Mekke ve Medine 16. yüzyılda büyük bir tehlike atlatmış ve Portekizli bir amiral, Medineye girerek Hazreti Muhammedin mübarek mezarını Avrupaya kaçırmaya kalkışmıştı. Osmanlı Beyliğinin yeni kurulmuş olduğu 14. asrın ilk yıllarında, İslâmın kutsal topraklarına merkezi Kahire olan ve Haçlıları Ortadoğudan atan güçlü Memlük devleti hâkimdi. Memlükler kuvvetli bir kara ordusuna sahip olmalarına rağmen, denizcilikte zayıf kalmışlardı. Doğuya uzanan ticaret yollarını ellerine geçirmek isteyen Portekizliler, Memlüklerin denizcilikteki bu zaafından istifade ederek Arabistan Yarımadasında stratejik mevkiler elde etmeyi başardılar. Portekizli komutan Alfonso dAlbuquerque ise, 1513te daha da ileri giderek, Hazreti Muhammedin Medinedeki mezarını Hristiyan topraklarına kaçırmak gibi hain ve sinsi bir plan kurdu. dAlbuquerquein gerekçesi, Memlüklerin Kudüsteki kutsal yerleri ziyaret eden Hristiyanlardan vergi almalarıydı. Ama, Osmanlıların Memlükleri tarih sahnesinden silerek Ortadoğuya ve kutsal topraklara hâkim olmaları bu planı bozdu.
İSLÂMI SÜRME NİYETİ
Portekizliler 15. yüzyılın sonlarında Ümit Burnunu dolaşarak Hint Okyanusuna ulaşmış ve gözlerini Arabistana dikmişlerdi. Memlük Devleti, Ciddeye çıkan ve hattâ Mekke ile Medineyi bile tehdit eden Portekizlilerin ilerleyişini durduramıyordu. Hint Okyanusundaki Portekiz donanmasının kumandanı olan Alfonso dAlbuquerque, korkunç planını işte bu sırada hazırladı. Niyeti sadece peygamberin mezarını çalmak değil, Müslümanları İslamın kutsal topraklarından da sürmekti. dAlbuquerquein planı, Muhammed Yakub Mughulun Kanuni Devri Osmanlıların Hint Okyanusu Politikası ve Osmanlı-Hint Müslümanları Münasebetleri isimli eserinde şöyle anlatılır:
OSMANLI KONTROLÜ
Hindistandaki Portekiz sömürgelerini muhafaza etmek ve kuvvetlendirmek için başka bölgeler de işgal edilecek, denizlere hâkim olmak maksadıyla Hürmüz Boğazı elde tutulacak, Kızıldenizde hâkimiyet kurmak amacıyla Adene girilecekti. Nil Nehrine yeni kanallar açılarak suyun yolu değiştirilecek, böylelikle Mısıra büyük zararlar verilecek ama çok daha önemlisi, Hazreti Muhammedin Medinedeki mezarı kaçırılıp bir Hristiyan memlekete götürülecekti. Portekizli komutan, planını tatbik için 1513te harekete geçti, birçok Müslüman toprağını işgal etti ve amacına ulaşmasına Osmanlılar engel oldular. Yavuz Sultan Selimin başında bulunduğu Osmanlı ordusuyla Memlükler arasında 1516nın 2 Ağustos günü Halep yakınlarındaki Mercidabık bölgesinde yaşanan savaş Osmanlı tarafının galibiyetiyle bitince Mısır ve Suriye Yavuzun eline geçti. İslâmın kutsal toprakları da kısa bir zaman sonra yine Osmanlıların kontrolü altına girdi.
PLAN HAYAL OLDU
Bu gelişmeler, Hindistana uzanan ticaret yollarının önemli bir bölümünün Osmanlılar tarafından hâkimiyet altına alınması demekti. Arabistan Yarımadasındaki Portekiz ilerlemesi de böylelikle durduruldu, Hindistandan Avrupaya yapılan mal akışı, Türkiye üzerinden sürdürülür oldu ve Alfonso dAlbuquerquein korkunç planı da bir hayal olarak kaldı.
Murat BARDAKÇI