MaYdOnOz
New member
- Katılım
- 23 Haz 2005
- Mesajlar
- 1,072
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 44
HIPNOTIK SEANSIN ÖZELLIKLERI
Hastanin ilk kez hipnoz için etkilenmesi hemen hemen onun kendisini etkilemesi kadar önemlidir. Hatta bu esas olmamasina ragmen çevredeki uyaricilar minumum derecede olmalidir. Sahsi hipnotik transa tesvik için hipnozun dogasini rahatça açiklayabilirim. Kisinin hipnoz hakkindaki her yanlis bilgisinden kisiyi arindirmak gereklidir. Hastalarin çogu hipnoz seansi esnasinda suurlarinin kaybolacagini sanirlar. Bu yanlis bir düsüncedir. Onlar açikça saskinlik, dalginlik, ofis gürültüsü veya buna benzer seylerin disinda olacaklar, bunlari algilamayacaklar fakat onlar trans aninda neler oldugunu siddetli bir sekilde bileceklerdir.
Hastaligin baslangicina neden olan belli basli problemlerin ve hastanin hastaliginin tartisilmasi esnasinda; sahisa karsi müsfik ve sempatik bir yaklasim tarzi kullanmak gerekli bir hususdur. Hastanin gözlerine direk bir sekilde bakmaya muktedir olmak; muhtemel problemleri asmada doktora yardim edecektir.
Kullanilan konusma dili hastanin idrak alani içerisinde olmalidir. Eger hastaya yararli olacaksa, onu rahat ettirecekse veya hastaligin sebebini ögrenmede yardimci olacaksa kullandigimiz dil sasmaz bir tarzda olmalidir. Kisinin psikolojik yapisini, kisisel kalibini, fiziksel ve zihin istidadini anlamak çok önemlidir. Bazi hastalara mantiksiz öneriler onlarin ahlaki davranislarina zit düsmemek sartiyla telkin edilip onlarin güvenlerini yeniden kazanilmasi saglanmalidir. Düsüncelililik, nezaket ve itibar zorunludur. Ayni zamanda ona onunla birlikte çalismadan ne bekledigim hakkinda bilgi veririm.
Herhangi bir egilime karsi kaçinmasini ve uzak durmasini, ne dedigini veya niçin dedigini; ona analiz ettirme, ögretme, sonuca varmak için gereklidir. Doktor trans esnasinda sadece bir yol göstericidir; bu nedenle hastanin arzu ettigi herhangi bir zamanda, transin sonuçlandirilmasi arzu ediliyorsa hasta üzerindeki baskidan vazgeçilmelidir.
Hipnoz ona katilan kisinin, katilmayi kabul etmedigi müddetçe mümkün olmayan ve olusmayan bir fenomendir. Hipnoz, hasta ile doktor arasinda olan ortak bir çalismadir.
Hipnozun amaci; kisinin kendisini kisisel olarak kontrol etme kapasitesinin yükselmek ve hastayi daha fazla hipnoterapiste baglamamaktir. Hipnozun derinligini artirarak ilerlemeyi temin etmek için belirli bir dereceye kadar anksiyete gereklidir; bu nedenle tüm hastalardaki anksiyeteyi dagitmaya hipnoz esnasinda tesebbüs etmeyerek, bu durumun normal ve gerekli oldugunu kabul ederiz. Kisi kendi sorunlarini çözmeyi ögrendigi zaman ve buna bagli olarak duygusu açisindan kisiligi gelistigi zaman en iyi sonuç elde edilir. Hergünkü yasadigi hayatin çatismalarindan habersiz olabilen normal disi sahislar sonuçta; anksiyete, depresyon, saldirganlik ve hayal kirikligi gibi tablolari beklemelidirler. Ona problemelerden kaçinmasi tavsiye edilmemeli fakat çözmesi için cesaret verilmeli ve hergünkü yasaminda karsilastigi sorunlarla kavga etme rolü ögretilmelidir.
Hastalarin çogu, özellikle hipnoterapiyi talep ederek ona basvururlar. Bazilari hipnoza kendisine yardim eden bir arkadas gibi kabul ederek onu uygular. Diger bir grup ta degisik ve yeni seylere olan ilgilerinden dolayi hipnoza basvururlar. Bunlarin son ümidi olarak basarisiz da olsa bir kaç kez hipnoz görüsmesi denenir. Hipnoz için herkes uygun bir aday degildir. Bunlarin çogu çok yararli bir sekilde hipnotik tedaviden fayda görecek kisiler degillerdir.
Tecrübeyle birlikte hastanin geçmisinde, fiziksel muayenesinde ve davranisi gibi etmenlerde bilgi alirken zorlanabilirsiniz ki bunun hipnoza faydali olacagi veya olmayacagi kesin degildir. Iyi bir rahatlama durumu için hastanin hipnozu gerçekten isteyip istememesi durumlarinda azimkar olarak zor problemlerle karsilasabilirsiniz ki hasta bundan bahseder ya da gerçekten hasta bir nedenle bahsetmeyebilir ki hastaya kabul ettirmek veya ettirmemek bu görüsme esnasinda olur.
Genellikle ilk görüsme esnasinda hastanin hipnoterapiyi istemesinin spesifik nedenini; hasta bilinçli ve kasdi olarak gizli tutmus olsa bile siz gerçek nedeni belirleyebilirsiniz. Hasta o esnada kurtulmayi umdugu psikolojik problemlere sahiptir; fakat hasta bu problemleri tartismayi gönülsüz kabul eder. Bu durumda kendisi için daha az önemli bazi durumlar için hipnoterapiyi ister.
Hastanin tedavi metodlarini arastirmasindaki dogru motivasyonlari, hipnoz hakkinda anlaya gelebilecegi detayli bir arastirma araciligi ile kazanir. Sonuçta inandigi hipnoz yöntemi ona göre onun olmasina inandigi tedavi degisikliklerini gerçeklestirebilir ve böylece kendi aliskanliklari ile ilgili olarak degisecegini umdugu seyler bir kere de basarilacaktir. Hastanin anlattigi dertler ve problemler ile, hastanin tedaviden beklentileri arasindaki insicamsizlik ve uyumsuzluk, hastanin sakladigi ve gizli tuttugu önemli bilgiler için bir ipucudur. Siz özel olarak tutarli bir sekilde bir durumu not etmelisiniz. Fakat ilk seansta problemlerin tamamini çözmek ve sorulari açiklamak gereksizdir.
