Bu halının tamamında 10 tane kasım çiçeği ve 1938 yılını işaret eden hayvan figürü de var biraz daha detayla açıklama.... PERA PALASTA GİZEMLİ BİR HALI Pera Palası farklı kılan ne görkemli eşyaları, ne de dönemine göre ileri sayılan teknolojik donanımı.
Kurulduğu günden beri birçok ünlü misafiri ağırlayan ve birçok tarihi karara tanıklık eden otelin şimdiye kadarki en önemli konuğu olan Atatürkün bugün müze haline getirilen odasında bulunan ve hala motiflerindeki gizemi açıklanamayan Hint halısı. Taksim, Tepebaşında Fransız mimar Alexander Valley tarafından 1892 yılında inşa edilen Pera Palas Hotel 130 yılı bulan geçmişiyle sadece bir otel değil adeta bir müze olma özelliği taşıyor.
Otel ilk yapıldığında, zamanın en görkemli ve değerli eşyalarıyla döşenmiş. Şimdi hepsi antik değer taşıyor ve hiç biri yerinden oynamamış durumda. Pera Palas yapıldığı yılların en yeni teknolojisi ile donatılmış bir otel. O günler için büyük bir lüks sayılacak elektrik ve içinde oturabileceğiniz kadife kaplı bir sıra olan asansörü bile oteli kendi döneminde sıradışı bir yer yapmaya yetiyor. Fakat yine de Pera Palası farklı kılan ne görkemli eşyaları, ne de dönemine göre ileri sayılan teknolojik donanımı. Kurulduğu günden beri birçok ünlü misafiri ağırlayan ve birçok tarihi karara tanıklık eden otelin şimdiye kadar ki en önemli konuğu olan Atatürkün bugün müze haline getirilen odasında bulunan ve hala motiflerindeki gizemi açıklanamayan Hint halısı.
Batılı müşteriler için inşa edilen otel Pera Palas, ünlü Orient Expressin (Şark Ekspresi) müşterilerini İstanbulda ağırlamak amacıyla inşa edildi. 19. yüzyıl sonlarında Avrupalı soyluların çok rağbet ettiği bu ünlü trenin müşterilerine, İstanbula geldiklerinde kalabilecekleri kaliteli bir otel bulunamıyordu. Wagon-Litsnin kurucusu Georges Nagelmackers, 1892 yılı başlarında Compagnie Internationale des Grands Hotels adlı bir şirket kurdu. Amaç, Orient Expressin güzergâhı üzerindeki kentlerde Palace Hoteller oluşturmaktı. Bu nedenle Grande Rue de Perada bir boş alan arandı. Bölgedeki tek boş yer, bugünkü Pera Palasın bulunduğu eski mezarlıktı. Yapım bittikten sonra otele Pera Palace adı verildi ve 1892nin eylül ayı içinde sessiz sedasız hizmete girdi.
Dönemin geçerli uluslararası otel mimarlığının tasarım ilkelerini, abartılara kaçmadan yansıtan dokuz katlı otelin oldukça hantal kitlesi; neo-klasik cephe düzenlemeleriyle zenginleştirilmiş. Dört yönde yerleştirilen odalar, beş kat boyunca yükseltilen, ortadaki büyük aydınlığın çevresine sıralanmış lüks mobilyalarla donatılmışlar. Atatürkün Odası ve gizemli Hint Seccadesi Hizmete girdiği günden beri birçok önemli isme ev sahipliği yapan Pera Palas Otelinin kuşkusuz en önemli misafiri Mustafa Kemal Atatürk. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Atatürk, 1915-1937 yılları arasında birçok kez Pera Palasta konaklamıştır. 101 numaralı bu oda halen müze olarak muhafaza edilmektedir.
1. Dünya Savaşı sonunda İstanbulun işgali sırasında Atatürk, annesinin Beşiktaş Akaretlerdeki evi işgal kuvvetlerince gözetim altında olduğu için, Pera Palasın birinci katındaki 101 nolu odada sık sık kalır. Bu odada fikir arkadaşlarıyla buluşur ve durum değerlendirmesi yapılırdı . Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunun tohumları bu odada atılır. Cumhuriyetin ilanından sonra yabancı konuklarını Dolmabahçenin yanı sıra Pera Palasın birinci katındaki 101 numaralı odasında da ağırlayan Atatürkün bugün müze olarak kullanılan odasında içlerinde; manevra gözlüğü, okuma gözlüğü, diş fırçası, diş tozu, çatal, bıçak, elbise fırçası, çay fincanı, kahve fincanı, mahmuz, takim elbise, markalı iç çamaşırları, muhtelif şapkalar, pijama ve terlikleri bulunan 37 parça özel eşyası sergileniyor. Ancak, odadaki en ilginç eşya kimliği hâlâ bilinmeyen Hintli bir mihracenin Atatürke armağan ettiği, değerli taşlarla ve altın sırma ipliklerle süslü ipek bir seccade.
Seccadedeki saat motifinin anlamı 1929 yılında, bir Hint mihracesi, Atatürkle görüşmek ister ve randevu için Cumhurbaşkanlığına müracaat eder. Bu isteği kabul edilen mihrace, görüşmeden sonra Atatürke Hint işi ipek bir seccade hediye eder. Bu armağan, Atatürkün İstanbula geldiğinde sıklıkla ikamet ettiği Pera Palastaki 101 numaralı odaya gönderilir. 1938 yılına kadar sıradan bir ipek seccade olan mihracenin armağanı, Atatürkün vefatından sonra gizemli bir hal alır. Araştırmacılar seccadenin üzerinde çok ilginç motifler olduğunu fark ederler. Seccadedeki 20 santimetre çapındaki saat motifi Atatürkün beyin ölümünün gerçekleştiği zaman olan 9:07yi göstermektedir. Şaşkınlık yaratan gizem araştırmacılara göre bununla da sınırlı değildir.
Seccadede yanyana sıralanmış on kasımpatı çiçeği ise, Atatürkün ölüm tarihi olan 10 Kasımı çağrıştırır. Bu gün gizemini hala koruyan seccade Atatürkün müzeye çevrilen odasının duvarına asılarak muhafaza edilmektedir. Pera Palasın önemli konukları Uzun yıllar boyunca İstanbulun en ünlü, en lüks oteli olma özelliğini sürdüren otelde, Cumhuriyet döneminde salonlarında balolar düzenlenmiş, yabancı konuklar ağırlanmıştır. Bunların dışında İstanbula gelen dünya çapında birçok isminde konaklamak için ilk terciği ettiği otelin misafir listesinde Ernest Hemingway, Agatha Christie, VIII. Edward, Kral Zogo, Maria Callas, Jacqueline Kennedy gibi isimler bulunuyor. Günümüzde Pera Palas Şu an kapalı olan ve Beşiktaş grubuna ait Beşiktaş Turizm Yatırımları A.Ş tarafından Anıtlar Yüksek Kurulunca uygun görülecek şekilde, aslına uygun kalınarak restore edilmeye başlanan otel yeniden misafirlerini ağırlamak için gün sayıyor.
alıntı