vega vhj
New member
Deniz Feneri'nin para trafiği ortaya çıkıyor
09/09/2008
Almanya'daki Deniz Feneri davasında sanık Mehmet Gürhan'ın avukatı 'Müvekkilim Başbakan'a para göndermemiştir' deyince yargıçtan azar işitti: Yoksa Başbakan sizi avukat olarak mı tuttu?
FRANKFURT - Almanya'da devam eden Deniz Feneri davasının dördüncü duruşması Frankfurt Eyalet Mahkemesi'nde yapıldı. Duruşmada, Deniz Feneri soruşturmasını yürüten "Spenden AG"nin başındaki Mali Polis'ten Başkomiser Alexander Böhm, hazırladığı ayrıntılı raporu mahkeme üyelerine sundu.
Başkomiser Böhm'ün raporunda, Deniz Feneri Derneği'nin Vakıfbank Frankfurt şubesinde ve diğer bazı Alman bankalarındaki hesap hareketleri detaylı olarak ortaya kondu. Derneğin Türkiye'de ve Almanya'da işbirliği yaptığı belirtilen şirketlerin adları açıklandı.
'PARA AKP'NİN FİNANSMANINDA KULLANILDI'
Raporda, Deniz Feneri Derneği'nden para aktarıldığı ifade edilen Türk firmaları arasında, Yeni Dünya İletişim, Atlas, Beyaz Limited gibi şirketlerin adı geçiyor. Başkomiser Böhm'ün iddiasına göre, toplanan paralarla Almanya'da taksi ve ticaret şirketleri de kuruldu. Olayın ortaya çıkmasında kilit isim olan Abdurrahim Vural'ın, "Toplanan yardım paralarının politik amaçlı olarak AKP'nin finansmanında kullanıldığı" yolundaki iddiası da raporda yer aldı.
Başkomiser Böhm, iddialarına kanıt olarak Deniz Feneri binasına düzenlenen baskında ele geçirilen yaklaşık 1400 delili ve türkiye'deki gizli muhasebe notlarını gösterdi.
Başkomiser Böhm ,“Gürhan’ın sevgilisi konusunda da "Gürhan’ın vatandaşlık dosyasında kimden gönderildiği belli olmayan bir ihbar mektubu bulduk. Bu mektupta isminin açıklamayan kadın, korktuğunu belirtip, Gürhan hakkında bazı iddialar dile getiriyordu. Bu iddialar kara para aklamasından, MİT ajanlığına kadar uzanıyordu. Yaptığımız araştırmalar sonucunda Elif Fatma Oruç isimli bir kadın tespit ettik. Elif Fatma Oruç’u sorguladık. Kendisi sevgilisi olduğu iddialarını yalanladı. Ama şirkette böyle bir dedikodu dolaştığını da doğruladı" diye konuştu.
PARA TRAFİĞİ
Böhm, Deniz Feneri belgeleri üzerinde aralıksız 5 ay çalıştığını belirterek, para trafiği hakkında şu bilgileri verdi:
“22 Ocak 2006’da Commerzbank, Postbank ve Gross Geraeuer Volksbank isimli bankaların, kara para trafiği şüphesiyle şikayette bulunmaları üzerine soruşturma başlattık. 2004’ten bu yana Vakıfbank Wien (Viyana) AG’den 53 kez olmak üzere toplam 8 milyon 866 bin euro nakit para çekilmesine rağmen, bu Türk bankasının herhangi bir şikayette bulunmadığını tespit ettik.
Bunun üzerine Federal Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BAFIN) nezdinde girişimlerde bulunduk. BAFIN’e Vakıfbank Wien’in bu para trafiğini bildirim zorunluluğu olup olmadığını sorduk. BAFIN de ‘Evet bildirilmesi gerekliydi’ cevabını verince, Vakıfbank Wien hakkında da yasal girişimlerde bulunduk.
Deniz Feneri ile ilgili şikayeti Milli Görüş’ün eski hukuk danışmanı Abdurrahman Vural’ın yaptığını belirledik. Kendisi de genel sekreterliğini yaptığı İslam Federasyonu Berlin’in paralarını amaç dışı kullandığı için cezaevinde bulunuyor. Cezaevinde kendisini sorguladık. Güvenilir bir adam olmadığını gördük. Ancak bazı iddialarının da çok da yanlış olmadığını belirledik"
Türkiye’ye sürekli para transferi yapıldığını da vurgulayan Böhm, Türkiye’de sözde yapılan yardımlar karşılığında bazı belgelere ulaştıklarını açıkladı.