Hipnoz kisiler arasi iliskinin bir sonucudur. Hipnoz yapabilme yetenegi ve derin hipnoza ulasmak hipnotizörün yetenegiyle dogrudan orantilidir. Eger hasta basarilmasini istiyorsa genellikle bu durumlarda hipnoz daha basarilidir.
Hipnoz hakkindaki sorular hastadan istenmeli veya rica edip sormasini saglamali. Ön hazirlik sohbetine her açik gerginlik ya da rahatsizliklarinda her gayret ya da mücadele için girisim, hastanin psikolojisinde olumlu gelismeler saglamali ya da hastanin durumunu düzeltmeli.
Yanlis anlamayi ortadan kaldirmak çok önemlidir ve bu tedavinin baslangicinda basariya ulasmak için çok yararlidir. Bir seansta tam bir tedavinin basarilabilecegine inanmak çok önemli bir kriterdir. Ancak bu nadiren mümkün olur. Hastalarin çogu hipnoz esnasinda derin bir sekilde bilinçsiz bir durumda kalacagini zanneder. Bu sekilde yanlis anlamalar bir liste halinde uzatilabilir.
Ben hastalarima ilk seansi uygulamadan önce hazirladigim bu kitapçigi okumalarini tavsiye ederim. Bu kitabin içindeki bilgilerin bir kismi direk olarak hastalarima hitap ederken , bir kismida uygulayicilara hitap etmektedir. Ancak bu bölümlerin tamamindan da hastalarimin alacagi çok sey vardir.Asagida soru cevap olarak verdigim bilgiler genellikle hastalarimin kafalarinda olusan seylerdir.
2. SEANSIN SONA ERDIRILMESI
Bu noktanin özenli olmamasina ragmen transdan çikmanin tamamen sizin kontrolünüzde olmadiginin, (önemli olan) hatirlanmasi gereken unsur olduguna inanirim. Birçok test kitabi kisilerin hipnozun normal seyrinde derhal hipnozdan çikmasi gerektigini vurgular ki bu her olay için gerçeklestirilemez. Eger hipnozdan çiktiktan sonra sorulsa birçok kisi canli bir sekilde hipnozun trans durumunu detayli bir sekilde hatirlayabilir. Eger onlara soru sormaya 15-20 dakika gecikirseniz muhtemelen onlarin hatirlamalarinda daha çok bir karisiklik ve çarpasiklik olacaktir. Ilk sorulardaki meydana çikarilacak olan seyler hasta hipnozda iken yasamis oldugu seylerdir ve trans durumu birden bire sona ermez. Benzer olaylarda hatirlanmaya çalisilan seyler genellikle geceye ait olaylardir.
Hastanin basarili bir sekilde hipnozdan çikmasi genellikle hipnozun derinligi tarafindan tayin edilir ki; daha derin durumlarda hastanin uyandirilmasi daha uzun olacaktir.
Hastanin evvelki uyandirilisinda yine de tedavi edici olmayan sinirli önerilerin önceden kaldirilmis olmasindan emin olun. Bunlari kapsayan kurallar hipnotik indüksiyon dersinde verilmelidir. Uyandirilan hasta; ancak bir elini veya ayagini haraket ettirebilecektir. Örnegin bu olmustur. Hasta uyanacak ve ellerini ayiramayacaktir. Hastanin uyandirilmasinda tedavi boyunca telkinlerinizden faydalanacaksiniz. Uyandirma su sekilde yapilmalidir. "10dan 1e dogru geriye sayacagim. Benim her saymamla birlikte etrafinda olanlarin daha çok farkinda olmaya baslayacaksin. Bir sayisinda gözlerini açacaksin ve tamamen uyanacaksin, zihnen çok rahat ve zinde olacaksin, kendini çok rahat hissedeceksin ve hosa gider bir sekilde dinlenmis olacaksin. Simdi saymaya basliyorum ve son derece rahat hipnotik durumdan çikacaksin. 10-9-8-(On-dokuz-sekiz) uyanmaya basliyorsun. 7-6-5- daha, daha çok uyaniyorsun, 4,3 oldukça daha fazla uyaniyorsun. 2 Tamamen kendine geleceksin. 1 gözler açik ve tamamen uyandin.
Eger hasta hafif transta (Light State) ise doktor saymaya besten (5) baslayabilir.
Hipnozdan uyandirilmaya mukavemet eden hastayla pek nadir olarak karsilasacaksiniz ve genellikle telkinlerin tekrarlanmasiyla hastayi yeniden tedavi etme ihtiyaci duyacaksiniz. Bazen hasta ilk transi herhangi bir zorluk olmaksizin tamamlar fakat ikinci transindan sonra önemli zorluklarla karsilasacaksiniz. Bu hastalar önemli olan seyleri ve transdaki hosnutlugu ögrenmislerdir. Transdaki tatmin olus hazzi bilinçli ya da bilinç altindaki kisilige ihtiyaç duyar. Bu kisiler trans halinden çikmaya mukavemet gösterirler. Karsi koyarlar. çünkü bu durum çok hoslarina gider ve bu durumdan ayrilmak istemezler.
Bazi hastalar bilinçli olarak sunu öteden beri söylerler. "Problemlerim hipnoz esnasinda o kadar az miktardaydi ki, buna bagli olarak transda kalmayi tercih ederim." "Uyanmak istemedim. Bu hipnozda baska bir kisi olmak gibi birsey" "O kadar rahat ve huzur içindeydim ki hipnozda kalmaya çalisdim" vb.
Bazi hastalar yillardir sahip olduklari tahammül edilmez sikayetleri olan moral çötüntüsü, sanci ya da siddetli kasintilarinin trans halinde kayboldugunu görürler. Hastalar bilerek ya da bilmeyerek trans halini yapilarinin müsade ettigi sürece sürdürmeye çalisirlar. Bazilari ise gerçekten çekinirler.
