Evlenmeden bir erkekle yaşayamam

akifb

New member
Katılım
18 Eyl 2007
Mesajlar
1,727
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
[email protected]
Miss Universe 2006 birincisi Zuleyka Rivera Mendoza, özel hayatını anlattı.
LiveImages%5CG%C3%BCzelim%5CZuleyka%5C04.jpg

LiveImages%5CG%C3%BCzelim%5CZuleyka%5C13.jpg

LiveImages%5CG%C3%BCzelim%5CZuleyka%5C29.jpg
Katolik inancına bağlı olduğunu, bu yüzden de evlenmeden bir erkekle yaşayamayacağını söyleyen Miss Universe 2006 birincisi Zuleyka Rivera Mendoza, özel hayatını anlattı:Şöhretli olunca insanların sizden çok beklentisi oluyor. Bu çok yorucu. Bu beklentiler bazen insanın canını yakıyor. Hep iyi görünmem, iyi giyinmem ve makyajlı dolaşmam gerek. Yüzümde makyaj olmadan, elimde dondurma, bakımsız bir şekilde gezmeyi, dolaşmayı o kadar özledim ki? Çok ülke gezdim, birçok ülkede McDonald's yoktu. Mesela en son Hindistan'a gittim orada McDonald's bulamadım. Burada görünce o yüzden şaşırdım. İstanbul çok modern, çok lüks bir şehir. Gördüklerim beni çok şaşırttı. Türkiye'yi ve Türk insanlarını çok sevdim.

Zuleyka Jerris Rivera Mendoza... Ne kadar uzun bir isim...

- ’Zuleyka Jerris’ benim adım. ’Rivera’ babamın soyadı, ’Mendoza’ ise annemin. Bütün Latin ülkelerinde bu böyledir. Hem babanın hem de annenin soyadı kullanılır.

n Kaç kardeşsiniz?/_newsimages/4695624.jpg

- 14 ve 16 yaşında olan iki erkek kardeşim var. İkisi de öğrenci. Ben 20 yaşındayım ve ben de öğrenciyim.

n Nasıl bir çocuktunuz?

- Sevimli bir çocuktum ama hiç feminen değildim. Tam bir erkek çocuğuydum. Sürekli basketbol, beyzbol oynardım. Bütün erkeklerin yaptığı sporları yapar, onlar gibi davranırdım. Mesela genç kızlığımda hiç makyaj yapmazdım. Sonunda ailem daha kız gibi görünmem için bana mankenlik eğitimi aldırdı. Sanırım 10 yaşındaydım. 13 yaşında da Miss Teen yarışmasına girdim ve burada ikinci seçildim.

n Ülkenizdeki hayatınızdan biraz söz eder misiniz?

- Porto Riko’da ekonomik açıdan üç yaşam tarzı vardır. Çok zenginler, orta gelirliler ve çok fakirler. Benim annem ve babam çok çalışkandır. İkisi de çok genç yaşta çalışmaya başlamış. Dolayısıyla bizim durumumuz orta sınıf... Asla çok zenginler gibi bir yaşantımız olmadı. O yüzden ben de aileme katkıda bulunmak için çok küçük yaşta çalışmaya başladım ve modellik yaptım. 14 yaşında ilk paramı kazandım. Bir firma için modellik yapmıştım ve karşılığında da bin dolar almıştım. O günü hiç unutamam. O paradan bir dolarını alıp çerçevelettim.

n Hayaliniz neydi?

- Miss Teen yarışmasında ikinci seçildikten sonra hiç hayalimde yokken, modelliğe daha sıcak bakmaya başladım. Hayalim, ülkemde güzel seçilmekti. 17 yaşında Miss Porto Rico yarışmasına katıldım. Ve orada birinci oldum. Miss Universe katılmak ise hiç aklımda yoktu. Bir şekilde girdim ve kainat güzeli seçildim.

n Okuyor musunuz?

- Evet. Şu an New York’ta yaşıyorum ama ülkemde üniversite öğrencisiyim. Gazetecilik eğitimi alıyorum.

n Kainat güzeli seçilmek çok acayip bir duygu olsa gerek.../_newsimages/4695628.jpg

- Güzel bir duygu tabii. Ama ben hiçbir zaman şımarmadım. Tanrı’nın bana verdiği bu fiziği hep iyi yönde, iyilikler için kullanmak istiyorum.

n Katoliksiniz değil mi?

- Evet. Dolayısıyla bizim o kadar da rahat bir hayatımız yok. Ülkemizde her şeyi yapamıyoruz.

n Her şeyi yapamıyoruz derken örnek verebilir misiniz?

- Mesela evlenmeden asla erkek arkadaşınızla bir evde yaşayamazsınız. Buna sert tepki gösterirler. Belediye nikáhı yapılması şart değil ama erkek arkadaşınızla aynı evde yaşamak istiyorsanız, mutlaka kilise nikáhının yapılması gerekir.

HAYAT ARKADAŞIM BABAM GİBİ OLMALI

n Erkek arkadaşınız var mı?

- Hayır yok. Olsa da evlenmeden bir arada yaşayamam. Dolayısıyla evlilik benim için çok önemli, kutsal. Ailemin mutluluğu gibi mutlu bir evliliğimin olmasını çok istiyorum. Yanındaki insana güvenmek, birisiyle aynı şeyleri konuşabilmek çok güzel. Benim hayat arkadaşım, babam gibi olmalı. Çünkü babam çok iyi bir eş, iyi bir baba, iyi bir insan. O yüzden ben de ya babam gibi ya da ondan çok daha iyi birisiyle evlenmek istiyorum.

n Geleceğe dair neler düşünüyorsunuz?

