peace_346
New member
- Katılım
- 2 Eki 2005
- Mesajlar
- 1,820
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 35
Gripteki gibi halsizlik, ateş ve baş ağrısının yanında, öksürürken “Ciğerlerim sökülüyor” diyorsanız, sorun ciddi demektir. Hele bir de balgam çıkartıyorsanız, karşınızda gripten çok daha tehlikeli bir dert vardır...
Gripteki gibi halsizlik, ateş ve baş ağrısının yanında, öksürürken “Ciğerlerim sökülüyor” diyorsanız, sorun ciddi demektir. Hele bir de balgam çıkartıyorsanız, karşınızda gripten çok daha tehlikeli bir dert vardır... Zatürre, gribin hırpaladığı vücuda amansız saldırır. Kurban yaşlı ya da çocuksa ve müdahale edilmezse, acımaz öldürür
Gribin zemin hazırladığı en tehlikeli hastalıklardan biri de zatürre. Hiç hafife almayın. Zira dünyada en öldürücü ilk 5 hastalık arasında bu illet var. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Semra Çalangu, “Enfeksiyon hastalıkları içindeyse bir numaralı ölüm sebebi zatürre” diyor.
Grip soğuk algınlığıyla, nezleyle, menenjitle karıştırılabilir demiştiniz. Peki ya başka hocam?
Zatürreyle hem karışabilir, hem de kendisi zatürreye zemin hazırlayabilir.
Ben atlattım ve çektiklerimi hatırlamak istemiyorum. Hayatımda hiç bu kadar terlememiş ve ölüme yaklaştığımı hissetmemiştim... Benden sonra babam da yakalandı. Ama o ayakta atlattı...
Babanızın atlatması çok iyi. Çünkü zatürre yaşlılarda ve çocuklarda çok tehlikeli. Tıpkı menenjit gibi ölümcül bir hastalık ve hasar bırakmaz, öldürür. Özellikle yaşlıları, altta yatan bir hastalığı olanları... Grip zatürreyle karıştığı gibi, bu ölümcül hastalığa zemin de hazırlayabilir. Çünkü, grip virüsü solunum yoluyla vücuda girer ve solunum sisteminin koruyucu mekanizmasını bozar.
Koruyucu mekanizma nedir?
Vücut mikropları dışarıya atmak için koşullanmıştır. Burun yoluyla aldığımız hava önce burnun içindeki tüylere takılır. Eğer bu havanın içersinde yabancı cisimler, yabancı partiküller varsa, bunları dışarıya atmak üzere, refleks olarak öksürük mekanizması devreye girer. Eğer mikrop burun deliklerinde kaldıysa, insanın burnu hafif karıncalanır, kaşınır, sulanır ve bizim o görmediğimiz milimetrik, mikrometre çapındaki küçük partiküller dışarı atılır. İşte grip virüsü bu yapıyı bozar. Tüylerin, solunum salgılarının yapısını bozduğu gibi öksürük, aksırık refleksini de bozar ve mikroplara karşı adeta cevapsız bir hale getirir vücudu. O zaman zatürre mikrobu da fırsatı yakalar ve solunan havayla akciğerlere girer. Hem zatürre yapar, hem de başka hastalıklara neden olur.
Mesela...
Daha önce insanın sinüziti olmasa bile burnun komşu boşluklarına geçip sinüzit yapabilir. Çocuklarda orta kulak iltihabı yapabilir. Menenjit yapabilir...
Yani zatürre mikrobuna bağlı menenjit olabilir mi?
Olur.
Peki zatürrenin belirtileri neler?
Aynı gripte ve menenjitte olduğu gibi yüksek ateş. Genellikle 38.5 derecenin üstü; 39-40 derece ateş. Ayrıca öksürük vardır. Öyle bir öksürük ki, ‘Sanki ciğerlerim sökülüyor’ diye tanımlar hasta. Sırt ve yan ağrısı vardır. Özellikle derin nefes alırken veya öksürürken...
Sırt ve yan ağrısı olmayabilir de ama değil mi?
Tabii... Zatürre de öksürük ve ateş olması yüzünden yine griple karıştırılabilir. Ama kişi balgam çıkartıyorsa zatürreyi daha çok düşünmek gerekir. Gripte öksürük vardır ama kuru öksürüktür. Balgam çıkarma yoktur. Gripli bir hasta öksürüyorken eğer balgam çıkarmaya başladıysa ‘Eyvah zatürree oldu galiba’ demek gerekir.
Zatürrede tanı nasıl konur?
