Görme Engelli Yakınlarınız İçin

snıper

New member
Katılım
17 Ocak 2006
Mesajlar
2,345
Reaction score
0
Puanları
0
ozurlcw.jpg



Görme Engelli Bilir misiniz?...

Kırmızıyı, şehitlerin kanından
Yeşili, düşen yapraktan
Maviyi, yağan yağmurdan
Sarıyı, dostun ihanetinden
Siyahı, tüm zamanlarımdan
Bilirim...

Direnmeyi,yavrumun kokusundan
Umudu, kader arkadaşımdan
Öğrendim...
Biliyor musunuz? ...
Bir an görebilseydim
Bir yavrumun gözlerine,
Bir de, annemin yüzüne
Bakmak isterdim...
Çünkü;
Biri bana hayat verdi
Diğeri,beni hayata bağladı...

Ahmet Kara


visuali.jpg



Çok küçük yaşta gözlerini kaybeden Fransız Louis Braille , görmeyenler için okuma ve yazmada çığır açan bir yöntem geliştirdi. Kabartma noktalar temeline dayanan bu yöntem, 63 tane harf ve işaret ten oluşur. Hızlı ve kolay bir öğrenim sağladığı için günümüzde tüm dünyada kullanılmaktadır.
Bir dericinin oğlu olan Braille, üç yaşındayken atölyesinde deri kesmeye çalışırken kayan bıçağın gözüne girmesiyle kör olmuştu. Çok zeki olduğu için büyüdüğü zaman, körlüğün getirdiği zorlukların üstesinden gelmeyi başardı ve çok yetenekli bir müzikçi oldu. Çello ve org çalmayı öğrendi. 10 yaşındayken Görmeyen Çocuklar Ulusal Enstitüsü ’nden burs kazandı. Bu okulun kurucusu Valentin Hauy, bir yöntem geliştirmişti. Bu yöntemde normal Romen Harfleri kabartma olarak kağıda aktarılıyordu. Ne var ki, bu yöntemle okumak, görmeyenler için yavaş ve yorucu oluyor, üstelik de öğrencilere yazma öğretilemiyordu.
1819 yılında Fransız ordusunda yüzbaşı olan Charles Barbier , “Gece Yazısı ” adını verdiği bir yöntem buldu. Bu yöntem savaş alanlarında geceleri mesaj okumaya ve yazmaya yarıyordu. 12 Kabartma nokta> nın çeşitli düzenlemeleri kullanılıyordu. Braille, 15 yaşındayken Barbier’in yöntemini öğrendi ve bunu görmeyenlere uygulamak için çalışmalara başladı. İlk iş olarak, 12 noktalı düzeni altı noktaya indirdi. Buradan hareket ederek bir alfabe oluşturdu ve okumayı hızlandırmak için bir dizi kısaltma yaptı.
Braille, yöntemini 1829 yılında yayınladı. İleriki sekiz yıl boyunca da yöntem iyice geliştirildi. Resmi olmamakla birlikte, Braille’in artık öğretmen olarak çalışmaya başladığı Ulusal Enstitü ’de bu alfabe kullanılmaya başlandı. Ancak Braille, veremden öldüğü sıralarda daha yaygın olarak kullanıma geçilmemişti.
Bu arada görmeyenlere, okumada kolaylık sağlamak için yeni yöntemler aranıyor ve deneniyordu. 1860 yıllarında Amerika’da “New York İşareti ” adıyla yeni bir noktalama yöntemi bulundu. 1870’lerde Boston ’da görmeyen bir öğretmen, Braille yönteminden yararlanarak “Amerikan Braille ” ni uygulamaya koydu. Her iki yöntem de uzun yıllar boyu kullanıldı. Yavaş yavaş gerçek Braille yönteminin açık seçiciliği, etkinliği kabul edildi ve her yerde bu yönteme dönüldü. İleriki yıllarda yapılan tüm değişiklikler ve gelişmeler Braille’in koymuş olduğu ilkelere dayandırıldı ve 1932 yılında yapılan uluslararası bir toplantıda Braille alfabesinin, İngilizce konuşulan tüm ülkelerde kullanılmasına karar verildi.
O günden sonra zamanla Braille Alfabesi, hemen hemen tüm dillerde kullanılmaya başlandı. Ayrıca müzik notaları, steno, fen ve matematik konularında da uygulandı. Artık Braille Alfabesi’yle görmeyenler için yazma olanakları da doğmuştu. İki madeni şablon levha arasına takılan kağıt üzerine sivri uçlu bir kalemle bastırılarak kabartma noktalar elde ediliyordu. Yazma işlemi sağdan sola doğru yapılıyordu. Böylece, kağıt tersine çevrildiğinde noktalar soldan sağa okunuyordu.
