lapianista
New member
- Katılım
- 19 Mar 2008
- Mesajlar
- 21
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Hemen vazgeç ya da vazgeçme!
65 yaşında geldiğinde elinde sadece emekli ikramiyesi vardı Harland Sander’sın. Ne yapacağını düşünüyordu. Sadece bu emekli maaşıyla mı yaşayacaktı? Hayır, bir şeyler yapmalıydı artık, bir şeyler.. Sonra düşündü ‘Yahu benim tavuk tarifimi herkes beğeniyor, ben tavuk tarifimi lokantalara bir sunayım, eğer kabul ederlerse bende tavuk başına pirim alırım, hiç olmazsa bir şeyler kazanırım” dedi, en saf duygularıyla.
İlk lokantaya gitti sıcak bakmadılar. İkinci lokanta olmaz dedi. Sekizinci lokanta ‘İhtiyar İşine!’ dedi. Yirminci lokanta dalga geçti. 30. lokanta küfür etti. Ama o yılmadı. Madem bu şehirde kabul etmediler bende diğer şehirlerde denerim dedi.
Külüstür arabası ile şehir dışına gitti. 50. lokanta hayır dedi 68. lokanta hayır dedi. Geceleri arabasında yattı. 150. lokanta da hayır dedi. Ve en sonunda 300. görüşmesine gitti, fakat o da hayır dedi.
500? Hayır, 600? Hayır, 700? Hayır.
“Evliyamısın be adam” vazgeç şu işten diyenler oldu. Ama o yılmadı. 800? Hayır, 900? Hayır. O kendine ve tavuk tarifine sonuna kadar güveniyordu ve insanların ne dediği umrunda bile değildi.
Külüstür arabasıyla 2 yıl boyunca şehir şehir dolaşan Harland Sanders tam 1009’uncu görüşmesinde kabul edildi ve Kentucky Piliç diye öyle bir ün saldı ki ünü Amerika’yı aştı. Tutmaya çalışsa da tutamadı ününü.. J
Geçen gün eve bir broşür bırakmışlar. Nedir bu diye baktım, birde ne göreyim, Kentucky Piliç Bursa’da yazıyordu. Vay be dedim, gülümsedim, sanki ben başarmışım gibi hissettim kendimi.. Biraz inceledim broşürü 33 tane restoranı varmış Türkiye’de.. yine vay be dedim..
Bu da Türkiye sitesi: http://www.kfcturkiye.com/
Hakan Mengüç
65 yaşında geldiğinde elinde sadece emekli ikramiyesi vardı Harland Sander’sın. Ne yapacağını düşünüyordu. Sadece bu emekli maaşıyla mı yaşayacaktı? Hayır, bir şeyler yapmalıydı artık, bir şeyler.. Sonra düşündü ‘Yahu benim tavuk tarifimi herkes beğeniyor, ben tavuk tarifimi lokantalara bir sunayım, eğer kabul ederlerse bende tavuk başına pirim alırım, hiç olmazsa bir şeyler kazanırım” dedi, en saf duygularıyla.
İlk lokantaya gitti sıcak bakmadılar. İkinci lokanta olmaz dedi. Sekizinci lokanta ‘İhtiyar İşine!’ dedi. Yirminci lokanta dalga geçti. 30. lokanta küfür etti. Ama o yılmadı. Madem bu şehirde kabul etmediler bende diğer şehirlerde denerim dedi.
Külüstür arabası ile şehir dışına gitti. 50. lokanta hayır dedi 68. lokanta hayır dedi. Geceleri arabasında yattı. 150. lokanta da hayır dedi. Ve en sonunda 300. görüşmesine gitti, fakat o da hayır dedi.
500? Hayır, 600? Hayır, 700? Hayır.
“Evliyamısın be adam” vazgeç şu işten diyenler oldu. Ama o yılmadı. 800? Hayır, 900? Hayır. O kendine ve tavuk tarifine sonuna kadar güveniyordu ve insanların ne dediği umrunda bile değildi.
Külüstür arabasıyla 2 yıl boyunca şehir şehir dolaşan Harland Sanders tam 1009’uncu görüşmesinde kabul edildi ve Kentucky Piliç diye öyle bir ün saldı ki ünü Amerika’yı aştı. Tutmaya çalışsa da tutamadı ününü.. J
Geçen gün eve bir broşür bırakmışlar. Nedir bu diye baktım, birde ne göreyim, Kentucky Piliç Bursa’da yazıyordu. Vay be dedim, gülümsedim, sanki ben başarmışım gibi hissettim kendimi.. Biraz inceledim broşürü 33 tane restoranı varmış Türkiye’de.. yine vay be dedim..
Bu da Türkiye sitesi: http://www.kfcturkiye.com/
Hakan Mengüç