Sercinho7
Dark Side of Creation
Dans edebilmek için büyük mücadele veren İstanbul Style Breakers, ilk hip hop partisini düzenledi.
Kola kafasıyla, 350 genç, limitsiz break dance, başka tür bir direniş... Sancaktepe Mahallesi'nde Temple Club'ın önüne bez bir afiş asılmış: 'Hip hop Extreme Vol. 1' Birinci geleneksel hip hop şöleni yani... Büyük konser: Lewo ve Arka Plan, DJ kabininde Marcoone ve limitsiz break dance...
Temple Club'ın dar merdivenlerinden aşağı indiğimizde, hiç fiyakalı olsun diye demiyoruz, gerçekten Kafkaesk tondan gepgeniş bir mekâna açılıyoruz. Beyoğlu'ndan mukayese isterseniz, yüzölçümünde Babylon'u sollar. İçerisi renkli disko ışıklarıyla aydınlatılmış ve beklediğimizden çok kalabalık...
Solda küçük bir sahne, DJ kabini, önünde dans pisti olarak kendini hissettiren bir alan var, ama burada her yer dans pisti! Müziğe kendini kaptırmış yüzlerce genç, farklı bir köşede kendi öbeklerini yaratmış dans ediyor. En akrobatik hareketlerle break dance'in dibine vuruluyor... Bir de ellerinde cep telefonlarıyla fotoğraf çekenler var tabii. İçerideki en sert içecek soda; her şey kola kafasıyla yani...
Hepsi Bağcılar Breakers
Günün sonlarına doğru kulağımıza çalınan bir diyaloğu baştan aktaralım:
- Şimdiye kadar gördüğüm en kıyak parti bu!
- Kaç parti gördün ki lan hayatında?
- Biiir...
Yalan değil, ortam gayet 'kıyak' ve bu Bağcılar'daki ilk hip hop partisi. 10 YTL giriş parasını ödeyip de içeri giren genç sayısı 325 civarında. Bu rakama nasıl ulaşılabildiğini, aslında Bağcılar'da nasıl böyle bir etkinliğin gerçekleşebildiğini anlamak için organizasyonu yapan İstanbul Style Breakers'ı tanımak gerekiyor.
Her şey, Bağcılar doğumlu Hakan Ceyan'ın televizyonda görüp break dance'e heves edişi ve üzerine 98'de mahalle arkadaşlarıyla Grup Sır'ı kurmalarıyla başladı.
Başta bellerinden renkli boxer'larının göründüğü bol pantolonları, üst üste giydikleri tişörtleri ve uzun saçları yüzünden sokakta çok laf, hatta dayak yediler. Aileleriyle tartıştılar, ama biri kuafördeki, biri Kapalıçarşı'daki işinden çıktıktan sonra akşamları buluşup dans ve grafiti çalışıyorlardı.
2000 yılında isimlerini Bağcılar Breakers yaptılar. Mahalleden 20'den fazla gencin aklını çelmişlerdi, artık hip hop konserlerinde, yarışmalarda, ürün tanıtımlarında akrobatik break dance'leriyle para bile kazanıyorlardı. 2004'te Roll dergisi için bir söyleşi vesilesiyle tanıştığımızda, Bağcılar'da önünde dans ettikleri 'Özürlüler Okulu'ndan akıllarına gelmiş; yaşadıkları semtte hâlâ kendilerini 'özürlü' gibi hissettiklerini anlatıyorlardı.
Şanslarını biraz döndüren, Fatih Akın'ın 'İstanbul Hatırası' adlı belgesel/ müziksel filminde yer almaları oldu. İsimleri artık semtten bağını koparıp 'İstanbul Style Breakers' (İSB) olduysa da, Hakan ve arkadaşları Cengiz, Volkan, Abdullah, Bağcılar'dan yeni gençleri hip hop'a çekmeyi kendilerine neredeyse misyon bellemişlerdi.
Jennifer'ın kalçası
İçerideki yaşları 15 ile 25 arasında değişen gençlerin yüzde 90'ı Bağcılar'da yaşıyor. Genel kılık kıyafet seyri elbette ki düşük belli bol pantolonlarla başlıyor, fakat sonrası karışık... Ayakkabılarda paralar denkleştirilerek alınmış Nike ve Adidas yoğunluğu dikkat çekici.
