Derin Devlet Nedir veya “Gladyonun” Türkiye Yapılanması

Vtnsvr

New member
Kaynak: Tuğrul Keskingören-Açık İstihbarat


Bu yazı bir komplo teorisi değildir, ve o iddiada da değildir, fakat eliti

veya yönetici sınıfı toplumbilim açısından algılama ve tanıma yöntemine göre

geliştirilmis bir yaklaşımdır. Nethaber.com sitesinin yazarlarindan Nevzat

Basım, komplo teorisi yazmak bir oyundur diyor ve ekliyor yazdığı senaryoya

inanmak ise zeka geriliğidir. Kendisine katılmakla birlikte komplo teorisi

ile bazı görünen gerçekleri ayırt etmek gerekir diye düşünüyorum. Dünyanın

önde gelen istihbarat kuruluşlar komplo teorilerini iki farklr düzlemde

gerçekleştirirler, birincisi içe dönük beyin fırtınaları (brainstorming),

ikincisi ise bence çok farklı bir şekilde dışa yönelik açılımlardır. Dışa

yönelik açılımlarda ise medya, TV, internet siteleri, ve benzeri halkı veya

diğer rakip istihbarat kuruluşlarını yönlendirmede kullanılmak üzere

üretilmis senaryolardır. Tabi Nevzat Basım’ın iddia ettiği gibi kendin uret

kendin inan cinsinden elit kavramının dışında üretilen senaryolarin bazıları

ise bumerang usulü, üretenleri vurabilir.



Bu yazıda derin devlet kavramı üzerine kendi tecrübelerimden kaynaklanan

bazı notları paylaşmak istiyorum, çünkü bu notların paylaşılması ülkemizin

geleceği, insanlarimizin ve insanligin, kirlilik ve karanliklar duvarlari

arkasinda, halka ragmen halk icin verilen kararlarin kimler tarafindan

alindiginin ogrenilmesinin belki huzurlu ve guvenli bir toplum yaratilmasina

verebilecegi katkidan dolayidir. Bu katki ozgur ve devletten bagimsiz bir

bireyin olusturulmasina sunulan okyanusa bir damla da bizden misali bir

yaklasim olarak algilanmalidir. Siz ister komplo olarak gorun isterse bir

bilgi notu olarak algilayan, devlet kavrami ve onu elinde tutan siyasi,

askeri ve kulturel elit sizden habersiz fakat sizin adiniza karar veren bir

mekanizma olmustur. Belki buna Max Weber¹in deyimi ile burokraside

diyebilirsiniz. Fakat bu elit kavrami veya Islamcilarin beyaz Turkler olarak

tanimladigi, solcularin Turkiye burjuvazisi veya benim elit olarak

benimsedigim tanimlari birbirleri ile tamamen ortusen bir denklem

icermektedir. Demokrasi ile bagdasmayan bu yonetici elit zaman icinde

sekillenir ve kuresellesen dunyada yerel yonetim gucunu olusturur. Yerelden

tanimimiz ise her ulke icin olusan burokraside kendine yer bulmus ulkeyi

yoneten siniftir. Bu sinifin olusturdugu politikalar halka ragmen halk icin

ve devletin devamini ongorurken, devami ongorulen devlet aslinda halkin

algiladigi devlet tanimindan farklidir, cunku zaman icinde kuresellesme ve

uluslararasi iliskiler ile sekil degistirmis, ve orjinalinden ayrilmistir.



Bu asamada yerel elit, kuresel elitten farkli politikalar uretemez, cunku

her konumda yani askeri, siyasi ve kulturel olarak bagimlidir. Elitin kendi

halkina olan yakinligi, kuresel elite olan uzakligi ile ters orantilidir. Bu

duzlem icinde sekillenen elitin politikalari o ulkenin bagimsizligini

sekillendirir. Kuresellesen dunyada bagimsizlik kavrami ise zaten ayrica

tartisilmasi gereken bir fikir jimnastigi olarak degerlendirilebilir.