Hastanin uyanmamasinda hiçbir tehlike yoktur. Hatta bu çok az bir ihtimaldir ki; doktor seansi idare ederken umulmadik bir sekilde ayrildiginda olusur. Bu durumda hasta ya transi kendiliginden sona erdirecektir, ya da uyanacagi normal bir uykuya dalacaktir. Hastanin isbirligi olmadan hasta makul olmayan periyotda trans halinde tutulamaz ve bu nedenle hasta kesin olmayan bir sürenin sonunda trans halinden çikarilir. Hipnotik transin sonucunda hastanin bir veya iki dakika rahatsiz edilmeden sakin bir sekilde uyanmasina müsade edilmelidir.
3.Sonraki Seanslar
Sonraki gelismelerin ilk basinda önceki seanslarda ne gibi ilerlemeler oldugu ögrenilir ve hastanin yararina olan degisiklikler kabul edilebilir. Hastanin evvelki transda farkinda olmadigi bazi durumlar açiga çikabilir. Bu davranisdaki önceden sahip olmadigi hareketlerinin amacindaki degisiklik, onun davranislarini dogrudan degistirir. Bu bilgiyle birlikte seans akimi için öneriler kararlastirilabilir. Fakat hastanin kabiliyetine bagli olarak ilerlemez. Bazan ilk seansdan sonra direk hipnotik telkinler (tedavi amaciyla verilen) birkaç saat sonra yok olabilir ya da ihtimalen 24 ile 48 saat arasinda yok olabilir. Fakat her tekrar seansdan sonraki süre ve tesir oldukça uzun sürer ve hastayi hipnotize etmek gittikçe kolaylasir.
Genellikle hastanin hali belli bir kapsam içerisinde gelisecektir. Bu kapsam; hasta hipnoterapinin etkisi kaybolacagi düsüncesine önceden sahip olmus olabilir. Bazen kisinin karisik duygularini hesaba katmama daha çok ilerlemeyi engelleyecektir ve belki de sonuç bu durumun kötülesmesidir ve hasta tavsiye edilen tedavinin tavsiyeye uygunlugu hakkinda bir süpheye maglup olabilir.
Hasta bazen ilk bilinç altinin ögrenilisinde mükemmel dürtülere sahiptir ve sonradan etkili bir sekilde (bilinçalti olarak) her derin transa girisinde direnç gösterir. Bu direnci genellikle hastanin sahip oldugu önemli semptomlarin savunma degerlerinin kaybedecegi zaman ve onu kaybetmenin etkisinden kendisini korumak için karsi koyacagi zaman olusur. Hasta himaye ettigi seyin kendisinden, kendisi istemedigi halde alinmasindan korkuya düser. Bu durumda hekim çok dikkatli olmalidir. Hastanin direnç mekanizmalarini analitiik metodlarla iyi kesfetmelidir. Uzun vadeli bir plan yaparak; bilinç-blinçalti uyumsuzluklarini gidermeye çalismalidir. Semptomun lkisiye verdigi marjinal doyumu göz önüne alarak; geçici bir semptom degistirme metodunu kullanabilir.
III. ve IV. seansdaki hastalar bilinçli olarak veya bilinçsiz olarak hipnoterapi için bahsedecekleri seyleri kendilerinin kisisel amaçlarindan daha faydali olan objektif gerçekleri, kendilerinin gerçek nedenlerinden dolayi baski altinda tutabilirler. Bu olgular tartisildigi zaman gerçek faydali nedenlerin ne olacagi konusu yanlis anlamlardan uzak tutulacaktir.
Hastanin durumundaki degisiklik tavirlar ya da faydali sonuçlar; indüksiyon tekniginde de bir degisikligi gerektirebilir, ya da psikoterapideki diger sekillerin birini gerektirebilir. Bu tür bir bakis için gerekli olan uyumluluk, her seansta en küçük bir etkiyle basarmak için gereklidir.
Kaynak: www.hipnoz.com
HIPNOZ HASTASININ ÖZELLIKLERI
Hipnoz adaylarini seçerken hastanin degerlendirilmesi önemlidir. Benim kanaatime göre gelecek hastalarin uygun olup, olmadiklarina karar vermek için kullanilacak kriterler sunlardir:
A. Yas
B. Hipnoza ve hekime inanç ve sifa bekleme
C. Motivasyon
D. Konsantre olma kabiliyeti
E. Hayal gücü
A - YAS: on ila yirmi yaslari arasinda veya yirmi yaslarin ilk yillarinda olan hastalarin diger yas gruplarina nazaran hipnotik duruma daha kolay ve hizli girdigi görülmektedir. Spesifik yas sinfi olmamasina ragmen, yedi ila altmis yas arasindakiler en iyi hipnotize olmaktadirlar. Hipnoz, yüksek hayal güçleri sebebiyle yedi yastan daha küçükler üzerinde bile etkilidir. Çocuklarda hipnoz genellikle son derece basit bir islemdir. Çocuklarin yaklasik yüzde 100 ü hipnotize edilebilir. Teknik, adultler için tasarlanandan biraz farklidir. Pratikte, çocuklarin hafif bir transa girdikleri ve onlari hipnotize etmek için gerekli teknigi minimal oldugu görülecektir. Bu konuda iki ana kural sudur:
a) Çocugun güvenini kazaniniz.
b) Ne yapacagini ona anlatiniz.
Yazarlar arasinda erkeklerin mi yoksa kadinlarin mi hipnoza karsi daha hassas olduklari konusunda farkli fikirleri vardir. Fikirlerin çogu kadinlarin erkeklere nazaran daha iyi denekler oldugu seklindedir. Bu durum, muhtemelen toplumumuzdaki kadinlarin daha bagimli cinsiyet olmalarina ve bundan dolayi, hipnotik indüksiyon sirasinda verilen telkinlere daha az direnç göstermelerine baglidir.
B - HIPNOZA VE HEKIME INANÇ VE SIFA BEKLEME :Hipnoza karsi beslenen inancin bilinçli olmasi sart degildir. En iyi sonuçlarin birçogu söyle diyen hastalarda meydana geldi. "Beni hipnotize edebileceginize inanmiyorum." Bu pek çok insan için, gece tek basina bir mezarliktan geçmeye benzer, hiçbirimiz hayaletlere inanmasak da, orada kimseyle karsilasmayi istemeyiz.
