Fıkralar dediğinin sayısı işte bu kadar olur !!!

_EmelD_

New member
Copcatan, damat ve gelin adayini karsilastirir.Gelin zengin oldugundan damat adayi ufak tefek kusurlarin bagislanmasi icin onceden

uyarilmistir.

Gelin adayi odaya topallayarak girer. Damat adayi copcatana bakar :

-Topal bu, der. Copcatan basiyla onaylar. Damat gelinin saclarini oksamaya kalkar.Peruk elinde

kalir.Copcatana bakislariyla :

-Kel bu, der. Copcatan basiyla onaylar. Damat adayi odadaki gumus takimlara antikalara bakar.Onlarin

da sahte olmasindan suphelenir.Copcatanin kulagina fisildamak ister. Copcatan :

-Rahat konusabilirsin, duymaz kulagi sagirdir.


Temel çok para kazanmis. Ailece en lüks lokantaya gitmisler. En pahali sarabi seçip ismarlamis. Garson :
- Hangi yıl tercih ederdiniz, diye sorunca,
- Pi mahzuru yoksa hemen isteyrum.


Bir gün karincalar bir genç kadına saldirirlar Karaincalardan biri kadının saçlarına,biri agzina,biri kulagina,biri burnuna,biri de götüne girer.Saçindaki derki

-"burasi çok karanlik kurtarin beni".

Ağzındaki

-"kurtarin beni bogluyorum".Kulagindaki

-"burada yapis yapis uhular var".Burnundaki

-"Burada yapiskan pastalar var".Ve götündeki ise

-Y"animdan son model bir ferrari geçti"der.


Temel bir gün tren kullanirken treni devirmis, 400 kisi ölmüs.
Amiri sormus "Oglum nasil oldu ?", demis.

Temel "Tren rayina bir adam çikti, onun yüzünden oldu.",demis.

Amiri "Oglum ezseydin o adami da 400 kisi ölmeseydi ,"demis.

Temel de "Ben de öyle düsündüm , adam raydan çikinca onu ezmeye

çalisurken tren devruldi ", demis.


Adamın biri sabah uyanınca o gün 87 yaşında olduğunu hatırlamış. Yavaş yavaş yataktan kalkarken gözü ayaklarına ilişmiş

-"sevgili ayaklarım. Bugün 87 yaşına girdik. Bu kadar sene beni istediğim yere götürdünüz, sizlere çok teşekkür eder, nice seneler dilerim."

Sonra dizlerine dikkat etmiş

-"Sevgili dizlerim, bugün 87 yaşına girdik. Bu kadar sene beni taşıdınız, bükül dedim büküldünüz. Sizlere çok teşekkür eder, nice seneler dilerim"

Sonra gözü biraz daha yukarı kaymış

-"Eee emektar" demiş. "Eğer sende yaşasa idin bugün bizimle beraber 87 yaşına girmiş olurdun!'"


Temel ile Cemal terorist olamaya karar vermişler. Cemal'in elinde bir bomba, arabasıyla dolaşıp duruyorlar ve bombayı koyacak yer arıyorlar. Cemal:

-Uyy Temel,şu arabayi piraz yavaş sur, elumdeki patlayacak.

-Düşunduğun şeye bak, ben yedeğini aldum. Bagajda bitane daha vardur.


Hayatı boyunca esrar içen adam günün birinde ölür.
kendini cehennemde bomboş bir arazinin ortasında bulur fakat hiç ateş yoktur.
Başlar yürümeye uzunca bir zaman yürüdükten sonra adamın canı esrar çeker ve kendikendine ah biesrar olsada içsem der.
Adam tam osarıda yerde esrar bulur ve yanına birazalır.
Adam: ah ulan esrarı bulduk bide bunu saracak çarşaf bulsam ne iyi olur der.
biraz daha yürüdükten sonra bir bakarki yerde OCB paketi hemen alır ve adam cigarayı sarar. Fakat adam cigarayı yakacak ateş bulamaz ve başlar yürümeye baya bi yürüdükten sonra ileride büyük bir kalabalık görür ve orayadoğru ilerler
Adamın birine: birader ateşinvarmı?
Adam :
-Yav kardeş sen ne diyosun ateş olsa varya burası CENNET oulr cennet der


Fadime zayıflamak için sağlık çifliğine gitmiş, güya on günde zayıflayacakmış. Dokuzuncu gün Temel'e telefon etmiş,

-Çilomun yarisuni verdum, piraz daha kalayum mi?

