Fıkra Arşivi...

HeaVenSiS

V.I.P
Katılım
15 Ocak 2007
Mesajlar
5,842
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
☼ ÃHi®ë┼┼ëÑ ☼
Temel Fadime'yle tiyatro gişesine gitmiş:
- Pize içi pilet lütfen.
- Leyla ile Mecnun için mi?
- Hayir Fadime'yle penum için.

--------------------------------------------------------------------------

Baş rahibe bir sabah manastırda butun rahibeleri toplar ve dün akşam manastırda olmaması gereken olaylar oldu der. Dün akşam manastıra erkek girdiğini söyler bütün rahibeler hhiiihh der fakat arka taraftan bulunan rahibe kikiki güler. Baş rahibe iççamaşırı falan bulunduğunu söyler. Bütün rahibeler yine hhiiihh yaparlar arkadakide yine sinsi gülmeye devam eder. Baş rahibe perzervatif bulundu der. Butun rahibeler arkadaki rahibe hariç hiihh der arkadaki rahibe kkıı kıkı gülmeye devam eder. Rahibe sözünü şöyle bitirir:
Fakat perzervatif yırtıktı der bu kez bütün rahibeler kkı kı güler ve arkadaki rahıbe hhiiiihh der

--------------------------------------------------------------------------

Temelin 8 tane cocugu varmis ama hepsi de birbirinden salak,
gerizekaliymis. Temel ve karisi Fadime doktora gitmisler.Durumu
anlatmislar. Böyle böyle biz artik cocuk istemiyoruz demisler. Doktor
bunlara 1-2 kutu prezervatif vermis. Nasil kullanilacagini falan anlatmis
yollamis. Neyse bunlar kullana kullana bir gün prezervatifleri kalmamis
Temel kara kara düsünmeye baslamis . Ne yapsak ne etsek diye Fadime "Dur ben sana dantelden örüvereyim demis" Olcüyü falan almis 1-2 gün icinde örmüs. aradan 9 ay gecmis Temel ile Fadimenin 1 cocuklari daha olmus. Zamanla cocuk büyümüs, 9-10 yaslarina gelmis. Ama nasi bi cocuk zeki mi zeki, firlama mi firlama . Önceki 8 ine hiç benzemiyo. Tum sinavlarda birinci, sporda tum sehrin en iyisi, Köyün en zeki,atilgan cocugu olmus.
Bir gün Temel kahvede otururken sormuslar :
" Ya Temel senin 9 cocugun 8'i deli mi deli bu sonuncusu nasi oluyor da
bu kadar akilli oldu?" Temel gerine gerine cevap vermis :
" Suzme o, suzme."

--------------------------------------------------------------------------

Nasreddin Hoca bir gün ağacın altında namaz kılıyormuş.Ağaçta bulunan biri de onu izliyormuş. Namazı bittikten sonra namazımın kabul olması için Allah'a dua etmeye başlamış.

-Allahım sen namazımı kabul et.
Ağaçtaki adam:
-Etmem diye cevap vermiş.
Hoca şaşırmış.Tekrarlamış.
-Alahım sen kıldığım namazı kabul et.
-Etmem.
Hocanın şaşkınlığı iyice artmış.Yine:
-Allahım sen namazımı kabul et demiş.
Ağaçtaki adam tekrar:
-Etmem deyince hoca sinirlenmiş.
-Etmezsen etme. Zaten abdestsiz kılmıştım.

