LeaDerLyCa
New member
- Katılım
- 25 May 2007
- Mesajlar
- 7,890
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Trabzonspor'da kenti izinsiz terk eden Teofilo ile birlikte 4'er golle en fazla gol atan oyuncu olan Burak Yılmaz, bu yıl şampiyonluğa çok inandıklarını, bu hedef yolunda önlerine çıkan engelleri ''yıkıp geçmek'' zorunda olduklarını söyledi.
Burak Yılmaz, sezona iyi başlangıç yaptıklarını ama gereksiz puan kayıpları da yaşadıklarını belirterek, ''Şimdi baktığımız zaman 3-4 hafta önceki puan kayıplarına daha çok üzülüyorum ama ne olursa olsun potadayız, ikinci sıradayız. Şampiyonluğu sonuna kadar kovalayacağız. İyi başladık, iyi gidiyoruz iyi de gideceğimize inanıyoruz. Bir bütün olarak kenetlendik. Hedefe inandığımızı dışarıya da gösterdiğimizi düşünüyorum. Taraftar da bize destek verirse daha iyi olacağımıza inanıyorum'' dedi.
Şampiyonluk yarışında İstanbul takımlarının geriye düştüğünü, ancak bu takımların bir şekilde yarışa ortak olacaklarını düşündüğünü anlatan Burak Yılmaz, ''10-15. haftalardan sonra ilk 3'de bir tanesi kendisine yer bulacaktır. Fakat biz onlarla yaşamıyoruz, biz kendimize bakıyoruz. Ne kadar iyi bir takım olduğumuzu, onlardan eksiğimiz olmadığını biliyoruz. İstanbul takımlarından belki fazlamız vardır. Kadromuz, bakıldığında bunu gösteriyor. Ligi değerlendirmek için henüz erken. 4-5 hafta sonra lig oturacaktır. İçerde dışarda her maçımızı ne olursa olsun galibiyet için oynayacağız. Şampiyonluk yarışında 6 takım var ve bunlar bulundukları yere yabancı değil. Tabi burada istikrar önemli. Biz her maçı tek tek ele alıyoruz. Şampiyonluk yarışında kimin ne kadar şansı varsa bizim de en az onlar kadar var'' diye konuştu.
Çok samimi olarak konuştuğunu kaydeden Burak, şöyle devam etti: ''Şampiyonluğa çok inanıyorum. Şampiyon olmamamız için bir neden yok. Ben böyle bir ortamda bulunmaktan dolayı çok mutluyum. İdmana gelirken kentte efsane kadronun fotoğrafını gördüm. 'Neredesin sen ? Bu kalp seni unutur mu ?' diye yazıyor. İnşallah biz de şampiyon olup kendi fotoğraflarımızı astıracağız. Türkiye kupasını aldığımızda şampiyonluğa kentin de ne kadar aç olduğunu hissettim ama şampiyonuluğu beklerken sabırsız olmamalıyız. Gençlerbirliği maçında olumsuz şeyler vardı. Taraftarlarla kötü günde de beraber olmalıyız ki daha iyi olalım. Taraftarımızın da çok inandığını biliyoruz ama sabretmeliler. İşler bazen kötü gidebilir, insanın her zaman form durumu yüksek olmayabilir. Takıma karşı sabırlı ve destek olunmalı. Onlarla bu duyguyu paylaştığımızda önümüzde engel olacağını düşünmüyorum. Taraftar bizim için itici güç olursa kimse önümüzde duramaz. Taraftar her şekilde bize destek olurlarsa 27 yıllık özlem bu yıl sona erecek. Böyle olmazlarsa da hedefimizi gerçekleştiremeyeceğiz diye bir şey yok. Benim istediğim bazı şeyleri birlikte başaralım. Biz hep beraber aile olduğumuzu gösterelim, o enerji ve elektriği dışarı verelim. Güzel günler bizim için zor değil.''
Hırslı bir futbolcu olduğunu belirten Burak, ''Sahada alınan sonuçlarda karşı takımın canı yanmıyorsa senin canın yanıyor. Kaybetmeye tahammülümüz yok. Belki bazen dozunu fazla kaçırıyoruz, kartlar görüyoruz. İnandığımız hedef var, bu hedef yolunda önümüze ne çıkarsa çıksın yıkıp geçmek zorundayız. Maçlarda fazla tepki veriyorsam herkesten özür dilerim. Maç dışında tam tersine sakin bir oyuncuyum'' diye konuştu.
