en GÜZEL VE NEW FIKRALAR

sherlock_holmes

New member
Bi gün arkadaşla dolmuş bekliyoruz. Üst geçit var ama kendi halinde bir kadıncağız yayaya kırmızı yanarken caddeden geçmeye çalışıyo. Üst geçitin altında beklemekte olan polis otosundan şöyle bir anons yapılıyo:
- Hanım nireeee, hanım nireee?
Teyzeden cevap:
- Eltimgileee, beyimin haberi var Sana ne kiii.

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&


Amerikali is adami, Çinliyle alay ederek sormus:
* Mezarlarina koydugunuz pirinçleri ölüleriniz ne zaman yiyecek?
Çinli basini kaldirmadan cevap vermis:
* Sizin ölüleriniz koydugunuz çiçekleri kokladigi zaman...


()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()(()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()()

Bir gün böle 3-4 arkadaş Ankara'da Ankara Metrosu istasyonundayız; bekliyoruz metroyu. Tam da okulların çıkış saati filan, etraf hınca hınç dolu. Neyse 2-3 dk. sonra metro geldi herkes hücum etti; biz baktık "tren çok doldu bi sonrakine binelim" dedik ve gittik ordaki banklardan birine oturduk. Daha tren gitmemiş bir ding-dong ve anons: "İstasyonlarimizda gereksiz bekleme yapmak yasaktır." Biz sallamadık, nolcak filan derken bir ding-dong daha ve ikinci anons:
"Hişt gençler size söylüyorum binin lan trene!


++%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%+%

Soğuk ve karlı bir gecede tipiden yolunu kaybeden bir işadamı ve sekreteri arabalarını terketmek zorunda kalırlar ve uzun bir yürüyüşten sonra üşümüş ve ıslanmış durumdayken bir kulube bulurlar.

Kulubede bir yatak, bir uyku tulumu ve birsürü battaniye bulunmaktadır. Geceyi geçirmeye hazırlanırlar ve işadamı bir centilmen olarak, yatağı sekreterine verir.
- Ben yerde uyku tulumunda uyurum, der.

Sekreter yatağa yatar, adam uyku tulumunun içine girerek fermuarı çeker. Bir süre sonra tam uyumak üzereyken, sekreterinin sesini duyar:

- Efendim, ben çok üşüyorum. Adam fermuarı açar, uyku tulumundan çıkar, bir battaniye alıp kadının üzerine örter, tekrar uyku tulumuna girer, tam uyumak üzereyken yine sekreterinin sesini duyar:

- Efendim, ben hala çok üşüyorum. Adam yine fermuarı indirir, tulumdan çıkar, bir battaniye daha alıp kadının üstüne örter, uyku tulumuna girerek fermuarı çeker. Tam uykuya dalacağı sırada yine duyar:

- Ben yine çoooook üşüyorum.
Adam yattığı yerden:
- Bir fikrim var, der. Burası ıssız bir yer. Neler olduğunu kimse göremez, istersen evliymişiz gibi davranabiliriz.
Genç kadın kıkırdar:
- Tamam, bana göre hava hoş. Adam yattığı yerden avazı çıktığı kadar bağırır:
- Öyleyse kalk ve kahrolası battaniyeyi kendin al!

^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^'^
Böyle Soruya Böyle Cevap

Renkli kişiliği ve düşük not vermesi ile öğrencileri arasında özel bir üne sahip olan felsefe öğretmeni, sınav yapacağı gün öğrencilere, önce kâğıt ve kalemlerini hazırlamalarını söyledi, sonra da sandalyesini kaldırıp masanın üzerine koydu.

Sonra:
"Sınav sorumu soruyorum" dedi. "Bu sandalyenin var olmadığını
kanıtlayınız."

Sıfırcı felsefe öğretmeni, sınav kâğıtlarını okuduktan sonra, bu konudaki ününe gölge düşüreceğini bilmesine rağmen, hayatında ilk kez bir öğrencisine yüz üzerinden yüz vermek zorunda kaldı.

Öğrencinin sınav kâğıdında yalnızca şu iki sözcük yer alıyordu:
- Hangi sandalyenin?


___---------_______---------------____________--------------____________
Gerçek Sarışın

CASINODA iki görevli sıkıntıdan patlamış bir şekilde barbut masasında
dikiliyorlarmış...

Derken içeri fıstık gibi bir sarışın girmiş, masaya 10 bin dolar koymuş
veee; '

Baylar, umarım sizin için sorun olmaz ama, ben çıplakken kendimi daha
şanslı hissediyorum'' diyerek oracıkta çırılçıplak soyunmuş...
Sonra elindeki zara öpücük kondurmuş ve; '

'Haydi tatlım, bana yeni kıyafetler lazım'' diye, zarı fırlatmış...
Ve, ''Evet!.. Evet!.., Kazandım!..'' diye, sevinç çığlıkları atarak iki
adama sarılıp öpmüş, kıyafetlerini toplamış, masadaki bütün paraları almış
ve koşa koşa gitmiş...

İki adam da bakakalmışlar... Biri ''vaovv'' demiş, ''ne kadındı be... peki kaç atmıştı?''
Öteki cevap vermiş; ''Bilmeem...''

KISSADAN HİSSE:
Bütün sarışınlar aptal değildir, ama bütün erkekler erkektir...

!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!é!

Elektrik faturası ve doğum
Çocuk yapma arzusunda olan bir çift varmış. Kocası eve gelince kadın büyük bir sevinçle
-"Kocacığım biliyormusun tam bir ay geciktim, yarın doktora gidip hemen testleri yaptıracağım" demiş
Ertesi gün olmuş. Bu arada elektrik faturasını da yatırmayı unutmuş olsalar ki eve elektrik idaresinden bir memur gelmiş.
-"Hanımefendi tam bir aydır geciktiniz" demez mi?
Bizim ki tabi şok olmuş bir şekilde :
Neee!!! Siz nerden biliyorsunuz olamaz böyle bir şey" demiş.

Memur: "Ama hanım efendi bizdeki tüm kayıtlarda tam bir ay gecikmeli olduğunuz görülüyor"
Kadıncağız şok olmuş bir şekilde "Tamam durumu kocama anlatacağım o sizinle görüşür" demiş ve akşam olmuş,
kadının kocası eve gelmiş.
Kadın olup bitenleri kocasına anlatmış.
Tabi ki adamda bu duruma sinirlenmiş.
Ertesi gün sabah elektrik dairesine durum hakkında bilgi almak için memurun yanına gelmiş.
-"Kardeşim dün bizim eve kadar gelip karıma tam bir ay geciktiğimizi söylemişsin, bu ne küstahlık, hem siz nerden biliyorsunuz bütün bunları" demiş.
Memur
-"Beyefendi bu bizim işimiz, her şey bizim sayemizde oluyor ve biz burada yapılan her şeyin kaydını tutuyoruz ve sizin resmi kayıtlarınızda elimizde ve geciken bir ay için bize borçlusunuz" demiş.
Adamcağızda sinirli bir şekilde
-"Ya ödemezsek ne olur?"
Memur:
-"Mecburen kesmek zorunda kaliriz"
-"Neeeee !!!!!!!" "Peki ya sonra"
-"O zaman hanımefendi mumla idare etmek zorunda kalir"


*** sakın müstehcen olarak algılamayınız sayın adminlerim***
 

HTML

Üst