Hem muayeneyle, hem de akciğer filmiyle...
Ne görüyorsunuz filmde?İçi hava dolu olması gereken akciğerlerin havalanmasının azaldığını... Yani zatürrenin tutulduğu yeri, iltihapla tıkandığı için havasız, daha koyulaşmış bir şekilde görüyoruz.
Benim doktorum Ayşe Baturalp, akciğerleri steteskopla dinlerken karda yürür gibi bir ses duyulduğunu söylemişti...
Doğru. Hakikaten de steteskopla dinlediğimiz zaman karda yürüme sesine benzer ‘çıtır çıtır’ bir ses duyuyoruz.
Bu ses neden olur?
Akciğer dokusunun içinde biriken akciğer sıvısı dışarı atılamıyor. O biriken sıvı, hava girerken titreşiyor, hava çıkarken yine titreşiyor. Nefes alıp verirken çıtır çıtır bir ses çıkıyor bu yüzden.
Zatürrede yaşlılar ve çocuklar risk altında dediniz. Ya başka?
Dediğim gibi en riskli grup çocuklar ve yaşlılar. Bir de altta yatan bir hastalığı olanlar. Şeker, kalp hastalığı, böbrek hastalığı, siroz, kanser gibi... Özellikle kanserli hastaların büyük çoğunluğunda ölüme sebep pnömonidir, yani zatürredir. Kanserli hastalar kemoterapi aldıkları için ya da radyoterapi gördükleri için direnci zaten zayıflamış kişilerdir. Bu kişilerde zatürre çok öldürücü olur. Çünkü zatürre mikrobu vücuda girdiği zaman zaten iyi kötü idare eden vücudun savunma sistemini bozar. İşte ‘Şimdiye kadar kanser iyiye gidiyordu. Bir ateşlendi öldü’ dediğimiz ölümlerde sebep hep zatürredir.
Peki zatürreye yakalanmamak için ne yapılmalı?
Altta yatan hastalığı olanlara, kanserlilere, organ nakli olanlara, kronik bronşiti olanlara mutlaka zatürre aşısı olmalarını tavsiye ediyoruz. Bu aşının grip aşısı gibi her yıl yapılması da gerekmiyor. En az 5 yıl koruyuculuğu var.
Zatürre geçirenlere de aşı öneriyor musunuz?
Tabii... Çünkü zatürre geçirmek bağışıklık kazandırmaz. Geçirenler tekrar tekrar zatürreye yakalanabilirler.
Niye?
Zatürre mikropları bir tane değil. Aynı aileden en az 23 pnömokok tipi var. Yani birini geçirseniz 22’sine karşı duyarlı oluyorsunuz. Ama zatürre aşısı, bütün bu 23 pnömokok tipinin hepsine karşı bağışıklık kazandırıyor. O nedenle zatürre geçirmiş olanlar da aşı olabilir. Ama özellikle 65 yaş üstündeki yaşlılar mutlaka zatürre aşısı olmalı. Bir de altta zatürreye yatkınlık yaratacak bir hastalığı olanlar, yani kanser, kronik bronşit, şeker, böbrek hastalığı gibi...
Peki çocuklar?
Bir yıl önce sadece çocuklarda kullanılmak üzere piyasaya verilmiş bir zatürre aşısı var. Bu aşı diğer çocukluk çağı aşıları gibi doğumdan sonra 2’nci, 4’üncü ve 6’ncı aylarda yapılıp, bir yaşından sonra da tekrarlanıyor. Yani bebek 4 kere aşılanıyor. Ve bu aşı çok uzun süre, yıllarca pnönomoni mikrobuna karşı koruyor. Üstelik sadece zatürreye karşı değil, zatürre mikrobuyla meydana gelen orta kulak iltihabı ve sinüzite karşı da koruyor.
Menenjite karşı da koruyor mu?
Evet. Ama bütün menenjitlere karşı değil. Çünkü menejitin birkaç etkini var. Zatürre mikrobu sadece bir tanesi.
Zatürre hasar bırakır mı?
İyi tedavi edilirse bırakmaz. Zatürrede, ‘Ölen ölür kalan sağlar bizimdir.’ Yani insan ya ölür ya kurtulur. Tabii bu yaş grubuna ve altta yatan bir hastalık olup olmadığına da bağlıdır. Eğer altta yatan hastalık yoksa, hasta uç yaşlarda, yani çocuk ya da çok yaşlı değilse tedaviyle kurtulmanın mümkün olması lazım. Ama altta yatan bir hastalık varsa ve tedavi edilmezse zatürreden ölüm yüzde 100’dür.