Hipnoz hakkindaki batil inançlar ve hipnotistin gücüyle ilgili yanlis fikirler çogu kez, hastanin hassasiyetini arttirici yönde etki eder. Bazan batil inançlar ve yanlis fikirler hastayi engelleyecek özelliktedir. Fakat bu durum hekimle ilk konusmada ortadan kalkabilir. Birçok yanlis fikirler, filmde, sahnede, televizyon veya radyoda hipnozun son derece dramatik sunulmasindan kaynaklanmaktadir.
Bilinçalti inanci hipnoz için elzemdir, bilinçli inanç ise arzu edilir. Sifa beklemek için inanç olmalidir. Bazi hastalar, ancak öteki bütün tedavi türlerini denedikten ve pekçok hekimi ziyaret ettikten sonra hipnoza basvururlar. Bu hastalar tedavi metoduna inanmis olmalarindan ziyade, onun, kendilerinin son umudu olduguna inandiklari için, hipnotik tedaviye basvururlar. Bununla beraber, büyük kismi, ilk seanslarinda hipnoza iyice inanirlar.
Hasta, bir hipnetorepist olarak, hekimine güvenmelidir. Onun karar ve fikirlerine saygi duymalidir. Bir hekimden yillarca eski usul tedavi almis bir hasta, hipnoterapi için, cevap vermeyen birine nazaran daha iyi bir aday olacaktir.
Bazi hastalar rahatsizliklarinin psikojenik kismini sorun kabul etmezler. Sayet bunlar iyi hipnotik denekler olurlarsa, iyilesme mükemmeldir. Ancak psikoterapiye karsi direnç meydana gelirse, iyilesme için daha dikkatli olunmalidir. Tedavi süresinin uzatilmasi gerekebilir. Sahis sifa bulacagini beklemelidir. Beklemek, arzu etmeyle ayni sey degildir. Uykusuz biri uyuyabilmeyi arzu eder, fakat, genellikle, bir baska uykusuz geceyi bekler.
C - ARZU VE YÖNELIM: Hastanin, inanç kazanmak için samimi bir motivasyonu olmalidir. Bu belki de en önemli ön sattir. Bazan, hasta hipnotik tedaviyi ve terapisti kendi savunma sistemine yönelik bir tehlike gibi görür. Bu durum dogal olarak hastanin gururunu ve güvenlik hissini arttirir ve hasta tabii ki, mevcut davranis seklinde israr ederek herhangi bir bozma veya degisiklige karsi direnir.
Sifa saglamak için, hastanin yeterli arzu ve yönelimi olmalidir. Agir ruhsal bozuklugu olan hastalarin motivasyonu çok azdir. Hipnotik indüksiyon temininde, direnci önlemek için sadece hasta motivasyonunun degil, ayni zamada hekim motivasyonun da önemli oldugu düsünülebilir. Bunun karsilikli bir iliski oldugunu ve samimi olmazsa, hekimin dirence sebep olabilecegini akildan çikarmayiniz.
Bazan, bir merak konusu olarak, hipnotize olmanin heyecanini yasamak için veya sadece ne oldugunu görmek için hipnozu denemeyi arzu edenler hipnotik tedavilere basvururlar. Farkina varilirsa, böyle gruplar kabul edilmemelidir. Üçüncü seanstan sonra, iyilesme motivasyonu eksikliginin hekimden saklanmasi güçtür.
Hasta konsantre olabilecek kadar, ruhsal kapasite tasimalidir. Zeka seviyesi düsük sahislardaki sonuçlar kötüdür. Çogunlukla, daha zeki ve daha iyi egitim görmüs bir sahis, daha iyi denektir. En azindan vasat bir zeka arzu edilir. Egitim görmüs olma, hekimle hasta arasindaki iliskiyi kolaylastirdigi ve açikliga kavusturdugu için arzu edilir. Egitim hastanin sikayetlerini, yaklasimlarini ve arzularini daha açik tarif etmesini saglar.
Normal sahislarla kiyaslandiginda, en iyi hastalar zeki olanlardir. Psikotikler, gerizekalilar ve bazi psikonörotiklerin hipnotize edilmesi güç, hatta imkansiz olabilir. Fiziksel rahatsizliklarin, sinirsel orijinli olma ihtimalini düsünebilen bir hasta, kendisine böyle bir ihtimalin tartisilarak izah edilmesi gereken hastaya nazaran çok daha iyi cevap verecektir. Böyle düsünen hastalar, bu düsüncelerini hemen, genellikle de sikayetlerini anlatirken açiga vuracaklardir. Normal düsünce miktarindan daha fazlasina sahip olan hastalar, birkaç tane bitmemis veya memnun edici olmayan analize tabi tutulmus veya psikoloji sahasinda çok okumus olabilirler. Çogunlukla, böyle bir hasta, daha çok sey istemeyi ve daha çok elestirmeyi ögrenecektir ve tedaviye ortalama bir hastadan daha az cevap verecektir.
D - KONSANTRE OLMA KABILIYETI : Hasta iliski kurmaya istekli olmalidir. Bu özellik, süpheciler ve psikolojik bir dengesizligi olanlar disinda herkes tarafindan gösterilir. Kooperasyon kurma kaabiliyetini azaltabilen korkular, süphe, endiseler, ilk hipnotik seanstan önceki tartismada ortadan kaldirilmalidir.
Hastanin en önemli katkilarindan biri, konsantre olma ve dikkatini toplama kaabiliyetidir. Insanlarin çogu konsantre olabilir, fakat, bazan, kisilik yapisi veya öteki faktörler sebebiyle, hipnotik indüksiyon için gerekli birkaç saniye süresince bile dikkatini tek bir düsünceye yöneltemeyen bir sahis müracaat edebilir. Vaktin sinirli olmasi bu tip bir hastanin herhangi bir hekim tarafindan kabul edilmesini önleyebilir.
E - HAYAL GÜCÜ : Hastalarimizda engin bir hayal gücünü aramaliyiz. Hayal gücü genis; yer, zaman ve kisi bilesimlerinin çesitli karisimlarini hayalinde kurabilen hastalar, indüksiyon tekniginin basariya ulasmasinda çok etkilidir. Bu tip hastalar tedaviden de büyük yarar görür.