Ayrıca, Braille Alfabesi’nin kullanıldığı çeşitli daktilo makineleri de vardır. Bu makinelerin ilki 1892 yılında yapılmıştır. Braille ile yazılı yazıların basımı da, kâğıda Braille yazısını basan stereograf çinko levhaların kullanımıyla gerçekleşmiştir. Kâğıtların her iki yüzüne de bu baskı yapılabilir.
Usta bir Braillle okuyucusu, gözle okuyan bir kişinin yarısı kadar bir hızla okuyabilir. Braille’in bugün de sürmekte olan aksayan bir yanı vardır o da ileriki yaşlarda gözlerini kaybeden kişilerin bu alfabeyle okumakta çektikleri zorluktur. Bunu önlemek için 1845 yılında İngiliz William Moon bir yöntem geliştirdi. Moon Yöntemi diye tanınan bu kabartma yöntemde, Romen harflerinin basitleştirilmiş biçimleri kullanılıyor ve doğrudan, kolayca okunma sağlanıyordu.
Braille yazım sistemi, karakterleri dünyada ilk kez ikili şema ile gösteren yazı sistemidir. Ana dili Fransızca olan Braille’in Fransızca’daki aksan harflerini göstermekte kullandığı gibi, Braille yazı sisteminde, örneğin Türkçe için Ö, Ü, Ğ, Ç, Ş seslerini göstermek için de yeni semboller oluşturulur. Bunun haricinde kullananlarına sadece 64 mümkün seçenek sunan yazım sistemi, matematik ve müzik sembolleri içinde tasarlanan işaretleri kapsayabilir. Ayrıca öğrenenlere daha hızlı okuma teknikleri de öğretilir.
BRAILLE ALFABESI
Braille yazım sistemi, karakterleri dünyada ilk kez ikili şema ile gösteren yazı sistemidir. Ana dili olan Braille’in ’daki aksan harflerini göstermekte kullandığı gibi, Braille yazı sisteminde, örneğin Türkçe için Ö, Ü, Ğ, Ç, Ş seslerini göstermek için de yeni semboller oluşturulur. Bunun haricinde kullananlarına sadece 64 mümkün seçenek sunan yazım sistemi, matematik ve müzik sembolleri içinde tasarlanan işaretleri kapsayabilir. Ayrıca öğrenenlere daha hızlı okuma teknikleri de öğretilir
LATİN ALFABESİ KULLANMAYAN DİLLER
Braille sistemi Lâtin harflerini kullanmayan birçok dile de uyarlanmıştır. Rusça, Arapça, Yunanca, Ermenice, İbranice, Japonca ve Çince gibi dillerde harflerin alfabeler içindeki sıralarına değil orijinalde sahip olduğu sese göre eşlendirme yapılır. Örneğin Yunanca harf Γ nın Yunan Alfabesi’nde üçüncü sırada yer almasına rağmen C sesini değil G’yi temsil eder.
BRAİLLE’DEN ÖNCE
Yaklaşık 600 yıl önce de Suriye’li seçkin bir Arap profesör olan Zain-Din el Hamidi notlarını tutmak ve kitaplarını yazmak için kendi geliştirdiği bir sistemi kullandı. Doğduktan kısa bir süre sonra görme yetisini kaybeden profesör buna rağmen hukuk ve yabancı diller konusunda kendisini, kendi hazırladığı alfabeye çevirttiği kitapları okuyarak oldukça geliştirdi.
LATİN ALFABESİNDE OLMAYAN HARFLER
Braille yazım sistemine yapılmış bir harf ilâvesi vardır.
Türkçe’deki Ş, Ç, Ğ, Ö, Ü, İ, ı ;
Fransızca’daki Ô, É
Esperanto’daki Ĉ, Ĝ, Ĥ, Ĵ, Ŝ;
Lehçe’deki Ę, Ą, Ń, Ś, Ć, Ź, Ż
gibi harfleri belirtmek için alâkalı olduğu harfte küçük değişiklikler yapılır. Örneğin Ŭ harfini göstermek için U sembolünde bulunan birinci nokta ikiye geçer. Bu eklenik harfler her dilde değişiklik gösterebilir.


HARFLER VE SAYILAR


A.jpg
B.jpg
C.jpg
D.jpg
E.jpg
F.jpg
G.jpg
I.jpg
J.jpg
K.jpg
L.jpg
M.jpg
N.jpg
O.jpg
P.jpg
Q.jpg
R.jpg
S.jpg
U.jpg
V.jpg
W.jpg
X.jpg
Z.jpg
 
Geri
Üst