inanın amerıkalılar salak...

devilcoder

Banned
Katılım
30 Haz 2006
Mesajlar
42
Reaction score
0
Puanları
0
bundan yaklasık 1 ay once ülkeme döndüm
burada edindiğim izlenimlere göre insanlarımız abd lilerin
cok zeki falan olduğunu düsünüyor
ama alakası yok...

En son başıma gelen hadiseden başlayayım.
24 mayıs sabah 9`da, AT&T
adlı dünyaca meşhur telefon firmasından
aradılar. "Bize üye olmak ister misiniz?"
dediler. (Burada telefon şirketini kendin
belirliyorsun, Türkiye`deki gibi tek
şirketin yani Türk Telekom`un tekeli yok)
Ben, "Türkiye`yi aramanın dakikası kaça?"
dedim, telefondaki "45 cent" dedi. "Ben,
10 dakikalık görüşmeyi 2$`a yapıyorum"
dedim. "İyi ya, bizimkisi 2$ değil 45 cent" dedi.
"Bak kardeşim, ben 2$`a 10
dakikalık görüşme yapıyorum, anlatamadım mı"
dedim. Bana "O zaman dakikasına kaç para
veriyorsunuz?" demez mi? Kendi kendime "Al
işte, sabah sabah bir gerizakalı Amerikalı daha"
dedim. Kendisine kibarca izah ettim: "10
dakika 2$`sa dakikası 20 cent yapar" dedim.
Telefondaki beyinsiz "Mümkün değil bu kadar
ucuza olamaz, siz işlem hatası yapmışsınızdır"
dedi. Kendi kendime "Sen beni Amerikalı mı zannettin
ki, 2$`i 10`a bölerken işlem hatası
yapayım" dedim ve sabah sabah günaha
girmemek için "Kardeşim, sağol , ben sizin
şirkete üye olmayacağım" dedim ve kapattım.
Geçenlerde Mc Donalds`da 3.01$ tutan borcumu
ödemek için 5$ verdim, 1 cent daha verdim.
Herif, önce 5$`dan ne kadar para üstü vermesi
gerektiğini hesap makinesi ile hesapladı,
önce hesap makinesinin gösterdiği 1.99$`i bana bir
sürü bozukluk olarak geri verdi, sonra 1 cent
daha verdi. Ben "Niye bu kadar bozukluk veriyorsun,
direk 2$ kağıt para versene" dedim. Kuş beyinli,
bu sefer 5.01`den 3.01`i çıkardı ve hesap
makinesinde 2 rakamını görünce bendeki parayı
alıp, 2$ verdi. Şimdiye kadar hiçbir mağazada,
kasiyerlerin bozuk para ödemek zorunda kaldıklarında
bir miktar daha isteyip, bütün para geri
çevirebildiklerini görmedim. Mesela hesap 15.25$
tutsa ve siz 20 $ verseniz, size 4 tane 1`lik, 3
tane 25 centlik verirler. Hiçbirisi 1 tane
25 cent alıp, tek bir 5 dolarlık geri çevirmeyi
düşünemez / hesap edemez.

Büyük bir mağazanın girişine ve raflarına
şu uyarıyı asmışlardı:"Mağazamızda gizli kamera
sistemi vardır." Daha sonra şunu eklemeyi ihmal
etmemişler, malum bu yazıyı okuyan Amerikalılar
"Bana ne, ben zaten buraya gizli kamera sistemi
almaya gelmedim" diyebilir diye. "Gizli kamera
sistemi sayesinde, yapılan hırsızlıkları tespit
edebiliyor ve mahkeme önünde delil olarak
gösterebiliyoruz."

Bir bankanın ATM kartı müracaat formunda şu
paragrafın altını imzalamanızı istiyorlar :
"5 haneli banka şifremi sayılardan ve harflerden
oluşturacağıma, şifrenin tamamında aynı rakamı veya
harfi kullanmayacağıma, Q ile 0`ı, 2 ile Z`yi
birbirine karıştirmayacağıma..... söz veririm"
Anlaşılan bankaya gelen birçok şifre probleminde
bunları birbiri yerine kullanıp da unutan o kadar
çok insan vardı ki bu paragrafı eklemeye lüzum
görmüşler.

Şu olayı da bir arkadaştan duydum, gerçek
olduğunu söyledi :
Kadının, biri evine yeni bir mikrodalga fırın
almış. Kadının, bir de çok sevdiği bir kedisi
varmış. Birgün kadının, kediyi yıkaması gerekmiş.
Tabi kediyi yıkadıktan sonra bir de kurutmak
lazım. Aklına bu işi çabucak halledebileceği
parlak(!) bir fikir gelmiş. Islak kediyi alıp,
mikrodalganın içine koymuş. Tabi zavallı kedi,
mikrodalganın kapağı tekrar açıldığında ölü
bir şekilde fırının içinde boyluca yatıyormuş.
Bu durum karşısında kadın, sevgili kedisini
kaybetmenin intikamını almak için mikrodalga
üreticisi firmanın aleyhinde yüklü bir tazminat
davası açmış. Mahkemenin kararı ise şu:
Üretici firma, fırının kullanma kılavuzunda
"içinde kedinizi kurutmayınız" yazmadığı için
suçludur ve istenen tazminatı ödemekle yükümlüdür.

Şu hadiseleri hepiniz duymuşsunuzdur :
CD sürücüler Japonya`da üretilip Amerikan
piyasasına ilk girdiğinde Amerikalılar`in
"Şu Japonlar ne pratik insanlar, kolaylık
olsun diye bilgisayarlara 'mug holder'
(seramikten yapılan büyük bardaklar ki Amerikalılar
kahve ve çorba içmek için çok kullanırlar)
ilave etmişler" diyerek bir çok CD sürücünün
'tray' (CD sürücünün CD-ROM koymak için dışarıya
çıkan kısmı, CD tepsisi) kısmını içi dolu ağır
bardakları koymak suretiyle kırdıklarını;
bilgisayarda "Press any key to continue"
yazısı çıkınca fellik fellik klavyede 'any'
yazılı tuşu aradıklarını duymayan yoktur.
İşin tuhafı, galiba Amerikalılar`da salak
olduklarının farkında. Birgün Elektromanyetik
dersinde çocuklara soru çözerken "Biz, bu dersi
2. sınıfta alıyoruz" dedim (burada son
sınıfta okutuluyor). Çocuğun biri daha evvel
Türklerle kalmış, onları o kadar zeki bulmuş ki,
bana "Ortaokul iki de mi, lise iki de mi?"
diye sordu. Ben de "İlkokul ikide" diyecektim
de çocukların geri zekalılığını yüzlerine vurmak
gibi olmasın diye "Üniversite iki" dedim.
 
hahaha ne diim başka : )
 
Geri
Üst