Yani zatürre kendi kendine bırakılırsa iyileşmez...
Maalesef... İnsan ancak ölerek kurtulur.
Gripteki gibi halsizlik, ateş ve baş ağrısının yanında, öksürürken “Ciğerlerim sökülüyor” diyorsanız, sorun ciddi demektir. Hele bir de balgam çıkartıyorsanız, karşınızda gripten çok daha tehlikeli bir dert vardır... Zatürre, gribin hırpaladığı vücuda amansız saldırır. Kurban yaşlı ya da çocuksa ve müdahale edilmezse, acımaz öldürür
Gribin zemin hazırladığı en tehlikeli hastalıklardan biri de zatürre. Hiç hafife almayın. Zira dünyada en öldürücü ilk 5 hastalık arasında bu illet var. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Semra Çalangu, “Enfeksiyon hastalıkları içindeyse bir numaralı ölüm sebebi zatürre” diyor.
Grip soğuk algınlığıyla, nezleyle, menenjitle karıştırılabilir demiştiniz. Peki ya başka hocam?
Zatürreyle hem karışabilir, hem de kendisi zatürreye zemin hazırlayabilir.
Ben atlattım ve çektiklerimi hatırlamak istemiyorum. Hayatımda hiç bu kadar terlememiş ve ölüme yaklaştığımı hissetmemiştim... Benden sonra babam da yakalandı. Ama o ayakta atlattı...
Babanızın atlatması çok iyi. Çünkü zatürre yaşlılarda ve çocuklarda çok tehlikeli. Tıpkı menenjit gibi ölümcül bir hastalık ve hasar bırakmaz, öldürür. Özellikle yaşlıları, altta yatan bir hastalığı olanları... Grip zatürreyle karıştığı gibi, bu ölümcül hastalığa zemin de hazırlayabilir. Çünkü, grip virüsü solunum yoluyla vücuda girer ve solunum sisteminin koruyucu mekanizmasını bozar.
Koruyucu mekanizma nedir?
Vücut mikropları dışarıya atmak için koşullanmıştır. Burun yoluyla aldığımız hava önce burnun içindeki tüylere takılır. Eğer bu havanın içersinde yabancı cisimler, yabancı partiküller varsa, bunları dışarıya atmak üzere, refleks olarak öksürük mekanizması devreye girer. Eğer mikrop burun deliklerinde kaldıysa, insanın burnu hafif karıncalanır, kaşınır, sulanır ve bizim o görmediğimiz milimetrik, mikrometre çapındaki küçük partiküller dışarı atılır. İşte grip virüsü bu yapıyı bozar. Tüylerin, solunum salgılarının yapısını bozduğu gibi öksürük, aksırık refleksini de bozar ve mikroplara karşı adeta cevapsız bir hale getirir vücudu. O zaman zatürre mikrobu da fırsatı yakalar ve solunan havayla akciğerlere girer. Hem zatürre yapar, hem de başka hastalıklara neden olur.
Mesela...
Daha önce insanın sinüziti olmasa bile burnun komşu boşluklarına geçip sinüzit yapabilir. Çocuklarda orta kulak iltihabı yapabilir. Menenjit yapabilir...
Yani zatürre mikrobuna bağlı menenjit olabilir mi?
Olur.
Peki zatürrenin belirtileri neler?
Aynı gripte ve menenjitte olduğu gibi yüksek ateş. Genellikle 38.5 derecenin üstü; 39-40 derece ateş. Ayrıca öksürük vardır. Öyle bir öksürük ki, ‘Sanki ciğerlerim sökülüyor’ diye tanımlar hasta. Sırt ve yan ağrısı vardır. Özellikle derin nefes alırken veya öksürürken...
Sırt ve yan ağrısı olmayabilir de ama değil mi?
Tabii... Zatürre de öksürük ve ateş olması yüzünden yine griple karıştırılabilir. Ama kişi balgam çıkartıyorsa zatürreyi daha çok düşünmek gerekir. Gripte öksürük vardır ama kuru öksürüktür. Balgam çıkarma yoktur. Gripli bir hasta öksürüyorken eğer balgam çıkarmaya başladıysa ‘Eyvah zatürree oldu galiba’ demek gerekir.
Zatürrede tanı nasıl konur?
Hem muayeneyle, hem de akciğer filmiyle...
Ne görüyorsunuz filmde?İçi hava dolu olması gereken akciğerlerin havalanmasının azaldığını... Yani zatürrenin tutulduğu yeri, iltihapla tıkandığı için havasız, daha koyulaşmış bir şekilde görüyoruz.
