Uğur Mumcu’yu kim öldürdü?

Serdengeçti

Banned
Katılım
8 May 2007
Mesajlar
1,808
Reaction score
0
Puanları
0
Gelecek Cumartesi günü Uğur Mumcu’nun 16. ölüm yıldönümü. Aradan onca zaman geçmesine rağmen karanlıkta kalan Uğur Mumcu cinayeti yeniden gündemde...

Tuncay Güney’le birlikte 2001’de gözaltına alınan Ergenekon davasının tutuklu sanığı yazar Ümit Oğuztan’ın da sorgu kaseti ortalıkta dolaşmaya başladı...

Oğuztan sorgusunda, gazeteci Uğur Mumcu’nun Celal Talabani’ye gönderilen seri numaraları silinmiş silahlar nedeniyle öldürüldüğünü ileri sürüyor...

* * *

Biz bu iddiayı, Veli Küçük’ün evinde ele geçen ‘Şirketler ve Köstebekler’ adlı belgeye dayalı olarak daha önce de duyduk ve bu Ergenekon İddianamesinde de yer aldı...

Ergenekon iddianamesinin ‘deliller’ kısmında yer alan raporda, Mumcu’nun, devlet tarafından Celal Talabani’ye gönderildiği iddia edilen 100 bin silahı araştırdığı için öldürüldüğü öne sürülüyor.

Belgenin ‘Susurluk Raporu Silahlar ve Cinayetler’ başlıklı bölümünde yer alan iddialar şöyle:

‘1991’in Ocak ayında Makine Kimya Enstitüsü’ne (MKE) ilginç bir mesaj geldi ve ‘çok gizli’ yürütülecek bir işlemle 100 bin silahın seri numaralarının silinmesi istendi.

Dört gece süren işlemden sonra silahları üst rütbeli bir subay ‘ben JİTEM komutanıyım’ diyerek aldı.

Silahlar, Irak sınırına getirilmeden bir gün önce, 15 Ocak 1991’de, Jandarma Albay Durmuş Coşkun Kıvrak komutasındaki kuvvetler, 700 kadar PKK’lıyı kıskaca aldı.

Ancak bu anda Ankara’dan gelen emirle geri çekilmesi istendi.

Bu emrin nedeni, sınırda çıkabilecek bir çatışmanın dikkati silah sevkiyatına çekmesi olasılığıydı.

MKE yetkililerine de giden yazılı emir dosyasını, Albay Kıvrak ve birkaç asker inceleyince şok oldu.
İlerleyen dönemde askerlerden biri dosyanın fotokopisini çekip gazeteci Mumcu’ya gönderdi.’

Mumcu’nun kendine gelen belgeyi onaylatmak için bazı yerlere açtığı telefonlar nedeniyle öldürüldüğü söyleniyor...

Hatta sorgu kasetinde Ümit Oğuztan’ın belirttiği gibi, ölümünden bir gün önce, 23 Ocak 1993 günü Albay Durmuş Coşkun Kıvrak’ın, ısrarla Uğur Mumcu’yu aradığı ama bir türlü ulaşamadığı sıkça tekrarlanmakta...

JİTEM Albayı Durmuş Çoşkun Kıvrak ise bunu yalanlamakta...

* * *

Ergenekon’un ne olup, olmadığı gittikçe daha somut bir şekilde belirginleşiyor...

Güneydoğu’daki ölüm kuyularından Karargáh Evleri’ne; tutuklanan emekli ve muvazzaf askerlere kadar...

İş ciddiyetle takip edilebilirse yakın geçmişin tüm korkutucu dehşeti ortaya çıkacak gibi...

O yakın geçmişteki faili meçhullerden biri de Uğur Mumcu cinayeti...

Askere, istihbarata çok yakın, hatta onlarla girift ilişkilere sahip olan Uğur Mumcu’nun katli için Ankara DGM Savcısı Ülkü Coşkun da, ‘olayı devlet yapmıştır. Siyasal iktidar isterse çözülür’ demişti...

* * *

Son zamanlarda seslendirilen ve dün yeniden gündeme gelen iddiaların, 1997 yılında ‘TBMM Uğur Mumcu Suikastını Araştırma Komisyonu’nda da ifade edildiğini gördüm...