Onun dışında ska damaları, punk saçlar, kareli ceketler, iğne topuk çizmeler... Alemde M2 (Miki) olarak bilinen 20 yaşındaki Mehtap, "Yerli ve yabancı kliplerde görürsünüz, özellikle R&B'ye topuklu iyi gidiyor. Ben düz ayakkabı da getirdim, sonra değiştireceğim" diyor.
Mehtap lisede okuyor, yaz tatillerinde kuaförde çalışıyor, günlük 20 YTL harçlığı var. Birbirlerinin evlerinde sehpaları çekip dans ettikleri kankası Şenay'ın takma ismiyse Jennifer. "Kalçalarım biraz büyük de..." diyor. O lise sonda, gazeteci olmak istiyor, dansı çok sevmesine rağmen, "Kesinlikle ünlü olmak istemiyorum, o hayat çok monoton" diye eklemeyi de ihmal etmiyor.
Sonra break dance yarışması başlıyor. İSB'yle çalışan ya da Güngören'den, Esenler'den gelen dans grupları pistin ortasında, âşıklar misali atışıyor. Güneşli'de yaşayan Nurcan onları imrenerek izliyor: "Zoru başarıyorlar, ben de isterdim dans etmeyi, ama antrenmanlar gece 12'ye kadar falan sürüyormuş, ailemle aram açılabilir. Zaten de bu halimle..." Nurcan'ın bu halimle dediği, türbanı... 20 yaşında, bir kot fabrikasında çalışıyor o da...
Bu buluşma için çok yorulan Hakan, "Bizi başta döven insanlar var burada. Bir yandan da sevindirici, BBP gibi bir parti bile seçim şarkılarında söyleyecek rap'çi arıyormuş. Bizim amacımız bu gençleri Taksim'e yollamamak" diyor, "Biz buradan çıktık, burada yaşıyoruz, niye eğlenmeye Taksim'e gidelim ki! Varoşsa varoş...”
Alıntıdır [Radikal]
Kola kafasıyla, 350 genç, limitsiz break dance, başka tür bir direniş... Sancaktepe Mahallesi'nde Temple Club'ın önüne bez bir afiş asılmış: 'Hip hop Extreme Vol. 1' Birinci geleneksel hip hop şöleni yani... Büyük konser: Lewo ve Arka Plan, DJ kabininde Marcoone ve limitsiz break dance...
Temple Club'ın dar merdivenlerinden aşağı indiğimizde, hiç fiyakalı olsun diye demiyoruz, gerçekten Kafkaesk tondan gepgeniş bir mekâna açılıyoruz. Beyoğlu'ndan mukayese isterseniz, yüzölçümünde Babylon'u sollar. İçerisi renkli disko ışıklarıyla aydınlatılmış ve beklediğimizden çok kalabalık...
Solda küçük bir sahne, DJ kabini, önünde dans pisti olarak kendini hissettiren bir alan var, ama burada her yer dans pisti! Müziğe kendini kaptırmış yüzlerce genç, farklı bir köşede kendi öbeklerini yaratmış dans ediyor. En akrobatik hareketlerle break dance'in dibine vuruluyor... Bir de ellerinde cep telefonlarıyla fotoğraf çekenler var tabii. İçerideki en sert içecek soda; her şey kola kafasıyla yani...
Hepsi Bağcılar Breakers
Günün sonlarına doğru kulağımıza çalınan bir diyaloğu baştan aktaralım:
- Şimdiye kadar gördüğüm en kıyak parti bu!
- Kaç parti gördün ki lan hayatında?
- Biiir...
Yalan değil, ortam gayet 'kıyak' ve bu Bağcılar'daki ilk hip hop partisi. 10 YTL giriş parasını ödeyip de içeri giren genç sayısı 325 civarında. Bu rakama nasıl ulaşılabildiğini, aslında Bağcılar'da nasıl böyle bir etkinliğin gerçekleşebildiğini anlamak için organizasyonu yapan İstanbul Style Breakers'ı tanımak gerekiyor.
