Dönme Okulları

RuTH

Altın Üye
Altın Üye
Katılım
7 Nis 2006
Mesajlar
22,533
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Balıkesir
Siz hiç, herhangi bir İslam tarikatı adına kurulmuş bir okul gördünüz mü? Peki, böyle bir şeye izin verirler mi? Hiç sanmam. "Bir başbakan tarikat şeyhlerine iftar verdi" iddiası ile bu ülkede yer yerinden oynar, ama mesela masonik tarikatlar için hiçbir şey yapılmaz. Bu ülkede darbelerle meclis, siyasi partiler kapatılır; ama mason localarının kapısına kimse kilit vuramaz. Darbecilerin bile onlara güçleri yetmez. Darbelerden sonra kurulan hükümetlerde hep kilit noktalarda masonik isimlerin yer alması da bu işin bir başka yanı.

Sn. Benoit, Sn. Joseph liseleri birer kilise okulu, hatta tarikat okulu değil mi? Ecevit'in de okuduğu Robert Koleji niye açıldı, asıl amacı neydi?

Hani, Çalıkuşu romanında anlatılan şu Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesi, laik Fransa'nın Türkiye'deki kilise okulu değil mi? Hala bu okulda başörtülü rahibelerin ders verdiklerini biliyor musunuz?

Bilirsiniz; Çalıkuşu romanı, bu okulda okuyan bir kızın başından geçen olayları konu alır. Reşat Nuri, mahalle mektebi ve medrese ile bu okulu kıyaslar. Mahalle mektebi ve medrese, ilkel ve çağdışı birer eğitim kurumudur. Romandan çıkan sonuç bu. Zaten bu roman da bir Amerikalı yazarın eserinden bu amaçla uyarlanmış. Reşat Nuri, yer yer cami ve cemaat hakkında olumlu birkaç cümle kullanmış. O zaman romanın bu satırları İslam'a karşı toplumda ilgi uyandıracağı endişesi ile sansür edilmiş.

İstenen mesaj şu: İslam ve İslami değerler ile semboller çağdışı; Batılı değerler ve kilise ise, iyi ve güzel. Bu tarikat okulları hala faal. Ne 28 Şubatçılar ve ne de BÇG'nin bu konuda bir kaygısı yok. Sabatayların okulları da öyle.

Hemen belirtelim ki, ben hiçbir zaman insanları seçtikleri din ya da doğdukları ana baba sebebi ile kınamadım. Ama insanların olduklarından başka türlü görünmelerine her zaman karşı çıktım. Kimsenin evli ya da bekar olduğu beni ilgilendirmiyor, ama herhalde herkes evleneceği kızın dul mu bekar mı olduğunu da bilmek ister. Ben de beni yönetenlerin, topluma malolmuş insanların kimliklerini ve temel referanslarını bilme hakkına sahibim. Bunu bir kınama ya da yüceltme sebebi saymıyorum, ama bilmek istiyorum.

Ben iyi bir otomobil almak isterken, sizin çok iyi ve aynı değerde bana iş makinası satmaya hakkınız yok. Sözü Sabataylara getirmek istiyorum. Hani şu Sabatayların yerinde bir İslam tarikatı olsaydı, devletin zinde güçleri ne yapardı acaba? Fethullah Gülen'in mekteplerinden duyulan kuşkunun kaçta kaçı Sabataycıların etkin oldukları Fevziye Mektepleri, Işık Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi ve Terakki Lisesi'ne gösterildi?

Bakın, Türkiye'deki Yahudiler 3 temel gruba ayrılıyor.

Birinci grubta Sefarad ve Eşkenaziler var.
2. grubta Osmanlı'dan bize miras kalan Sabataylar.
3. grupta ise Karaim Türkleri. Buna son zamanlarda Kürt ve Ermeni Yahudileri de ekleniyor.

Karaimler çok örgütlü değil, ama gelecekte adlarından daha çok söz ettireceğe benziyorlar. En etkin konumda olanlar, Sabataylar. Daha doğrusu ekonomide Sefarad ve Eşkenaziler, siyaset ve kültürde Sabataylar.

