Ligi fırsatını da tepmişti.
2005-06 (22 Nisan 2006): 4-0
Lig tarihimizin bir başka efsanevi maçlarından biriyle karşı karşıyayız. Sadece elde edilen farklı galibiyet anlamında değil, karşılaşma bitiminde çok büyük anlamı olan bu galibiyetin üç hafta sonra değerini tamamen kaybetmesiyle belki de en az ömürlü derbi olarak anılmaya başlamasıyla tarihe geçmiştir bu maç. Eric Gerets'in Galatasaray'ının üç puan gerisinde ikincilik koltuğunda oturan Fenerbahçe, çok hızlı girdiği karşılaşmada 13'te Stephen Appiah, 20'de Fabio Luciano, 70'te Alex ve 78'de Nicholas Anelka'nın ayağından bulduğu gollerle çok net bir galibiyet elde ederek liderlik koltuğuna oturmuştu ama son maçta Denizli deplasmanında alınan beraberlikle o koltuğu üç hafta sonra terk edeceği hiç aklına gelmemişti. Küllerinden doğan Galatasaray, Denizli'de hakemin son düdüğünün ardından şampiyonluk kutlamalarına başlayacaktı.
2006-07 (3 Aralık 2006): 2-1
Son üç yılın aksine ligin ilk yarısında karşı karşıya gelen iki takımın bu seferki Kadıköy buluşması şampiyonun belirlenmesine haftalar kala yaşanmadığı için o denli özgül ağırlığa sahip değildi. Galatasaray'ın başında geçen yıl Şükrü Saracacoğlu'ndan güzel anılarla ayrılmayan ve maç sonrası kıyasıya eleştirilen Gerets bulunmaktayken, Fenerbahçe'de Zico ilk Galatasaray derbisine çıkmaktaydı. Kadıköy'deki gidişatta yine değişen bir şey olmayacaktı. Fenerbahçe 24'te Alex, 26'da Mateja Kezman'ın kaydettiği gollerle 2-0 öne geçtikten sonra, 54'te Ümit Karan'ın kaydettiği gol Galatasaray'a puan için yetmeyecekti.
2007-08 (8 Aralık 2007): 2-0
Ve Kadıköy'deki son lig buluşması. Geçtiğimiz sezonun 15. haftasında karşı karşıya gelen iki takımın mücadelesinden galip ayrılan bir kez daha Fenerbahçe olmuştu. Karl-Heinz Feldkamp yönetiminde ligin başından o haftaya kadar namağlup gelen Galatasaray, Zico'nun Fenerbahçe'sine 5. dakikada Semih Şentürk, 56'da da Deivid de Souza'nın attığı gollerle 2-0 mağlup oldu. Bu sonuçla zirvedeki Galatasaray'ın hızını kesen Fenerbahçe puan farkını da bire indirmişti ama ligin bitimine üç hafta kala Ali Sami Yen Stadı'ndaki maçı kazanan Galatasaray şampiyonluğa ulaşacak taraf olacaktı.
2008-09 (9 Kasım 2008): 4-1
Luis Aragones yönetiminde girdiği sezonun ilk 9 haftasında kalesinde tam 15 gol görüp sadece 4 galibiyet alabilen ve 13 puan toplayabilen Fenerbahçe Kadıköy'deki derbide moral bulacaktı. Aslında Galatasaray maçın henüz ikinci dakikasında Lincoln'le bulduğu gol sayesinde büyük avantaj sağlamıştı ama Michael Skibbe'nin öğrencilerinin üstünlüğü sadece 4 dakika sürdü. 6. dakikada kullanılan kornerde Selçuk'un golüyle dengelenen skor, 28'de Semih'in vuruşunda Emre Aşık'ın topu kendi kalesine göndermesiyle ev sahibinin lehine döndü. 49'da Roberto Carlos'un serbest vuruşunu De Sanctis çeliyordu ama topu tamamlayan Lugano farkı ikiye çıkaracaktı. Son gol ise uzatma dakikalarında Deivid'den gelecekti.