Her şey, Bağcılar doğumlu Hakan Ceyan'ın televizyonda görüp break dance'e heves edişi ve üzerine 98'de mahalle arkadaşlarıyla Grup Sır'ı kurmalarıyla başladı.
Başta bellerinden renkli boxer'larının göründüğü bol pantolonları, üst üste giydikleri tişörtleri ve uzun saçları yüzünden sokakta çok laf, hatta dayak yediler. Aileleriyle tartıştılar, ama biri kuafördeki, biri Kapalıçarşı'daki işinden çıktıktan sonra akşamları buluşup dans ve grafiti çalışıyorlardı.
2000 yılında isimlerini Bağcılar Breakers yaptılar. Mahalleden 20'den fazla gencin aklını çelmişlerdi, artık hip hop konserlerinde, yarışmalarda, ürün tanıtımlarında akrobatik break dance'leriyle para bile kazanıyorlardı. 2004'te Roll dergisi için bir söyleşi vesilesiyle tanıştığımızda, Bağcılar'da önünde dans ettikleri 'Özürlüler Okulu'ndan akıllarına gelmiş; yaşadıkları semtte hâlâ kendilerini 'özürlü' gibi hissettiklerini anlatıyorlardı.
Şanslarını biraz döndüren, Fatih Akın'ın 'İstanbul Hatırası' adlı belgesel/ müziksel filminde yer almaları oldu. İsimleri artık semtten bağını koparıp 'İstanbul Style Breakers' (İSB) olduysa da, Hakan ve arkadaşları Cengiz, Volkan, Abdullah, Bağcılar'dan yeni gençleri hip hop'a çekmeyi kendilerine neredeyse misyon bellemişlerdi.
Jennifer'ın kalçası
İçerideki yaşları 15 ile 25 arasında değişen gençlerin yüzde 90'ı Bağcılar'da yaşıyor. Genel kılık kıyafet seyri elbette ki düşük belli bol pantolonlarla başlıyor, fakat sonrası karışık... Ayakkabılarda paralar denkleştirilerek alınmış Nike ve Adidas yoğunluğu dikkat çekici.
Onun dışında ska damaları, punk saçlar, kareli ceketler, iğne topuk çizmeler... Alemde M2 (Miki) olarak bilinen 20 yaşındaki Mehtap, "Yerli ve yabancı kliplerde görürsünüz, özellikle R&B'ye topuklu iyi gidiyor. Ben düz ayakkabı da getirdim, sonra değiştireceğim" diyor.
Mehtap lisede okuyor, yaz tatillerinde kuaförde çalışıyor, günlük 20 YTL harçlığı var. Birbirlerinin evlerinde sehpaları çekip dans ettikleri kankası Şenay'ın takma ismiyse Jennifer. "Kalçalarım biraz büyük de..." diyor. O lise sonda, gazeteci olmak istiyor, dansı çok sevmesine rağmen, "Kesinlikle ünlü olmak istemiyorum, o hayat çok monoton" diye eklemeyi de ihmal etmiyor.
Sonra break dance yarışması başlıyor. İSB'yle çalışan ya da Güngören'den, Esenler'den gelen dans grupları pistin ortasında, âşıklar misali atışıyor. Güneşli'de yaşayan Nurcan onları imrenerek izliyor: "Zoru başarıyorlar, ben de isterdim dans etmeyi, ama antrenmanlar gece 12'ye kadar falan sürüyormuş, ailemle aram açılabilir. Zaten de bu halimle..." Nurcan'ın bu halimle dediği, türbanı... 20 yaşında, bir kot fabrikasında çalışıyor o da...
Bu buluşma için çok yorulan Hakan, "Bizi başta döven insanlar var burada. Bir yandan da sevindirici, BBP gibi bir parti bile seçim şarkılarında söyleyecek rap'çi arıyormuş. Bizim amacımız bu gençleri Taksim'e yollamamak" diyor, "Biz buradan çıktık, burada yaşıyoruz, niye eğlenmeye Taksim'e gidelim ki! Varoşsa varoş...”
Alıntıdır [Radikal]