Benim doktorum Ayşe Baturalp, akciğerleri steteskopla dinlerken karda yürür gibi bir ses duyulduğunu söylemişti...
Doğru. Hakikaten de steteskopla dinlediğimiz zaman karda yürüme sesine benzer ‘çıtır çıtır’ bir ses duyuyoruz.
Bu ses neden olur?
Akciğer dokusunun içinde biriken akciğer sıvısı dışarı atılamıyor. O biriken sıvı, hava girerken titreşiyor, hava çıkarken yine titreşiyor. Nefes alıp verirken çıtır çıtır bir ses çıkıyor bu yüzden.
Zatürrede yaşlılar ve çocuklar risk altında dediniz. Ya başka?
Dediğim gibi en riskli grup çocuklar ve yaşlılar. Bir de altta yatan bir hastalığı olanlar. Şeker, kalp hastalığı, böbrek hastalığı, siroz, kanser gibi... Özellikle kanserli hastaların büyük çoğunluğunda ölüme sebep pnömonidir, yani zatürredir. Kanserli hastalar kemoterapi aldıkları için ya da radyoterapi gördükleri için direnci zaten zayıflamış kişilerdir. Bu kişilerde zatürre çok öldürücü olur. Çünkü zatürre mikrobu vücuda girdiği zaman zaten iyi kötü idare eden vücudun savunma sistemini bozar. İşte ‘Şimdiye kadar kanser iyiye gidiyordu. Bir ateşlendi öldü’ dediğimiz ölümlerde sebep hep zatürredir.
Peki zatürreye yakalanmamak için ne yapılmalı?
Altta yatan hastalığı olanlara, kanserlilere, organ nakli olanlara, kronik bronşiti olanlara mutlaka zatürre aşısı olmalarını tavsiye ediyoruz. Bu aşının grip aşısı gibi her yıl yapılması da gerekmiyor. En az 5 yıl koruyuculuğu var.
Zatürre geçirenlere de aşı öneriyor musunuz?
Tabii... Çünkü zatürre geçirmek bağışıklık kazandırmaz. Geçirenler tekrar tekrar zatürreye yakalanabilirler.
Niye?
Zatürre mikropları bir tane değil. Aynı aileden en az 23 pnömokok tipi var. Yani birini geçirseniz 22’sine karşı duyarlı oluyorsunuz. Ama zatürre aşısı, bütün bu 23 pnömokok tipinin hepsine karşı bağışıklık kazandırıyor. O nedenle zatürre geçirmiş olanlar da aşı olabilir. Ama özellikle 65 yaş üstündeki yaşlılar mutlaka zatürre aşısı olmalı. Bir de altta zatürreye yatkınlık yaratacak bir hastalığı olanlar, yani kanser, kronik bronşit, şeker, böbrek hastalığı gibi...
Peki çocuklar?
Bir yıl önce sadece çocuklarda kullanılmak üzere piyasaya verilmiş bir zatürre aşısı var. Bu aşı diğer çocukluk çağı aşıları gibi doğumdan sonra 2’nci, 4’üncü ve 6’ncı aylarda yapılıp, bir yaşından sonra da tekrarlanıyor. Yani bebek 4 kere aşılanıyor. Ve bu aşı çok uzun süre, yıllarca pnönomoni mikrobuna karşı koruyor. Üstelik sadece zatürreye karşı değil, zatürre mikrobuyla meydana gelen orta kulak iltihabı ve sinüzite karşı da koruyor.
Menenjite karşı da koruyor mu?
Evet. Ama bütün menenjitlere karşı değil. Çünkü menejitin birkaç etkini var. Zatürre mikrobu sadece bir tanesi.
Zatürre hasar bırakır mı?
İyi tedavi edilirse bırakmaz. Zatürrede, ‘Ölen ölür kalan sağlar bizimdir.’ Yani insan ya ölür ya kurtulur. Tabii bu yaş grubuna ve altta yatan bir hastalık olup olmadığına da bağlıdır. Eğer altta yatan hastalık yoksa, hasta uç yaşlarda, yani çocuk ya da çok yaşlı değilse tedaviyle kurtulmanın mümkün olması lazım. Ama altta yatan bir hastalık varsa ve tedavi edilmezse zatürreden ölüm yüzde 100’dür.
Yani zatürre kendi kendine bırakılırsa iyileşmez...
Maalesef... İnsan ancak ölerek kurtulur.