Turkiye¹nin yerel ve kuresel elit kavramindaki iliskiler zinciri bize derin

devlet olarak algilanan toplumsal projeleri animsatir. Bu projelerin

uretilmesi ve uygulamaya konulmasi asamalarinda kuresel elit ve diger guc

guruplari ortak hareket ederler. Bu bir komplo teorisi degil, buyuk bir

sirketin yonetilmesi asamasinda verilen kararlarin nasil alindiginin ve

nasil uygulamaya konuldugunun siyasi bir orneklemidir. Sirket icindeki

yoneticiler arasindaki fikir ayriliginin fazla bir onemi yoktur. Yerel veya

kuresel elit, yani iki kesimde burokratik elit sinifini olusturur, ve halk

icin karar vermezler, sistemin devami ve guvenligi icin kararlarini alir ve

uygularlar. Kuresel ve yerel elit arasindaki fark uygulama asamasinda

kendini gosterebilir. Bazen de kuresel elit veya emperyalizm, calistigi

yerel elitin kendisi ile olan fikir ayriliklarini yeni bir yerel elit

olusturarak veya destekleyerek diger elit gurubu oyun disi birakabilecegi

mesajini vererek hegemonyasini tamamen ortaya koyar veya gercekten de diger

yerel eliti elimine eder ve yenisini olusturur. Gurcustan, Ukrayna ve

Kirgizistan¹da gerceklesen renkli devrimler, yeni elit olusumunda en guzel

orneklerdir. Diktator Pinochet¹inin Sili¹sindeki 1973 yapilanmasi ve yine 12

Eylul askeri rejiminin sekillendirdigi Neoliberal batakliklar tarihsel

olarak bu olusumda en guzel orneklemleri icerir



Turkiye¹de ve dunyada tartisilmaya baslanan “Gladyo” veya derin devlet

kavrami aslinda yukarida anlatilan teorik yaklasim icinde

degerlendirilebilir diye dusunuyorum. Cunku Turkiye’de her ne kadar degisik

siyasi, sosyal ve ekonomik cikar guruplari da olsa yonetici elit veya Turkiye

Burjuvazisi yerel yonetici eliti olusturmaktadir, bazilarinin derin devlet

olarak veya “Gladyo” olarak algiladiklari aslinda ne “Gladyo” ne de derin

devlet kavrami ile iliskiskilidir; “Ergenekon” olarak nitelendirilen kisi ve

guruplar, siyasi, sosyal ve ekonomik olarak sistemin disinda bulunan

guruplardan olusmaktadir. Bunlar sistemin icinde degildirler, ve olamazlarda

cunku ekonomik uretim iliskileri icinde hic bir zaman yerleri olmamistir.

Hatta sistem ve elit icin bir “tehlike” olusturmaktadirlar. Derin devlet

kavrami, bunlarin ötesinde, makro politik kararları alan guruplar olarak

tanimlanmalidir. Mesela Kıbrıs Politikasinda değisik bir acilima giden

Turkiye, Rauf Denktas’ı tasfiye etmistir. Bu baglamda anlatmak istedigim,

Kibris politikasindaki bu açılımın dogru veya yanlışlığı degil, fakat bu

kararlari alanlarin kimler oldugu ile ilgilidir. Iste bu kimler kavrami,

bizi elit veya yonetici sinifa goturur. Kibris politikasindaki degisiklik,

AK Parti ile ilgili degildir. Cunku AK Parti buyuk resimde sadece belli bir

donemdeki degisiklikleri onaylayan “noter” islevi gormektedir. Abdullah

Öcalan’ın yargilanmasi esnasinda, MHP’nin nasil ikna edildigi veya Bulent

Ecevit’in Avrupa Birligi ile gelen ozellestirme yasalarina evet demesi

benzer gecici donemleri icerir. Bu gecici donemlerde kimin iktidarda

oldugunun veya kararlarin altinda kimlerin imzasinin bulundugunun hic bir

onemi yoktur. Cunku bu kisi, parti ve guruplarin elit kavrami ile iliskileri

yoktur. Elit kavrami sizin sahnede gormediginiz fakat oyunu yazan ve kuresel

elit ile dogrudan iliski icinde olan kisi ve guruplardan olusmaktadir.

