MonaLisaYiCizenKisi
Altın Üye
- Katılım
- 8 Tem 2005
- Mesajlar
- 2,931
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
EMPATİ VE DEMOGRAFİK DEĞİŞKENLERİN EVLİLİK UYUMU İLE İLİŞKİSİ
Empati, Rogers’in 70’li yıllarda elde etmiş olduğu tanıma göre; bir bireyin kendisini başka bir bireyin yerine koyarak O’nun duygu ve düşüncelerini hissederek, tüm bunları dile getirmesidir. Empatinin tamamen otomatik olarak algılanmaması gerekmektedir. Empati hem zihinsel hem de duygusaldır.
Empati tutum ve davranışlar üzerinde faydalıdır. Buna karşın empatinin yok olması bir takım olumsuz etkilere yol açmaktadır. Empatinin olumlu bir etkisi olarak yardım etme duygularını geliştirir. Buradan da anlaşılacağı üzere empatinin gerçekleşmesi ile bireyler sosyal davranışlara yönelirken empatinin gerçekleşmeme durumunda da bireyler doğal olarak anti-sosyal davranışlara yönelmektedirler.
Empati karşılıklı olarak, diğerinin duygu durumuna açık olmaya hazır olup ve kişiler arasındaki yakın, samimi, içten bağlarla ilişkilendirilebilmektedir.
Empatiye ilişkin birçok farklı tanım yapılmışsa da esas olarak şu noktalar da ele alabilmekteyiz. Empati, bilişsel ve duyuşsal öğeleri içerir ve bu öğeleri davranışsal olarak ifade eder.
Empatiyi zihinsel ve duyuşsal olarak iki kısma ayırıp tanımlarını yaptığımızda şu şekilde bir durum ortaya çıkmaktadır.
Bilişsel Empati: Bir bireyin karşısındaki başka bir bireyin görüşleri çerçevesinde ele alması, zihinsel olarak yerine kendisini koyması söz konusudur.
Duyuşsal Empati: Bir bireyin karşısındaki başka bir bireyin duygusuna aynı şekilde duygusuyla karşılık vermesi anlamına gelmektedir.
Evlilik kurumuna baktığımızda evlilikte ahengin sağlanabilmesi için empatinin gerekliliğinin üzerinde durulmuştur.
Evlilikte, eşlerin birbirlerini daha iyi anlamaları, oluşagelecek sorunları daha asgari düzeye indirgemelerinde empati büyük rol oynamaktadır. Empati eşler arası iletişimi kuvvetlendirir. Dolayısıyla bu iletişim olumlu yönde etkilemektedir. Bu şekilde ne durumda, ne tarz bir tepki karşılanılacağı çoğunlukla tahmin edilir. Bu durum eşler arasındaki bağlılık hallerini arttırıcı rol oynamalarında etkilidir. Aksi halde iletişimdeki oluşagelen istikrarsızlıklar, problemleri de beraberinde getirecektir. Oluşagelen bu sorunlar affetme ile giderilebilir. Affetmenin gerçekleşebilmesi de empatinin varlığına ihtiyaç vardır.
Günümüze değin empatinin olumlu işlevlerine değinilirken kültür ile empati arasındaki ilişkiye yer verilmemiştir. Kültürün ihmal edilmesi bir eksiklik halidir.
Eşlerin evliliklerindeki uyum seviyesi, empatiye eğilim düzeyi ile cinsiyet, yaş çocuk sayısı gibi demografik değişkenler açısından incelemelere bu araştırmaya konu olmuştur. Ayrıca Türk kültüründeki bu değişkenlerin bulgularına da yer verilmiştir.
Bu araştırmada çeşitli ölçekler ile detaylı araştırmalar yapılması amaçlanmıştır.
Yapılan bu araştırmalarda:
Ø Kişisel Bilgi Formu
Ø Empatik Eğilim Ölçeği (EEÖ)
Ø Evlilikte Uyum Ölçeği (EUÖ)’nden yararlanılmıştır.
Empatik Eğilim Ölçeğinin yapılmasında amaç bireylerin günlük yaşamlarındaki
empati kurma potansiyellerin ölçmektir.