--------------------------------------------------------------------------

Aganin biri dunyayi gezip goreyim demis. Her yolculugundan sonra koyluyu,
kahvede etrafina toplayip, gezip gorduklerini anlatirmis ki marabasinin da
vizyonu genislesin.
Yine bir yolculuk sonrasi kahvede koylusunu etrafina toplamis. Koylu
baslamis sormaya
- Agam bu sefer nere getti?
- Afrike ye getmisem
- Agam efrike de ne yaptin?
- Safari ya çikmisem.
- Hele bu sefari ne ola ki?
- Hele arabaya biniysen. Araziye ovaya çihiysen,nerde bi heyvan goriysen,
pesinden arabayi suriysen.Heyvana yetisip tufek ile vuriysen.
- Agam sen hiç heyvan vurdiin?
- Heee vurdim
- Ne vurdin?
- Zebra vurdim
- Agam hele bu zebra ne ola ki?
- Esegi biliysen?
- Hee..
- Aha, esegin siyah beyaz cizgili olani
- Abov..Agam baska ne vurdin?
- Zurefa vurdim.
- Hele bu zurefa ne ola ki?
- Esegi biliysen?
- Hee..
- Aha, esegin bacaklari iki metre, boynu 3 metre olani
- Abov..Agam baska ne vurdin?
- Gergedan vurdim.
- Hele bu gergedan ne ola ki?
- Esegi biliysen?
- Hee..
- Aha, esegin derisi biraz kalin olani, bir de burnunda iki tane boynuz
vardir
- Abov..Agam baska ne vurdin?
- Piton vurdim?
- Agam bu piton ne ola ki?
- Esegi biliysen?
- Hee.
- Esegin aleti biliysen?
- Heee..
- Aha, onun 4 metre olani. Ama esek yoktir...

--------------------------------------------------------------------------

Orta yasin üstünde bir yahudi, genç ve güzel, bir yahudi hanima asik
> olmus. Kadin da bu aska, askla cevap vermis. Birbirlerini çok
> sevmisler ve evlenmisler. Kocasi esini hep mutlu etmek düsüncesi
> tasiyormus. Ancak seks olarak mutlu edemedigini görüp, karisina
> problemini açmis. Ne yapalim?..... Rabbiye soralim.." kararini
> almislar. (Rabbi: Din adamlarina verilen isim)
>
> Olaylarini Rabbiye açmislar. Rabbi derhal bir tavsiyede
>bulunmus:"Genç
> bir kisi sizin üzerinizden bir havlu ile Havluyu saga sola sallayarak
> esinti yapsin!...", Havlu sallayacak genç bir adam bulmuslar. Genç
> adam,onlar sevisirken havluyu sallamis.
>
> Ancak sevgililer yine mutlulugu tadamamislar Tekrar Rabbiye gitmisler
> "Ne yapalim?.." demisler. Rabbi bir süre düsünmüs!..Kocaya: "Bir de
> havluyu, sen salla öyle deneyin" demis.
>
> Iki sevgili evlerine, dönmüsler ve Rabbinin tavsiyesini dinlemisler,
> havluyu koca sallamis, kocanin yerine genç adam geçmis... Tabii sonuç
> müthis olmus, yer gök inlemis ve koca, karisinin memnuniyetini ve
> mutlulugunu görerek;, genç adama dönmüs...
>
> Biraz da küçümseyici bir tavirla :
> GÖRDÜN MÜ KOÇUM?..... HAVLU BÖYLE SALLANIR!...",

--------------------------------------------------------------------------

Çinli'nin biri of'da bir kahvehaneye girer yüksek bir sesle
- İçinizde bana yan bakan delikanlı varmı diye sorar,
Tabi bizim sazan Temel,
- Ben varım diye atlar,
İkisi beraber dışarıya çıkar, aradan beş dakika geçer ve Temel gözü morarmış bir halde kahveden içeri girer, hemen ardından giren Çinli'de kasıla kasıla Temel'i göstererek
- Ona yokohamanın tekmesi tekniğiyle vurdum der,
Ertesi gün çinli yine kahveye gelir, herkese meydan okur, Temel tekrar kalkar, dışarıya çıktıktan beş dakika sonra Temel burnu kırılmış diğer gözü morarmış bir vaziyette içeri girer, arkasından içeri giren Çinli yine Temel'i göstererek
- Bu kez ona ejderin yumruğu tekniğiyle vurdum der
Üçüncü gün Çinli'nin restini yine Temel görür, ikisi beraber dışarı çıkarlar, herkes Temel'i beklerken, Çinli ağzı burnu kırılmış, üstü başı kan revan içinde içeri girer, hemen arkasından kasıla kasıla kahveye giren Temel, eliyle Çinliyi işaret ederek
- Ona Toyota'nın kirikosuyla vurdum