Kaynak: www.hipnoz.com
Hastanin ilk kez hipnoz için etkilenmesi hemen hemen onun kendisini etkilemesi kadar önemlidir. Hatta bu esas olmamasina ragmen çevredeki uyaricilar minumum derecede olmalidir. Sahsi hipnotik transa tesvik için hipnozun dogasini rahatça açiklayabilirim. Kisinin hipnoz hakkindaki her yanlis bilgisinden kisiyi arindirmak gereklidir. Hastalarin çogu hipnoz seansi esnasinda suurlarinin kaybolacagini sanirlar. Bu yanlis bir düsüncedir. Onlar açikça saskinlik, dalginlik, ofis gürültüsü veya buna benzer seylerin disinda olacaklar, bunlari algilamayacaklar fakat onlar trans aninda neler oldugunu siddetli bir sekilde bileceklerdir.
Hastaligin baslangicina neden olan belli basli problemlerin ve hastanin hastaliginin tartisilmasi esnasinda; sahisa karsi müsfik ve sempatik bir yaklasim tarzi kullanmak gerekli bir hususdur. Hastanin gözlerine direk bir sekilde bakmaya muktedir olmak; muhtemel problemleri asmada doktora yardim edecektir.
Kullanilan konusma dili hastanin idrak alani içerisinde olmalidir. Eger hastaya yararli olacaksa, onu rahat ettirecekse veya hastaligin sebebini ögrenmede yardimci olacaksa kullandigimiz dil sasmaz bir tarzda olmalidir. Kisinin psikolojik yapisini, kisisel kalibini, fiziksel ve zihin istidadini anlamak çok önemlidir. Bazi hastalara mantiksiz öneriler onlarin ahlaki davranislarina zit düsmemek sartiyla telkin edilip onlarin güvenlerini yeniden kazanilmasi saglanmalidir. Düsüncelililik, nezaket ve itibar zorunludur. Ayni zamanda ona onunla birlikte çalismadan ne bekledigim hakkinda bilgi veririm.
Herhangi bir egilime karsi kaçinmasini ve uzak durmasini, ne dedigini veya niçin dedigini; ona analiz ettirme, ögretme, sonuca varmak için gereklidir. Doktor trans esnasinda sadece bir yol göstericidir; bu nedenle hastanin arzu ettigi herhangi bir zamanda, transin sonuçlandirilmasi arzu ediliyorsa hasta üzerindeki baskidan vazgeçilmelidir.
Hipnoz ona katilan kisinin, katilmayi kabul etmedigi müddetçe mümkün olmayan ve olusmayan bir fenomendir. Hipnoz, hasta ile doktor arasinda olan ortak bir çalismadir.
Hipnozun amaci; kisinin kendisini kisisel olarak kontrol etme kapasitesinin yükselmek ve hastayi daha fazla hipnoterapiste baglamamaktir. Hipnozun derinligini artirarak ilerlemeyi temin etmek için belirli bir dereceye kadar anksiyete gereklidir; bu nedenle tüm hastalardaki anksiyeteyi dagitmaya hipnoz esnasinda tesebbüs etmeyerek, bu durumun normal ve gerekli oldugunu kabul ederiz. Kisi kendi sorunlarini çözmeyi ögrendigi zaman ve buna bagli olarak duygusu açisindan kisiligi gelistigi zaman en iyi sonuç elde edilir. Hergünkü yasadigi hayatin çatismalarindan habersiz olabilen normal disi sahislar sonuçta; anksiyete, depresyon, saldirganlik ve hayal kirikligi gibi tablolari beklemelidirler. Ona problemelerden kaçinmasi tavsiye edilmemeli fakat çözmesi için cesaret verilmeli ve hergünkü yasaminda karsilastigi sorunlarla kavga etme rolü ögretilmelidir.
Hastalarin çogu, özellikle hipnoterapiyi talep ederek ona basvururlar. Bazilari hipnoza kendisine yardim eden bir arkadas gibi kabul ederek onu uygular. Diger bir grup ta degisik ve yeni seylere olan ilgilerinden dolayi hipnoza basvururlar. Bunlarin son ümidi olarak basarisiz da olsa bir kaç kez hipnoz görüsmesi denenir. Hipnoz için herkes uygun bir aday degildir. Bunlarin çogu çok yararli bir sekilde hipnotik tedaviden fayda görecek kisiler degillerdir.
Tecrübeyle birlikte hastanin geçmisinde, fiziksel muayenesinde ve davranisi gibi etmenlerde bilgi alirken zorlanabilirsiniz ki bunun hipnoza faydali olacagi veya olmayacagi kesin degildir. Iyi bir rahatlama durumu için hastanin hipnozu gerçekten isteyip istememesi durumlarinda azimkar olarak zor problemlerle karsilasabilirsiniz ki hasta bundan bahseder ya da gerçekten hasta bir nedenle bahsetmeyebilir ki hastaya kabul ettirmek veya ettirmemek bu görüsme esnasinda olur.
Genellikle ilk görüsme esnasinda hastanin hipnoterapiyi istemesinin spesifik nedenini; hasta bilinçli ve kasdi olarak gizli tutmus olsa bile siz gerçek nedeni belirleyebilirsiniz. Hasta o esnada kurtulmayi umdugu psikolojik problemlere sahiptir; fakat hasta bu problemleri tartismayi gönülsüz kabul eder. Bu durumda kendisi için daha az önemli bazi durumlar için hipnoterapiyi ister.
Hastanin tedavi metodlarini arastirmasindaki dogru motivasyonlari, hipnoz hakkinda anlaya gelebilecegi detayli bir arastirma araciligi ile kazanir. Sonuçta inandigi hipnoz yöntemi ona göre onun olmasina inandigi tedavi degisikliklerini gerçeklestirebilir ve böylece kendi aliskanliklari ile ilgili olarak degisecegini umdugu seyler bir kere de basarilacaktir. Hastanin anlattigi dertler ve problemler ile, hastanin tedaviden beklentileri arasindaki insicamsizlik ve uyumsuzluk, hastanin sakladigi ve gizli tuttugu önemli bilgiler için bir ipucudur. Siz özel olarak tutarli bir sekilde bir durumu not etmelisiniz. Fakat ilk seansta problemlerin tamamini çözmek ve sorulari açiklamak gereksizdir.