Evlilikte Uyum Ölçeğinde empatinin sorunları, çatışmaları çözmede bağlılıkları ve iletişimi incelemek amacıyla yapılmıştır.
Araştırmada eşlerin evlilik uyumlarının yaş, cinsiyet, ev işlerini üstlenme, evlilik yılı, çocuk sayısı, iş ve eğitim düzeyleri gibi demografik değişkenler ile empati düzeyinin evlilik uyumunu etkileyip etkilememesi notaya çıkarmak amaçlanmıştır.
Empatik davranış egoistlikten uzaklaşılma anlamına geldiği için bencil güdüleri içinde barındırmaz. Bencil duygular eşlere ne kadar az varırsa, eşler o kadar birbirlerine empatik duygularını aktarırlar. Olaylar karşısında eşin görüş açısıyla bakabilme evlilik uyumunu arttırır. Herhangi bir sorun karşısında empatinin benimsenmesiyle birlikte bağışlama devreye girer.
Türk ailesinde de empati, kargaşa hallerinin de ortaya çıkan çatışmaları çözüp, evlilikteki uyumu arttırdığı ortaya çıkmıştır.
Empati, olumlu sosyal davranışlara ve tutum farklılıklara sebep olmaktadır. Eğitim sayesinde empatinin arttığı görülmektedir. Alınan empati eğilimleri sonucu eşler birbirlerinin tutum ve davranışlarını daha iyi algılayıp, daha sorunsuz bir evlilik geçirdikleri görülmüştür. Böylece ilişkilerden daha yüksek doyum alındığı ortaya çıkmıştır.
Evliliğin toplumda çok önemli bir kurum olması sebebiyle eşlerin birbirlerini daha iyi anlamaları gerekmektedir. Bunda empatinin önemi büyüktür. Alınan eğitimle beraber aile içi tartışmalar azalıp, evlilik kurumu düzeyli bir şekilde ilerleyecektir.
Empatinin olmaması eşlerde anti-sosyal davranışlara yol açacaktır. Türk aile yapısının korunmasında da empatinin varolması, eşleri birbirlerine daha yakınlaştıracak ve iletişim daha sağlıklı bir biçimde kurulacaktır.
Empati, Rogers’in 70’li yıllarda elde etmiş olduğu tanıma göre; bir bireyin kendisini başka bir bireyin yerine koyarak O’nun duygu ve düşüncelerini hissederek, tüm bunları dile getirmesidir. Empatinin tamamen otomatik olarak algılanmaması gerekmektedir. Empati hem zihinsel hem de duygusaldır.
Empati tutum ve davranışlar üzerinde faydalıdır. Buna karşın empatinin yok olması bir takım olumsuz etkilere yol açmaktadır. Empatinin olumlu bir etkisi olarak yardım etme duygularını geliştirir. Buradan da anlaşılacağı üzere empatinin gerçekleşmesi ile bireyler sosyal davranışlara yönelirken empatinin gerçekleşmeme durumunda da bireyler doğal olarak anti-sosyal davranışlara yönelmektedirler.
Empati karşılıklı olarak, diğerinin duygu durumuna açık olmaya hazır olup ve kişiler arasındaki yakın, samimi, içten bağlarla ilişkilendirilebilmektedir.
Empatiye ilişkin birçok farklı tanım yapılmışsa da esas olarak şu noktalar da ele alabilmekteyiz. Empati, bilişsel ve duyuşsal öğeleri içerir ve bu öğeleri davranışsal olarak ifade eder.
Empatiyi zihinsel ve duyuşsal olarak iki kısma ayırıp tanımlarını yaptığımızda şu şekilde bir durum ortaya çıkmaktadır.
Bilişsel Empati: Bir bireyin karşısındaki başka bir bireyin görüşleri çerçevesinde ele alması, zihinsel olarak yerine kendisini koyması söz konusudur.
Duyuşsal Empati: Bir bireyin karşısındaki başka bir bireyin duygusuna aynı şekilde duygusuyla karşılık vermesi anlamına gelmektedir.
Evlilik kurumuna baktığımızda evlilikte ahengin sağlanabilmesi için empatinin gerekliliğinin üzerinde durulmuştur.
