KÖle Olmadan Mİllet Olmak

33horoz33

New member
KÖLE OLMADAN MİLLET OLMAK
Özünde sömürü olan hiçbir oluşum kalıcı değildir. Fakat karmaşık hale getirilen sistemlerin sömürüsü; nispeten cazip olduğundan ömrü de uzayacaktır. İt dişini göstermekte fakat arzuladığı kadar ısıramamaktadır. 1915-1920 deki düşmanın görüntüsünün tersine bugünkü saldırı şekli aşağı yukarı böyledir. Fakat emperyalizm vahşiliği gereği uzun vadede de olsa değerlerin hepsine sahip olmak ister. Bu süreç 1938 den beri uygulanmakta ve gün be gün cazibeyi yitirecek bir sürece doğru yol almaktadır. Kısaca köleleştirmeye gitmektedir
Emperyalizm nihai hedefine ulaşana kadar halk bunu anlamayacaktır. Anladığında ise vatandaş değil “köledaş” olacaktır. Bu sürecin tarihini bilmemiz imkânsız fakat sistemin nereye varacağını tespit edebiliriz. Köledaş bir sınıf (sınıflığı kalırsa tabi) her şeyini kaybetmiş demektir. Fakat her şeyini kazanmak için sıfırdan başlaması gerekiyor. Süreç o mesafeye gelmeden alınacak önlemlerde bu günün toplumunda pek de umut görünmüyor. Olur ki bir kıvılcım çakar da her şey alt üst olur, hiç beklenmedik yerden etrafa dağılır…
Köleleştirme operasyonunun başlangıcından bu yana küçüklü büyüklü kıvılcımlar çaktı fakat bir türlü özümsenemedi.
Henüz yakın zamanda Cumhuriyet mitingleri, Lozan’da emperyalist yalana karşı vurulan yumruklar insanların zihnine yerleşse de beklenen etkiyi gösteremedi. Oysa ulusalcılığın yükseldiği bir dönemde bu eylemlerin karşılığı alınabilir sanılıyordu.
Karşılığı kısmen alınan Aslanoğlu Köyü’nün dik duruşu dahi çevredeki feodal köleleri harekete geçiremedi. Emperyalizm ve yerli işbirlikçilerinin kirli giysilerini resmen ortaya döken ULUSAL Kanal ve Aydınlık; çekirdeğin dışına çıkamadı. Bir televizyon kanalı psikolojik savaşta büyük başarı rolünü iyi oynayamadı. Elli yıllık İŞÇİ PARTİSİ nin yasal ve sınırlı eylemleri kendi içinde kaybolmaya mahkûm olmuştur. İşin asıl vahim tarafı bu süreci gören ve hisseden insanların hisse’den fedakâr olamayışlarıdır.
Bütün bu oluşumları toparladığımızda devrimci hiçbir eylemin ve söylemin boşa gitmeyeceğini biliyoruz. Fakat karşılığını gün be gün almayı beklemek kendini kandırmak olur.
İyi anlaşılıyor ki beklenmedik sıçramalar olmadığı müddetçe, Köledaş olmadan milletdaş olunamayacaktır.
VEDAT KILIÇ/MERSİN
 

VolkaN

Altın Üye
yazıya ulaşabilecegimiz bir link verirmisiniz kurallarımız geregi mecburi
 

HTML

Üst