Temel biraz düşünmüş, hesaplamış,

-İstersen pi dokuz gün daha kalabilursun..


Öğretmen çok serttir. Derslerinize yine iyi çalışmamışsınız diyerek öğrencilere kükrer.
"Bir daha ki derste çarpma taplosundan sorduğumda yanıtlar sıkılan bir silah gibi ard arda gelmeli, anlaşıldı mı!" diyerek bağırır.

Ertesi günü gözüne kestirdiği afacana sorar:
"Söyle bakalım! 8 kere 7 ne eder?"

Afacan:
"Drang, drang öğretmenim."


Bir adamla bir kadın dillere destan bir aşkla evlenirler artık onlar çok mutludur ama ne varki gel zaman git zaman çoçukları olmaz doktor kontrolünden sonra kadının doğurmasının imkansız olduğu anlaşılır.
Kadın adama derki:

-"Herif gel sen başka bir kadınla evlen,çoçukların olsun biliyorum sen bana olan aşkından bunu bana söyleyemiyorsun ama ben hiç üzülmem ağlamam hatta gider sana kız bile isterim".

Adamda karısına:
-"Ya hanım boş ver beni,bu yaştan sonra kim ister kim alır ki boş ver" demiş.

Kadın da:
-"Yo olmaz bey kör, topal bir tane bulursun" demiş. Adam da bunun üzerine köyün muhtarına gitmiş ya muhtar efendi benim böyle böyle bir niyetim var bana uygun biri varmı diye sormuş muhtar biraz düşündükten sonra ha tamam demiş komşu köyün muhtarının evde kalmış bir kızı var kızın tek kusuru var o da biraz fazla osurur demiş adamda olsun önemli değil bana çoçuk doğursun yeter başka bi şey istemem demiş.

Muhtarda tamam o zaman yanlız kızın osuruklu olduğunu kimseye söyleme utanmasın kızcağız demiş. Kızı istemişler düğün olmuş sıra gelmiş gerdeğe adam gerdeğe girmeden eski karısının yanına giderek

-"Bak hanım bütün bunlar senin yüzünden oldu, ben zaten istemiyordum sakin ağlayıp üzülme yoksa bende çok üzülürüm" demiş.

Kadın :
-"Tamam herif sen git işine bak beni merak etme hiç üzülmem ağlamam" demiş. Adam gerdekteyken zaten osuruklu olan kız başlamış biraz acıdan biraz zevkten çat çat çat osurmaya yoğun osuruk sesleri arasında adamın kulağına ağlama sesleri gelmiş durmuş dinlemiş, eski karısı iki gözü iki çeşme ağlıyor.

Hemen işini bitirip eski karısının yanına gitmiş:

-"Hani hanım ne söz vermiştin,hani ağlamayacaktın.Bak iki gözün iki çeşme ağlıyon bu ne hal" deyince kadın

-"Yafff herif ben senin evlendiğine ağlamıyorum. Ben senin 10 senelik karındım bir kez bile olsun beni şöyle şu hatun gibi osurdarak si*medin, ben ona ağlıyom."


Balığa çıkacak olan Lazlar konuşuyorlarmış :

- Dün balık avladığımız yeri işaretledin mi ?

- Evet kayığa işaret koydum

- Aptal! Ya bugün başka kayıkla balığa çıkarsak ?!


Karne günüydü.Küçük oğlan okuldan döndü.Annesi :

-Karnen nerede?diye sordu.

Çocuk güldü :

-Arkadaşıma ödünç verdim.Babasını korkutacak...


Okyanusta buyuk bir gemi hizla ilerliyorken, bir an gemi kaptani herkesi
guverteye cagirmis ve herkes guverteye toplaninca,

Kaptan: "Size bir kotu bir de iyi haberim. Hangisi ilebaslayayim?"

Yolcular: Iyi olanla."

Kaptan: "11 dalda oscar kazanacagiz."


