Hem Papazlık Hem Imamlık Bir Arada Yapılır Mı?!

Vtnsvr

New member
Bu ne biçim başlık böyle diyebilirsiniz: Hem papazlık, hem imamlık yapılır mı?
Elbette yapılmaz… Olur mu böyle iş, dine imana sığar mı, dediğinizi duyar gibiyim.
Sığmaz ama oldu, oluyor, olacak… Daha nelere şahit olacağız. Göreceksiniz.
“Dinler arası diyalog” furyası, sanki bir Deccal sürecidir, adeta bir Deccal misyonudur… Deccal da kim, diyeceksiniz? *Mehmet Emin Koç


Hz. Peygamber’in ümmetini ikaz ettiği hadis–i şeriflere göre; Deccal, doğruyu yanlış, yanlışı doğru, hakkı batıl, batılı hak gösterecek olan Müslüman kılığına bürümüş tam bir yalancı ve yalancılar güruhudur. Rahmet ve su diye takdim ettiği argümanlar, gerçekte “azap” ve “ateş” olan kezzaplardır. Asıl büyük Deccal kendisini ilan ve ifşa etmeden önce, 70 ila 100 civarında küçük Deccaller türeyecektir. Bu deccaller, gayr–ı Müslimlerin arasından değil; Müslümanlar arasından çıkacaktır. Deccallerin asıl hedefi ve misyonu, Alemlere rahmet Hz. Muhammed’in peygamberliğini örtbas etmek ve o kutlu elçinin “son peygamber” oluşunu batıl anlayışlarla gölgelemektir. Deccal’in çabalarıyla, Müslümanlardan gurup gurup, cemaat cemaat müşriklere, Hıristiyan ve Yahudilere iltihaklar yaşanacaktır. Deccal’in ayartmalarıyla gayr–ı Müslimlerin inançlarına doğru sürüklenen bu Müslümanlar, kendilerini hala Müslüman zannedeceklerdir.
İslam kaynakları ve hadis–i şerifler bu bilgileri ve ikazları veriyor Müslümanlara.
Dinler arası diyalog misyonu, maalesef bu “hak görüntülü cilalı batıl” ekseninde cereyan ediyor.

“Aynen çifte pasaportlu”da olduğu gibi, “hem Müslüman, hem Hıristiyan” olunur mu? Olunmaz… Ama diyalog furyasında olunuyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı, 14 Mart 2007 tarihli ve 140733 nolu kayıtlı “bir insanın hem Hıristiyan hem de Müslüman; aynen çift pasaportlu gibi olup olamayacağı”na dair soruma, “İslami hükümlere göre bir insan, aynı anda iki dine birden mensup olamaz” şeklinde cevap veriyor.

Nerden çıktı bu “çift dinlilik” demeyin. Dinler arası diyalog furyasından…

Bakınız, dinler arası diyalogu misyon edinmiş Fetullah Gülen’in öncülüğündeki vakıflar ve Zaman’ın katkılarıyla 15 Nisan 2000’de “nasıl çifte dinlilik” ortaya çıkmış:

Lester Kurtz ve Mariam (Meryem) Kurtz, Şanlıurfa’daki Dinlerarası Diyalog Sempozyumu’nun en ilginç konuklarıydı. Biri metodist protestan bir ailede büyüyüp Quaker olarak hayatını sürdürüyor, diğeri ise Müslüman…

Haham, papapaz ve müftünün huzurunda kendisini kelime–i şehadet getirerek hem Hıristiyan, hem de Müslüman’ ilan eden ve aynen çifte vatandaşlıkta olduğu gibi çifte dinli olmak istediğini ve Meryem ile evlenerek geçmişinde sahip olduğu Hıristiyan kültürle İslam kültürünü meczetmek istediğini belirten Lester…

Diyaloğun bir başka göstergesi ise Lester ile Meryem’in nikahlarıydı; haham, papaz ve müftünün huzurunda kelime–i şehadet getiren Lester kendisini, ‘hem Hıristiyan, hem de Müslüman’ ilan etti.