2009-10 (25 Ekim 2009): 3-1
İki takım bir kez daha sezonun 10. haftasında karşı karşıya geldi. Ligin ilk 8 haftasındaki galibiyet serisi 9. haftadaki Gaziantep deplasmanında son dakikalarda gelen gollerle bozulan Fenerbahçe, sonraki hafta Galatasaray'ı Kadıköy'de üst üste 10. kez yenmeyi başaracaktı. Kadıköy'e, rakibini mağlup ederek liderlik koltuğunu devralmak hedefiyle gelen Frank Rijkaard'ın öğrencileri, 12. dakikada Vederson'un ortasında Roberto Carlos'un üzerinden atladığı topu ağlara gönderen Alex'in vuruşuyla geriye düştü. 53'te top kaybı yapan Leo Franco sonrasında Alex'i düşürünce, Brezilyalı penaltıdan kendisinin ve takımının ikinci golünü kaydetti. 56'da korner sonrası Hakan Balta'nın attığı gol konuk ekibi heyecanlandırsa da bitime saniyeler kala Güiza'nın vuruşuyla Fenerbahçe sahadan 3-1 galip ayrılacaktı.
2010-11 (24 Ekim 2010): 0-0
Galatasaray Kadıköy'deki 10 yıllık mağlubiyet serisini geçtiğimiz sezonki maçta sonunda bozdu. Kadıköy'e, ligin ilk sekiz haftasında sadece 12 puan toplayabilmiş ve dokuzunculuk koltuğunda oturan bir takım olarak giden Sarı-Kırmızılılar, bir hafta önce iç sahada alınan 4-2'lik Ankaragücü mağlubiyetinin ardından takımdan ayrılan Frank Rijkaard'ın yerine gelen Gheorghe Hagi yönetiminde çıktığı maçtan golsüz eşitlikle ayrıldı.
Süper Lig'de tüm gözler cumartesi günü Şükrü Saracoğlu Stadı'nda oynanacak Fenerbahçe-Galatasaray maçına çevrildi. Kadıköy'de oynanan lig derbilerinde 10 yıl süren galibiyet serisinin ardından geçen sezon rakibiyle berabere kalan Fenerbahçe'nin amacı iç sahadaki müthiş üstünlüğüne alacağı galibiyetle devam etmek olacak. Galatasaray ise lider olarak gideceği deplasmanda artık tarihin gidişatını değiştirmek istiyor. Bu müthiş randevu öncesi Kadıköy'de Fenerbahçe'nin 11'de 10 yaptığı maçları hatırlatmak istedik...
2000-01 (6 Mayıs 2001): 2-1
Fatih Terim'den sonra Mircea Lucescu'nun çalıştırmaya başladığı Galatasaray, ligin ilk yarısında Ali Sami Yen Stadı'nda golsüz berabere kaldığı rakibine sezonun bitimine dört hafta kala konuk olurken üç puan farkla lider durumda bulunmaktaydı. Mustafa Denizli'nin Fenerbahçe'si ise, 3-0 geriden gelip 4-3 kazandığı Gaziantepspor maçının ardından Trabzon'dan mağlubiyetle dönmüş ama bu maçı kazanması halinde şampiyonluk için büyük bir avantaj yakalayacağının farkındaydı. Mücadelede ev sahibi Ali Güneş ve Yusuf Şimşek'in golleriyle 2-0 öne geçmiş, Suat Kaya'nın attığı gol galibi değiştirmemiş ve karşılaşma sonunda liderlik koltuğuna oturan Fenerbahçe, sonraki üç maçını da kazanarak şampiyonluğa ulaşmıştı. O sezon iç sahadaki bütün maçlarını kazanan Fenerbahçe'nin bu serisini Galatasaray da bozamamıştı.
2001-02 (16 Şubat 2002): 1-0
Lig tarihimizin en unutulmaz maçlarından biri Karşılaşma bu özelliği futbol ya da sonuçlar nedeniyle değil, karşılaşmanın hakemi Ali Aydın'ın tam dört Galatasaraylı oyuncuya kırmızı kart göstermesi nedeniyle elde etmiştir. Galatasaray'ın başında bir yıl önce olduğu gibi yine Lucescu bulunmaktayken, bir önceki sezon sarı-lacivertli takımı şampiyonluğa taşıyan Mustafa Denizli ligin 17. haftasında Diyarbakır deplasmanında alınan mağlubiyetin ardından görevinden ayrılmak zorunda kalınca Fenerbahçe'nin başına Alman teknik adam Werner Lorant geçmişti. Rapaiç'in ilk yarıda attığı güzel gol Fenerbahçe'ye üç puanı getirirken, Galatasaray, 64. dakikada Emre Aşık'la başlayan kırmızı kart trafiğine, sonraki dakikalarda Batista, Hasan Şaş ve Bülent Korkmaz da eklenince mücadeleyi yedi kişi tamamlamıştı. Böylelikle üst üste yedinci deplasman maçından da galibiyetsiz ayrılan Galatasaray, sonraki iki deplasmanında da Göztepe ve Diyarbakır'dan sadece bir puan alacaktı ama o sezon iç sahadaki tüm maçlarını kazanan bir takım olarak sezon sonunda şampiyonluğa ulaşmayı başaracaktı.
