HeLLFire!
Çǿκ کε√díκ طę ∂طí
Beşiktaş'ın başarılı futbolcusu Ekrem Dağ, Avusturya vatandaşı olduğunu ancak Avusturya milli takımında hiç oynamadığını ve A Milli Futbol Takımı'nda forma giymeyi çok istediğini söyledi.
Beşiktaş'ın sezon başında Gaziantepspor'dan transfer ettiği Ekrem Hayyam Dağ, A Milli Futbol Takımı'nda forma giymek istediğini söyledi.
Ekrem, Futbol Federasyonu'nun resmi yayın organı Tam Saha Dergisi'nin Şubat ayı sayısında yer alan röportajında, milli takımda oynamayı çok istediğini ifade ederek, ''Bunu (Beşiktaş'a geldi; bir-iki maç iyi oynadı, hemen Milli Takım'ı istiyor) diye düşünmeyin. Gaziantepspor'dayken de milli takımda oynamak benim için bir hedefti'' dedi.
Aynı zamanda Avusturya vatandaşı da olduğunun hatırlatılması üzerine de Ekrem, ''Doğru, ancak Avusturya Milli Takımı adına hiç oynamadım. Dolayısıyla Türk Milli Takımı'na çağrılırsam oynayabilirim. Bu sadece Fatih Hoca'nın beni istemesine bağlı bir şey. Tabi ki evimde oturup, (Hoca beni Milli Takım'a çağırsın) diye beklemiyorum. Ama isterse koşa koşa giderim. Mustafa Hoca bana inanıyor. Beşiktaş'ta performansımı yükseltip daha iyi olursam Fatih Hoca da beğenip beni kadrosuna alabilir'' diye konuştu.
Ekrem, hem Avusturya'dan hem de Türkiye'den aynı anda davet alırsa ne yapacağı sorusuna, ''Aynı anda davet geleceğini tahmin etmiyorum. Ama eğer gelirse, sonuçta ben burada doğdum ve elbette Türkiye'yi tercih ederim. Kalkıp da (Olmaz, kusura bakmayın) diyecek halim yok. Ben buralıyım ve ay-yıldız her zaman kalbimde'' diye yanıt verdi.
''İstanbul'a 28 yaşında gelebildin. Sence bu gecikmiş bir adım mı?'' sorusuna Ekrem, ''Bence değil. Çünkü kendimi çok iyi hissediyorum. 28 yaş Avrupa açısından bakıldığında genç oyuncu değerlendirmesine girer. Ama Türkiye'de 3 rakamını gördüklerinde (Futbolu ne zaman bırakacaksın?) soruları yöneltilmeye başlanıyor. Oysa oyuncu kendini iyi hissederse 38-39 yaşına kadar oynayabilir. Bunun örnekleri Avrupa'da çok sayıda var. Türkiye'de 31-32 yaşına geldiğinizde futbolu bırakmanız isteniyor. Ama İbrahim Üzülmez ağabey örneği ortada. 34-35 yaşına gelmesine rağmen herkesten daha çok koşuyor ve bizden daha iyi oynuyor'' diye konuştu.
Ekrem, teknik direktör Mustafa Denizli'nin kendisinden neler istediğinin sorulması üzerine, ''Beni motive ediyor. Ama bazen konuşmamak bile iyi bir şeydir. Bana (Seninle konuşmama gerek yok. Zaten yapacağını biliyorsun" demesi benim için ekstra bir motivasyondur. Çünkü o anda "Evet, hoca bana güveniyor, bu müthiş bir şey, demek ki ben en iyisiyim) diye düşünüyorsunuz. Bazen de hata yaptığım zaman bana bunları gösteriyor. Hocayla ilişkim çok iyi. Onu iyi anladığımı ve istediklerini yapabildiğimi düşünüyorum'' şeklinde konuştu.
Taraftarın kendisine olan sevgisinin neden kaynaklandığı sorusuna da Ekrem, ''Beni tanıyanlar, sahada verebileceğinin yüzde yüzünü vermek isteyen bir oyuncu olduğumu bilir. Oyun içinde hata yapsam da bırakmam, bu hatayı toparlamak için her şeyi yaparım. Maçı sonuna kadar bırakmam. Yüreğimi sahaya koyarım. Zaten böyle oynamazsanız rakip kazanır'' diye cevaplandırdı.