Kız erkek arkadaşını arayıp akşam yemeğe davet etmiş. Hem ailesiyle tanıştıracak, hem de ailesi dışarı çıktıktan sonra erkek arkadaşıyla birlikte olacakmış.
Çocuk kız arkadaşının evine gitmeden önce bir eczaneye uğrar. Eczacıya: - "Bana prezervatif verir misiniz?", der; eczacı da ne yapacağını sorar.
Çocuk da kız arkadaşının evine gideceğini, kızın ailesi gittikten sonra birlikte olacaklarını söyler. Akşam yemek yemek için masaya otururlar.
Yemekten önce dua edilir herkes yemeğe başlar ama çocuk hala dua ediyordur. Kız çocuğa, "ben senin bu kadar dindar olduğunu bilmiyordum", der. Çocuk da kıza: - "Ben de senin babanın eczacı olduğunu bilmiyordum!!!"


kadınla kocası çarşıda giderlerken kadın vitrinde 1 saat görür ve almak ister.fakat saat çok pahalıdır ve kocasının alma imkanı yoktur.
gel zaman git zaman kadın hep o saati ister kocası da bir türlü alamaz.birgün koca işten döndüğünde karısının kolunda o saati görünce sorar:
-karıcım nasıl aldın bu saati ben sana para falan vermedim?
kadın da derki;
-çok basit hayatım!!!
yarım saat verdim bir saat aldım...


Bizim Temel, bir tv kanalinda yarismaya katilir.
Kazandigi parayi eksik verirler.
Temel sebebini sorar.
E, oyle vergi kesiyoruz" cevabini alir.
Bunun uzerine Temel, avukata basvurur. Avakut ona Televizyonu mahkemeye ver der.
Aradan zaman gecer avukat yolda Temeli gorur, ona sorar.
Ula televizyonu mahkemeye verdin mi ?
Temel cevaplar.
Verdim ama ertesi cün keri ketirdim oni...
Insan yine de televizyonsuz yapamayi! sonradan geri aldımm onu


Temel ve Idris issiz gucsuz,agizlari aclikdan kokar bir sekilde gezerlerken bir kahveye girer ve otururlar ve konusmaya baslarlar;para yok pul ne bok yiyecegiz diye.Gaezetede is ilanlarina bakarken gozlerine bir reklam ilisir ve okurlar.Ilanda bir kizildereli kafasi getirene 1000$ veriliyor.Temel hemen atilir

-"Kalk Idris Amerikaya gidiyoruz."

Bunlar Amerikaya varirlar.Ara tara haftalarca bir tane bile kizildereli ulamazlar.Yorgunlukdan bitkin bir sekilde bir agacin altina oturur ve uyumaya baslarlar.Temel gozunu bir acar birde ne gorsun binlerce kizildereli oklarini onlara dogru cevirmis bekliyorlar.Temel hemen Idrisi

uyandirir ve

-"Ula Idris kalk kalk paranin mina koyduk".


Ağır ceza hakimi, tecavüz davasını yürütürken, karşıdaki çifte bakar.
Kız irisi bir kıza, sıska, çelimsiz kısa boylu birisi tarafından tecavüz
edildiği iddia edilmektedir.

Hakim buna bir türlü ikna olmaz, bu kıza bu adamın tecavüz etmiş
olabileceğine inanmaz ve olay yerinde keşif ve tatbikat yapılmasına
karar verilir. Keşif günü dağ başındaki bir köye gidilir, tecavüz
olayının evin bahçesinde tenha bir köşede gerçekleştiği ifade edilir.

Hakim delikanlıyı çağırır nasıl oldu anlat der. Delikanlı kızın yarı
beline gelmektedir. Kızın yanına yaklaşıp anlatmaya başlar.
Hakim sen buna yetişemiyorsun nasıl yaptın der. Oğlan bir biriketin
üstüne çıkıp yaptım der. Biriketin üstüne çıkar gene yetişemez.

Hakim kızınca iki biriketti der, gene yetişemez. Hakim kızınca
üçüncü biriketi koyar, biriketlerin üzerinde düşmemeye çalışırken
hakim çok sinirlenir, doğruyu söylemiyorsun der.

Bu esnada hakimin çok kızdığını gören kız, duyulur duyulmaz bir sesle
ve yörenin şivesiyle konuşur:"accük de ben çömelivedim"


Yeni evli çift, Amerikaya balayina giderler. Huzurlu bir gece geçirmek
isteyen çift, ne yazik ki yanina prezervatif almayi unutur. Gecenin
yarisinda yola düsen damat eczaneye girer.
Istegini eczaciya söyleyen damat su cevabi alir:

"Sarisi : az koruma :5 cent.
Saydam beyaz : orta koruma : 10 cent.
Kirmizi : süper koruma :15 cent.
Siyah : maximum koruma : 20 cent.
Mor : mega koruma :25 cent"

Cüzdanini evde unutan genç cebindeki 20 cent ile bir adet siyah
prezervatif alir. Bu arada eve giren zenci bir hirsiz yari çiplak gelini görünce isi bitirir. Gelin adami kocasi sanar. Tepki vermez.