"Burada dikkat çeken, çoğu belgenin aynı kalemden ve birbirine yakın tarihlerde düzenlenmiş olmasaydı" diyen Böhm, "Bu belgelerde bir muhtarlığın mührü vardı. Biz bunların gerçekleri yansıtmadığını tespit ettik. Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’nin başkanı Engin Yılmaz tanık olarak Frankfurt’a geldi. Hakim kendisiyle görüşmeyince ben Yılmaz’ı aldım ve odamda sorguladım" dedi.
'BAŞBAKAN'IN AVUKATI MISINIZ?'
Duruşmada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili iddiaları gündeme getiren ve savunan avukata hâkim sert uyarıda bulundu. Duruşmanın başında, Kanal 7 Avrupa’nın Genel Müdürü Mehmet Gürhan’ın avukatı Jörg Haseneier iddianamenin internet sitelerinde dolaştığını belirterek, mahkeme heyetine şikayette bulundu.
Haseneier, "Müvekkilimin sevgilisi yoktu. Bu kesinlikle yalan. Bilerek bu olayı gündeme getiriyorlar. Ayrıca Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın, Gürhan'dan para aldığı öne sürülüyor. Erdoğan kuruş para almamıştır. Bu bir tercüme hatasından kaynaklanıyor olmalı" dedi.
Mahkemeye Heyeti Başkanı Hakim Jürgen Müller, "Siz burada Türkiye Başbakanı'nın müdafaasını yapmak zorunda değilsiniz. Yoksa sizi avukat olarak mı tuttu?"diye Haseneier'e çıkıştı. Alman avukat bu çıkışa, "Yok öyle bir şey!" yanıtını verdi.
Başkomiser Böhm, Deniz Feneri ve Kanal 7 Avrupa’nın muhasebecisi Firdevsi Ermiş'i toplam 22 kez bizzat kendisinin sorguladığını belirterek, "Bu sorgulamalarda verdiği bilgileri dikkate aldık. Ancak Mehmet Gürhan ile hiç konuşamadık. Gürhan hiçbir soruya cevap vermezken, yapılan ufak tefek açıklamaları da avukatı yaptı" dedi.
http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=Detay&ArticleID=897869&Date=10.09.2008&CategoryID=78
09/09/2008
Almanya'daki Deniz Feneri davasında sanık Mehmet Gürhan'ın avukatı 'Müvekkilim Başbakan'a para göndermemiştir' deyince yargıçtan azar işitti: Yoksa Başbakan sizi avukat olarak mı tuttu?
FRANKFURT - Almanya'da devam eden Deniz Feneri davasının dördüncü duruşması Frankfurt Eyalet Mahkemesi'nde yapıldı. Duruşmada, Deniz Feneri soruşturmasını yürüten "Spenden AG"nin başındaki Mali Polis'ten Başkomiser Alexander Böhm, hazırladığı ayrıntılı raporu mahkeme üyelerine sundu.
Başkomiser Böhm'ün raporunda, Deniz Feneri Derneği'nin Vakıfbank Frankfurt şubesinde ve diğer bazı Alman bankalarındaki hesap hareketleri detaylı olarak ortaya kondu. Derneğin Türkiye'de ve Almanya'da işbirliği yaptığı belirtilen şirketlerin adları açıklandı.
'PARA AKP'NİN FİNANSMANINDA KULLANILDI'
Raporda, Deniz Feneri Derneği'nden para aktarıldığı ifade edilen Türk firmaları arasında, Yeni Dünya İletişim, Atlas, Beyaz Limited gibi şirketlerin adı geçiyor. Başkomiser Böhm'ün iddiasına göre, toplanan paralarla Almanya'da taksi ve ticaret şirketleri de kuruldu. Olayın ortaya çıkmasında kilit isim olan Abdurrahim Vural'ın, "Toplanan yardım paralarının politik amaçlı olarak AKP'nin finansmanında kullanıldığı" yolundaki iddiası da raporda yer aldı.
Başkomiser Böhm, iddialarına kanıt olarak Deniz Feneri binasına düzenlenen baskında ele geçirilen yaklaşık 1400 delili ve türkiye'deki gizli muhasebe notlarını gösterdi.