NTVSPOR ve Ajanslar
2 Şubat 2009 Pazartesi
Beşiktaş'ın sezon başında Gaziantepspor'dan transfer ettiği Ekrem Hayyam Dağ, A Milli Futbol Takımı'nda forma giymek istediğini söyledi.
Ekrem, Futbol Federasyonu'nun resmi yayın organı Tam Saha Dergisi'nin Şubat ayı sayısında yer alan röportajında, milli takımda oynamayı çok istediğini ifade ederek, ''Bunu (Beşiktaş'a geldi; bir-iki maç iyi oynadı, hemen Milli Takım'ı istiyor) diye düşünmeyin. Gaziantepspor'dayken de milli takımda oynamak benim için bir hedefti'' dedi.
Aynı zamanda Avusturya vatandaşı da olduğunun hatırlatılması üzerine de Ekrem, ''Doğru, ancak Avusturya Milli Takımı adına hiç oynamadım. Dolayısıyla Türk Milli Takımı'na çağrılırsam oynayabilirim. Bu sadece Fatih Hoca'nın beni istemesine bağlı bir şey. Tabi ki evimde oturup, (Hoca beni Milli Takım'a çağırsın) diye beklemiyorum. Ama isterse koşa koşa giderim. Mustafa Hoca bana inanıyor. Beşiktaş'ta performansımı yükseltip daha iyi olursam Fatih Hoca da beğenip beni kadrosuna alabilir'' diye konuştu.
Ekrem, hem Avusturya'dan hem de Türkiye'den aynı anda davet alırsa ne yapacağı sorusuna, ''Aynı anda davet geleceğini tahmin etmiyorum. Ama eğer gelirse, sonuçta ben burada doğdum ve elbette Türkiye'yi tercih ederim. Kalkıp da (Olmaz, kusura bakmayın) diyecek halim yok. Ben buralıyım ve ay-yıldız her zaman kalbimde'' diye yanıt verdi.
''İstanbul'a 28 yaşında gelebildin. Sence bu gecikmiş bir adım mı?'' sorusuna Ekrem, ''Bence değil. Çünkü kendimi çok iyi hissediyorum. 28 yaş Avrupa açısından bakıldığında genç oyuncu değerlendirmesine girer. Ama Türkiye'de 3 rakamını gördüklerinde (Futbolu ne zaman bırakacaksın?) soruları yöneltilmeye başlanıyor. Oysa oyuncu kendini iyi hissederse 38-39 yaşına kadar oynayabilir. Bunun örnekleri Avrupa'da çok sayıda var. Türkiye'de 31-32 yaşına geldiğinizde futbolu bırakmanız isteniyor. Ama İbrahim Üzülmez ağabey örneği ortada. 34-35 yaşına gelmesine rağmen herkesten daha çok koşuyor ve bizden daha iyi oynuyor'' diye konuştu.
Ekrem, teknik direktör Mustafa Denizli'nin kendisinden neler istediğinin sorulması üzerine, ''Beni motive ediyor. Ama bazen konuşmamak bile iyi bir şeydir. Bana (Seninle konuşmama gerek yok. Zaten yapacağını biliyorsun" demesi benim için ekstra bir motivasyondur. Çünkü o anda "Evet, hoca bana güveniyor, bu müthiş bir şey, demek ki ben en iyisiyim) diye düşünüyorsunuz. Bazen de hata yaptığım zaman bana bunları gösteriyor. Hocayla ilişkim çok iyi. Onu iyi anladığımı ve istediklerini yapabildiğimi düşünüyorum'' şeklinde konuştu.
Taraftarın kendisine olan sevgisinin neden kaynaklandığı sorusuna da Ekrem, ''Beni tanıyanlar, sahada verebileceğinin yüzde yüzünü vermek isteyen bir oyuncu olduğumu bilir. Oyun içinde hata yapsam da bırakmam, bu hatayı toparlamak için her şeyi yaparım. Maçı sonuna kadar bırakmam. Yüreğimi sahaya koyarım. Zaten böyle oynamazsanız rakip kazanır'' diye cevaplandırdı.
NTVSPOR ve Ajanslar
2 Şubat 2009 Pazartesi