2002-03 (6 Kasım 2002): 6-0
Kadıköy'de Galatasaray'ın başında sahaya çıktığı son maçtan galibiyetle ayrılan Fatih Terim'i sarı-kırmızılı ekibin teknik direktörlüğüne geri dönüşünün ardından kötü bir sürpriz beklemekteydi. Halen Lorant'ın çalıştırdığı Fenerbahçe, Tuncay'ın gol perdesini 9. dakikada açışının ardından ilk yarıyı Ariel Ortega'nın attığı golle 2-0 önde tamamlamış, ikinci yarıda Serhat Akın'ın iki golünün ardından, Ceyhun Eriş ve Ümit Özat'ın sayıları da gelince tarihi bir farka erişmişti.
2003-04 (29 Şubat 2004): 2-1
Galatasaray, şampiyonluk mücadelesinden kopmuş olmasına rağmen zirve için mücadele eden rakibine Kadıköy'de sanılanın aksine bir hayli sorun çıkardı. Fenerbahçe beklendiği gibi maça iyi başladı ve baskı 17'de Nobre'nin golüyle sonucu getirdi ama devre 28'de Ömer Erdoğan'ın golüyle 1-1 sona erdi. Christoph Daum'un çalıştırdığı Fenerbahçe bitime beş dakika kala Rebrov'un pasında golü bulan Mehmet Yozgatlı'yla üç puana ulaşarak tam 91 hafta sonra liderlik koltuğuna oturdu. Devre arasında Beşiktaş'ın sekiz puan gerisinde kalmış olan sarı-lacivertli takım liderliği ele geçirdikten sonra gerisini de getirecek ve sezon sonunda mutlu sona ulaşacaktı. Galatasaray'da ise ikinci Fatih Terim dönemi birkaç hafta sonra sona erecekti.
2004-05 (22 Mayıs 2005): 1-0
Sondan bir önceki hafta oynanan karşılaşma, şampiyonluk kilidini çözecekti. 11 Mayıs'ta Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanan Türkiye Kupası finalinde Gheorghe Hagi'nin çalıştırdığı Galatasaray rakibini 5-1 gibi farklı bir sonuçla sürklase ederek kupaya uzanmıştı ama Süper Lig'de farklı bir senaryo devreye girecekti. 65. dakikada Nobre'yle golü bulan Fenerbahçe bu golle üç puana ulaşarak karşılaşma sonunda şampiyonluğunu ilan edecekti. Böylelikle Daum'lu Fenerbahçe üst üste ikinci kez mutlu sona ulaşırken Galatasaray sadece şampiyonluktan olmamış, mağlubiyet neticesinde Trabzonspor'a geçilerek Şampiyonlar Ligi fırsatını da tepmişti.
2005-06 (22 Nisan 2006): 4-0
Lig tarihimizin bir başka efsanevi maçlarından biriyle karşı karşıyayız. Sadece elde edilen farklı galibiyet anlamında değil, karşılaşma bitiminde çok büyük anlamı olan bu galibiyetin üç hafta sonra değerini tamamen kaybetmesiyle belki de en az ömürlü derbi olarak anılmaya başlamasıyla tarihe geçmiştir bu maç. Eric Gerets'in Galatasaray'ının üç puan gerisinde ikincilik koltuğunda oturan Fenerbahçe, çok hızlı girdiği karşılaşmada 13'te Stephen Appiah, 20'de Fabio Luciano, 70'te Alex ve 78'de Nicholas Anelka'nın ayağından bulduğu gollerle çok net bir galibiyet elde ederek liderlik koltuğuna oturmuştu ama son maçta Denizli deplasmanında alınan beraberlikle o koltuğu üç hafta sonra terk edeceği hiç aklına gelmemişti. Küllerinden doğan Galatasaray, Denizli'de hakemin son düdüğünün ardından şampiyonluk kutlamalarına başlayacaktı.
