Gişe rakamlarının değerlendirmesi

kent55

Süper Moderatör
Süper Moderatör
Katılım
23 May 2008
Mesajlar
31,409
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
ѕαмѕυηѕρσя



Ziyadesiyle hareketli ve sıkışık bir hafta sonunu daha geride bıraktık. Öyle ki geçtiğimiz hafta sonu tam 9 yeni film vizyona girdi. Biz bunlardan sadece 8 tanesinin performansına mazhar olabildik, ama olsun. 9-11 Nisan döneminden bu yana böyle bir galeyana, ancak şimdi tanık olabiliyoruz. Öte yandan ilk 3’ün yine tecrübeli isimlerden oluştuğunu söylemeden de geçmeyelim. Yani bazıları bu sıkışmada öyle kötü ezildi ki, sormayın gitsin.



HER ATTIĞINI VURAMAZSIN



“Av Mevsimi” vizyondaki 3. haftasında da liderliği elinde tuttu. 137 ekran kaybetmesine rağmen seyirci sayısında sadece %33 düşüş yaşayan film, 239.012 bilet yapmayı başardı. Ayrıca filmin hafta sonundaki bilet ortalaması 9,6 lirada 9,9 liraya fırladı. Aslına bakılırsa haftalar geçtikçe önce kaliteli ve pahalı salonlar filmleri terk eder. Bu da haliyle ortalama bilet fiyatlarını aşağı çeker. “Av Mevsimi” bu performansıyla adeta fiziğe meydan okuduğunu ifade etmek gerekiyor. Öte yandan filmin toplam seyirci sayısı henüz 1,5 milyonu aşamadı, hala daha 1 milyon 453 binlerde seyrediyor. Kısacası son iki haftaki performansı biraz göz doldursa da, filmin 2 milyonu çok fazla aşamayacağı aşağı yukarı belli olmuş durumda. Sinema sezonu açıldı, “Av Mevsimi” başladı, lakin film işi bu. Her attığını vuramazsın! Zaten her attığını vurana avcı değil, palavracı derler…



TURİST MEMNUNİYETİNİ DÖVİZLE AÇIKLAR!



“Turist” (The Tourist) ikinci haftasında da podyumdaki ikinciliğini kaybetmedi. 110 kopyasından hiç fire vermeden salon başına tam 708 bilet yapan film, hafta sonunu 77.879 seyirciyle kapatmayı başarıyor. Daha önce de ifade etmeye çalıştığım gibi 110 kopya “Turist” için çok düşük bir rakam. Şu ana kadar 246.346 bilet yapmayı başaran filmin 50-60 salonu daha olsaydı, bu rakam kesinlikle 350 bine dayanmıştı. “Turist memnuniyetini dövizle açıklar” diye tuhaf bir slogan hatırlıyorum. Filmin hasılatına bakılırsa, bu “Turist” pek hoşnut ayrılmayacak memleketten galiba.



ŞAFAK SÖKMESİ



“Narnia Günlükleri: Şafak Yıldızının Yolculuğu” (The Chronicles of Narnia: The Voyage of the Dawn Treader) aşama kaydediyor ve ikinci haftasında kendini podyuma atmayı başarıyor. Havaların soğumaya başlaması bunda en önemli etken. Zira “Narnia” çocuklara yönelik bir film ve hafta içinde dersler, kitaplar arasında boğulan çocukları aileler, en kolay yoldan bu tip filmlerle ödüllendirmeye başladılar. “Şafak Yıldızı”nın kaybettiği 4 salona rağmen 57.253 bilet yapması, yani seyircisinin sadece %6,8’ini yitirmesi bunun en keskin göstergesi zaten. Öte yandan film hala daha 150 bin seyirciyi aşamamış durumda. Gelecek hafta filmin 30-40 kopya birden kaybetmesi işten bile değil. Kısacası artan bu performansa rağmen filmin 250 bine ulaşması hala daha zor görünüyor.



NEREYE BASSAM AYAĞA GELİYOR…



Haftanın yenilerinden ilki 4. sırada karşımıza çıkıyor. “Çakallarla Dans” 147 kopyayla girdiği vizyon yarışının ilk 3 gününde, salon başına 327 kişiyle toplam 48.049 bilet satmaya başarıyor. Kopya sayısına ve girdiği döneme baktığımızda bu performans yabana atılır gibi değil. 9,4 liralık ortalama bilet fiyatıysa bir yerli yapım için gayet tatminkar. Sonuçta “Çakallarla Dans”ın 200 bini aşması hiç de şaşırtıcı olmayacaktır.

