Düşünmeden yaşamak, yazmak

-HaKiKaT-

Altın Üye
Katılım
22 Haz 2007
Mesajlar
10,386
Reaction score
0
Puanları
0
Susurluk olayı için yapılan ışık söndürme eylemine, azimle ve iştahla katılanlar, yâni "siz de söndürün, siz de!" diyerek başı çekenler kimlerdi? Bence, genellikle sol eğilimli olanlar.

CHP'ye yakın olanlar da denilebilir. Şimdi acaba onlar görülmekte olan Ergenekon davasının lüzumuna inanıyorlar mı? Hiç sanmıyorum.

O günlerde Erbakan'ın "fasa fiso" demesini "önemsememek" gibi algılanmasını doğru bulmamışımdır. Önemsemiyor olamaz. Onca yıllık tecrübesi var, fakat konuyla ilgili duyarlılıkların başka bir şekle dönüşebileceğini, tepki manzaralarının bazı özelliklerini dikkate alarak, muhtemel görüyordum. Ben de o zamanlar öyle düşünüyordum. Işık söndürme eylemlerinin ardında adeta bir baskı vardı ve "söndürmeyenleri tespit ederler mi acaba?" endişesi bile hissediliyordu.

Ama bazıları değerlendirme yaparken, hâlâ, "fasa fiso denildi, önemsenmedi, ondan böyle oldu" diyebiliyorlar. Hiç katılmıyorum. O ışık söndürme eylemlerinin yaygınlaşması, bir sürü yüklemelere konu olması "bu, iktidarın gidici olduğuna" alâmet, izlenimi telkin etmişti bana. 28 Şubat da o sürecin sonucu olarak geldi zaten ama bazı yorumcular sürekli olarak tersini söyleyip yazdı ve fasa fiso ihmalinin 28 Şubat'ı getirdiğini öne sürdü. Bana göre bu, afaki bir bakıştır. 1960'lı yılların sonunda Demirel daha liberal bir görüntüye sahip olmak ve böylece dış çevrelerin desteğini güçlendirip iç eleştirilerin etkisini azaltmak için 41'lerin tasfiyesine karar verdi. Belki ömrünün en büyük hatasıdır bu. Dışarısı, zayıflayan ve seçmeni azalan bir partiyi, liberal görüntüsü parlaklaştı diye tutmaz. Tam tersine "istikrarı bu partiyle sağlamak zorlaşıyor, yeni bir istikrar modeli lâzım" arayışına iter. "Zâten aydınlar desteklemiyor, halk desteği de zayıflıyor" kanaati oluştuğunda, bütün çarklar tersine işlemeye başlar.

Çağlayangil'in kendilerini 12 Mart ile Amerika'nın düşürdüğünü söylemesi, yarım bir değerlendirmedir. Amerika AP iktidarından niye şikâyetçi olsun?"Bu şartlarda istikrar sağlanamayacak" kanaatine varılmasıdır asıl sebep. O istikrar AP iktidarı ile sağlansaydı Amerika çok memnun olurdu ama bu umudunu kaybetmişti. Gazze meselesinde bir ateşkes yakında olacak. Sonra? Obama'lı şartlar, yorumlar, aylar yıllar akmaya devam edecek. İsrail'i dürten bazı eylemler yapılacak, İsrail de onları bahane edip vuracak. Vahşet, gaflet; ve ikisinin ortasında çaresizlik acıları... Düşünce yok, düşünce olmayınca değişim yok, değişim olmayınca çözüm yok. Değişmeyenler, değişmeyen sonuçları yaşamaktan kurtulamazlar. Bazı şeyler elbette ki değişecek. Ama biz değişmiyoruz, o değişen şeylerle aramızdaki ilişkiler değişmiyor. Gerçek değişim, daha iyiye gitme anlamındaki hayırlı, pozitif değişim; tekamülsüz olmaz. Hattâ, tekamül ifade etmeyen değişimler; yozlaşma, gerileme, sürüklenme gibi anlamlar taşır.

... Geçen gün Murat Bardakçı, kitabına "rüzgâr" adını veren bir yazara "rüzgâr ne demek?" diye sordu. "Rüzgâr işte esme, esinti." Rüzgârın "zaman" anlamına geldiğini söyleyince o yazar çok şaşırdı. Halbuki okullarda okutulur. "Belli ki bir şikâyeti var rüzgârdan." Tevriye sanatı... Hem bildiğin rüzgâr, hem de zaman. Daha da doğrusu, ahvâl-i zaman... Haberlerde mâsuniyet, mâsumiyet, karine, kârine karmakarışık bir haber var. Ya mâsumiyet olur, ya da kısa masuniyet. Karine uzun olmaz... Benim de şikayetim var rüzgârdan! Bunlar okul bilgisi. Türkçe-edebiyat dersleri kalktı mı okullardan? Bugün ortaöğretimde ne okutulur?

... Gaz kaçağı oluyormuş. Kardeşim sen, yanmanın oksijenle olduğunu, her yanmanın oksijeni azalttığını bilmiyor musun? Odadaki çiçek bile geceleri oksijeni azaltır. İnsanın kendisi de soba gibidir, nefes alıp verirken oksijeni tüketir! Şofbeni banyoya koymuşsun; penceresi yok, kapı altı boşluğu yok. Hafif bir çevirmede gidersin. Baca borusu sağlam da olsa gidebilirsin. Bir odaya 10 kişi koyup, odayı sızdırmaz hale getirirsen; kendi oksijenlerini kendileri tüketerek de giderler!

... Düşünmeden öğreniyoruz, düşünmeden yaşıyoruz; her yıla, her güne sıfır'dan başlıyoruz.

 
Geri
Üst