Mesela, Turkiye¹nin Birlesmis Miletler temsilcisi Baki İlkin bu baglamda

elit kavrami icinde tanimlanabilecek en guzel orneklemi olusturur. Baki

İlkin, 12 Eylul askeri darbesinde diktator Kenan Evren’in ozel kalem

mudurudur, elit tarafindan Islamci olarak gosterilen AK Parti iktidarinda

ise Kibris politikalarinda Rauf Denktas’in tasfiye surecinde yine Disisleri

bakanligi mustesari Ugur Ziyal ile cok onemli bir rol oynayarak Turkiye¹nin

makro politikalarini yonlendirmistir. Bulent Ecevit’e, Kemal Dervis’i lanse

eden kisidir. Elitin siyasi rengi yoktur, onlar sizin benim gibi sol, sağ,

ülkücü, islamcı, marksist veya kürtçü kavramları içinde değerlendirilip

tanimlanamazlar. Noterler ise beli bir sure sonra elit yani ‘Beyaz Türkler’

taraıindan tasfiye edilirler. Recep Tayyip Erdoğan veya AK Parti veya

Fethullah Gülen cemaati bu süreç sonunda, elitin kendileri için oluşturduğu

politikalardan nasiplerini alacaklardır, çünkü bu kaçınılmazdır. Hatta

onlar da sistem ve elit için birer tehdit unsuru olarak görülmektedirler. Bu

açıdan Fethullah Gülen, AK Parti veya “Ergenekoncular” olarak adlandırılan

kişi ve guruplar arasında elit açısından bir fark yoktur ve bu elit Amerikan

bağımlısıdır..



Yine Turkiye¹nin Washington elcisi olan Nabi Sensoy¹da, bu elit kavrami

icinde yerel elit ile kuresel elit arasindaki dengeleri koruyan ve sistemin

devami icin politikalar uygulayan ve onlari denetleyen yapisi ile derin

devlet kavraminda merkez konumundadir. Cunku ABD¹de yasayan Turkleri solcu,

sagci, Islamci Kurdcu olarak niteleyen ve Ergenekon baglaminda gercek

olmayan verilere dayanarak bilgi notu alan bir zihniyet ancak derin devlet

veya ³Gladyo² mekanizmasi icinde degerlendirilebilir. Turkiye¹nin Washington

elcisi olan Nabi Sensoy Turk halkinin degil ama, kendi elitsel cikarlarini

korudugu Amerika¹daki Turk derneklerinden ATAA¹da yasanan baskanlik

secimlerinde de gorulmustur. Sensoy secimle isbasina gelen yonetimi elcilige

davet ederek ³siz kim oluyorsunuz, sizinle devleti arkama alarak ugrasirim²

derken, Sensoy¹un anladigi devlet ile halkin tanimladigi devlet anlayisi

arasindaki farki iyi gormek lazimdir. Cunku, Sensoy¹un anladigi devlet

anlayisi halki yonetilmesi gereken bir kitle olarak goren, demokratik ve

ozgurlukcu acilimi degil fakat baskici elitsel derin devletci emperyalizme

bagimli bir tanimin ifadesinin disa yansimis seklidir. Iste elitci ve disa

bagimli bu zihniyetin Turkiye¹yi 1950¹erden itibaren yonettigini akildan

cikarmamak gerekmektedir. Bu baglamda Turkiye¹deki elit mekanizmalari icinde

derin devletin ve Gladyo¹nun yapilandigi en onemli kurum Disisleri

Bakanligidir. Bu kurumun son yillarda ki Avrupa Birligi ve ABD politikalari

ve Turkiye burjuvazisi TUSIAD ile olan yakinliklari dikkatle incelendiginde

elitci derin devlet zihniyetinin ne kadar hakim oldugu gorulebilir.

Sermayenin oldugu yerde derin devlet ve Gladyo vardir, sermayenin ve

burjuvanin deskeklemedigi derin devlet kagit kulelerden ibarettir.