Sabatayların bir diğer adı "Dönme" ya da "Selanikli". İsmail Cem, Rahşan Ecevit, Tansu ve Özer Çiller, Coşkun Kırca, Altan Öymen, Ercan Karakaş bu ekipten olarak bilinir. Bunlar kendilerini zahiren Müslüman olarak takdim etseler de, gizli olarak Yahudi dini, ritüelleri ve geleneklerine bağlıdırlar. Yani takiye yaparlar. Sorduğunuzda ise, "Türk olduklarını" daha doğrusu "kendilerini Türk hissettiklerini" söylerler. Radikal birer kemalist ve laiktirler. Mustafa Kemal'in okuduğu Şemsi Efendi Mektebi, Kabbalist Yahudiler tarafından açılan bir cemaat mektebi idi. Şemsi Efendi de Sebatay Sevi öğretisine bağlı dini bir liderdi. Kabbalanın en önemli yorumcularından biri idi. Cumhuriyetin ilk yıllarında birçok Sabatayist, Mustafa Kemal'in yanında yer aldı ve kemalist devrimin şekillenmesinde önemli katkılar sağladılar.

Halide Edip'ten Hasan Tahsin'e
kadar birçok Sabatay da ekonomi, sanat, edebiyat, bürokrasi ve siyaset dünyasında önemli yerlere geldi. Moiz Kohen'in kemalist ideolojinin ve Türk milliyetçiliğinin şekillenmesindeki katkısı bilinen bir gerçek. Ahmet Emin Yalman da o ailedendi. İlginçtir, kapatılan mason locasının meşrik-i azamı M.Kemal Öke, Mustafa Kemal'in en yakın müşaviri ve özel doktoru idi. Mustafa Kemal'in ifadesi ile mason locasının kapatılmasının asıl sebebi, aynı gayeye hizmet eden iki ayrı kuruluşa gerek olmaması idi. Çünkü CHP, aynı idealleri tesis için vücut bulmuştu. Tabii bu yoruma göre; Kuvayı Milliye ve Müdafayı Hukuk hareketinin bir devamı olduğu söylenen CHP'nin bu iki referansı arasında da bir çelişki olmaması lazım gelirdi. Yani, Kuvayı Milliye ve Müdafayı Hukuk hareketi masonik idealleri tesis için gerçekleştirilmiş hareketlerdi.

Tabii, bu iddia ile bu hareketlerin bildirilerinde ifadesini bulan mesajlar arasında nasıl bir uyum sağlanabilir, onu bilmiyorum. Bu Sabatay tarikatının, (Din demiyorum. Cumhurbaşkanlarından Ben Zwi'nin de Sabatay olmasına rağmen İsrail bu gerçeği kabul etmese de bunların dini, İbrahim'i bir öze sahip olan Yahudilik dinidir.) Belki Sabataycılık, Yahudiliğin mistik ve Hermetik bir yorumu olarak bir mezhep ya da köklü bir tarikattır. Sabataycıların şeriatı ile öteki Yahudilerin şeriatı aynı olmakla birlikte yorumları farklıdır. Mezhep ya da tarikat, Sabataylar bugün kendi içlerinde de 3 ayrı alt gruba bölünmüş gözükmektedirler. Karakaşlar, Kapaniler ve Yakubiler. Kendi aralarında ciddi bir şekilde çıkar çatışmaları, yöntem farklılıkları ve teolojik ihtilafları bulunmaktadır.

Aslında Türkiye'de Cumhuriyet dönemi içinde biçimlenen Alevi geleneği ve son 2 asır içinde Sünni tasavvuf geleneği içinde bazı grubların nasıl dejenere edildiğini anlamak ve Sabatay etkilerini görmek için uzmanların bu konu ile yakından ilgilenmeleri gerek.

Aslında bir hukuku savunma adına, insan hakları adına, bu topraklarda doğup gelişen bu dini inanışa mensup insanların temel hak ve özgürlüklerini, kendilerini ifade etmelerini sağlayıcı şartları oluşturmak gerek. Kuşkusuz, önce çifte standartları ortadan kaldırarak ve bu gizli tarikat içindeki sapma ve cemaatin mal varlığını ele geçirmek isteyen çeteleri de sistemin dışına iterek yapılmalı bu iş. Gizli bir tarikat ve cemiyet olarak ekonomi, siyaset, bürokrasi ve basın dünyasındaki etkilerini, arkasına, gücü ve bu cemaatı kullanmak isteyen çevrelerin karanlık hesaplarını ortaya çıkartmak hem Türkiye ve hem de bu cemaatın geleceği açısıdan önemlidir. Kimse ne İslam'ı ne de Sabataycılığı istismar etmemeli. Eğer birileri bu cemaatın içine sızarak buradan kendilerine iktidar ve servet üretmeye kalkıyor ve cemaat içinden de bu konuda sızlanmalar yükseliyorsa, sanırım bu konuda bir şeylerin yapılması gerekir.