''BAŞARIMDA EN BÜYÜK ETKEN HOCAMDIR''
Burak Yılmaz, bugünkü başarısında en büyük payın teknik direktör Şenol Güneş'e ait olduğunu kaydederek, şöyle devam etti: ''Ben her zaman doğruları konuşan bir insanım. Hocam, her zaman bana yardımcı oluyor. Kızarak da bağırarak da severek de olsa bana neler yapmam gerektiğini öğretiyor. En büyük etken hocam, hocalarımdır. Beşiktaş, Fenerbahçe de oynadığımda tecrübesiz ve gençtim. Şimdi daha iyiyim gelişimimi tamamlamaya çalışıyorum, hala eksiğim var. Orada oynadığım dönemleri zaman kaybı olarak görmüyorum. Ben oralara transfer oldum, transfer olmayı kendim başardım. Şu anda oynuyorum, mutluyum. Oynadıkça iyi olan bir oyuncuyum. Şu anda iyi olmamın tek sebebi hocam ve hocalarımdır. Hocam beni aldı ve tekrar bu vitrine çıkardı. Onu hiçbir zaman mahcup etmemeye çalışacağım. Hem kendim hem Trabzonspor için elimden geleni yapacağım. Zaman zaman tabi kötü oynayacağım maçlar da olacak ama kimsenin iyi niyetimden şüphesi olmasın.''
Bireysel olarak hayallerini süsleyen tek şeyin milli takım olduğunu belirten Burak Yılmaz, ''Yavaş yavaş emin adımlarla bu yolda ilerlediğimi düşünüyorum. Çağrılır mıyım, çağrılmaz mıyım bilmiyorum. Çağrılırsam mutlu olurum ve gururlu şekilde giderim. Davet gelmezse saygı duyarım, daha çok çalışırım. Hayallerimi süsleyen tek şey milli takım. Takım olarak hedefimiz de şampiyonluk. Bunu sürekli konuşup dile getirmek istemiyoruz ama dışarıya verdiğimiz elektrik sahaya yansıttığımız enerji bunu gösteriyor'' diye konuştu.
SELÇUK İNAN KALACAK MI?
Burak Yılmaz, bordo-mavili takım ile sözleşmesi sezon sonunda sona erecek olan Selçuk İnan'ın arkadaşlıktan öte bir kardeşinin olduğunu ifade ederek, ''Aynı evi, odayı her şeyi paylaşıyoruz. Ne olursa olsun onun ağzından konuşmak bana düşmez. Fakat Selçuk'un duygularını biliyorum. Trabzonspor'u çok seviyor. Trabzonspor'da çok mutlu. Trabzonspor'a çok şeyler vermiş, Trabzonspor da ona çok şeyler verdi. Şu anda herşeyi ile Trabzonspor'a konsantre olmuş durumda. Trabzonspor'u çok sevdiğini ve mutlu olduğunu biliyorum. İnşallah hem Selçuk hem kulüp için hayırlı olur. Şu anda tek düşüncesi şampiyonluk. Takımda ne kadar iyi oynayabilir fayda sağlarım diye düşünüyor ama ben sorun çıkacağını düşünmüyorum'' dedi.
Trabzon'dan izinsiz olarak ayrılan Teofilo'nun iyi bir oyuncu olduğunu belirten Burak, ''Teofilo bu sezon performansıyla iyi işler yaptı. Neden yaptı, niye gitti ona girmek istemiyorum ama gidişi tabi ki etkiler. Teofilo iyi bir oyuncu. Umut da çok iyi oyuncu, yıllarca Trabzonspor'un gol yükünü çekti. Teofilo sakatlıklarda herhangi bir forvet eksikliğinde tabii ki aranacaktır. Fakat kendi tercihi, kulübü ile arasında olan birşey. Umut, Jaja ben olayım kim olursa olsun artık kişiler hakkında değil Trabzonspor hakkında konuşmak lazım. Trabzonspor'un hedefi önemli. Giden gitmiştir kalanlar elinden geleni yapacaktır'' ifadelerini kullandı.
''BABAMI GURURLANDIRMAYA ÇALIŞIYORUM''
Burak Yılmaz, antrenör olan babası Fikret Yılmaz'ın sert uyarılarıyla daha önce bırakmak istediği futbola döndüğünü kaydederek, ''Babam bir antrenör, hayattaki en önemli insan benim için. Onun kafasını öne eğdirmemeye, onu gururlandırmaya çalışıyorum ama ben iyi işler yapmasam da o benimle her zaman gurur duyuyor. Çünkü O benim babam, ben onun oğluyum. Her zaman bana destek oluyor. Canım sıkılınca her zaman onu arıyorum. Onu ve ailemi çok seviyorum. Onu mahcup etmemeye çalışıyorum. Maçlardan önce ve sonra iyi konuşuyor ve bana destek oluyor'' dedi.
Gol attığında insanın tarif edilemez bir duygu yaşadığını ve çok mutlu olduğunu ifade eden Burak, şunları söyledi: ''Sonuçta kazanman gerekiyor. Kazanmanın anahtarını açıyorsun. Fakat gol krallığında iddialı olduğum yönünde gazetelerde haberler çıkmış. Ben ileriye dönük oynuyorum, forvet değilim. Bu konuda hiç açıklama yapmadım. Atabildiğim kadar gol atmak takımıma fayda sağlamak istiyorum. Galibiyete giden yolda kilidi açmak için sen vesile oluyorsun. Goller güven getiriyor. O yüzden inşallah ilerleyen günlerde çok gol atarım.''