bjk kemal
New member
Hürriyet Gazetesi yazarı Mehmet Arslan, başkanımız Yıldırım Demirören ile bir telefon görüşmesi yaptı.
Hürriyet Gazetesi yazarı Mehmet Arslan, başkanımız Yıldırım Demirören ile bir telefon görüşmesi yaptı. Wolfsburg maçında, kendisi aleyhine edilen tezahüratlar sonrası bu konuda nasıl bir tavır alacağı merak edilen Demirören ile Arslan arasında geçen diyaloglar şöyle...
Sesi son derece üzgün, ama bir o kadar da kararlı çıkıyordu...
“Sayın Başkan geçmiş olsun” dedim. Wolsfburg maçı sonrası ekranlara, gazete sayfalarına yansıyan görüntüleri hiç haketmemişti. Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkma umutlarını kaybetmişti. Bu ilk kez kaybedişi de değildi. Ama ya küfürler...
Üstelik koro halinde Beşiktaş başkanlık makamını hedef alan küfürler..
“Maç kaybedilebilir. Ama biz galiba kendimizi de kaybediyoruz” dedim.
Demirören önce teşekkür etti.
“Bir şeyin altını kalın çizgilerle çizmeliyim” dedi. Ve ekledi: “Ben protestoya asla karşı çıkmadım. Herkesin protesto etme hakkı vardır. Beni de protesto edebilirler. Amaaa...”
İşte o “ama”dan sonra sesindeki ton değişti.
Az önce kelimelere yansıyan hüzün kayboldu. Kararlı bir hal aldı.
- Emniyetle konuştum. Küfür edenleleri tek tek ortaya çıkaracağım. İsim isim hepsi belli olacak. Bununla da kalmayacağım. Küfür edenlerin varsa kombine kartlarını iptal ettireceğim.
-Başkan hukuken hakkınız var mı?
- Elbette var. Biletix'ten kombine kart alan tüm taraftarların imzaladığı bir belge var. Bu belgeye göre, değil stat içinde, stat etrafında bile küfür edemezler. Sözleşmeye imza attılar bunun için. Tüm bunlar belirlendikten sonra hepsini dava edeceğim. Beşiktaş'ın başkanlık makamına küfür edenler adalet önünde bunun hesabını verecekler.
Hepimizin meselesi
Araya girmek istedim.
Ama Demirören devam etti;
- Sadece küfür edenler değil, küfür ettirenler de bunun hesabını verecekler. Trabzonspor maçından sonra bir basın toplantısı düzenleceğim. Orada daha detaylı konuşacağım. Ama şunu belirtmeliyim. Bu mesele Yıldırım Demirören meselesi değildir. Sadece Beşiktaş'ın da meselesi değildir. Tüm kamuoyunun meselesi haline gelmiştir. Bunu böyle değerlendirmek gerekiyor.
İNÖNÜ STADI'NDA OLAY ÇIKARAN HOLiGANLAR BÖYLE YAKALANIYOR
* İnönü Stadı'nda daha önce toplam 80 adet kamera bulunuyordu.
* Kameraların 61'i turnike, soyunma odası, koridor gibi bölgeleri kontrol ediyor.
* 19 kamera ise açık alandan görüntü alıyor.
* Her tribün çatısında 360 derece dönebilen ve zoom yapabilen 3'er adet kamera var.
* Emniyetin isteği üzerine kamera sayısı 106'ya çıkarıldı.
* Açık alandaki kemaralarla olay çıkaran her taraftarın görüntüsü alınabiliyor.
İşte küfür edilemez sözleşmesi
4.Sezon kartı, BJK'nın malıdır. Müşteri tarafından kurallara uyulmadığı tespit edildiğinde BJK tarafından sezon kartı bedelsiz geri alınır ve iptal edilir.
5. Müşteri; stadyum etrafında ve içerisinde çirkin ve kötü tezahüratta bulunmayacağını kabul etmiştir.
Küfür notu
Kapalı tribünde başlayan protesto, 81. dakikada skorun 2-0 olmasından sonra küfürlü tezahürata dönüştü ve bütün stada yayıldı. Bu dakikada tribün liderlerinden Alen Markaryan ile arkadaşlarının stadı terk etmesi dikkat çekiciydi.