Hala inanamıyorsanız, internetteki şu adresten tıklayın…

http://arsiv.zaman.com.tr/2000/04/15/guncel/2.html

Diyalog namına “çifte dinlilik” tezgahlanıyor da, neden “çifte görev; hem papazlık hizmeti, hem de imamlık hizmeti bir arada” tezgahlanmasın… Bu da gerçekleştirildi.

Alanya’nın Mahmutlar Beldesi Göleviz Camii’nin “diyalogcu” imamı Osman Kömür, gayr–ı Müslim Alman kadın Gertrud Meier’in, ruhuna aynı anda İncil okuyor, Kur’an okuyor, Fatiha okutuyor. Bu işi, dinler arası diyalog kapsamında yapıyorum diyor mikrofonlara.

Diyanet İşleri Başkanlığı ise, 14 Mart 2007 tarihli ve 140422 nolu kayıtlı “Gayr–ı müslima Fatiha ve rahmet okunup okunamayacağına dair” soruma şöyle cevap veriyor:

“Nihai kurtuluş, bir dinin dışında da olabilecekse, o dinin varlığının sebebi kalmaz. Bu gerçek dinlerin temelini oluşturur. Dinlerin kendilerini tek hak din olarak kabul etmesinin gerekçesi budur.

Buna göre, her din kendi mensupları dışındaki insanların Allah’ın rahmet ve rızasından mahrum olacakları, varacakları yerin de cehennem olacağı hükmünü koyar.

O dine inananlar da tabiatıyla aynı inancı benimser. Başka inançlara mensup olarak ölen kimselerin Allah’ın rahmetinden ebedi olarak mahrum kalacaklarına inanır.

Bundan dolayı, bir din mensubunun ölmüş olan diğer bir din mensubu için Allah’ın affını dilemesi açık bir çelişki olur.

Kendini son hak din olarak sunan İslâm’ın yaklaşımı da böyledir.
İslâm, nihai kurtuluş yolunun kendisi olduğunu, başka inanç üzere ölenlerin Allah’ın rahmetinden mahrum kalacağı esasını getirir ve çağrısını bu temel prensip üzerine oturtur. Nitekim ayette, “Cehennem ehli oldukları açıkça kendilerine belli olduktan sonra, –yakınları da olsalar– Allah’a ortak koşanlar için af dilemek ne Peygambere yaraşır ne de müminlere” buyrulur (Tevbe, 113).”

Din İşleri Yüksek Kurulu’nun da altını çizdiği “İslam dini akaidine dair gerçek” bu iken; sarıklı imam, hangi akla hizmet ederek, hangi teşkilat genelgesi veya düzenlemesine göre “papazın yapması gereken işi” yapıyor. Hem papazlık, hem imamlık bir arada yapılır mı?

“Dinler arası diyalog” kapsamında bu merasimi icra ettiğini ekranlardan ifade eden mezkür imam, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın personeli midir, yoksa Vatikan’nın Dinlerarası Diyalog Sekreteryası’nın (PCID) elemanı mıdır? Kur’an–ı Kerim ve İncil’i, İslam ile Hıristiyanlığı eşitleyen ve hepsini “hak gösteren” böyle bir imamın, Alemlere rahmet Hz. Muhammed’in mihrabında ve minberinde vazife yapması dinen caiz midir, yasal olarak uygun mudur?

Papazların yapması gereken “gayr–ı Müslim’i defnetme vazifesi”ni diyalog işgüzarlığı ile üstlenen bu imamı, Diyanet İşleri Başkanlığı, hala görevde tutmayı düşünüyor mu? Diyanet, yasal bir soruşturma süreci başlattı mı?

Ben yine Diyanet İşleri Başkanlığı’na sordum; cevaplarını bekliyorum.
Mübarek Mevlid Kandilinizi tebrik eder, yüce milletimize hayırlar, insanlığa hidayet getirmesini dilerim.


http://www.diyalogmasali.com/modules.php?name=News&file=article&sid=662
 

rcpi.nesi

New member
Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz... görürsünüz ki, milleti mahveden, esir eden, harap eden kötülükler hep din elbisesi altındaki küfür ve lânetlikten gelmiştir.
 

