neb34
Banned
- Katılım
- 20 Nis 2007
- Mesajlar
- 1,110
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Hürriyet'in Başbakan Erdoğan'ın Davos'taki çıkışına verdiği tepki tartışılıyor. Ertuğrul Özkök'ün "Aydın Doğan'ın düşüncesi gazeteyi bağlamaz" şeklindeki açıklaması akla Doğan Yayın Holding'in Alman ortağı Axel Springer'ı getirdi. Çünkü Yahudi sermayeli Axel'in sahibi olduğu Alman Bild gazetesi, Erdoğan'ı Yahudi Düşmanlığı yapmakla suçlayan gazetelerin başında geliyor. Bunun da nedeni Axel'in yayın ilgileri mi?
Erdoğan davranışı batı basınında fazla tepki görmezken, Bild'in Erdoğan'ı Yahudi Düşmanı gibi göstermesini değerlendiren Fatih Altaylı, önemli bir noktayı hatırlatıyor...
Altaylı, gazetenin bağlı bulunduğu kuruluş olan Axel Springer'in yayın ilkelerinin üçüncü maddesine dikkat çekiyor. Fatih Altaylı, Doğan Grubu’nun en büyük yabancı ortağı olan Axel Springer'in yayın ilkelerinden birinin de “İsrail’in çıkarlarını Dünya üzerinde korumak” olduğunu yazdı.
Benzer bir değerlendirmeyi 5 yıl önce Fehmi Koru da yapmıştı.
Fehmi Koru da, Taha Kıvanç adıyla yazdığı 13 Aralık 2003 tarihli Kulis yazısında Axel Springer'le ilgili şu değerlendirmeyi yapmıştı.
"Axel Springer grubu varlığını işgal yönetimine borçlu ve kendisine verilen izin belgesinde çerçevesi çizilmiş yayın ilkelerini o gün bugündür koruyor. Daha önce gizli tuttuğu ilkeleri grubun kurucusu 1967 yılında bir anayasa metni gibi çalışanlara iletmişti; duvarın yıkıldığı yıl (1990) ve ardından 2001, 2003, 2004 tarihlerinde küçük değişiklikler yapıldı, ama temel ilkeler hâlâ korunuyor…
Beş temel ilkesi var Axel Springer grubunun: 1. Batılı uluslar ailesine mensup Almanya'da özgürlük ve hukuku üstün tutmak; 2. Yahudiler ile Almanların uzlaşmalarını teşvik etmek, İsrail Devleti'nin hayati haklarını desteklemek; 3. Atlantik İttifakı'nı desteklemek, özgür ulusların ortak değerleri konusunda ABD ile dayanışma içerisinde bulunmak; 4. Siyasî aşırılıkların her çeşidini reddetmek; sosyal pazar ekonomisi ilkelerini üstün tutmak…" (Taha Kıvanç 13 Aralık 2003
ŞİMDİ DE FATİH ALTAYLI'NIN YAZISINI OKUYALIM!
Bild'den sert eleştiriler
Başbakan Erdoğan’ın Davos’taki sözleri ve Gazze yanlısı tavrı sonrasında Batı medyasında “Nispeten” bir hoşgörü hakim. Beklendiği kadar sert eleştiriler yapılmıyor.
İsrail’in Gazze’deki aşırı sert tutumu, Başbakan Erdoğan’ın üslubunu değilse bile çıkışını haklı bulanların oranını arttırıyor. Tek istisna Almanya’nın yüksek tirajlı ama kalitesiz gazetesi Bild.
Bild, Batı basınında Başbakan Erdoğan’a en sert şekilde yüklenen gazete.
Bild, Başbakan’ın yerel seçimler öncesi anti semitizmi yükselterek bundan oy toplamayı planladığını, açık bir Yahudi düşmanlığı sergilediğini yazıyor ve ağır sözlerle Başbakan Erdoğan’ı eleştiriyor.
Bild’in kullandığı ton, ABD’deki Yahudi kuruluşlarından ve pek çok Yahudi gazeteciden daha sert. Bunun nedeni açık.
Bild’in bağlı olduğu grup Almanya’nın en büyük medya gruplarından Axel Springer.
Axel Springer Türk kamuoyu için bilinmedik bir isim değil.
Doğan Grubu’nun en büyük yabancı ortağı.
Doğan Grubu Almana’da televizyon satın almaya kalkıştığı zaman, Doğan’ın bu işi Axel Springer adına yapmak istediği, Alman rekabet hukuku nedeniyle Springer tarafından satın alınması imkansız olan bu televizyonu Springer adına Doğan’ın alacağı konuşulmuştu.
Bild bu grubun gazetesi.
Ve grubun yayın ilkelerinin üçüncü maddesi “İsrail’in çıkarlarını Dünya üzerinde korumak” olarak yazılı.
Bild, grubun ilkelerine uygun hareket ediyor ve Erdoğan’a İsrail’den bile daha sert tepki koyuyor.
Yine işin garip taraflarından biri Bild’in genel yayın yönetmeni Kai Dikmann Hürriyet gazetesinin yönetim kurulu üyesi.
Doğan Gubu ve Hürriyet açısından oldukça karmaşık bir durum.
Bir yanda Türkiye’de halkın büyük bölümünün hoşuna giden sözler söyleyen Başbakan, diğer yanda Başbakan’ı bu sözlerini en sert şekide eleştiren uluslararası bir medya grubu.