CHP ile bu parti arasındaki ilişkinin araştırılması gerek. İddialar son derece mide bulandırıcı. Bilgin ailesi gerçekten Terakki Vakfı'na ait mal varlığının denetimini ele geçirerek, cemaati kendi siyasi ve iktisadi çıkarları için kullanmak mı istiyor? Can Paker bu işin neresinde. Bülent Tanla ve Haluk Arı'nın ortak reklam şirketi CHP'nin seçim kampanyasını alarak, bu cemaatle parti arasında iktisadi manüplasyonlarda mı kullanılıyor? Tanla, Arı ve İlhan Selçuk ortak şirketi Medya C malum sermaye ile Cumhuriyet ve bazı gazeteler arasında haber politikalarına endeksli reklam dağıtımı mı yapılıyor? Bu soruları soruyorum, çünkü bu tür söylentiler artık kulak tırmalamaya başladı. Hatta CHP İstanbul il yönetiminden bazı isimler, laik CHP'nin bir tarikatın arka bahçesi gibi kullanıldığı iddialarının yaygınlaşmasından son derece rahatsız. CHP mi Sabatayları kullanıyor, Sabataylar mı CHP'yi, o da belli değil.

Sabatayların güvenlik sistemi içindeki yargı ve istihbarat birimleri ile üst düzey bürokraside ve kurumlarda yer alan Sabataylarla ilgili söylentiler de her geçen gün yaygınlaşıyor. YÖK Başkanı'ndan futbol takımlarının yöneticilerine, birtakım sanatçılardan diplomatlara, yazarlara, ADD ve ÇYDD gibi sivil toplum örgütlerinden Lions, Rotary kulüplerine, masonik kuruluşların yöneticilerine kadar her köşedeki birçok ünlünün Sabatay olduğu iddiası, zaten sayıları binlerle ifade edilen bu topluluğun ekonomi, siyaset ve toplum hayatı üzerinde nasıl bu kadar etkin hale geldiği sorusunu gündeme getiriyor.

Şu Adnan Hoca muhabbetine de bayılıyorum hani. Hele şu "Çarşaflı Kayakçı" haberinden sonra, Hizbul-kartelin düştüğü durum amma matrak bir hal oldu. Alın gazetelerin hafta sonu eklerini ya da magazin gazetelerini, Aykut Işıklar'ın sosyete dedikodularını okuyun ve sonra da bu manken kızların iffet, namus muhabbetini dinleyin. İnanın, Matild hanım "Namus ve İffet" üzerine bir TV programı yapsa, ancak bu kadar anlamlı olurdu.

Sabataycılarla ilgili bir ön bilgi için bakınız: Ilgaz Zorlu: Evet Ben Selanikliyim-Belge Yayınları..


Kalemler ve Kılıçlar
 



İstenen mesaj şu: İslam ve İslami değerler ile semboller çağdışı; Batılı değerler ve kilise ise, iyi ve güzel. Bu tarikat okulları hala faal. Ne 28 Şubatçılar ve ne de BÇG'nin bu konuda bir kaygısı yok. Sabatayların okulları da öyle.



Çok güzel yazılmış bir yazı.Üstte de alıntı yaptığım gibi laikliğin ve objefktifliğin sadece bize işlediği gayet açık.Bu durum her yerde böyle.Nedenini açıklması ise hayli zor fakat güzel bi söz söylemişler Türk ün Türkten başka dostu yoktur..Konuyla ne alaksı var diye düşünmeyin gayette var ...

Bİ de yazının başında Siz hiç, herhangi bir İslam tarikatı adına kurulmuş bir okul gördünüz mü? denilmiş..Görmeyen varsa söylesin kör sultan bile gördü artık bunu günümüz Türkiyesin de..​
 
34ioho2.jpg


Yazının il paragraflarının özeti resimde verilio =).