Derin devlet kavrami icinde degerlendirelebilecek bir diger yonetici elit

ise emekli buyukelci Faruk Logoglu¹dur. Washington¹da 2001-2006 yillarinda 5

yil elcilik yapmis bulunan Faruk Logoglu¹nun Milliyet gazetesinde yayinlanan

roportajini http://www.milliyet.com.tr/2006/09/11/guncel/agun.html dikkatle

okumanizin derin devlet kavramini daha iyi anlamamizda bize yardimci

olabilecegini dusunuyorum. Her ne kadar AK Parti aleyhinde de olsa Faruk

Logoglu, emekli olduktan sonra muhafazakar ve Islami kesime ³yakin² olan

Ulker gurubunun finanse ettigi ASAM¹da yonetici olmus, Iran ve Orta Asya

uzerine politikalar ureten bu kurumun basina gecerek derin devletten emekli

olunmadiginin guzel bir ornegini teskil etmistir. Veya Faruk Logoglu ile

Nabi Sensoy¹un, Irak savasinin mimarlarindan Paul Wolfowitz ve Eric Edelman

veya muhafazakar Musevi lobisi ile olan yakinliklarinin bize, kimin elit,

kimin derin devlet oldugunu anlatmasi acisindan onemli olduguna inaniyorum.



Derin devlet kavramini, o sizin gazetelerde okudugunuz silahla yakalanan

albaylar veya uc bes tane mafya babasi icinde tanimlamak cok buyuk bir

yanilgidir. Bu Marks¹in yanlis bilinc kavrami icinde degerlendirilebilir.

Eger derin devlet kavramini iyi anlamak ve algilamak istiyorsaniz, unlu

sosyolog William Domhoff¹un Amerika¹yi Kim Yonetiyor (Who Rules America

http://sociology.ucsc.edu/whorulesamerica/) baslikli kitabini okumanizi

tavsiye ederim. Rakamlar ile ABD¹nin nasil yonetildigini ve yonetici elitin

kimler oldugunu cok iyi aciklayan bu kitabin, Dr. Domhoff¹un belittigi gibi,

bence de bir Turkiye ornekleminin doktora tezi olarak yapilmasi, Turkiye

siyaset sosyolojisine yapilabilecek en buyuk katkidir. Veya bize elit

kavramini bilimsel olarak kazandiran Machiavelli'¹nin tilkiler (Kurnazlar)

ve aslanlar (Guc kullananlar) denkleminde anlattigi, unlu Italyan sosyolog

Wilfredo Pareto¹nun bu terimleri genisleterek demokrasi baglaminda

kullandigi aciklamalarini iyi algilamamiz ve derin devlet kavramini kucuk

resimlerde degil, fakat daha buyuk ³liyakat² nisanlarinda aramamizin daha

dogru oldugunu dusunuyorum. Cunku kutsal devlet olarak halk tarafindan

gorulen aslinda elitin kutsadigi devlettir, yonetilen kesimin dus

dunyasindaki serap degil. Elitin algiladigi ve tanimladigi devlet kavrami

ile halkin devleti, derin siyasi, ekonomik ve sosyal farkliliklar icerir.

Eger oyle olmasaydi, isci ezilmez, Kurd dilini konusur, Islamci ibadetinde

ozgur olurdu. Elit, kendi algiladigi devlet tanimi icin her siyasi ve sosyal

hareketi bir tehdit olarak gorur, bu yuzden bu hareketlerin kontrol altinda

tutulmasi ve gerektiginde elimine edilmeleri mumkundur. Bu acidan derin

devlet, halki degil kendisini korur.



Bu anlatilanlar bir komplo teorisimi, iste buna siz karar verin. Derin

devlet kavrami ile ilgilenenlere Amy Goodman¹in editorlugunu yaptigi

Democracy Now adli internet radyosunu ve sitesini

http://www.democracynow.org dinlemelerini ve okumalarini oneririm. Kagit

kulelerden ibaret olan kendilerini derin devlet olarak goren zihniyet ile

sermayenin ve emperyalizmin derin devlet ve Gladyo¹sunu iyi ayirt etmenizi

oneririm. Derin devlet bence, Lenin¹in tanimladigi gibi ozgurlugun olmadigi

yerdir, ozgurlugun oldugu ulkede ise derin devlet yoktur. Son soz olarak,

sahsimca insanlik onuru en yuce degerdir, derin devlet bu onura indirilmis

en buyuk darbedir, birakin insanlari ozgurce yasasinlar.
 

HTML

Üst