- Katılım
- 23 May 2007
- Mesajlar
- 4,439
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
YENİ ÇIKAN KİTABININ TÜM GELİRİNİ ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ ALAN GENÇ KIZLARA BAĞIŞLAYACAK
Bir kadın olarak tüm başarılarını Atatürk' e ve ona duyduğu inanca borçlu olduğunu, Latife Hanım' ın hayatında ayrı bir yeri bulunduğunu, sevgiyi, yalnızlığı, acıyı, mutluluğu doruğuna kadar tattığını, inişli çıkışlı yaşamının kendisini zenginleştirip aydınlattığını anlatan Şen Sahir Sılan, 2002'de yazdığı ilk kitabı " Pişman Değilim "den sonra, "Kendime Sürgün. Bibi'ye Mektuplar" adlı kitabını piyasaya çıkardı. Kızların iyi eğitim alması gerektiğine inanan Sılan, kitabın tüm gelirini de üniversite eğitimi alan genç kızlara bağışlayacak.
Saraybosnalı Hamdi Paşa Resulbegoviç' in soyundan gelen 7 dil bilen, 5 enstrüman çalan bir annenin, ilk Büyük Millet Meclisi mebusluğu ve İsmet İnönü' nün özel kalem müdürlüğü yapan bir babanın kızı olan Şen Sahir Sılan bugün 81 yaşında. Sılan, geliri genç kızların eğitimine harcanacak kitabı için, " Bu kitap, anne olmanın dışında, benim hayatımın ikinci anlamı. Kadınların iyi yetişmesi gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta bir erkeği de bir kadın doğurup yetiştiriyor" diyor.
Tanin gazetesinde çalışırken Atatürk'le tanışan ve onun çağrısı üzerine, 1921'de milli mücadeleye katılmak için Anadolu'ya giden babası Necmeddin Sahir Sılan' ı vatansever bir insan olarak tanımlayan Sılan, babasının aşklarını "Vatanı, Atatürk, İnönü ve annem " diye sıralıyor. Annesi Cemile' nin de "çağdaş bir kadın " olduğunu anlatan Sılan, o yıllarda bile annesinin saçının açık olduğunu, hiç çarşafa girmediğini vurguluyor.
Ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar yaşayan, ama Amerika'da tek başına ayakta durmayı da başarabilen Şen Sahir Sılan, Tayvan Başkonsolosluğu'nda işe başlıyor. 3 yıl sonra da New York'taki daimi Türk temsilciliğinde çalışıyor. 1995'te Türkiye'ye dönüyor. 1989'da Antalya'ya yerleşiyor. Amerika'da fotoğraf sanatçısı olan torunu Seze' nin, "Anneanne senin her şeyini öğrenmek istiyorum" demesi, hayat arkadaşının da destek çıkmasıyla, ilk kitabı olan " Pişman Değilim "i kaleme alıyor. 12 baskı yapan kitabının ardından yengesi Ayşe Sılan' a, Amerika'dan yazdığı bir anlamda içini döktüğü mektupları " Kendime Sürgün. Bibi'ye Mektuplar" adıyla kitaplaştırıyor. Kitabın satışının kendisi için çok önemli olduğunu söyleyen Sılan, "Tüm geliri üniversite eğitimi alan genç kızlar için harcanacak.
Bir Atatürk kadını olarak hayatımın altın yılını yaşıyorum. Bir insanın okumasına yardımcı olursam ne mutlu bana" diyor.
Cumhuriyet
Bir kadın olarak tüm başarılarını Atatürk' e ve ona duyduğu inanca borçlu olduğunu, Latife Hanım' ın hayatında ayrı bir yeri bulunduğunu, sevgiyi, yalnızlığı, acıyı, mutluluğu doruğuna kadar tattığını, inişli çıkışlı yaşamının kendisini zenginleştirip aydınlattığını anlatan Şen Sahir Sılan, 2002'de yazdığı ilk kitabı " Pişman Değilim "den sonra, "Kendime Sürgün. Bibi'ye Mektuplar" adlı kitabını piyasaya çıkardı. Kızların iyi eğitim alması gerektiğine inanan Sılan, kitabın tüm gelirini de üniversite eğitimi alan genç kızlara bağışlayacak.
Saraybosnalı Hamdi Paşa Resulbegoviç' in soyundan gelen 7 dil bilen, 5 enstrüman çalan bir annenin, ilk Büyük Millet Meclisi mebusluğu ve İsmet İnönü' nün özel kalem müdürlüğü yapan bir babanın kızı olan Şen Sahir Sılan bugün 81 yaşında. Sılan, geliri genç kızların eğitimine harcanacak kitabı için, " Bu kitap, anne olmanın dışında, benim hayatımın ikinci anlamı. Kadınların iyi yetişmesi gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta bir erkeği de bir kadın doğurup yetiştiriyor" diyor.
Tanin gazetesinde çalışırken Atatürk'le tanışan ve onun çağrısı üzerine, 1921'de milli mücadeleye katılmak için Anadolu'ya giden babası Necmeddin Sahir Sılan' ı vatansever bir insan olarak tanımlayan Sılan, babasının aşklarını "Vatanı, Atatürk, İnönü ve annem " diye sıralıyor. Annesi Cemile' nin de "çağdaş bir kadın " olduğunu anlatan Sılan, o yıllarda bile annesinin saçının açık olduğunu, hiç çarşafa girmediğini vurguluyor.
Ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar yaşayan, ama Amerika'da tek başına ayakta durmayı da başarabilen Şen Sahir Sılan, Tayvan Başkonsolosluğu'nda işe başlıyor. 3 yıl sonra da New York'taki daimi Türk temsilciliğinde çalışıyor. 1995'te Türkiye'ye dönüyor. 1989'da Antalya'ya yerleşiyor. Amerika'da fotoğraf sanatçısı olan torunu Seze' nin, "Anneanne senin her şeyini öğrenmek istiyorum" demesi, hayat arkadaşının da destek çıkmasıyla, ilk kitabı olan " Pişman Değilim "i kaleme alıyor. 12 baskı yapan kitabının ardından yengesi Ayşe Sılan' a, Amerika'dan yazdığı bir anlamda içini döktüğü mektupları " Kendime Sürgün. Bibi'ye Mektuplar" adıyla kitaplaştırıyor. Kitabın satışının kendisi için çok önemli olduğunu söyleyen Sılan, "Tüm geliri üniversite eğitimi alan genç kızlar için harcanacak.
Bir Atatürk kadını olarak hayatımın altın yılını yaşıyorum. Bir insanın okumasına yardımcı olursam ne mutlu bana" diyor.
Cumhuriyet