--------------------------------------------------------------------------

Nasil yagmur nasil firtina, adam bir taksiye el kaldirir, taksi durur..
Adam gidecegi yeri söyleyince, taksici kizarak
"Ohoo orasi çok yakin alamam seni" der vegazlar gider..
Adam çok bozulur ama sonra bir sekilde evine gitmeyi basarir.. Ertesi gün şans eseri bir bakar ki, dün geceki taksici, evinin önündeki taksi duragindadir ve üçüncü siradadir..
Hemen plan yapar ve ilk taksi söförüne yanasir:
- Ataköye kaça götürürsün ?"
- 5 milyon
- Sana 20 milyon veririm ama bir kere verirsin
- Hadi be sapik misin, defol..
Adam bu cevabi alinca ikinci siradaki taksiye yanasir
- Ataköye kaça götürürsün ?
- 5 milyon
- Sana 20 milyon veririm ama bana bir kere verirsin
- Vay sapikkk vayy defol
Sira üçüncü taksiciye yani bizim taksiciye gelmistir.. Adam yanasir:
- Ataköye kaça götürürsün ?
- 5 milyon
- Peki sana 20 milyon veririm ama bir sartim var
- Nedir ?
- Giderken diger taksicilere el salliyacaksin
- Ayibettin abi tabii...

--------------------------------------------------------------------------

Temelin bir gün canı sıkılır ve sahilde yürüyüşe çıkar.Birde ne görsün adamın biri
denize düşmüş ama onu kurtarmaya çalısan kimseyi göremez.Temel insanlık öldümü be deyip denize atlar ve adamı kurtarır. Temel'e bu yaptığından dolayı büyük bir tezahürat gelir. Akşam olur Temel yatağına girer ve sabaha doğru Temel' in kapısı çalınır. Temel " Ula uşaklar ne oldu hepiniz ağlarsınız ? " der.
" Hiç sorma " derler senin kurtardığın adam intihar etmiş, kendini ağaca asmış." Temel hemen atlamış " Yapma yav ben onu kurusun diye ağaca asmıştım da " demiş

--------------------------------------------------------------------------

Ekonomik kriz yüzünden büyük para problemi olan Temel, çocuk kaçırıp fidye istemeye karar vermiş. Şehrin büyük bir parkında çocuğun birini gözüne kestirmiş. Önce bir not yazmış :
"Çocuğunu kaçırdım.Bunu yaptığım için üzgünüm ama kusura bakma çünkü gerçekten paraya ihtiyacım var. Yarın sabah saat 7'de falanca parktaki filanca ağacın altına bir siyah çantada 5 milyar getir.
İmza: Laz."
Çocuğun yanına gitmiş, notu çocuğun ceketinin iç cebine koyup, doğruca evine gitmesini ve notu babasına göstermesini söylemiş. Ertesi sabah parka geldiğinde söylediği ağacın altında, söylediği renkteki çantada içinde 5 milyar olan emaneti bulmuş. Paraların yanında bir de not varmış :
"Paran purada ama bir Laz hemşehrisine nasıl peyle bir şey yapar inanamayrum."

--------------------------------------------------------------------------

Trafik polisi arabayı durdurmuş ve eğilip “ehliyet ruhsat lütfen” demiş. Şoför “Tabi buyurun” demiş ve ehliyet ve ruhsatını polise uzatmış. Polis bakmış bir problem yok.
- Peki demiş polis, çevre vergisi pulunu sormuş.
- Burada, buyurun demiş adam.
- İlk yardım çantanız var mı? demiş polis.
- Tabi deyip bagajı açmış adam. Polis bakmış içinde eksik yok.
- Yangın söndürücü?
- Burada buyurun.
- Zincir?
- Derhal çıkarayım buyurun.
Polis daha sonra tekrar sormuş :
- Mezdeke kaseti var mı?
Şoför çok şaşırmış.
- Evet var buyurun demiş.
Polis : Tamam siz onu takın teybe, sesini de açın demiş ve başlamış oynamaya.
Şoförün şaşkınlığı daha da artmış ve dayanamamış sormuş.
- Hayrola memur bey?
Polis cevap vermiş :
- Ee eşek değilsin ya artık takarsın bir 20 milyon...
 
heh heh heeee.. ellerine sağlık..:)
 
:durdurun:clap hepsisüperemeğine sağlık
 
Geri
Üst