Hesap zamanı

atn42

New member
Katılım
6 Ağu 2008
Mesajlar
2,052
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
PROMETHEUS'UN yanından
Hesap zamanı

Her haksızlığın eninde sonunda adil bir mahkemenin önüne gideceği inancı var ya...

İnsanları yüzyıllardır bu ümit ve güven duygusu bir arada yaşatıyor.

En canlı örneği, din cambazlarının Avrupa’da yaşayan muhafazakâr vatandaşlar üzerinden yürüttükleri hayâsız soygunun geldiği yerdir.

Çok kimse Almanya’daki Deniz Feneri dolandırıcılığının bağımsız bir çete suçu olduğunu sanır. Oysa değildir. Deniz Feneri büyük bir günah denizinin ortasındaki küçücük bir fenerdir!

Burada dolandırılan, 40 milyon avronun üstünde bir paradır. Ama bir tahmine göre 500 bini aşkın mağdurun “yeşil soygun”a kaptırdığı para 30 milyar avronun altında değildir.

Aileleriyle birlikte milyonu geçen bu insanların alın terleri ve umutları Yimpaş Kombassan, Jetpa gibi onlarca yeşil sermaye holdinginin anaforunda kaybolmuştur.

Misafirin hukukunu korumak büyük devlet olmanın şartıdır. Almanya soygunu yıllarca çaresiz izlemiştir. Bazı soyguncuları yargılayıp mahkûm etse bile çaldıkları parayı tahsil edeceği adreslerde şirketleri bulamamıştır.

Türk hükümetlerini uyarması da işe yaramamıştır. Çünkü o soygunun bir ayağı buradaki siyasete uzanıyor. Çalınan paranın bir kısmı yıllarca Milli Görüş siyasetini finanse etmek için kullanılmıştır.

Deniz Feneri milât

AKP’nin gelişi bir şey değiştirmemiştir.

Dokunulmaz hırsızlar AKP’li bakanlarla yan yana namaza durup resimlerini gazetelerde bastırmış ve bu yolla “Bize kimse dokunamaz” diye dünyaya meydan okumuşlardır.

Ne gizemli bir güçtür ki, İslâmcı gazeteciler bile bu din-iman simsarlarına para kaptırdıkları halde susmak zorunda kalmışlardır. Bağırsalar belki kendilerinden sonra ağa düşürülenler kurtulurdu. Cesaret edememişlerdir.

Deniz Feneri bir milâttır. Alman adaleti çeteyi bir paçasından yakalamayı başarmış yargılama sonunda hüküm kurmuştur.

Bu sonuç Türk devletine sorumluluk yüklüyor. İktidar aynı ilgisizliği sürdüremez.

Son on yılda Almanya’da İslâmi holdinglere karşı 3 bin kadar alacak davası açıldı. Bunların önemli bir kısmı “paraların faiziyle geri ödenmesi” hükmü ile sonuçlandı. Şu andaki rakamın 100 milyon avroyu bulduğu belirtiliyor.

Fakat mağdurların önemli bir zorluğu var:

Alman mahkemelerinden çıkan ödeme kararlarını Türk mahkemelerine kabul ettiremiyorlar.

Garibin gözü açıldı

Deniz Feneri ile iki ülke arasında oluşan köprü adalete hız kazandırabilir.

Tabii ki AKP iktidarının “Allah ile kandırmak” üstüne kurulu çete faaliyeti karşısındaki tutumunu değiştirmesi koşulu ile.

İktidar Avrupa’daki zavallı mağdurlardan yükselen “Hırsız vaar!..” çığlıklarına dönüp bakmamış, hatta dolandıranları koruyan davranışlar sergilemiştir yıllar yılı.

Soyulanlar nihayet Almanya’da örgütlenmiştir. Mağdurların haklarını korumak amacıyla özel hukuk büroları oluşmuştur.

Bunlardan birinin sözcüsü dün Alman yargısı kararlarını içeren 500 sayfalık bir raporu yakında Türk makamlarına sunacaklarını açıkladı.

Amaç kamuoyunun gücünden yararlanarak AKP iktidarını bu soygunların üstüne yürümeye mecbur etmektir.

Başbakan harekete geçmek için böyle bir çağrının yapılmasını beklememelidir.

Aksi halde AKP’nin “yeşil sermaye” rezaletine boğazına kadar battığı inancı genişleyip derinleşecektir!


kaynak
 
Geri
Üst