Başkomiser Böhm ,“Gürhan’ın sevgilisi konusunda da "Gürhan’ın vatandaşlık dosyasında kimden gönderildiği belli olmayan bir ihbar mektubu bulduk. Bu mektupta isminin açıklamayan kadın, korktuğunu belirtip, Gürhan hakkında bazı iddialar dile getiriyordu. Bu iddialar kara para aklamasından, MİT ajanlığına kadar uzanıyordu. Yaptığımız araştırmalar sonucunda Elif Fatma Oruç isimli bir kadın tespit ettik. Elif Fatma Oruç’u sorguladık. Kendisi sevgilisi olduğu iddialarını yalanladı. Ama şirkette böyle bir dedikodu dolaştığını da doğruladı" diye konuştu.
PARA TRAFİĞİ
Böhm, Deniz Feneri belgeleri üzerinde aralıksız 5 ay çalıştığını belirterek, para trafiği hakkında şu bilgileri verdi:
“22 Ocak 2006’da Commerzbank, Postbank ve Gross Geraeuer Volksbank isimli bankaların, kara para trafiği şüphesiyle şikayette bulunmaları üzerine soruşturma başlattık. 2004’ten bu yana Vakıfbank Wien (Viyana) AG’den 53 kez olmak üzere toplam 8 milyon 866 bin euro nakit para çekilmesine rağmen, bu Türk bankasının herhangi bir şikayette bulunmadığını tespit ettik.
Bunun üzerine Federal Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BAFIN) nezdinde girişimlerde bulunduk. BAFIN’e Vakıfbank Wien’in bu para trafiğini bildirim zorunluluğu olup olmadığını sorduk. BAFIN de ‘Evet bildirilmesi gerekliydi’ cevabını verince, Vakıfbank Wien hakkında da yasal girişimlerde bulunduk.
Deniz Feneri ile ilgili şikayeti Milli Görüş’ün eski hukuk danışmanı Abdurrahman Vural’ın yaptığını belirledik. Kendisi de genel sekreterliğini yaptığı İslam Federasyonu Berlin’in paralarını amaç dışı kullandığı için cezaevinde bulunuyor. Cezaevinde kendisini sorguladık. Güvenilir bir adam olmadığını gördük. Ancak bazı iddialarının da çok da yanlış olmadığını belirledik"
Türkiye’ye sürekli para transferi yapıldığını da vurgulayan Böhm, Türkiye’de sözde yapılan yardımlar karşılığında bazı belgelere ulaştıklarını açıkladı.
"Burada dikkat çeken, çoğu belgenin aynı kalemden ve birbirine yakın tarihlerde düzenlenmiş olmasaydı" diyen Böhm, "Bu belgelerde bir muhtarlığın mührü vardı. Biz bunların gerçekleri yansıtmadığını tespit ettik. Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’nin başkanı Engin Yılmaz tanık olarak Frankfurt’a geldi. Hakim kendisiyle görüşmeyince ben Yılmaz’ı aldım ve odamda sorguladım" dedi.
'BAŞBAKAN'IN AVUKATI MISINIZ?'
Duruşmada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili iddiaları gündeme getiren ve savunan avukata hâkim sert uyarıda bulundu. Duruşmanın başında, Kanal 7 Avrupa’nın Genel Müdürü Mehmet Gürhan’ın avukatı Jörg Haseneier iddianamenin internet sitelerinde dolaştığını belirterek, mahkeme heyetine şikayette bulundu.
Haseneier, "Müvekkilimin sevgilisi yoktu. Bu kesinlikle yalan. Bilerek bu olayı gündeme getiriyorlar. Ayrıca Türkiye Başbakanı Erdoğan'ın, Gürhan'dan para aldığı öne sürülüyor. Erdoğan kuruş para almamıştır. Bu bir tercüme hatasından kaynaklanıyor olmalı" dedi.
Mahkemeye Heyeti Başkanı Hakim Jürgen Müller, "Siz burada Türkiye Başbakanı'nın müdafaasını yapmak zorunda değilsiniz. Yoksa sizi avukat olarak mı tuttu?"diye Haseneier'e çıkıştı. Alman avukat bu çıkışa, "Yok öyle bir şey!" yanıtını verdi.
Başkomiser Böhm, Deniz Feneri ve Kanal 7 Avrupa’nın muhasebecisi Firdevsi Ermiş'i toplam 22 kez bizzat kendisinin sorguladığını belirterek, "Bu sorgulamalarda verdiği bilgileri dikkate aldık. Ancak Mehmet Gürhan ile hiç konuşamadık. Gürhan hiçbir soruya cevap vermezken, yapılan ufak tefek açıklamaları da avukatı yaptı" dedi.
http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=Detay&ArticleID=897869&Date=10.09.2008&CategoryID=78