Örneğin, emekli Yüzbaşı Muharrem Tunç’un 6 Mart 1997 tarihli ifadesi Komisyon Raporu’na şöyle geçmiş:

‘1993 yılında Sıhhiye Orduevi’nde otururken adının Albay Durmuş Coşkun Kıvrak olduğunu öğrendiği bir kişinin ‘JİTEM temsilcisi olduğunu, birtakım belgeleri dosyaladığını, Talabani güneyden, Türk kuvvetleri kuzeyden olmak üzere PKK imha planı için Özal ile anlaştıklarını, bu meyanda Talabani’nin silah istediğini, bu silahların verilmesi ile ilgili JİTEM ve Genelkurmay olumsuz görüş vermesine rağmen, silahların sonunda PKK’nın eline geçeceği kaygısının dile getirilmesine rağmen silahların numaraları silinerek Talabani Kuvvetlerine verildiğini, bu konuları belgelediğini, emekli olunca kendisine vereceğini’ söylediğini; 15-20 gün sonra bu albayın kendisini aradığını, bir suret dosyayı Uğur Mumcu’ya gönderdiğini, kendisine de gelerek bir dosya vereceğini söylediğini ancak, gelmediğini, bir müddet önce bir kısım gazetecilerin bu albay ile ilişkiyi kendisine sorduklarını, İlçe Jandarma Komutanı aracılığı ile gazeteci Ertuğrul Akçay’ın albay ile evinde görüştüklerini, ancak bunların sır olduğunu, söylenemeyeceğini, sonradan caymasına rağmen bu olayı kendisine 3-4 saat anlattığını, 80-100 bin civarında silahın teslim edildiğini söylediğini, numaraların nasıl silindiği konusunda bilgisi olmadığını, ancak silahların kalaşnikof olduğunun kendisine söylendiğini, bu konunun Albay Durmuş Kıvrak tarafından aydınlatılacağını, bu kişinin Mumcu, Eşref Bitlis’in ölümünden sonra Akçakoca’nın bir dağ köyünde yerleşmesinin bu konuda çekincesi olduğunu akla getirdiğini, Mumcu’ya evrakları gönderdiğini söylediğini, ifade etmiştir.’
* * *

TBMM Komisyonu’na verilen bu ifadeler üzerinden 12 yıl geçmiş...

Bugüne kadar bu iddialarla ilgili hiçbir şey yapılmamış...

Öyle ki adı yeniden gündeme gelen ve iddiaları yalanlayan emekli JİTEM albayının ifadesine bile başvurulmamış...

* * *

Gelecek cumartesi günü...

Uğur Mumcu’nun katledilişinin 16. yıldönümü...

Ergenekon’da taşlar yerine otururken, bu faili meçhul cinayet konusunda, üzerinde nedense hiç durulmayan iddiaları, bir kez de TBMM Komisyon Raporu üzerinden anımsatayım dedim...


Mehmet ALTAN
 
BİR BİLGİ notuda benden ..farklı yönleri olsada bu işi ergenekoncu çetenin yaptığını kanıtlar mahiyette olsa gerek.. işte o notlar..


Mumcu suikastinde albay izi

Suikast günü eski Milletvekili Ömer Çiftçi, pencereyi açarak Mumcu'ya bugün dışarı çıkacak mısın, çıkmayacak mısın diye soruyor. Uğur Mumcu da çıkacağını söylüyor. Bu bilgi eşi Güldal Mumcu'nun ifadelerinde var. Çiftçi bu bilgiyi yine Uğur Mumcu'nun komşusu İbrahim Öncül'e bildiriyor. Mumcu evden çıkmadan önce Öncül kendi arabasını yıkamak bahanesiyle bahçeye çıkıyor daha sonra Mumcu gelip aracına binerken bombayı patlattığı iddia ediliyor. İlk önce polis cinayet zanlısı olarak İbrahim Öncül üzerinde duruyor fakat çetenin devreye girmesiyle Öncül zanlı sınıfından çıkarılıyor. Öncül, Milli Savunma Bakanlığı İnşaat Emlak Bölümü'nde Teknik Hizmetler Birimi'nde yani Albay Tandoğan Koparal'ın emrinde çalışıyor. Bu bölümün elemanlarının tamamı Genelkurmay istihbaratçılarından oluşuyor.

____
kaynak
 
Bu gerçeklere rağmen utanmadan hala ölüm yıl dönümlerinde hala mezarının başına gidip nutuk atıyorlar
 
Ne gercegi bunlarin hepsi iddia. iddialarla gercekler arasinda ki farki hala bilmiyorsunuz.