Hürriyet’in Davos’ta olanlarla ilgili bir tavır alamamasının ve Genel Yayın Yönetminin bir tepki vermek için 24 saat beklemesinin arkasında acaba bu garip durum mu yatıyor.
Bir medya yöneticisi olarak gördüğüm o ki, basın kuruluşları ortaklık yaparken çok dikkat etmek zorunda.
http://www.dorduncukuvvetmedya.com/dkm/article.php?sid=12482
Erdoğan davranışı batı basınında fazla tepki görmezken, Bild'in Erdoğan'ı Yahudi Düşmanı gibi göstermesini değerlendiren Fatih Altaylı, önemli bir noktayı hatırlatıyor...
Altaylı, gazetenin bağlı bulunduğu kuruluş olan Axel Springer'in yayın ilkelerinin üçüncü maddesine dikkat çekiyor. Fatih Altaylı, Doğan Grubu’nun en büyük yabancı ortağı olan Axel Springer'in yayın ilkelerinden birinin de “İsrail’in çıkarlarını Dünya üzerinde korumak” olduğunu yazdı.
Benzer bir değerlendirmeyi 5 yıl önce Fehmi Koru da yapmıştı.
Fehmi Koru da, Taha Kıvanç adıyla yazdığı 13 Aralık 2003 tarihli Kulis yazısında Axel Springer'le ilgili şu değerlendirmeyi yapmıştı.
"Axel Springer grubu varlığını işgal yönetimine borçlu ve kendisine verilen izin belgesinde çerçevesi çizilmiş yayın ilkelerini o gün bugündür koruyor. Daha önce gizli tuttuğu ilkeleri grubun kurucusu 1967 yılında bir anayasa metni gibi çalışanlara iletmişti; duvarın yıkıldığı yıl (1990) ve ardından 2001, 2003, 2004 tarihlerinde küçük değişiklikler yapıldı, ama temel ilkeler hâlâ korunuyor…
Beş temel ilkesi var Axel Springer grubunun: 1. Batılı uluslar ailesine mensup Almanya'da özgürlük ve hukuku üstün tutmak; 2. Yahudiler ile Almanların uzlaşmalarını teşvik etmek, İsrail Devleti'nin hayati haklarını desteklemek; 3. Atlantik İttifakı'nı desteklemek, özgür ulusların ortak değerleri konusunda ABD ile dayanışma içerisinde bulunmak; 4. Siyasî aşırılıkların her çeşidini reddetmek; sosyal pazar ekonomisi ilkelerini üstün tutmak…" (Taha Kıvanç 13 Aralık 2003
ŞİMDİ DE FATİH ALTAYLI'NIN YAZISINI OKUYALIM!
Bild'den sert eleştiriler
Başbakan Erdoğan’ın Davos’taki sözleri ve Gazze yanlısı tavrı sonrasında Batı medyasında “Nispeten” bir hoşgörü hakim. Beklendiği kadar sert eleştiriler yapılmıyor.
İsrail’in Gazze’deki aşırı sert tutumu, Başbakan Erdoğan’ın üslubunu değilse bile çıkışını haklı bulanların oranını arttırıyor. Tek istisna Almanya’nın yüksek tirajlı ama kalitesiz gazetesi Bild.
Bild, Batı basınında Başbakan Erdoğan’a en sert şekilde yüklenen gazete.
Bild, Başbakan’ın yerel seçimler öncesi anti semitizmi yükselterek bundan oy toplamayı planladığını, açık bir Yahudi düşmanlığı sergilediğini yazıyor ve ağır sözlerle Başbakan Erdoğan’ı eleştiriyor.
Bild’in kullandığı ton, ABD’deki Yahudi kuruluşlarından ve pek çok Yahudi gazeteciden daha sert. Bunun nedeni açık.
Bild’in bağlı olduğu grup Almanya’nın en büyük medya gruplarından Axel Springer.
Axel Springer Türk kamuoyu için bilinmedik bir isim değil.
Doğan Grubu’nun en büyük yabancı ortağı.
Doğan Grubu Almana’da televizyon satın almaya kalkıştığı zaman, Doğan’ın bu işi Axel Springer adına yapmak istediği, Alman rekabet hukuku nedeniyle Springer tarafından satın alınması imkansız olan bu televizyonu Springer adına Doğan’ın alacağı konuşulmuştu.
Bild bu grubun gazetesi.
Ve grubun yayın ilkelerinin üçüncü maddesi “İsrail’in çıkarlarını Dünya üzerinde korumak” olarak yazılı.
Bild, grubun ilkelerine uygun hareket ediyor ve Erdoğan’a İsrail’den bile daha sert tepki koyuyor.
Yine işin garip taraflarından biri Bild’in genel yayın yönetmeni Kai Dikmann Hürriyet gazetesinin yönetim kurulu üyesi.
Doğan Gubu ve Hürriyet açısından oldukça karmaşık bir durum.
Bir yanda Türkiye’de halkın büyük bölümünün hoşuna giden sözler söyleyen Başbakan, diğer yanda Başbakan’ı bu sözlerini en sert şekide eleştiren uluslararası bir medya grubu.
Hürriyet’in Davos’ta olanlarla ilgili bir tavır alamamasının ve Genel Yayın Yönetminin bir tepki vermek için 24 saat beklemesinin arkasında acaba bu garip durum mu yatıyor.
Bir medya yöneticisi olarak gördüğüm o ki, basın kuruluşları ortaklık yaparken çok dikkat etmek zorunda.
http://www.dorduncukuvvetmedya.com/dkm/article.php?sid=12482