Sabataylar her taşın altından bunlar cıkıo.
 
aydınlatıcı bilgiler için teşekkür ederim. ama şimdi türkiyenin aydın kesiminide rahatsız edeceksin.. atatürkçülük adına yapılan bahsi geçen yahudi cemaatlerini savunma ve destekleme çabalarınıda göreceğiz yorumlarda.. yahudi ve hıristiyan cemaatlerinin okullarını atatürkçülük laiklik ve çağdaşlık adına savunanlar çıkarsa sakın şaşırmayın..çünkü bu düşünceyi savunmak artık bize çağdaşlığın ve medeniyetin bir gereği olarak öğretildi buna karşı çıkanlarda atatürk düşmanı sayılacaktır..ANLAŞILMASI GEREKEN TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN TEMEL İLKELERİNİN BU MEZHEP OKULLARININDA KARŞISINDA OLABİLECEĞİ VE LAİK CUMHURİYET İLKESİNE KARŞI OKULLAR OLDUĞUDUR.... KISACA!!!!!!!!!
 
böyle konuları malesef cok az kişi okuyo. eşek anırdığında euzu cekin başlıklı konuyu ise herkes okuyo.
 
Bana çıkarcı tarikatçıların nüfus savaşını anımsatan bir yazı gibi geliyor.Hackhel yönetiminden bir smodumuzu ırk,din ayrılıgını amaçlayan bir yazıya alet olmasını yadırgadım.Forumda bu yöndeki şikayetlerimizin degerlendirilmeme nedenlerinden biri bu olsa gerek.
 
Türkiye Cumhuriyetinin Aydın Kesimi Olarak Lanse Edilenlerin Gerçek Yüzü..... Tebriklerr.....
 
Tebrikler şu bölümde okuduğum güzel yazılardan biri... Sayılan okullara bakıldığında kale gibi yüksek duvarlı içlerinde ne okutuluyor müfredatı nedi pek bilinmiyor.
 
ellerine sağlık süper umarım çıkarcı, sömürgeci, Atatürkün arkasına sığınan solcu geçinen yobazlar okur. tşkler.
 
Bana çıkarcı tarikatçıların nüfus savaşını anımsatan bir yazı gibi geliyor.Hackhel yönetiminden bir smodumuzu ırk,din ayrılıgını amaçlayan bir yazıya alet olmasını yadırgadım.Forumda bu yöndeki şikayetlerimizin degerlendirilmeme nedenlerinden biri bu olsa gerek.

dini ayaklar altına alan smodları ne cabuk unuttun.
 
dini ayaklar altına alan smodları ne cabuk unuttun.

İlk önce modlardan özdür diliyorum herhangi bir art niyetim yok fakat antikodon o kadar emin konuşuyor ki örnek istemeden edemeyeceğim..

Evet antikodon bol kefeden atması kolay örneğini ver de görelim..Smodlarımız gecesini gündüzüne katıp iyi bir ortam uğraşabilmek için kılı kırk yarıp bişiler yapmaya çalışırken senin böyle kolay iftira atmanı anlıyamıyorum..
 
Bİ de yazının başında Siz hiç, herhangi bir İslam tarikatı adına kurulmuş bir okul gördünüz mü? denilmiş..Görmeyen varsa söylesin kör sultan bile gördü artık bunu günümüz Türkiyesin de..[/LEFT][/B]



Bana Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde resmi olarak İslam Dini adına veya Şeriat adına kurulmuş bir okul söyler misin?




Forumda bu yöndeki şikayetlerimizin degerlendirilmeme nedenlerinden biri bu olsa gerek.


Bu kadar sığ düşünceli birini muhatap almak zorunda kaldığım için açıkçası Smod olarak üzülüyorum...
 

Bana Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde resmi olarak İslam Dini adına veya Şeriat adına kurulmuş bir okul söyler misin?

Sende biliyorsunki cemaat yapılanması adı altında bi sürü kolej dersane üni faaliyetini sürdürmekte..İsim vermek doğru olmaz die dşünüyorum...Tabi bu okulların yazıda geçen okulların olduğu gibi misyonu-vizyonu resmi olarak geçmemekte...Ama bilen biliyor..Sende biliyorsundur mutlaka...
 