2006-07 (3 Aralık 2006): 2-1
Son üç yılın aksine ligin ilk yarısında karşı karşıya gelen iki takımın bu seferki Kadıköy buluşması şampiyonun belirlenmesine haftalar kala yaşanmadığı için o denli özgül ağırlığa sahip değildi. Galatasaray'ın başında geçen yıl Şükrü Saracacoğlu'ndan güzel anılarla ayrılmayan ve maç sonrası kıyasıya eleştirilen Gerets bulunmaktayken, Fenerbahçe'de Zico ilk Galatasaray derbisine çıkmaktaydı. Kadıköy'deki gidişatta yine değişen bir şey olmayacaktı. Fenerbahçe 24'te Alex, 26'da Mateja Kezman'ın kaydettiği gollerle 2-0 öne geçtikten sonra, 54'te Ümit Karan'ın kaydettiği gol Galatasaray'a puan için yetmeyecekti.
2007-08 (8 Aralık 2007): 2-0
Ve Kadıköy'deki son lig buluşması. Geçtiğimiz sezonun 15. haftasında karşı karşıya gelen iki takımın mücadelesinden galip ayrılan bir kez daha Fenerbahçe olmuştu. Karl-Heinz Feldkamp yönetiminde ligin başından o haftaya kadar namağlup gelen Galatasaray, Zico'nun Fenerbahçe'sine 5. dakikada Semih Şentürk, 56'da da Deivid de Souza'nın attığı gollerle 2-0 mağlup oldu. Bu sonuçla zirvedeki Galatasaray'ın hızını kesen Fenerbahçe puan farkını da bire indirmişti ama ligin bitimine üç hafta kala Ali Sami Yen Stadı'ndaki maçı kazanan Galatasaray şampiyonluğa ulaşacak taraf olacaktı.
2008-09 (9 Kasım 2008): 4-1
Luis Aragones yönetiminde girdiği sezonun ilk 9 haftasında kalesinde tam 15 gol görüp sadece 4 galibiyet alabilen ve 13 puan toplayabilen Fenerbahçe Kadıköy'deki derbide moral bulacaktı. Aslında Galatasaray maçın henüz ikinci dakikasında Lincoln'le bulduğu gol sayesinde büyük avantaj sağlamıştı ama Michael Skibbe'nin öğrencilerinin üstünlüğü sadece 4 dakika sürdü. 6. dakikada kullanılan kornerde Selçuk'un golüyle dengelenen skor, 28'de Semih'in vuruşunda Emre Aşık'ın topu kendi kalesine göndermesiyle ev sahibinin lehine döndü. 49'da Roberto Carlos'un serbest vuruşunu De Sanctis çeliyordu ama topu tamamlayan Lugano farkı ikiye çıkaracaktı. Son gol ise uzatma dakikalarında Deivid'den gelecekti.
2009-10 (25 Ekim 2009): 3-1
İki takım bir kez daha sezonun 10. haftasında karşı karşıya geldi. Ligin ilk 8 haftasındaki galibiyet serisi 9. haftadaki Gaziantep deplasmanında son dakikalarda gelen gollerle bozulan Fenerbahçe, sonraki hafta Galatasaray'ı Kadıköy'de üst üste 10. kez yenmeyi başaracaktı. Kadıköy'e, rakibini mağlup ederek liderlik koltuğunu devralmak hedefiyle gelen Frank Rijkaard'ın öğrencileri, 12. dakikada Vederson'un ortasında Roberto Carlos'un üzerinden atladığı topu ağlara gönderen Alex'in vuruşuyla geriye düştü. 53'te top kaybı yapan Leo Franco sonrasında Alex'i düşürünce, Brezilyalı penaltıdan kendisinin ve takımının ikinci golünü kaydetti. 56'da korner sonrası Hakan Balta'nın attığı gol konuk ekibi heyecanlandırsa da bitime saniyeler kala Güiza'nın vuruşuyla Fenerbahçe sahadan 3-1 galip ayrılacaktı.
2010-11 (24 Ekim 2010): 0-0
Galatasaray Kadıköy'deki 10 yıllık mağlubiyet serisini geçtiğimiz sezonki maçta sonunda bozdu. Kadıköy'e, ligin ilk sekiz haftasında sadece 12 puan toplayabilmiş ve dokuzunculuk koltuğunda oturan bir takım olarak giden Sarı-Kırmızılılar, bir hafta önce iç sahada alınan 4-2'lik Ankaragücü mağlubiyetinin ardından takımdan ayrılan Frank Rijkaard'ın yerine gelen Gheorghe Hagi yönetiminde çıktığı maçtan golsüz eşitlikle ayrıldı.