İşinize gelmiyor aydınlanması dimi

çünkü altınsan sizin sahte ulusalcılar çıkacağı için korkuyorsunuz

yazıyı anlayarak okursan sende gerçekleri görürsün
 
İşinize gelmiyor aydınlanması dimi

çünkü altınsan sizin sahte ulusalcılar çıkacağı için korkuyorsunuz

yazıyı anlayarak okursan sende gerçekleri görürsün

Yazi bir iddiayi seslendiriyor ve evet okudum bence bos bir iddia her yaziyi gercek olarak alacaksan ben sana Ugur Mumcu'yu marslilar öldürmüs diyim. Bunu da gercek olarak kabul et.
 
adamlar daha iki sene önce danıştay başkanını öldürttüler

Uğur mumcuyu 15 sene önce öldürtmüşler çok mu
 
yazıyı okuyunca anlıyoruz ki Uğur Mümcu bu bunların PKK ile ilişkisini ortaya çıkaracağı için öldürtülmüş
 
K€LKiTLi;3964254' Alıntı:
adamlar daha iki sene önce danıştay başkanını öldürttüler

Uğur mumcuyu 15 sene önce öldürtmüşler çok mu

Kanit nerde dinci gazetelerin ve masa bir savcinin iddialari disinda. Bana belge getirin. Kesinlesmis mahkeme karari getisin ya da bosa sallamayin öyle.
 
Kanit nerde dinci gazetelerin ve masa bir savcinin iddialari disinda. Bana belge getirin. Kesinlesmis mahkeme karari getisin ya da bosa sallamayin öyle.

Yargıtay neden sonuçlanmış bir davayı bozdu peki

ailesi bile mahkeme sonucuna inanmadığı için bozulması talebinde bulundu

yoksa ailesi de mi dinci
 
Yargıtay neden sonuçlanmış bir davayı bozdu peki

ailesi bile mahkeme sonucuna inanmadığı için bozulması talebinde bulundu

yoksa ailesi de mi dinci

Yüz kere anlatik ama anlmayorsunuz söyle yeniden anlatiyim. Eger herhangi bir savci herhangi bir sonuclanmis davanin ya da sonuclanmamis davanin kendi davasiyla ilgili oldugunu iddia ederse ki- Zekeriya Öz yapti-o dava yeniden elden gecirilir.

Birde kimin ailesi mahkeme sonucuna inanmamismis. Yine hangi dinci gazetenin iddiasi bu.
 
Yargıtay neden sonuçlanmış bir davayı bozdu peki

ailesi bile mahkeme sonucuna inanmadığı için bozulması talebinde bulundu

yoksa ailesi de mi dinci

Merak etme bunlar ergenekonu savunmadığı için ailesini bile dinci ilan eederler

çünkü ellerinde başka bir şey gelmez
 
Birde kimin ailesi mahkeme sonucuna inanmamismis. Yine hangi dinci gazetenin iddiasi bu.

Ayşe Sema Özbilgin, Serkan Özbilgin, Gökhan Özbilgin vekilleri ve Cumhuriyet Savcılarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, nitelikli kasten öldürme ve nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından resen de temyize tabi olan hükmün sair yönleri incelenmeksizin öncelikle bu sebeplerden dolayı bozulmasına oy birliğiyle karar verildi” denildi


http://www.turuncutime.com/news/129/ARTICLE/6896/2008-12-16.html

bilinen bir gerçeği dinci gazetelerin iddiası diyerek bu konuda ki cahilliğinizi gizleyemezsiniz

internette kısa bir araştırmay yapmayı düşünebilseydin "dinci gazete uydurması" lafını uydurmazdın
 
Cahil her zaman suçu başkalarına atarmış, alim her zaman suçu kendinde ararmış
 
Ayşe Sema Özbilgin, Serkan Özbilgin, Gökhan Özbilgin vekilleri ve Cumhuriyet Savcılarının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, nitelikli kasten öldürme ve nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından resen de temyize tabi olan hükmün sair yönleri incelenmeksizin öncelikle bu sebeplerden dolayı bozulmasına oy birliğiyle karar verildi” denildi


http://www.turuncutime.com/news/129/ARTICLE/6896/2008-12-16.html

bilinen bir gerçeği dinci gazetelerin iddiası diyerek bu konuda ki cahilliğinizi gizleyemezsiniz

internette kısa bir araştırmay yapmayı düşünebilseydin "dinci gazete uydurması" lafını uydurmazdın

Ne kadar kolay degil mi olayin yarisini almak diger yarisini almamak ve sonra da kendini hakli göstermeye calismak.

