sideways
New member
- Katılım
- 6 Ara 2006
- Mesajlar
- 695
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Kazan: Arkasında CIA ve MOSSAD var
Adalet eski Bakanı Şevket Kazan, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ermeni asıllı gazeteci Hrant Dink'ın silahlı saldırı sonucu öldürülmesinin planlayıcılarının, Susurluk olayının arka planında olduğu gibi CIA ile MOSSAD'ın olduğunu söyledi.
Saadet Partisi'nin (SP) Diyarbakır'da Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki il başkanlıklarının halkla ilişkiler sorumlularıyla yapılan toplantıya katılan SP Halkla İlişkiler Başkanı Şevket Kazan, gazeteci Dink'e yapılan saldırının lanetlenecek ve şiddetle kınanacak bir olay olduğunu vurguladı.
Silahlı saldırının arka planında kimler olduğu yönündeki soruları Susurluk olayını örnek vererek açıklayan Kazan, şöyle konuştu: "Türkiye'de 3 milletvekili, Refahyol hükümeti işbaşından ayrıldıktan sonra Amerika'ya davet edildi. Kendisine sorabilirsiniz; bunlardan biri Haşim Haşimi, ikincisi Iğdır Milletvekili Adil Aşırım, üçüncüsü İstanbul Milletvekili Bülent Tan. Bunlar Amerika tarafından davet edilip götürüldü. Amerika'da bir Yahudi lobisi var. Bu lobinin başında Makouski diye bir Yahudi var.
O tarihte Türk Silahlı Kuvvetleri'nin danışmanlığını yapmıştı. Halen de Amerikan siyasetinde adı geçen etkin biridir. Bu 3 kişiyle görüşürken aynen şunları söylemiştir: 'Refahyol'dan sonra Mesut Yılmaz işbaşına geldi. Susurluk olayını araştırmaya çalışıyor. Susurluk olayını fazla araştırmayın. Bu işe sizin gücünüz yetmez.' Çekiç güç zamanında neler çektiğimizi hepimiz biliyoruz. Bölgeyi nasıl karıştırdığını biliyoruz. Bu cinayetlerin de perde arkasında onlar vardır. CIA vardır, MOSSAD vardır. Ama yerli malı kullanmaktadırlar.
Gerek Trabzon'daki cinayet açısından, gerekse Şişli'de işlenmiş olan bu cinayet açısından, tetiği çeken çocuklardır. Ama ona tetiği çektiren insanlar ise, CIA ve MOSSAD'tır. Bütün amaçları Türkiye'yi huzursuz etmektir. Türkiye'yi karıştırmaktır ve görüyorsunuz Türkiye'yi karıştırmayı da başarıyorlar. Biraz önce bir başlığa karşı feveranlarımızı gördünüz. Belki feveran etmememiz lazım. Çünkü onlar onu ona düşürmeye çalışıyorlar. Ettiriyorlar, ama görüyorsunuz etkili oluyorlar. Bize hiç olmazsa 'Biz Ermeni değiliz' dedirtiyorlar. Elhamdülillah dedirtiyorlar. Ama o başlığı da onlara attırıyorlar. Ve başlığı atanlara karşı da ister istemez bir tepki duyuyorsun. İşte bir ülkenin karıştırılması böyle olur."
“BİZ HEPİMİZ ERMENİYİZ” BAŞLIKLARINA TEPKİ
Olayla ilgili gazetelerin attığı başlıkları da eleştiren Kazan, atılan manşetlerin bu millete yakışmadığını dile getirdi. "Bir Ermeni gazeteci cinayete kurban gitti. Lanetlenecek bir olay, şiddetle kınanacak bir olay. Topyekün kınayalım" diyen Kazan, "Ama bunu kınayalım derken, yayınladığımız gazetelerin manşetlerine 'Biz hepimiz Hrant'ız, 'Biz hepimiz Ermeniyiz' diye başlık atmak bu millete yakışmaz. Biz Mehmetleriz, biz Hasanlarız, biz Hüseyinleriz. Biz Hrant değiliz, biz Ermeni değiliz. Ama uşaklığın işte bu kadarına kadar iniliyor.
Bu olmaz, bu bir yağcılıktır. Niye yağcılıktır, Amerika'ya yağcılıktır. Çünkü Amerikan parlamentosunda Nisan ayı yaklaştığı için yakın zamanda Ermeni soykırım meselesi görüşülecek. Aman böyle bir şey olmasın diye bu yağcılıklar yapılıyor. Görüyorsunuz ki, bu millet kimliğinden uzaklaştırılıyor" diye konuştu.
MHP: DIŞ GÜÇLER VAR
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Işıklar, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Cinayetin arkasında dış güçler vardır" dedi.
Partisinin Genişletilmiş İl Divan Toplantısı'na katılmak üzere Amasya'da bulunan Işıklar, gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesiyle Türkiye'nin gündeminin değiştirilmek istendiğini söyledi.