Akabinde eve dönen genç adam ise girisir. Tabi genç kiz kocasinin 2. performansindan memnun... Aradan yillar geçer. 13 yasina gelen çocuk babasina sorar:
"Babacigim annem beyaz, sen beyazsin ama ben neden zenciyim?"

Babasi ogluna:
"Sen böyle olduguna dua et cebimde 5cent daha olsaydi mor olacaktin"


Bir gun taxiye binen bir musteri sofore bir sey sormak icin hafifce omuzuna dokunur.

Sofor bir ciglik atip, direksiyonun kontrolunu kaybeder, bir otobuse carpmak uzere iken direksiyonu kirar, kaldirima cikip, bir
vitrinin onunde arabayi durdurur arkaya donup musteriye:
"hayatta bir daha bunu yapmayin!" diye bagirir.

Musteri ise sakinlikle bir ufacik dokunmanin onu bu kadar korkutup sicratacagini dusunemedigini soyler. Bu arada kendini toparlamis olan sofor, musteriye donup:

"haklisiniz, aslinda sizin kabahatiniz yok" der.

"Bugun benim ilk taxi soforlugum , 25 senedir cenaze arabasi
soforuydum."


Günlerden bigun baba oğlunu alir karsina oturtur derki:

-Oğlum iki senedir ayni okula gidip geliyorsun,sadece ona kadar sayabiliyorsun.Ne olacan sen bu gidisle bilmem..

Çocukta babasina gulumsiyerek:

-Babaciğim merak etme ben boks hakemi olmaya karar verdim der.


Bir futbolcu, karısının takım arkadaşlarından biri ile yattığından şüphelenmektedir. Tam olarak anlayabilmek için karısının cinsel organına bit aşılar. Antreman sırasında hangi arkadaşı aletini kaşırsa, karısının onunla yattığını öğrenecektir.

Antreman günü gelir çatar. Aletini kaşıyan yoktur. Antrenör bazı oyunculara düz koşu yaptırmakta, bazı oyunculara ise çift kale maç yaptırmaktadır. Bir yandan da bıyığını kaşımaktadır.


ormanın birinde ayının biri ava çıkmış karnı çok aç ormanda yiyecek hiçbirşey yok derken birkaç metre ötesinde beyaz renkli bir tavşan var gidip onu gırtlağından tutmuş tam öldürücü darbeyi vuracakken bir iyilik meleği çıkagelmiş ve ayıyla tavşana seslenerek
-boşuna kavga etmeyin niye bu düşmanlık gelin size 3 dilek hakkı tanıyacağım dileyin ne dilerseniz demiş
tavşan
-ben bir tane motosiklet istiyorum demiş
ayı
-ben bu civarda yaşayan bütün ayıların dişi olmasını ve bana aşık olmasını istiyorum demiş ve melek ikisininde dileğini yerine getirmiş sıra gelmiş ikinci dileklere
tavşan
-bir tane de kask istiyorum demiş
ayı
-bende bu ormanda yaşayan bütün ayıların dişi olup bana aşık olmasını istiyorum demiş bu dileklerde tamam ve sıra son dileklere gelmiş
ayı
-dünyadaki tüm ayılar dişi olsun ve bana aşık olsun istiyorum
tavşan bu dilek üzerine meleğin verdiği motosiklete binmiş kaskını başına geçirmiş ve
-BEN BU AYININ İBNE OLMASINI İSTİYORUM deyip son sürat uzaklaşmış


Adamın biri zilzurna içkiliymiş.Yolda yalpalıya yalpalıya ilerlerken birden yanından geçen adama demiş ki :

-Kardeş şu yukardaki güneş mi ay mı?

Adam demiş ki :

-Bilmiyom kardeşim ben buralı değilim.


Temel çok güzel bir kadını gözüne kestirmiş. Kızın peşinde düşer ve bir tanışma fırsatı bulur.Hem tatlı tatlı konuşuyor hemde bir taraftan da nasıl eve götürüp yatağa atarım diye düşünüyormuş.Klasik tavlama usüllerinden biri geliyor aklına ve birden kıza dönüp:

- Hadi bize gidelum sağa pul koleksiyonumu cöstereyim.

