kırık pencereler

fulldot

New member
Cumhuriyeti yıkmak isteyen, PKK’lı teröristlere “kardeşimiz” diyen DTP’liler Cumhuriyet’in 85. yılında Çankaya Köşkü’ne çıktılar!..
Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’i bölmek isteyen teröristlerin siyasal temsilcileri(destekçileri), Atatürk’ün Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün davetlisi olarak ikram edilenleri içtiler.
Bizler de bunun üzerine bir bardak soğuk su içebiliriz!!


KIRIK TÜRKİYE VE SEYREDENLER!
Bu partinin milletvekilleri daha iki gün öncesine kadar Diyarbakır’da, Hakkari’de çocukların alet edildiği ateşli gösterilerde “Sayın Öcalan derhal serbest bırakılmalıdır” diye bağırıyordu!.. (Şimdi Genel Başkanları Ahmet Türk’ün dokunulmazlığı kaldırılsın diye fezleke hazırlanıyormuş!)
Bu gösterilere katılan kandırılmış çocuklar polise taş atıyor, pencereleri taşlıyordu. Ağabey dedikleri kentteki teröristler ise, penceresinde Türk bayrağı olan evleri taşlıyordu!..
Kırılmış pencereler ve Türkiye!..
Kırık bir Türkiye ve seyredenler!
Sosyolojideki “kırık pencereler” tezi Türkiye’de gerçek oluyor.
Bunu aşağıda açıklayacağım.


KORSAN DEVLETİN BAŞIYLA GÖRÜŞME!..
Bu arada, gelmiş geçmiş Türk hükümetlerinin katkısıyla Irak’ın kuzeyinde bir “korsan devlet” kuruldu: Kürdistan!
Bunun başkanı Mesut Barzani!
Türk milletini alıştırmak için yetkililer söylemlerinde “Kürdistan Başkanı” diyemiyor, “Irak’ın kuzeyindeki özerk yönetimin başkanı” diyor!.
Şimdi de, Türkiye’deki PKK terörünü durdurmak için “gerekirse Barzani ile görüşebilirlermiş!”
Zaten yıllardır görüşülmüyor muydu ki?
Geldiğimiz noktaya bakar mısınız?.. Kürt kökenli halkımız PKK’nın başı Öcalan ile Barzani arasında sıkışmış! Peki Türk devleti ve hükümeti nerede?..
Kimileri “Başkan Öcalan” diyor, kimileri, “Hayır, Başkan Barzani’dir” diyor!
Türkiye Cumhuriyeti Başkanı ise Öcalan’a başkan diyenleri Çankaya Köşkü’ne davet ediyor!
Barzani’ye başkan diyenleri çağırmaya gerek yok. Çünkü, Barzani’nin kendisine heyetler gönderip, orada görüşülüyor.
Dedim ya, kırık bir Türkiye ve seyredenler var.. Hatta Türkiye’nin kırılmasına katkıda bulunanlar.


“TETİK DE KENDİ PARMAĞIMIZ...”
Sosyolojideki (toplumbilimdeki) “kırık pencereler tezi” Türkiye’ye bugünlerde ne kadar da uyuyor!
Bu tez şöyle:
“Kırık bir işyeri penceresi, oradan geçenlere bu işyerinin başında kimse olmadığını ya da ilgilenmediğini düşündürüyor.
Bu durumda sağa sola taş atan çocuklar birkaç pencereyi daha kırıyor ve yoldan geçenler bu kez sokakla da hiç kimsenin ilgilenmediğini düşünmeye başlıyor. Çok geçmeden o sokağı sadece çocuklar ve suçlular kullanır hale geliyor.
Özetle, küçük düzensizlikler daha büyük düzensizliklere ve sonuçta ciddi suçlara davetiye çıkarıyor.”
Sosyolojideki bu tez, hem penceresiyle, hem atılan taşlarla, hem sokağın suçluların eline geçmesiyle ve bunların büyük belalara neden olmasıyla tıpatıp Türkiye için yazılmış sanki.
ABD’li biliminsanlarının bu tezi, başka yerde olmasa da Türkiye’de kanıtlanmış durumda. Bilim kitaplarında bu biçimiyle “sosyal kanıt” olarak yerini alabilir.
Ülkemizde son yaşananları, şehitlerimizi, Atatürkçülere yapılan baskıları, yabancı dayatmalarını, Türkler’in aşağılanmasını ve aklınıza gelen diğerlerini düşünerek Rıfat Ilgaz’ın şu dörtlüğünü okuyun.
Okuyun da ister ağlayın, ister -ağlanacak halimize- gülün!
“Gözlerimizi bir pula satıp geçmişiz bir yana,
Ölmesini bilenlere yüz çevirmemiz bundan!
Körüz, göz bebeklerimize mil çekilmiş mil...
Acımasız bir namlu şakağımızda soğuk,
Tetik de kendi parmağımız, yabancının değil...”

kaynak
 

atn42

New member
sen polisi gönder müdahele yetkisi verme polisi taşlat
versene plastik mermi
ne demekya polisi taşlatmak
arabalar yakılıyor evler işyerleri taşlanıyor polise molotof kokteyli atılıyor
tııııssss
askerin elini kolunu bağlamasana
ama
abd den icazet alarak boşbakan olanlar yapamaz bunları değilmi
uçaklar abd nin gösterdiği yerleri bombalayıp geri dönüyor
taraftaki sakallıda ordudan önce ulaştığına göre o bilgilere yoruma gerek yok
(hani üzüldüğü arkadaşları vardıya söylemeden geçemeyeceğim bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyliyeyim arkadaşı terörist olan)

başkomutan olarak emir vereceksin genelkurmay başkanına
kandilde güneş doğarken TÜRK bayrağı dalgalanacak
sırasıyla tüm dağlardaki teröristleri yok edin
sonrada bunların içerideki uzantılarını yokedeceksin
önce imralıdaki iti asacaksın
o zaman bakalım o taşları alıp ne yapacaklar
bırak devletin polisini taşlamayı
vergisini ödeyen devletine bayrağına saygılı işinde gücünde normal vatandaşın arabasını yakabiliyorlarmı
işyerini veya TÜRK bayrağı asılı diye evlerini taşlayabiliyorlarmı

ne olur o zaman
ırak ordusumu saldıracak
yada amerikamı göze alacak ordumuzla çarppışmayı...

Saygılarımla...
 

anti insan

New member
bende aynı atn 42 gibi düşünüyorum bu işin artık iyice cılkı çıkmaya başladı bu gidişe bi şekilde dur denilmeli....
 

HTML

Üst