seriqatil1

Banned
Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz... görürsünüz ki, milleti mahveden, esir eden, harap eden kötülükler hep din elbisesi altındaki küfür ve lânetlikten gelmiştir.
ya dostum atatürkün sözünü dinleseydik zaten bu hale gelmezdik .bu söz güzel atamız güzel söylemiş ama artık birilerinin harekete geçmesi lazım .fethullah gülen örgütüne birileri müdahele etmeli
 

rcpi.nesi

New member
ya dostum atatürkün sözünü dinleseydik zaten bu hale gelmezdik .bu söz güzel atamız güzel söylemiş ama artık birilerinin harekete geçmesi lazım .fethullah gülen örgütüne birileri müdahele etmeli
nasıl harekete geçeceğiz....bir şey dedinmi dinsiz, kafir, din düşmanı ilan ediyorlar.dinci fesat yapılaşmanın kaynakları belli olduğu halde kimse bu yapıları sorgulayamıyor.

din sömürüsünü kimse sorgulayamaz çünkü LAİKLİĞİN İÇİNİ BOŞALTIP UYGULANAMAZ HALE GETİRDİLER.

tehlikenin farkındamısınız!
 

Vtnsvr

New member
DİNLER ARASI DİYALOG VE BİR MÜSLÜMAN’IN HIRİSTİYAN OLUŞU

veyselturgut bildirdi: "Ramazan Ayı’ndan birkaç gün önceydi.Bir gönül dostuyla dini konular ve özel- likle oruç üzerine sohbet ediyorduk. Sohbet ettiğimiz mekan bir iş yeriydi.İçeride bulunan müşterinin bizi can kulağıyla dinlemesine memnun olmuştuk. Onun da sohbete katılmak isteyişi her halinde belli oluyordu.Üç-beş dakika bekledikten sonra “Abi siz hala orada mısınız ?” diye sordu. Bu soru karşısında biz de her halde parasının üzerini mi alamadı ya da eksik mi verdik diye şüpheye düştük ve sordum.


“Hayır” dedi. “Ben onu söylemek istemedim.Siz hala Müslüman mısınız ?”
Hayda ! Bu da nerden çıkmıştı? Tepemizden kaynar su dökülmüşe döndük. Ya- nımdaki arkadaş yumruğunu sıktı ve ayağa kalktı,vurmasına zor engel oldum.İnanın bıraksam dozer gibi ezip geçecek.Yerine oturttum ve sakin olmasını söyledim.


“Hayırdır delikanlı bu nerden icap etti ? Sen ne oldun ?”dediğimde.
“Ben Müslümanlıktan da, Türklükten de çıktım.Hıristiyan oldum.”deyiverdi.
Hayretler içerisinde şaşakalmıştık.Anadolu’nun ortasında milli ve manevi değerlerine son bağlı Kırşehir’de böyle birisiyle karşılaşacağım hiç mi hiç aklıma gel- mezdi.


“Bak delikanlı”dedim. “İnşallah bu dediklerin doğru değildir.Ancak Yüce Allah insanlara değişmeyen bir özellik vermiştir.O da insanların soyudur.Bir başka devletin vatandaşlığına geçebilirsin ama yine sana Türk uyruklu ... vatandaşı derler.Bunu hiç- bir şekilde değiştiremezsin.Bunu aklının bir köşesine yaz.Gelelim din konusuna hak din İslam dururken neden batıl olanını seçtin?Sen aklını mı kaybettin ?

“Yoo abi ben ne yaptığımı gayet iyi biliyorum.Otuz yıl Müslüman olarak yaşadım.Ekmek buldum,katık bulamadım.Katık buldum ekmek bulamadım diyeceğim ama gerçekten katığı hiç bulamadım.Mutlu bir hayatım olmadı.Oysa şimdi para hış, kadın var,içki var bol bol eğleniyorum.Hayatı yaşıyorum hayatı.”derken gözlerinin içi gülüyordu.

Tamam dedim kendi kendime,şimdi tam can alıcı yerinden yakaladım. “Gali- ba otuz yaşındasın.Senin bu yaşının üzerine artı otuz,artı otuz daha eklesek sonu ölüm değil mi?Gerçek olan öbür dünyada bu davranışının cezasını çekeceğini bilmiyor musun ?Hep cehennemde kalacaksın.Yazık değil mi?Kısacık bir ömür için geleceğini mahvediyorsun.