Bak orada yazida ne diyor.

Daire'nin kararında, “tüm dosya kapsamına göre sanıkların mensubu bulundukları iddia edilen örgütün niteliği, atılı suçların vasfının belirlenmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi yönünden İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne açılan (Ergenekon) davası ile bu dava arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunun iddia edilmiş olması karşısında öncelikle davaların birleştirilmesinde zorunluluk bulunduğuna” işaret edildi.

Ayrica ailesinin tam olarak neye karsi ciktigini da söylememis haberde. Olayla ilgili yargilanan 8 saniktan 1si disinda hic birisi gerekli agirlikta bir ceza almadi onla alakali o.
Bana ailesinin biz mahkeme kararina inanmiyoruz bu ergenekonla alakalidir diye bir aciklamasi varsa onu bul getir. Yoksa yazinin yarisini almakla hakli duruma gecmezsin.
 
bırakın hikaye anlatmayı ulan bari biraz delikanlı olun sırf ATATÜRK çü diye adamı yobazlar öldürdü alevileri yaktıkları gibi bu yobazlar kadar tırsağını görmedim yedikleri haltı bile başkalarına atmaya kalkışıyorlar o sivasta cumadan çıkıp otele yürüyen yüzlerce o çocuğunu unutmadık sırf alevi diye insanları yaktınız ve hala akp ye oy veren aleviler var işte sevgili alevi arkadaşlar bu yüzden sizi sallamıyor bunlar sizin içinizde sizi yakan şerefsizlere oy atan var

Cahil her zaman suçu başkalarına atarmış, alim her zaman suçu kendinde ararmış

işte burda cahil sizsiniz suçu hala ergenekona filan atıyorsunuz erkek gibi deyin uğur mumcu atatürk aşığıydı biz ondan öldürdük deyin şu fatih altaylıya çıkıp ben humayninin altına yatarım ATATÜRK ü sevmem diyen kahpe varya onun kadar delikanlı olun
 
Ne kadar kolay degil mi olayin yarisini almak diger yarisini almamak ve sonra da kendini hakli göstermeye calismak.

Bak orada yazida ne diyor.

Daire'nin kararında, “tüm dosya kapsamına göre sanıkların mensubu bulundukları iddia edilen örgütün niteliği, atılı suçların vasfının belirlenmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi yönünden İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne açılan (Ergenekon) davası ile bu dava arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunun iddia edilmiş olması karşısında öncelikle davaların birleştirilmesinde zorunluluk bulunduğuna” işaret edildi.

Ayrica ailesinin tam olarak neye karsi ciktigini da söylememis haberde. Olayla ilgili yargilanan 8 saniktan 1si disinda hic birisi gerekli agirlikta bir ceza almadi onla alakali o.
Bana ailesinin biz mahkeme kararina inanmiyoruz bu ergenekonla alakalidir diye bir aciklamasi varsa onu bul getir. Yoksa yazinin yarisini almakla hakli duruma gecmezsin.
Arkadaşım Amerikayı yeniden keşfetmiş gibi bir şey yaptığınımı zannediyorsun

tabiki "iddia edilmiş "diyecek . ayrıca mahkeme her nekadar ayrıntılı açıklamasada ortaya konulan iddialaraın ciddiliğine de bakrak bu bozma kararını veriyor.

eğer Ortada ciddi idda konulmazsa zaten daha önce karara bağlanmış bir davayı bozma.

Ortada ciddi delillerin olması gerekir

aksi takdirde herkes belge koymadan sırf iddia ederek bütün verilen daha önceki kararları bozdurur. Dolayısı ile Bozama kararı bukadar basit değil

Danıştay davasını daha önce karara bağlayan hakim geçenlerde bir açıklama yaptı.
"Eğer bu delillerler benim elimde de olsaydı bende bu davayı ergenekonla birleştiridim" dedi

yani kararın bozulmasına sebebp olan deliiler öyle görünüyor ki çok ciddi.