4 ayağı olan bir mahlukla dans etmek zor zanaat olsa gerek. Nereye bassan ayağa gelir. Sonuçta “Ay dikkatli olsana biraz” diye azar işitsen neyse, direk gıdıktan alırsın azı dişini. Belkide o asık surata tahammül etmektense, koparılmak daha iyidir, bilemedim şimdi…



ROMANTİK YAPINCA HEP KOMİK OLUYOR



9 film vizyona girer de, aralarında bir tane romantik komedi olmaz mı? “Başımıza Gelenler” (Life As We Know It) 72 kopyayla girdiği hafta sonundan 26.706 biletle 6. sırada çıkıyor. Film 100 bin bariyerini ulaşabilir, ama 72 kopyayla daha fazlasını yapması mümkün görünmüyor.



SULTANIN GÖZYAŞI



“Sultanın Sırrı” haftanın bir başka yerli yapımı. 154 ekranla gösterime sunulan film, salon başına sadece 116 bilet yapabiliyor ve 17.801 kişiyle ancak 7. sırayı alıyor. Ortalama 8.8 lirada ekran başına 116 bilet, filmin yapımcılarını bir hayli mutsuz etmiş olsa gerek. Tüm pazarlama stratejinizi, hayatı B sınıfı filmlerde oynayarak geçmiş bir ecnebinin üzerine kurarsanız olacağı budur işte.



DANS ETMEK DELİKANLIYI BOZAR MI?



Geçtiğimiz hafta sonuna kısaca “Çakal”ların zamanı desek yeridir. Listemizin 8. sırasındaki “Çakal” diğerleri gibi dans edebiliyor mu bilemiyorum, ama en azından bir iki sallanması şart. Zira 81 kopyayla vizyona giren film, ilk 3 gününde sadece 15.634 kişi tarafından seyredilmiş durumda. Dans etmek delikanlıyı bozar, en fazla ayağımla ritm tutarım ben dersin demesine de, adamı tutmazlar o mekanda sonra. Takvim sıkışık, kopya sayısı az, reklam neredeyse yok. Sadece eleştirmenlerin güzel sözleriyle olmuyor bu işler. İşin garibi kötü sözleriyle de olmuyor.

Film yapmakla yemek yapmak birbirine çok benzer. Sunum profesyonel değilse, yemeğini sadece elinin lezzetini bilen sınırlı bir zümreye, ucuz fiyattan yedirebilirsin. Ne yazık ki “Çakal” 80 bini bile aşamayacak.



FODEPAR



Listemizin 13. sırasında yaramaz bir kızımız yer alıyor. Daha önce orasına burasına kertenkelebekler çiziktirten Lisbeth, bu sefer de ateşle oynamaya başlamış. “Ateşle Oynayan Kız” (The Girl Who Played with Fire) 27 kopyayla girdiği hafta sonundan, 3.776 biletle çıkabiliyor. Halbuki serinin ilk filmi olan “Ejderha Dözmeli Kız” bundan 4 ay önce ilk 3 gününde, 7.563 bilet yapmayı başarabilmişti. “Ateşli Kız” selefinin 44.658 biletlik performansına ulaşabilirse, yılın deparını gerçekleştirmiş olur. Yani belki de kızımızı çok fazla eleştirmemek gerekiyor. O deparı bir yeri yanmadan kimse atamaz.



ŞENLİK Mİ? MASAL MI? KABUS MU?



“Şenlikname: Bir İstanbul Masalı” hafta sonunun belki de en şanssız filmi. 32 kopya bastırmasına rağmen, 3 gün boyunca sadece 811 kişi tarafından seyredilen film, ne yazık ki ancak 21. sıraya kadar yükselebiliyor. Film bu performansla değil yapım giderlerini, kopya maliyetini bile karşılayamaz.



TESLİM BAYRAĞI



Sadece 5 kopyayla gösterime giren “Teslimiyet,” 3 günde yaptığı 537 biletle 27. sırada yer alıyor. Burada yorum yapmaya hacet yok, işin iyi tarafına bakmak daha doğru olur. Listemizde 50 film vardı bu hafta. Eğer “Teslimiyet” 537 kişiyle 27. olabilmişse, siz varın düşünün aşağının halini.



APAÇIK CEHENNEM



“Karanlık Cennet” (L'autre Monde) hafta sonu gösterime giren son filmdi. 5 kopyayla vizyona iteklenen film, sadece 451 izleyici buluyor ve 28. sırada kalıyor.

Fotoğraf, görüntü işleriyle uğraşanlar bilir. Bazen elinize o kadar karanlık bir resim gelir ki, “photoshop”ta saatlerce uğraşın ortaya işe yarar bir şey çıkmaz. Zira resimde yeterince veri yoktur. Bu tablo da aynen öyle. Yorum yapabilecek veri yok.

Fatih Enes







 
Geri
Üst