- Benim tek bir amacım var; dünyada yardıma muhtaç çocuklar için çalışmak. Ülkemde de çocuklar için çalışacağım. Çünkü çocuk demek gelecek demek. Onların iyi eğitim alması için, iyi şartlarda büyüyebilmesi için elimden ne geliyorsa yapacağım.

n Eğitiminiz bitikten sonra ne yapacaksınız?

- New York’taki oyunculuk eğitimimi tamamladıktan sonra Meksika’ya gideceğim. Çünkü çok önemli bir dizi filmden teklif aldım. Aslında benim oyuncu olmak gibi bir hayalim yoktu. Her şey bu yarışma sayesinde oldu. En iyi teklif Meksika’dan geldi ve oraya gideceğim. Teklif Hollywood’dan gelseydi burada kalırdım.

n Ülkemize ilk kez geldiniz. Türkiye hakkında ne biliyordunuz?

- Geldiğim günden itibaren kendimi ülkemde gibi hissettim. Çünkü Türk halkı da tıpkı Porto Riko insanları gibi. Çok sıcak. Beni Türkiye’ye getiren ve burada en iyi şekilde ağırlayan Mövenpick otele, Nur Yerlitaş, Selim Akar ve Shakir’e sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. Benim ülkeniz hakkında çok fazla bilgim yoktu. Çok az bilgim vardı.

n Gördükleriniz karşısında şaşırdınız mı?

- Çok şaşırdım. Hele Taksim, Beyoğlu’nu gezince inanamadım. Burası kocaman bir ülke gibi. Bence İstanbul dünyanın en modern, en güzel şehirlerinden biri. New York gibi.

n Şöhretli bir kadınsınız. Bu gösterişli hayatı, şöhreti sevdiniz mi?

- Şöhretli olunca hayat bazen kolaylaşıyor, bazen de çok zorlaşıyor. Bir kere insanların sizden çok beklentisi oluyor. Bu çok yorucu. Bu beklentiler bazen insanın canını yakıyor. Benim de canım yandı. Ama ailem yanımda olduğu için güçlü olabildim. Benim de yoğunluktan depresyona girdiğim oldu. Ailem ile geçirdiğim zaman azaldı. Sonra hep iyi görünmem, iyi giyinmem ve hep makyajlı dolaşmam gerek. Bu beni çok sıkmaya ve yormaya başladı. Yüzümde makyaj olmadan, elimde dondurma, bakımsız bir şekilde gezmeyi, dolaşmayı o kadar özledim ki? Ben Porto Riko’daki sade, sıradan hayatımı kesinlikle çok seviyorum. Zaten birkaç yıl bu kadar şöhret olabilirim. Sonra normal hayatıma geri döneceğim.

Beyaz ABD’de başarılı olur

n Beyazıt Öztürk’ün sunduğu "Beyaz Show"a katıldınız. Beyaz ve program için neler söyleyeceksiniz?

- Program süperdi. Stüdyoda çok seyirci vardı ve katılımcı bir seyirciydi. Ben birçok programa gittim ama hiç bu kadar çok seyircisi olan bir program görmedim. Oradaki kalabalık, programın enerjisi beni çok etkiledi. Beyaz ise müthişti. Çok komik, çok eğlenceli ve işini çok iyi yapıyor. Çok profesyonel. Beyaz, dünyanın çok başka bir ülkesinde mesela Amerika’da bu şovunu yapsa, kesinlikle çok başarılı olur, çok izlenir. Bence bunu düşünmeli.

n Çok güzel oryantal dans ediyorsunuz. Nerede öğrendiniz?

- Bir eğitim almadım. Müzik çalınca içimden geldiği gibi dans ettim.

Burnum estetikli

n Biraz Angelina Jolie’ye de benziyorsunuz?

- Evet, benzetiyorlar.

n Siz de estetik var mı?

- Bir tek burnumda var, o kadar.

n Kazancınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Porto Riko’da bir ev alacağım. Bir de kendi adıma iç çamaşırı firması kurmak istiyorum. Bunun için para biriktiriyorum.

n İleriye dönük planlarınız bu mu?

- Evet. Şu an kazandığım parayla bunları gerçekleştirmek istiyorum. Ama diyelim ki oyuncu olamadım, Amerika’da başaramadım, o zaman ülkeme döner bir restoran bile açabilirim. Bu arada asla eğitimini aldığım gazetecilikten vazgeçmeyeceğim.
 
Her şeyi yapamıyoruz derken örnek verebilir misiniz?

- Mesela evlenmeden asla erkek arkadaşınızla bir evde yaşayamazsınız. Buna sert tepki gösterirler. Belediye nikáhı yapılması şart değil ama erkek arkadaşınızla aynı evde yaşamak istiyorsanız, mutlaka kilise nikáhının yapılması gerekir
.


hiç çağdaş değiller, geri kafalılar birde birinci seçilmiş....

aynı evbde kilise nikahı olmadan yaşıyamazmışş... gelsin bizdeki yaşayan modellere mankenlere baksın,, mensup oldukları dinin kuralını bozarak nasıl yşaıyor öğrenir...

çağdaşlık nasbini almamış tüh yazıklar olsun sana:durdurun:durdurun:durdurun
 
Geri
Üst