Ayrıca ailesi konusunda yaptığın savunmada da çok komik

senin mantığından hareket edersek

ailesi ergenekonla birleştirilmesine de hiç itiraz etmedi

size göre böyle atatürkçü ve laik bir ailenin eergenekoncu larla birleşmesine itiraz etmersi gerekirdi
 
danıştay başkanı öldürüldüğümde Laik cumhuriyet e kurşun sıkıldı diyerek bağırıp nara atanlar

bu cinayetin Ergenekoncu terörsitlerle ilişkisi kuvvetli ihtimal olunca bu konu ile ilgili tek kelime edemiyor

Neden?

eski sloganlarını tekrarlasalarya

aksine unutturmaya çalışyorlar
 
Dikkat ederseniz bu ergenekon terör örgütü olayı ve bunların hain planları ortaya çıkmadan önce

CHP nin kadrolu kalemşörleri "faili mechul cinayetlerin aydınlatılması "konusu dillerinden düşürmezlerdi.

ama ergenekon terör örgütü ortaya çıkınca başta danıştay cinayeti olmak üzere uğur Mumcu ve hablemit oğlu cineyetlerinin aydınlatılması konusu bir daha ağızlarına alamadılar

neden ACABA
 
Dikkat ederseniz bu ergenekon terör örgütü olayı ve bunların hain planları ortaya çıkmadan önce

CHP nin kadrolu kalemşörleri "faili mechul cinayetlerin aydınlatılması "konusu dillerinden düşürmezlerdi.

ama ergenekon terör örgütü ortaya çıkınca başta danıştay cinayeti olmak üzere uğur Mumcu ve hablemit oğlu cineyetlerinin aydınlatılması konusu bir daha ağızlarına alamadılar

neden ACABA

Haber tarihi 25.01.2008 yani Ergenekon cikali baya bir olmus.

Mumcu 15 yıl önce bombalı saldırıda Okkan da 7 yıl önce uğradığı suikast sonucu hayatını kaybetmişti.

Anısına sahip çıkacağız
Bombalı saldırı sonucu hayatını kaybeden gazeteci-yazar Uğur Mumcu ölümünün 15’inci yılında tüm yurtta anıldı. Ankara’da Mumcu’nun, hayatını kaybettiği Uğur Mumcu sokakta bir araya gelen sevenleri, ellerinde Uğur Mumcu fotoğrafları ve karanfillerle “Uğurlar ölmedi, ölmez”, “Uğurlar olsun”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” şeklinde sloganlar attı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Mumcu’nun ölüm yıl dönümü nedeniyle, Mumcu’nun eşi
ve CHP İzmir Milletvekili Güldal Mumcu’yu evinde ziyaret etti. Yaklaşık bir saat süren ziyaretin ardından gazetecilere açıklama yapan Baykal, Türkiye’nin Uğur Mumcu gibi insanlara çok büyük ihtiyacı olduğunu söyledi. Uğur Mumcu’nun anısına sahip çıkmaya devam edeceklerini ifade eden Deniz Baykal, Mumcu cinayetinin aradan geçen 15 yıla rağmen aydınlatılamaması ve yargı sürecinin devam etmesinin de “acı verici” olduğunu kaydetti.

Umut davası hâlâ sürüyor
Kaçakçılığa, çıkar çevrelerine, din istismarcılarına, yolsuzluklara karşı yazılarıyla tanınan gazeteci yazar Uğur Mumcu’nun katledilişinin üzerinden 15 yıl geçti. 24 Ocak 1993’te, evinin önünde, aracına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu hayatını kaybeden Mumcu suikastine ilişkin açılan Umut davası 8. yılını geride bıraktı. Yargıtay’ın ikinci bozma kararından sonra duruşmalar hâlâ sürerken Ferhan Özmen dışında tutuklu kalmadı. Cumhuriyet Savcısı Salim Demirci, sanıklar Ekrem Baytap’ın müebet ağır hapisle, Mehmet Ali Tekin ve Hasan Kılıç’ın 12 yıl 6 aydan 18 yıl 9 aya kadar hapisle, Abdulhamit Çelik, Fatih Aydın, Yusuf Karakuş ve Mehmet Aydın’ın 6 yıl 3’er aydan 12 yıl 6’şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talebinde bulundu.

Baykal, Türkiye’nin Mumcu gibi insanlara ihtiyacı olduğunu söyledi.

http://www.yenicaggazetesi.com.tr/haberdetay.php?hit=4862

Bu arada Ugur Mumcu cinayetini chpye atmak istiyenler Ugur Mumcu'nun esinin Chp milletvekili oldugunu biliyorlar mi acaba.

Bir sey iddia etmeden önce aratin. Google denilen bir sey var.
 
Geri
Üst