Hipnoz kisiler arasi iliskinin bir sonucudur. Hipnoz yapabilme yetenegi ve derin hipnoza ulasmak hipnotizörün yetenegiyle dogrudan orantilidir. Eger hasta basarilmasini istiyorsa genellikle bu durumlarda hipnoz daha basarilidir.
Hipnoz hakkindaki sorular hastadan istenmeli veya rica edip sormasini saglamali. Ön hazirlik sohbetine her açik gerginlik ya da rahatsizliklarinda her gayret ya da mücadele için girisim, hastanin psikolojisinde olumlu gelismeler saglamali ya da hastanin durumunu düzeltmeli.
Yanlis anlamayi ortadan kaldirmak çok önemlidir ve bu tedavinin baslangicinda basariya ulasmak için çok yararlidir. Bir seansta tam bir tedavinin basarilabilecegine inanmak çok önemli bir kriterdir. Ancak bu nadiren mümkün olur. Hastalarin çogu hipnoz esnasinda derin bir sekilde bilinçsiz bir durumda kalacagini zanneder. Bu sekilde yanlis anlamalar bir liste halinde uzatilabilir.
Ben hastalarima ilk seansi uygulamadan önce hazirladigim bu kitapçigi okumalarini tavsiye ederim. Bu kitabin içindeki bilgilerin bir kismi direk olarak hastalarima hitap ederken , bir kismida uygulayicilara hitap etmektedir. Ancak bu bölümlerin tamamindan da hastalarimin alacagi çok sey vardir.Asagida soru cevap olarak verdigim bilgiler genellikle hastalarimin kafalarinda olusan seylerdir.
2. SEANSIN SONA ERDIRILMESI
Bu noktanin özenli olmamasina ragmen transdan çikmanin tamamen sizin kontrolünüzde olmadiginin, (önemli olan) hatirlanmasi gereken unsur olduguna inanirim. Birçok test kitabi kisilerin hipnozun normal seyrinde derhal hipnozdan çikmasi gerektigini vurgular ki bu her olay için gerçeklestirilemez. Eger hipnozdan çiktiktan sonra sorulsa birçok kisi canli bir sekilde hipnozun trans durumunu detayli bir sekilde hatirlayabilir. Eger onlara soru sormaya 15-20 dakika gecikirseniz muhtemelen onlarin hatirlamalarinda daha çok bir karisiklik ve çarpasiklik olacaktir. Ilk sorulardaki meydana çikarilacak olan seyler hasta hipnozda iken yasamis oldugu seylerdir ve trans durumu birden bire sona ermez. Benzer olaylarda hatirlanmaya çalisilan seyler genellikle geceye ait olaylardir.
Hastanin basarili bir sekilde hipnozdan çikmasi genellikle hipnozun derinligi tarafindan tayin edilir ki; daha derin durumlarda hastanin uyandirilmasi daha uzun olacaktir.
Hastanin evvelki uyandirilisinda yine de tedavi edici olmayan sinirli önerilerin önceden kaldirilmis olmasindan emin olun. Bunlari kapsayan kurallar hipnotik indüksiyon dersinde verilmelidir. Uyandirilan hasta; ancak bir elini veya ayagini haraket ettirebilecektir. Örnegin bu olmustur. Hasta uyanacak ve ellerini ayiramayacaktir. Hastanin uyandirilmasinda tedavi boyunca telkinlerinizden faydalanacaksiniz. Uyandirma su sekilde yapilmalidir. "10dan 1e dogru geriye sayacagim. Benim her saymamla birlikte etrafinda olanlarin daha çok farkinda olmaya baslayacaksin. Bir sayisinda gözlerini açacaksin ve tamamen uyanacaksin, zihnen çok rahat ve zinde olacaksin, kendini çok rahat hissedeceksin ve hosa gider bir sekilde dinlenmis olacaksin. Simdi saymaya basliyorum ve son derece rahat hipnotik durumdan çikacaksin. 10-9-8-(On-dokuz-sekiz) uyanmaya basliyorsun. 7-6-5- daha, daha çok uyaniyorsun, 4,3 oldukça daha fazla uyaniyorsun. 2 Tamamen kendine geleceksin. 1 gözler açik ve tamamen uyandin.
Eger hasta hafif transta (Light State) ise doktor saymaya besten (5) baslayabilir.
Hipnozdan uyandirilmaya mukavemet eden hastayla pek nadir olarak karsilasacaksiniz ve genellikle telkinlerin tekrarlanmasiyla hastayi yeniden tedavi etme ihtiyaci duyacaksiniz. Bazen hasta ilk transi herhangi bir zorluk olmaksizin tamamlar fakat ikinci transindan sonra önemli zorluklarla karsilasacaksiniz. Bu hastalar önemli olan seyleri ve transdaki hosnutlugu ögrenmislerdir. Transdaki tatmin olus hazzi bilinçli ya da bilinç altindaki kisilige ihtiyaç duyar. Bu kisiler trans halinden çikmaya mukavemet gösterirler. Karsi koyarlar. çünkü bu durum çok hoslarina gider ve bu durumdan ayrilmak istemezler.
Bazi hastalar bilinçli olarak sunu öteden beri söylerler. "Problemlerim hipnoz esnasinda o kadar az miktardaydi ki, buna bagli olarak transda kalmayi tercih ederim." "Uyanmak istemedim. Bu hipnozda baska bir kisi olmak gibi birsey" "O kadar rahat ve huzur içindeydim ki hipnozda kalmaya çalisdim" vb.
Bazi hastalar yillardir sahip olduklari tahammül edilmez sikayetleri olan moral çötüntüsü, sanci ya da siddetli kasintilarinin trans halinde kayboldugunu görürler. Hastalar bilerek ya da bilmeyerek trans halini yapilarinin müsade ettigi sürece sürdürmeye çalisirlar. Bazilari ise gerçekten çekinirler.