Işıklar, "Hrant Dink cinayetinin arkasında dış güçler vardır. Türkiye'nin içinde bulunduğu durum, Ortadoğu'da yaşanan gerginlik ve Avrupa Birliği sürecinde Türkiye'nin gündemi, dış güçlerin isteğiyle gerçekleşen bu cinayetle değiştirilmek istenmektedir" dedi.
kaynak vakit
Adalet eski Bakanı Şevket Kazan, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ermeni asıllı gazeteci Hrant Dink'ın silahlı saldırı sonucu öldürülmesinin planlayıcılarının, Susurluk olayının arka planında olduğu gibi CIA ile MOSSAD'ın olduğunu söyledi.
Saadet Partisi'nin (SP) Diyarbakır'da Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki il başkanlıklarının halkla ilişkiler sorumlularıyla yapılan toplantıya katılan SP Halkla İlişkiler Başkanı Şevket Kazan, gazeteci Dink'e yapılan saldırının lanetlenecek ve şiddetle kınanacak bir olay olduğunu vurguladı.
Silahlı saldırının arka planında kimler olduğu yönündeki soruları Susurluk olayını örnek vererek açıklayan Kazan, şöyle konuştu: "Türkiye'de 3 milletvekili, Refahyol hükümeti işbaşından ayrıldıktan sonra Amerika'ya davet edildi. Kendisine sorabilirsiniz; bunlardan biri Haşim Haşimi, ikincisi Iğdır Milletvekili Adil Aşırım, üçüncüsü İstanbul Milletvekili Bülent Tan. Bunlar Amerika tarafından davet edilip götürüldü. Amerika'da bir Yahudi lobisi var. Bu lobinin başında Makouski diye bir Yahudi var.
O tarihte Türk Silahlı Kuvvetleri'nin danışmanlığını yapmıştı. Halen de Amerikan siyasetinde adı geçen etkin biridir. Bu 3 kişiyle görüşürken aynen şunları söylemiştir: 'Refahyol'dan sonra Mesut Yılmaz işbaşına geldi. Susurluk olayını araştırmaya çalışıyor. Susurluk olayını fazla araştırmayın. Bu işe sizin gücünüz yetmez.' Çekiç güç zamanında neler çektiğimizi hepimiz biliyoruz. Bölgeyi nasıl karıştırdığını biliyoruz. Bu cinayetlerin de perde arkasında onlar vardır. CIA vardır, MOSSAD vardır. Ama yerli malı kullanmaktadırlar.
Gerek Trabzon'daki cinayet açısından, gerekse Şişli'de işlenmiş olan bu cinayet açısından, tetiği çeken çocuklardır. Ama ona tetiği çektiren insanlar ise, CIA ve MOSSAD'tır. Bütün amaçları Türkiye'yi huzursuz etmektir. Türkiye'yi karıştırmaktır ve görüyorsunuz Türkiye'yi karıştırmayı da başarıyorlar. Biraz önce bir başlığa karşı feveranlarımızı gördünüz. Belki feveran etmememiz lazım. Çünkü onlar onu ona düşürmeye çalışıyorlar. Ettiriyorlar, ama görüyorsunuz etkili oluyorlar. Bize hiç olmazsa 'Biz Ermeni değiliz' dedirtiyorlar. Elhamdülillah dedirtiyorlar. Ama o başlığı da onlara attırıyorlar. Ve başlığı atanlara karşı da ister istemez bir tepki duyuyorsun. İşte bir ülkenin karıştırılması böyle olur."
“BİZ HEPİMİZ ERMENİYİZ” BAŞLIKLARINA TEPKİ
Olayla ilgili gazetelerin attığı başlıkları da eleştiren Kazan, atılan manşetlerin bu millete yakışmadığını dile getirdi. "Bir Ermeni gazeteci cinayete kurban gitti. Lanetlenecek bir olay, şiddetle kınanacak bir olay. Topyekün kınayalım" diyen Kazan, "Ama bunu kınayalım derken, yayınladığımız gazetelerin manşetlerine 'Biz hepimiz Hrant'ız, 'Biz hepimiz Ermeniyiz' diye başlık atmak bu millete yakışmaz. Biz Mehmetleriz, biz Hasanlarız, biz Hüseyinleriz. Biz Hrant değiliz, biz Ermeni değiliz. Ama uşaklığın işte bu kadarına kadar iniliyor.
Bu olmaz, bu bir yağcılıktır. Niye yağcılıktır, Amerika'ya yağcılıktır. Çünkü Amerikan parlamentosunda Nisan ayı yaklaştığı için yakın zamanda Ermeni soykırım meselesi görüşülecek. Aman böyle bir şey olmasın diye bu yağcılıklar yapılıyor. Görüyorsunuz ki, bu millet kimliğinden uzaklaştırılıyor" diye konuştu.
MHP: DIŞ GÜÇLER VAR
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Işıklar, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Cinayetin arkasında dış güçler vardır" dedi.
Partisinin Genişletilmiş İl Divan Toplantısı'na katılmak üzere Amasya'da bulunan Işıklar, gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesiyle Türkiye'nin gündeminin değiştirilmek istendiğini söyledi.
Işıklar, "Hrant Dink cinayetinin arkasında dış güçler vardır. Türkiye'nin içinde bulunduğu durum, Ortadoğu'da yaşanan gerginlik ve Avrupa Birliği sürecinde Türkiye'nin gündemi, dış güçlerin isteğiyle gerçekleşen bu cinayetle değiştirilmek istenmektedir" dedi.
kaynak vakit