Kaynak: Hürriyet
Hürriyet Gazetesi yazarı Mehmet Arslan, başkanımız Yıldırım Demirören ile bir telefon görüşmesi yaptı. Wolfsburg maçında, kendisi aleyhine edilen tezahüratlar sonrası bu konuda nasıl bir tavır alacağı merak edilen Demirören ile Arslan arasında geçen diyaloglar şöyle...
Sesi son derece üzgün, ama bir o kadar da kararlı çıkıyordu...
“Sayın Başkan geçmiş olsun” dedim. Wolsfburg maçı sonrası ekranlara, gazete sayfalarına yansıyan görüntüleri hiç haketmemişti. Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkma umutlarını kaybetmişti. Bu ilk kez kaybedişi de değildi. Ama ya küfürler...
Üstelik koro halinde Beşiktaş başkanlık makamını hedef alan küfürler..
“Maç kaybedilebilir. Ama biz galiba kendimizi de kaybediyoruz” dedim.
Demirören önce teşekkür etti.
“Bir şeyin altını kalın çizgilerle çizmeliyim” dedi. Ve ekledi: “Ben protestoya asla karşı çıkmadım. Herkesin protesto etme hakkı vardır. Beni de protesto edebilirler. Amaaa...”
İşte o “ama”dan sonra sesindeki ton değişti.
Az önce kelimelere yansıyan hüzün kayboldu. Kararlı bir hal aldı.
- Emniyetle konuştum. Küfür edenleleri tek tek ortaya çıkaracağım. İsim isim hepsi belli olacak. Bununla da kalmayacağım. Küfür edenlerin varsa kombine kartlarını iptal ettireceğim.
-Başkan hukuken hakkınız var mı?
- Elbette var. Biletix'ten kombine kart alan tüm taraftarların imzaladığı bir belge var. Bu belgeye göre, değil stat içinde, stat etrafında bile küfür edemezler. Sözleşmeye imza attılar bunun için. Tüm bunlar belirlendikten sonra hepsini dava edeceğim. Beşiktaş'ın başkanlık makamına küfür edenler adalet önünde bunun hesabını verecekler.
Hepimizin meselesi
Araya girmek istedim.
Ama Demirören devam etti;
- Sadece küfür edenler değil, küfür ettirenler de bunun hesabını verecekler. Trabzonspor maçından sonra bir basın toplantısı düzenleceğim. Orada daha detaylı konuşacağım. Ama şunu belirtmeliyim. Bu mesele Yıldırım Demirören meselesi değildir. Sadece Beşiktaş'ın da meselesi değildir. Tüm kamuoyunun meselesi haline gelmiştir. Bunu böyle değerlendirmek gerekiyor.
İNÖNÜ STADI'NDA OLAY ÇIKARAN HOLiGANLAR BÖYLE YAKALANIYOR
* İnönü Stadı'nda daha önce toplam 80 adet kamera bulunuyordu.
* Kameraların 61'i turnike, soyunma odası, koridor gibi bölgeleri kontrol ediyor.
* 19 kamera ise açık alandan görüntü alıyor.
* Her tribün çatısında 360 derece dönebilen ve zoom yapabilen 3'er adet kamera var.
* Emniyetin isteği üzerine kamera sayısı 106'ya çıkarıldı.
* Açık alandaki kemaralarla olay çıkaran her taraftarın görüntüsü alınabiliyor.
İşte küfür edilemez sözleşmesi
4.Sezon kartı, BJK'nın malıdır. Müşteri tarafından kurallara uyulmadığı tespit edildiğinde BJK tarafından sezon kartı bedelsiz geri alınır ve iptal edilir.
5. Müşteri; stadyum etrafında ve içerisinde çirkin ve kötü tezahüratta bulunmayacağını kabul etmiştir.
Küfür notu
Kapalı tribünde başlayan protesto, 81. dakikada skorun 2-0 olmasından sonra küfürlü tezahürata dönüştü ve bütün stada yayıldı. Bu dakikada tribün liderlerinden Alen Markaryan ile arkadaşlarının stadı terk etmesi dikkat çekiciydi.
Kaynak: Hürriyet
