_bozkurt_
New member
Oldukça yaygın olarak bilinen bir Nasrettin Hoca fıkrası vardır;
Sirke satmaya karar veren Nasreddin Hoca sirke küplerini eşeğine yükleyerek sokaklara düşmüş. Ancak ne zaman “sirkeee” diye bağıracak olsa eşek anırmaya başlıyormuş… Hoca önceleri “herhalde tesadüfdür” demiş, sabretmiş. Ancak bir, üç, beş, on derken bakmış ki tesadüf filan değil, sirke satmasını engelleyen eşeğin kafasına sopasıyla vurmuş. Sopayı yiyen eşek aynı anda -affedersiniz- gayet yüksek bir sesle gaz kaçırmış. Hoca bu durum karşısında şaşırarak “Allah Allah” demiş. “Ben sopayı nereye vurduuum, ses nereden çıktı!!!”.
Bildiğiniz gibi; nihayet Türk Milleti adına YARGI yetkisini kullanan ve CUMHURİYETİ korumaya yeminli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, pkk’nın TBMM’ine sokmayı başardığı temsilcilerinin bir araya gelerek topluca katılış yaptıkları ve Grup kuracak sayıyla TBMM’inde pkk’nın siyasal temsilciliğini yapmaya başlayan dtp’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’nde dava açtı. Buraya kadar her şey normal. Esas olay bu noktadan sonra başlıyor…
A-KAH-PE’nin başındaki “Türkiyeli” bu haberi duyar duymaz; ''Parlamento dışı kalırlarsa, onları da dağa gönderirsiniz'' diyerek SES ÇIKARDI.
"Siyasallaşma sürecine girmelerini, özellikle teşvik etmemiz gerekiyor. Anayasal düzende siyaset yapsınlar" şeklinde beyanda bulunan Türkiyeli Boşbakan, MHP'nin “Vatanın ve milletin bölünmezliğine karşı suç işleyenlerin dokunulmazlıklarının kaldırılması ile ilgili önerisine de karşı çıkarak "Demokratik yollar denenmeli. Katı defans uygulanırsa, parlamento dışı kalırlarsa, onları da dağa gönderirsiniz" DİYEREK DE SES ÇIKARMAYA DEVAM ETTİ.
A-KAH-PE’nin "A" harfini temsil eden Bakanı ise: "DTP'nin Kapatılmasına İlişkin Açılan Davadan Mutluluk Duymadım" diyerek liderinin Avrupa'nın ortalarından çıkardığı sese BİR TAKVİYE SES ÇIKARARAK katkı yapmaktan kendini alamadı.
Yukarıda iki örneğini verdiğim YÜKSEK SESLE GAZ KAÇIRMA SESLERİ, aslında bizlere şunu açık açık gösteriyor ki; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın tabir yerinde ise SOPA’yı vurduğu yer ile GAZ KAÇIRMA SESLERİNİN ÇIKTIĞI YER adeta aynı vücudun parçaları gibi işliyor. Aynen Nasrettin Hoca’nın eşeği örneğinde olduğu gibi… Yani bir tanesi Eşeğin kafası ise diğeri de arka tarafındaki malum yeri gibi hareket ediyor.
PEKİ! EĞER YUKARIDA ANLATILAN FIKRA VE DEVAMINDAKİ OLAYLARI BİRLİKTE DEĞERLENDİRİRSEK; BİZİM BURADAN NE SONUÇ ÇIKARMAMIZ GEREKİYOR?
BENCE ŞU SONUCU RAHATLIKLA ÇIKARABİLİRİZ;
Dtp, pkk’nın siyasal başı ise, A-KAH-PE de siyasal arkası yada diğer bir deyimle KIÇI’dır.
Siz ne der siniz?
Sirke satmaya karar veren Nasreddin Hoca sirke küplerini eşeğine yükleyerek sokaklara düşmüş. Ancak ne zaman “sirkeee” diye bağıracak olsa eşek anırmaya başlıyormuş… Hoca önceleri “herhalde tesadüfdür” demiş, sabretmiş. Ancak bir, üç, beş, on derken bakmış ki tesadüf filan değil, sirke satmasını engelleyen eşeğin kafasına sopasıyla vurmuş. Sopayı yiyen eşek aynı anda -affedersiniz- gayet yüksek bir sesle gaz kaçırmış. Hoca bu durum karşısında şaşırarak “Allah Allah” demiş. “Ben sopayı nereye vurduuum, ses nereden çıktı!!!”.
Bildiğiniz gibi; nihayet Türk Milleti adına YARGI yetkisini kullanan ve CUMHURİYETİ korumaya yeminli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, pkk’nın TBMM’ine sokmayı başardığı temsilcilerinin bir araya gelerek topluca katılış yaptıkları ve Grup kuracak sayıyla TBMM’inde pkk’nın siyasal temsilciliğini yapmaya başlayan dtp’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’nde dava açtı. Buraya kadar her şey normal. Esas olay bu noktadan sonra başlıyor…
A-KAH-PE’nin başındaki “Türkiyeli” bu haberi duyar duymaz; ''Parlamento dışı kalırlarsa, onları da dağa gönderirsiniz'' diyerek SES ÇIKARDI.
"Siyasallaşma sürecine girmelerini, özellikle teşvik etmemiz gerekiyor. Anayasal düzende siyaset yapsınlar" şeklinde beyanda bulunan Türkiyeli Boşbakan, MHP'nin “Vatanın ve milletin bölünmezliğine karşı suç işleyenlerin dokunulmazlıklarının kaldırılması ile ilgili önerisine de karşı çıkarak "Demokratik yollar denenmeli. Katı defans uygulanırsa, parlamento dışı kalırlarsa, onları da dağa gönderirsiniz" DİYEREK DE SES ÇIKARMAYA DEVAM ETTİ.
A-KAH-PE’nin "A" harfini temsil eden Bakanı ise: "DTP'nin Kapatılmasına İlişkin Açılan Davadan Mutluluk Duymadım" diyerek liderinin Avrupa'nın ortalarından çıkardığı sese BİR TAKVİYE SES ÇIKARARAK katkı yapmaktan kendini alamadı.
Yukarıda iki örneğini verdiğim YÜKSEK SESLE GAZ KAÇIRMA SESLERİ, aslında bizlere şunu açık açık gösteriyor ki; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın tabir yerinde ise SOPA’yı vurduğu yer ile GAZ KAÇIRMA SESLERİNİN ÇIKTIĞI YER adeta aynı vücudun parçaları gibi işliyor. Aynen Nasrettin Hoca’nın eşeği örneğinde olduğu gibi… Yani bir tanesi Eşeğin kafası ise diğeri de arka tarafındaki malum yeri gibi hareket ediyor.
PEKİ! EĞER YUKARIDA ANLATILAN FIKRA VE DEVAMINDAKİ OLAYLARI BİRLİKTE DEĞERLENDİRİRSEK; BİZİM BURADAN NE SONUÇ ÇIKARMAMIZ GEREKİYOR?
BENCE ŞU SONUCU RAHATLIKLA ÇIKARABİLİRİZ;
Dtp, pkk’nın siyasal başı ise, A-KAH-PE de siyasal arkası yada diğer bir deyimle KIÇI’dır.
Siz ne der siniz?