Hangi demokrasi?..

Vtnsvr

New member
Bekir COŞKUN
[email protected]



GÖRDÜĞÜNÜZ gibi "demokrat" sayısı bilinenden fazla.

"Parti kapatma demokrasiye uymaz" diyorlar.

Bilirsiniz, bizim toplumumuz dünyanın en demokrat(!) toplumu olduğu için, demokrasisiz yapamaz ve size saf saf sormak kalır:

"Demokrasimizin neresine uymuyor?.."

"Kapatma kısmına..."

Yazarlarımız yorumlarında "demokrasiden" söz etmeye başladılar. Aydınlar "ama demokrasinin şeyi ortadayken" diyorlar. Kızgın okurlarım mesajlarına, "Demokrasiye inanmayan senin gibi adama, aha şu bacağımı..." diye başlıyorlar...

O çenesi büyük yorumcuyu dinliyorum televizyonda, "Demokrasimiz bu ayıba layık değil" diyor.

*

Hangi demokrasi?..

Bu memlekette demokrasi oldu da mı zarar görsün?..

Seçmenlerin bir kişiye (liderlere) oy verip ama 550 kişiyi seçmiş olmaları ve kimi seçtiklerini seçtikten sonra gazetelerden öğrenmeleri miydi demokrasi?..

Halkımızın nohut ve kömür karşılığında oylarını satmaları mıydı demokrasi dediğiniz şey?..

Bir dönün bakın; demokrasinin icra edildiği yer Meclis’e; liderler daha ağızlarını açar açmaz alkışlayan kurşun askerler demokrasinin neresidir?

Ya da; demokrasilerde "dokunulmazlığın" arkasına saklanıp vurgun, soygun yapma, suç işleme özgürlüğü var mıdır siyasilerin?

Böyle midir demokrasi?..

*

İşte daha dün:

Başbakan, partisinin kapatılma kararını kendi milletvekillerine yorumlarken "Bu iş bizim oyumuzu artırır" dedi.

Ne iş?..

Söyler misiniz; suç işlemek oy mu artırır?..

Rejimi yıkmakla suçlanan bir siyasi partinin oylarının artması, dünyanın hangi adam gibi ülkesinde olabilir?..

Nasıl olur?..

*

Bu demokrasinin bu kadar kiri pası kimseyi rahatsız etmedi de, laik cumhuriyeti savunmak isteyen bir yürekli savcı sizi rahatsız etti.

İçine bu kadar rezalet sığan bir demokrasinin altına, bu sefer de cumhuriyeti yıkmak isteyenleri gizleyeceksiniz...

Peki, bu nasıl demokrasidir..
 

cemmaster

New member
Ah Bekir Coşkun ah...Kovdu seni bu Tayyip'te sen hala nasıl olurda bu ülkede kalıyorsun öyle ayıp değil mi birde yazılar yazmışsın demokrasi memeokrasi diye senin neyine?:):)

Hey demokrasiciler..Daha demokrasinin tanımını bilmeden doladınız ya ağzınıza...Söyleyin bakalım demokrasi farklı görüşteki birisini bu ülkeden kovmak mıdır?
 

siezma

Banned
bu ülke genelde ezilmişlerden yana olur.

Yani tayyyip ezilmiş gibi davranıyo ama halk bilmiyo ki asıl ezilen kendileri ve ezen de tayyip.
çiftçileri mahvetti, bütün devlet kurumlarını peşkeş çekti yetmedi işçi ve memur emeklilerinin maaşına tazminatına göz dikti evet hiç yetmedi ATATÜRK ümüzün ilkelerini değiştirmekle uğraştı.

bu ülkede hiçbir başbakan şehitlere kelle demedi, ve de hiçbir başbakan kendisini seçene ananı da al git demedi.

bu adama oy veren cahil cürebalar bu ülkeye ne kadar kötülük yaptığının farkında değil.

ha ben burda deniz baykalı övmüyorum çünkü tayyiple ikisini teraziye koysak deniz daha ağır çeker çünkü Atatürkü bu denli kullanan hiçbir siyasetçi görmedim ben
 

Vtnsvr

New member
Bekir COŞKUN
[email protected]

Din ve siz...


BAŞSAVCININ "din istismarı" iddiasını sormak için, gazeteciler Başbakan’a koştular.

Başbakan dedi ki:

"Onların kulakları vardır duymazlar, gözleri vardır görmezler, dilleri vardır hakikati söylemezler...."

(A’raf Suresi, 179’uncu ayet)

Gazeteciler bu sefer iddianameyi alıp çok mühim bir isim olan Bülent Arınç’a koştular.

Arınç onlara dedi ki:

"Ey inananlar, şunu biliniz ki ölüm bize şah damarımızdan daha da yakındır..."

(Káf Suresi, 16’ncı ayet)

*

Bir de bu arkadaşlara "dinci" diyorlar (!)

(Yukarıdaki konuşmalar ve ilgili ayetler, gazetelerin manşetlerinden alınmıştır.)

(.......)

Başbakan ve adamları konuştukları zaman, kaynak gerekiyorsa gazetecilerin anayasaya, yasalara bakmaları gerekmez mi?

Ama şimdi doğru koşuyorlar "Tefsir-i Kebir"e...

Olmadı doğru Hacı Bayram’a...

Eminim editör muhabire soruyordur:

"Başbakan ne dedi, ne dedi?..."

"Abi, Bakara Suresi, 15’inci Ayet’ten girdi, Maide Suresi 16’ıncı Ayet ile devam ederek, Nisa Suresi 35’inci Ayet ile....."

*

Aslında bizler din gibi kutsal bir duygunun, bu siyasetçilerin elinde malzeme olmaması gerektiğini anlatmak istiyoruz.

Ama nasıl anlatmalı?..

Diyelim ki en değerli eşyalarınızı nasıl özenle saklarsınız... Sevdiğiniz bir gömleği nasıl ortalıkta bırakmazsınız... Altınlarınıza nasıl özen gösterirsiniz... Anlamı olan bir çiniyi nasıl cam vitrinlerde gözünüz gibi korursunuz...

O zaman en değerli zenginliğiniz dininizin kirli-paslı siyaset meydanlarında kullanılmasına nasıl izin verirsiniz?

Bakın; kaç gündür din, siyasi bir kapatma davasının malzemesi oluverdi.

Bu sefer din gibi yüce duyguya sahip insanları, hukuk gibi bir başka yüce kavramla çatıştırmayı deniyorlar.

Buna izin vermeyin.

Böyle midir sizin dine saygınız?..
 

HTML

Üst