Evlilikte, eşlerin birbirlerini daha iyi anlamaları, oluşagelecek sorunları daha asgari düzeye indirgemelerinde empati büyük rol oynamaktadır. Empati eşler arası iletişimi kuvvetlendirir. Dolayısıyla bu iletişim olumlu yönde etkilemektedir. Bu şekilde ne durumda, ne tarz bir tepki karşılanılacağı çoğunlukla tahmin edilir. Bu durum eşler arasındaki bağlılık hallerini arttırıcı rol oynamalarında etkilidir. Aksi halde iletişimdeki oluşagelen istikrarsızlıklar, problemleri de beraberinde getirecektir. Oluşagelen bu sorunlar affetme ile giderilebilir. Affetmenin gerçekleşebilmesi de empatinin varlığına ihtiyaç vardır.
Günümüze değin empatinin olumlu işlevlerine değinilirken kültür ile empati arasındaki ilişkiye yer verilmemiştir. Kültürün ihmal edilmesi bir eksiklik halidir.
Eşlerin evliliklerindeki uyum seviyesi, empatiye eğilim düzeyi ile cinsiyet, yaş çocuk sayısı gibi demografik değişkenler açısından incelemelere bu araştırmaya konu olmuştur. Ayrıca Türk kültüründeki bu değişkenlerin bulgularına da yer verilmiştir.
Bu araştırmada çeşitli ölçekler ile detaylı araştırmalar yapılması amaçlanmıştır.
Yapılan bu araştırmalarda:
Ø Kişisel Bilgi Formu
Ø Empatik Eğilim Ölçeği (EEÖ)
Ø Evlilikte Uyum Ölçeği (EUÖ)’nden yararlanılmıştır.
Empatik Eğilim Ölçeğinin yapılmasında amaç bireylerin günlük yaşamlarındaki
empati kurma potansiyellerin ölçmektir.
Evlilikte Uyum Ölçeğinde empatinin sorunları, çatışmaları çözmede bağlılıkları ve iletişimi incelemek amacıyla yapılmıştır.
Araştırmada eşlerin evlilik uyumlarının yaş, cinsiyet, ev işlerini üstlenme, evlilik yılı, çocuk sayısı, iş ve eğitim düzeyleri gibi demografik değişkenler ile empati düzeyinin evlilik uyumunu etkileyip etkilememesi notaya çıkarmak amaçlanmıştır.
Empatik davranış egoistlikten uzaklaşılma anlamına geldiği için bencil güdüleri içinde barındırmaz. Bencil duygular eşlere ne kadar az varırsa, eşler o kadar birbirlerine empatik duygularını aktarırlar. Olaylar karşısında eşin görüş açısıyla bakabilme evlilik uyumunu arttırır. Herhangi bir sorun karşısında empatinin benimsenmesiyle birlikte bağışlama devreye girer.
Türk ailesinde de empati, kargaşa hallerinin de ortaya çıkan çatışmaları çözüp, evlilikteki uyumu arttırdığı ortaya çıkmıştır.
Empati, olumlu sosyal davranışlara ve tutum farklılıklara sebep olmaktadır. Eğitim sayesinde empatinin arttığı görülmektedir. Alınan empati eğilimleri sonucu eşler birbirlerinin tutum ve davranışlarını daha iyi algılayıp, daha sorunsuz bir evlilik geçirdikleri görülmüştür. Böylece ilişkilerden daha yüksek doyum alındığı ortaya çıkmıştır.
Evliliğin toplumda çok önemli bir kurum olması sebebiyle eşlerin birbirlerini daha iyi anlamaları gerekmektedir. Bunda empatinin önemi büyüktür. Alınan eğitimle beraber aile içi tartışmalar azalıp, evlilik kurumu düzeyli bir şekilde ilerleyecektir.
Empatinin olmaması eşlerde anti-sosyal davranışlara yol açacaktır. Türk aile yapısının korunmasında da empatinin varolması, eşleri birbirlerine daha yakınlaştıracak ve iletişim daha sağlıklı bir biçimde kurulacaktır.