Hastanin uyanmamasinda hiçbir tehlike yoktur. Hatta bu çok az bir ihtimaldir ki; doktor seansi idare ederken umulmadik bir sekilde ayrildiginda olusur. Bu durumda hasta ya transi kendiliginden sona erdirecektir, ya da uyanacagi normal bir uykuya dalacaktir. Hastanin isbirligi olmadan hasta makul olmayan periyotda trans halinde tutulamaz ve bu nedenle hasta kesin olmayan bir sürenin sonunda trans halinden çikarilir. Hipnotik transin sonucunda hastanin bir veya iki dakika rahatsiz edilmeden sakin bir sekilde uyanmasina müsade edilmelidir.
3.Sonraki Seanslar
Sonraki gelismelerin ilk basinda önceki seanslarda ne gibi ilerlemeler oldugu ögrenilir ve hastanin yararina olan degisiklikler kabul edilebilir. Hastanin evvelki transda farkinda olmadigi bazi durumlar açiga çikabilir. Bu davranisdaki önceden sahip olmadigi hareketlerinin amacindaki degisiklik, onun davranislarini dogrudan degistirir. Bu bilgiyle birlikte seans akimi için öneriler kararlastirilabilir. Fakat hastanin kabiliyetine bagli olarak ilerlemez. Bazan ilk seansdan sonra direk hipnotik telkinler (tedavi amaciyla verilen) birkaç saat sonra yok olabilir ya da ihtimalen 24 ile 48 saat arasinda yok olabilir. Fakat her tekrar seansdan sonraki süre ve tesir oldukça uzun sürer ve hastayi hipnotize etmek gittikçe kolaylasir.
Genellikle hastanin hali belli bir kapsam içerisinde gelisecektir. Bu kapsam; hasta hipnoterapinin etkisi kaybolacagi düsüncesine önceden sahip olmus olabilir. Bazen kisinin karisik duygularini hesaba katmama daha çok ilerlemeyi engelleyecektir ve belki de sonuç bu durumun kötülesmesidir ve hasta tavsiye edilen tedavinin tavsiyeye uygunlugu hakkinda bir süpheye maglup olabilir.
Hasta bazen ilk bilinç altinin ögrenilisinde mükemmel dürtülere sahiptir ve sonradan etkili bir sekilde (bilinçalti olarak) her derin transa girisinde direnç gösterir. Bu direnci genellikle hastanin sahip oldugu önemli semptomlarin savunma degerlerinin kaybedecegi zaman ve onu kaybetmenin etkisinden kendisini korumak için karsi koyacagi zaman olusur. Hasta himaye ettigi seyin kendisinden, kendisi istemedigi halde alinmasindan korkuya düser. Bu durumda hekim çok dikkatli olmalidir. Hastanin direnç mekanizmalarini analitiik metodlarla iyi kesfetmelidir. Uzun vadeli bir plan yaparak; bilinç-blinçalti uyumsuzluklarini gidermeye çalismalidir. Semptomun lkisiye verdigi marjinal doyumu göz önüne alarak; geçici bir semptom degistirme metodunu kullanabilir.
III. ve IV. seansdaki hastalar bilinçli olarak veya bilinçsiz olarak hipnoterapi için bahsedecekleri seyleri kendilerinin kisisel amaçlarindan daha faydali olan objektif gerçekleri, kendilerinin gerçek nedenlerinden dolayi baski altinda tutabilirler. Bu olgular tartisildigi zaman gerçek faydali nedenlerin ne olacagi konusu yanlis anlamlardan uzak tutulacaktir.
Hastanin durumundaki degisiklik tavirlar ya da faydali sonuçlar; indüksiyon tekniginde de bir degisikligi gerektirebilir, ya da psikoterapideki diger sekillerin birini gerektirebilir. Bu tür bir bakis için gerekli olan uyumluluk, her seansta en küçük bir etkiyle basarmak için gereklidir.
Kaynak: www.hipnoz.com
HIPNOZ HASTASININ ÖZELLIKLERI
Hipnoz adaylarini seçerken hastanin degerlendirilmesi önemlidir. Benim kanaatime göre gelecek hastalarin uygun olup, olmadiklarina karar vermek için kullanilacak kriterler sunlardir:
A. Yas
B. Hipnoza ve hekime inanç ve sifa bekleme
C. Motivasyon
D. Konsantre olma kabiliyeti
E. Hayal gücü
A - YAS: on ila yirmi yaslari arasinda veya yirmi yaslarin ilk yillarinda olan hastalarin diger yas gruplarina nazaran hipnotik duruma daha kolay ve hizli girdigi görülmektedir. Spesifik yas sinfi olmamasina ragmen, yedi ila altmis yas arasindakiler en iyi hipnotize olmaktadirlar. Hipnoz, yüksek hayal güçleri sebebiyle yedi yastan daha küçükler üzerinde bile etkilidir. Çocuklarda hipnoz genellikle son derece basit bir islemdir. Çocuklarin yaklasik yüzde 100 ü hipnotize edilebilir. Teknik, adultler için tasarlanandan biraz farklidir. Pratikte, çocuklarin hafif bir transa girdikleri ve onlari hipnotize etmek için gerekli teknigi minimal oldugu görülecektir. Bu konuda iki ana kural sudur:
a) Çocugun güvenini kazaniniz.
b) Ne yapacagini ona anlatiniz.
Yazarlar arasinda erkeklerin mi yoksa kadinlarin mi hipnoza karsi daha hassas olduklari konusunda farkli fikirleri vardir. Fikirlerin çogu kadinlarin erkeklere nazaran daha iyi denekler oldugu seklindedir. Bu durum, muhtemelen toplumumuzdaki kadinlarin daha bagimli cinsiyet olmalarina ve bundan dolayi, hipnotik indüksiyon sirasinda verilen telkinlere daha az direnç göstermelerine baglidir.
B - HIPNOZA VE HEKIME INANÇ VE SIFA BEKLEME :Hipnoza karsi beslenen inancin bilinçli olmasi sart degildir. En iyi sonuçlarin birçogu söyle diyen hastalarda meydana geldi. "Beni hipnotize edebileceginize inanmiyorum." Bu pek çok insan için, gece tek basina bir mezarliktan geçmeye benzer, hiçbirimiz hayaletlere inanmasak da, orada kimseyle karsilasmayi istemeyiz.