“Bak abi,zamanında apdest aldım,namaz kıldım,oruç tuttum.Buna rağmen hocalar bizi hep ama hep ufacık yanlışlardan dolayı cehenneme gönderiyor.Koskoca hayatında bir yıl oruç tutmazsan ya da bir yıl namaz kılmazsan cehennemde yan da yan.

Biz şimdi yanmaktan kurtulduk.Papaz efendi bize ey cemaat Hz.İsa müjdeliyor:Sizlerin Hıristiyanlığı seçmeniz cennete gitmek için yeterli sebeptir.Bizde zorluk yoktur.Yeyiniz içiniz,anlaşarak cinsel ilişkide bulununuz,hayatı doya doya yaşayınız.Yeryüzündeki bütün nimetlerden yararlanınız diyor.Bundan daha güzel ne olabilir ?”

“Batıl olan bir dinin ne hükümlerinin,ne de o,dini temsil edenlerin söyledikleri- nin geçerliliği olur.İslamiyet’in gelmesiyle diğer dinlerin varlığı ortadan kaldırılmıştır. Hıristiyanlık ta ömrünü tamamlamıştır.Ondan dolayı papazın dediklerinin hiçbir tutarlı yanı yoktur.Çünkü Hıristiyanlık denilen bir din şu anda yoktur.Yeryüzünde tek hakim din İslamiyet’tir.Bunu unutma delikanlı.”

“Sen necisin abi.”
“Hiç,ben boz bir adamım.”
“Peki sen mi daha iyi bilirsin,yoksa yukarıdakiler mi?”

İşin vehametini anlamıştım.Sözün nereye geleceğini de...Elbette ki yukarı- dakiler daha iyi bilirlerdi.Çünkü onların çoğu bu konuda ilim tahsil etmişlerdi.Üzülerek “Onlar” dedim.

“Olan bir şeyle olmayan bir şeyin diyaloğu olur mu?Sizin din adamlarınızla bizim din adamlarımız oturup diyalog yapıyorlar.Madem dinler arası diyalog var,öyley- se Hıristiyanlık ta var.Cennete gitmek için böyle bir kolay din dururken,İslamiyet’te beklemenin ve bir çok şartı yerine getireceğim diye çalışmanın ne anlamı var.”

İyi akşamlar dileyip çıkıp gitti.
İşte dinler arası diyalogun bir Müslüman’ı nerden nereye getirdiğinin en açık,en acı ve düşündürücü sonucu.

Sayın diyalogcular din değiştiren bu insan sizin eseriniz.Ne kadar öğünseniz yeridir.

İslamiyet’e ne Haçlı Seferleri,ne de misyonerlerin çalışmaları sizin kadar zarar vermemiştir.

Allah sizlerden cümle ümmeti Müslüman’ı korusun.! Amin...

Veysel TURGUT
KIRŞEHİR


"
http://www.diyalogmasali.com/modules.php?name=News&file=article&sid=666
 

Camurbskni

Banned
Ne demek!

Hem pabazlık hem imamlık takkıyeciler için çocuk oyuncağıdır,meydanlarda cihat ederler eve dönüp göbek atar çok iyi kıvırırarak yılan taş çıkarırlar ,ramazanda iman ederler 11 ay cenabet gezerler.

Takkıyeciler her türlü pisliklerini Din ile temizlemeye çalışırlar çünkü onların tanrı inançları günahları affeden pabazdan farksızdır...
 

Newwave

Altın Üye
Arkadaşlar karşılıklı Ata sözlerimizi , şarkı sözlerimizi paylaşabileceğiniz farklı bölümlerimiz mevcut

forumumuzda lütfen konu ile ilgili yorumlarda bulunalım yada ben konuyu kapatayım

siz özelden karşılıklı dilediğiniz gibi konuşun tercih sizin iyi forumlar.
 

Guyjre

New member
Bir ülkenin basbakani nasil bopun esbaskani olabiliyorsa bu insanlar icin hem papazlik hem de imamlik bir arada olabilir.
 

HTML

Üst