Mayhoş
mayhoş
Bazısı çapaya bakıp çabayı görür derdi dedem... Bazısı da toprağa bakıp ekmeği görür!..”
Sonra da eklerdi:
“Bazısı koca bir süpürge arar; süpürmek için dünyadan dert ve tasayı...
Bazısı da dünyadaki sıkıntılara bakıp Cenneti görür!...”
Dedemin lafına benzer bir laf etmeye kalksaydım derdim ki ben de:
Ekmek; emeğin ardında...
Emek hazırlıyor yemeği!..
Anlatıyor aslında bu cümleler de değil mi dedemin anlattıklarının bir benzerini.
Yani diyor ki; bazıları kitaplara defterlere kalemlere bakıp ders saatleriyle sınavları görür... Ama bazısı yazılı kâğıdına bakarken; yıllar sonra kavuşacağı diplomasını görür...
Kolay sanmayın... Biliyor musunuz; özlü bir söz etmek için çok yıllar görmesi lazım gözün ve çok yollar yürümesi lazım ayakların...
Bir de;
Söylediğine önce kendisinin inanması lazım insanın!
Ama işte bu samimiyet bizde de olsaydı eğer hatırlanırdı her sözümüz bizim de; benim hatırladıklarım gibi...
Küreğe bakıp böreği görmek;
Şimdiye bakıp sonrayı görmek demek...
.....
Bazısı koca bir gökyüzüne bakarken sadece uçuşan sinekleri; bazısı koca bir yeryüzüne bakarken sadece yerdeki taşları ve dikenleri görür...
Bazısı bir ömür yaşar ve sadece döktüğü gözyaşlarını görür;
...okula bakıp öğretmenlere bakıp kitaplara bakıp defterlere bakıp kâğıtlara bakıp kalemlere bakıp silgilere bakıp her şeyde ama her şeyde; sınavda çekeceği sıkıntıyı gören haylaz çocuklar gibi...
Bazısı da sınava bakıp diplomayı görür;
...koşuya bakıp kupayı gören sporcular gibi...
Korkuyorum lafı fazla uzatıp; yukarıdaki sözün güzelliğini bozmaktan...
“Bazısı çapaya bakıp çabayı görür. Bazısı da toprağa bakıp ekmeği görür!” derdi dedem... Sonra da eklerdi: “Bazısı koca bir süpürge arayıp durur; dünyayı dert ve sıkıntılardan temizlemek için bazısıysa dünyadaki sıkıntılarda Cenneti görür!..”
Şimdi bunları okuyanlardan da bazıları;
“Ha bunlar mı?.. Bunlar toprağı tırmalayan bir ihtiyarın sözüymüş” diyecek...
Bazılarıysa sizin gibi düşünmeyi tercih edecek...
Başını kaldırdıkça uçuşan sineklerden başka şey görmeyenler;
...ah bilseydiler keşke;
...gökyüzünde başka şeyler de olduğunu!..
Sonra da eklerdi:
“Bazısı koca bir süpürge arar; süpürmek için dünyadan dert ve tasayı...
Bazısı da dünyadaki sıkıntılara bakıp Cenneti görür!...”
Dedemin lafına benzer bir laf etmeye kalksaydım derdim ki ben de:
Ekmek; emeğin ardında...
Emek hazırlıyor yemeği!..
Anlatıyor aslında bu cümleler de değil mi dedemin anlattıklarının bir benzerini.
Yani diyor ki; bazıları kitaplara defterlere kalemlere bakıp ders saatleriyle sınavları görür... Ama bazısı yazılı kâğıdına bakarken; yıllar sonra kavuşacağı diplomasını görür...
Kolay sanmayın... Biliyor musunuz; özlü bir söz etmek için çok yıllar görmesi lazım gözün ve çok yollar yürümesi lazım ayakların...
Bir de;
Söylediğine önce kendisinin inanması lazım insanın!
Ama işte bu samimiyet bizde de olsaydı eğer hatırlanırdı her sözümüz bizim de; benim hatırladıklarım gibi...
Küreğe bakıp böreği görmek;
Şimdiye bakıp sonrayı görmek demek...
.....
Bazısı koca bir gökyüzüne bakarken sadece uçuşan sinekleri; bazısı koca bir yeryüzüne bakarken sadece yerdeki taşları ve dikenleri görür...
Bazısı bir ömür yaşar ve sadece döktüğü gözyaşlarını görür;
...okula bakıp öğretmenlere bakıp kitaplara bakıp defterlere bakıp kâğıtlara bakıp kalemlere bakıp silgilere bakıp her şeyde ama her şeyde; sınavda çekeceği sıkıntıyı gören haylaz çocuklar gibi...
Bazısı da sınava bakıp diplomayı görür;
...koşuya bakıp kupayı gören sporcular gibi...
Korkuyorum lafı fazla uzatıp; yukarıdaki sözün güzelliğini bozmaktan...
“Bazısı çapaya bakıp çabayı görür. Bazısı da toprağa bakıp ekmeği görür!” derdi dedem... Sonra da eklerdi: “Bazısı koca bir süpürge arayıp durur; dünyayı dert ve sıkıntılardan temizlemek için bazısıysa dünyadaki sıkıntılarda Cenneti görür!..”
Şimdi bunları okuyanlardan da bazıları;
“Ha bunlar mı?.. Bunlar toprağı tırmalayan bir ihtiyarın sözüymüş” diyecek...
Bazılarıysa sizin gibi düşünmeyi tercih edecek...
Başını kaldırdıkça uçuşan sineklerden başka şey görmeyenler;
...ah bilseydiler keşke;
...gökyüzünde başka şeyler de olduğunu!..