Kadın şaşırır , asıl niyeti anlar fakat bozuntuya vermez:

- Peki ya beğenmezsem

- O zaman ciyinur çıkar cidersun.


Pariste bir heykel sergisi açilmis. Bütün ülkelerin heykelleri sergileniyormuz .Tesadüf bu ya Türk heykelinin tam karsisinda Yunan heykeli varmiz.Y unan heykeli aynen söyleymis:

-"Dizlerinin üstüne çökmüs ve iki elini yukari dogru açmis yalvaran bir adam".Türk heykeli ise :

"Ayakta duran bir adam, bir eli seyinde, bir elinde ekmek".Yunanli heykeltras bizimkine laf atmis:

-"Yahu ne terbiyesiz adamsiniz, ekmek yerken seyiyle oynuyor..". Bizim heykeltras cevap verir :

-"Sen tasfiri anlayamadin galiba.Sizinki bizimkine yalvariyor."No'lur bir lokma da bana ver, Bizimki ise "Sen benim seyimi alirsin..." diyor."


AdamIn biri is bulmak icin istanbul'da ilgili kuruma muracaat etmis.

"Evet bir is var" demis ilgili memur, "Revu kulubu birini arIyor.. Tum yapIlacak is kIzlarIn soyunmasIna, giyinmesine yardIm etmek, sahnede guzel gorunmelerini saglamak icin cIplak vucutlarInI bebek yagI ile yaglamak, goguslerinin ucuna parlak kucuk yIldIzlar yapIstIrmak falan..."

-Uhmm, cok iyi, yani harika.." demis adam.

-"Tamam.. O zaman sabah yedide AdapazarI'nda olabilir misiniz?"

"Neden? is AdapazarI'nda mI?"

"HayIr , istanbul'da.. Basvuru kuyrugunun sonu orada..!"


Avukat hırsızlıkla suçlanan müvekkilini yaratıcı bir savunma ile hapisten kurtarmak istemektedir.

Avukat Yargıca hitaben;
- "Müvekkilim, arabanın camından içeri sadece kolunu sokup çantayı almıştır. Müvekkilimin kolu, muvekkilimin bizzat kendisi değildir. Sadece bir kol tarafından işlenen bir suç için niye bütün bir kişiyi cezalandırıyorsunuz." der...

Yargıç , gülümseyerek;
- "Peki o zaman aynı mantıkla gidiyorum ve müvekkilinizin kolunu 1 yıl hapse mahküm ediyorum. Müvekkiliniz isterse ona eşlik edebilir." der...

Müvekkil gülümser. Avukatın yardımıyla müvekkilin takma kolunu çıkartırlar ve dönüp giderler...


Cami hocası cuma günü cemeate vaaz veriyormuş.işte siz kumur oynuyorsunuz,içki içiyorsunuz,fuuş yapıyorsunuz diye bunlara küfür ediyormuş.cemeatten biri kalkmış hocam kadınların hiçmi suçu yok demiş.
hocada şu sayfayı geçiyim onlarında Amına koyacam demiş


Kaptan pilot uçagi kaldirmis, Amerikaya uçuyorlarmis. Yolculara gereken anonsu yapmis ve fikra o ya, anonsu kapatmayi unutmus.

Uçagi otomatik pilota baglamis ve sööle gerindikten sonra kendi kendine konusmaya baslamis.

-"Oohhhh bee, gidip sööle güzel bi siçayim, sonra da hostesi güsseellll bikeyim demis."

Tabi bütün yolcular duymus. Hostes durumu kurtarmak, pilota haber vermek için tam kosacakmis ki, birinin valizine takilip düsmüs.

Adamin biri hostesi yerden kaldirirken

-"Acele etme bacim herif önce siçacak" demis..


İşte Bu KaDaR OLur... :durdurun :durdurun :durdurun
 

psychodrea

"psychologist"
farklı bi renkte her fıkra için yeni bi baslık yazsaydın böyle biras karıstırdım gülmeyince alttakine dewam ettim ama baska bi fıkraya gecmisim.her biri için tek tek bu güsel değil diemicem

Eline SağLık Cogu GüseL PayLasımın icin SaoL :)
 

osti29

New member
Ben o sabrı gösterdim. hepsi de güzeldi. en güzeli de en sonuncu fıkraydı. eline ve emeğine sağlık
 

HTML

Üst