Hipnoz hakkindaki batil inançlar ve hipnotistin gücüyle ilgili yanlis fikirler çogu kez, hastanin hassasiyetini arttirici yönde etki eder. Bazan batil inançlar ve yanlis fikirler hastayi engelleyecek özelliktedir. Fakat bu durum hekimle ilk konusmada ortadan kalkabilir. Birçok yanlis fikirler, filmde, sahnede, televizyon veya radyoda hipnozun son derece dramatik sunulmasindan kaynaklanmaktadir.
Bilinçalti inanci hipnoz için elzemdir, bilinçli inanç ise arzu edilir. Sifa beklemek için inanç olmalidir. Bazi hastalar, ancak öteki bütün tedavi türlerini denedikten ve pekçok hekimi ziyaret ettikten sonra hipnoza basvururlar. Bu hastalar tedavi metoduna inanmis olmalarindan ziyade, onun, kendilerinin son umudu olduguna inandiklari için, hipnotik tedaviye basvururlar. Bununla beraber, büyük kismi, ilk seanslarinda hipnoza iyice inanirlar.
Hasta, bir hipnetorepist olarak, hekimine güvenmelidir. Onun karar ve fikirlerine saygi duymalidir. Bir hekimden yillarca eski usul tedavi almis bir hasta, hipnoterapi için, cevap vermeyen birine nazaran daha iyi bir aday olacaktir.
Bazi hastalar rahatsizliklarinin psikojenik kismini sorun kabul etmezler. Sayet bunlar iyi hipnotik denekler olurlarsa, iyilesme mükemmeldir. Ancak psikoterapiye karsi direnç meydana gelirse, iyilesme için daha dikkatli olunmalidir. Tedavi süresinin uzatilmasi gerekebilir. Sahis sifa bulacagini beklemelidir. Beklemek, arzu etmeyle ayni sey degildir. Uykusuz biri uyuyabilmeyi arzu eder, fakat, genellikle, bir baska uykusuz geceyi bekler.
C - ARZU VE YÖNELIM: Hastanin, inanç kazanmak için samimi bir motivasyonu olmalidir. Bu belki de en önemli ön sattir. Bazan, hasta hipnotik tedaviyi ve terapisti kendi savunma sistemine yönelik bir tehlike gibi görür. Bu durum dogal olarak hastanin gururunu ve güvenlik hissini arttirir ve hasta tabii ki, mevcut davranis seklinde israr ederek herhangi bir bozma veya degisiklige karsi direnir.
Sifa saglamak için, hastanin yeterli arzu ve yönelimi olmalidir. Agir ruhsal bozuklugu olan hastalarin motivasyonu çok azdir. Hipnotik indüksiyon temininde, direnci önlemek için sadece hasta motivasyonunun degil, ayni zamada hekim motivasyonun da önemli oldugu düsünülebilir. Bunun karsilikli bir iliski oldugunu ve samimi olmazsa, hekimin dirence sebep olabilecegini akildan çikarmayiniz.
Bazan, bir merak konusu olarak, hipnotize olmanin heyecanini yasamak için veya sadece ne oldugunu görmek için hipnozu denemeyi arzu edenler hipnotik tedavilere basvururlar. Farkina varilirsa, böyle gruplar kabul edilmemelidir. Üçüncü seanstan sonra, iyilesme motivasyonu eksikliginin hekimden saklanmasi güçtür.
Hasta konsantre olabilecek kadar, ruhsal kapasite tasimalidir. Zeka seviyesi düsük sahislardaki sonuçlar kötüdür. Çogunlukla, daha zeki ve daha iyi egitim görmüs bir sahis, daha iyi denektir. En azindan vasat bir zeka arzu edilir. Egitim görmüs olma, hekimle hasta arasindaki iliskiyi kolaylastirdigi ve açikliga kavusturdugu için arzu edilir. Egitim hastanin sikayetlerini, yaklasimlarini ve arzularini daha açik tarif etmesini saglar.
Normal sahislarla kiyaslandiginda, en iyi hastalar zeki olanlardir. Psikotikler, gerizekalilar ve bazi psikonörotiklerin hipnotize edilmesi güç, hatta imkansiz olabilir. Fiziksel rahatsizliklarin, sinirsel orijinli olma ihtimalini düsünebilen bir hasta, kendisine böyle bir ihtimalin tartisilarak izah edilmesi gereken hastaya nazaran çok daha iyi cevap verecektir. Böyle düsünen hastalar, bu düsüncelerini hemen, genellikle de sikayetlerini anlatirken açiga vuracaklardir. Normal düsünce miktarindan daha fazlasina sahip olan hastalar, birkaç tane bitmemis veya memnun edici olmayan analize tabi tutulmus veya psikoloji sahasinda çok okumus olabilirler. Çogunlukla, böyle bir hasta, daha çok sey istemeyi ve daha çok elestirmeyi ögrenecektir ve tedaviye ortalama bir hastadan daha az cevap verecektir.
D - KONSANTRE OLMA KABILIYETI : Hasta iliski kurmaya istekli olmalidir. Bu özellik, süpheciler ve psikolojik bir dengesizligi olanlar disinda herkes tarafindan gösterilir. Kooperasyon kurma kaabiliyetini azaltabilen korkular, süphe, endiseler, ilk hipnotik seanstan önceki tartismada ortadan kaldirilmalidir.
Hastanin en önemli katkilarindan biri, konsantre olma ve dikkatini toplama kaabiliyetidir. Insanlarin çogu konsantre olabilir, fakat, bazan, kisilik yapisi veya öteki faktörler sebebiyle, hipnotik indüksiyon için gerekli birkaç saniye süresince bile dikkatini tek bir düsünceye yöneltemeyen bir sahis müracaat edebilir. Vaktin sinirli olmasi bu tip bir hastanin herhangi bir hekim tarafindan kabul edilmesini önleyebilir.
E - HAYAL GÜCÜ : Hastalarimizda engin bir hayal gücünü aramaliyiz. Hayal gücü genis; yer, zaman ve kisi bilesimlerinin çesitli karisimlarini hayalinde kurabilen hastalar, indüksiyon tekniginin basariya ulasmasinda çok etkilidir. Bu tip hastalar tedaviden de büyük yarar görür.
Kaynak: www.hipnoz.com