Sap ile samanı karıştırmamak lazım...
Yazıda geçen okullar din eğitimi üzerine kurulmuş ve
rahibe kılıklı öğretmenler tarafından ders verilen ve Devlet yardımı
alan okullardır.

Senin bahsettiğin ise yanlış anlamadıysam Fettullah Gülen'e ait okullar veya dershaneler
İkisi aynı şey değil güzel kardeşim ;)

Öğretmenlerin derslere Türkiye Cumhuriyeti'nde sarıkla veya cübbe ile girdiklerini düşünebiliyor musun... Böyle birşey olsa bu ülke de ne olur? Yer yerinden oynamaz mı? Şeriat
geliyor yaygaraları koparılmaz mı? Sonu darbeye kadar gitmez mi?

Madem İslam adına böyle birşeye izin verilmiyor da Yahudi Dönmelerine neden
izin veriliyor? Benim derdim ayrımcılık yapılmasıyla.... Müslümanım diye ortalarda
gezen münafıkların her fırsatta Allah katında tek din olan İslam'a saldırmaları...

Başka birşeyle de işim olmaz zaten...
 
Doğru diyorsun da ikisi de aynı b*k işte.. Birisi yasalarla güya yasal olarak işlerini yürütüo..diğeride insanları kullanarak şöyle böyle diyerek beyinleri yıkayarak işini yürütüo...Hiç fark etmez...
 
Doğru diyorsun da ikisi de aynı b*k işte.. Birisi yasalarla güya yasal olarak işlerini yürütüo..diğeride insanları kullanarak şöyle böyle diyerek beyinleri yıkayarak işini yürütüo...Hiç fark etmez...


ikisi aynı değil.

düşn bi tehlike devlet eliyle beslenen yasal bi tehlike

diğeri devlet eliyle beslenmeyen tehlike :durdurun:durdurun

(devlet dedim hükümet demedim arkadaşlar umarım tartışma çıkarmaya çalışmassınız):goz:
 
"Mustafa Kemal'in okuduğu Şemsi Efendi Mektebi, Kabbalist Yahudiler tarafından açılan bir cemaat mektebi idi. Şemsi Efendi de Sebatay Sevi öğretisine bağlı dini bir liderdi. Kabbalanın en önemli yorumcularından biri idi. Cumhuriyetin ilk yıllarında birçok Sabatayist, Mustafa Kemal'in yanında yer aldı ve kemalist devrimin şekillenmesinde önemli katkılar sağladılar.

Halide Edip'ten Hasan Tahsin'e kadar birçok Sabatay da ekonomi, sanat, edebiyat, bürokrasi ve siyaset dünyasında önemli yerlere geldi. Moiz Kohen'in kemalist ideolojinin ve Türk milliyetçiliğinin şekillenmesindeki katkısı bilinen bir gerçek. Ahmet Emin Yalman da o ailedendi. İlginçtir, kapatılan mason locasının meşrik-i azamı M.Kemal Öke, Mustafa Kemal'in en yakın müşaviri ve özel doktoru idi. Mustafa Kemal'in ifadesi ile mason locasının kapatılmasının asıl sebebi, aynı gayeye hizmet eden iki ayrı kuruluşa gerek olmaması idi. Çünkü CHP, aynı idealleri tesis için vücut bulmuştu. Tabii bu yoruma göre; Kuvayı Milliye ve Müdafayı Hukuk hareketinin bir devamı olduğu söylenen CHP'nin bu iki referansı arasında da bir çelişki olmaması lazım gelirdi. Yani, Kuvayı Milliye ve Müdafayı Hukuk hareketi masonik idealleri tesis için gerçekleştirilmiş hareketlerdi."

Yav Allah aşkına arkadaşlar belki 20 kere okudum. Bu adamlar ne diyor ne yapmaya çalışıyor Allah aşkına? Şu cümleye bakar mısınız:
"Yani, Kuvayı Milliye ve Müdafayı Hukuk hareketi masonik idealleri tesis için gerçekleştirilmiş hareketlerdi."

Yav çıldıracağım artık artık iş zıvanadan çıktı. Çıkın öyleyse bağıra bağıra Mustafa Kemal ATATÜRK masondu deyin. Bu cumhuriyet masonik bir cumhuriyettir deyin.Kanıtla bre kardeşim belgeleriyle kanıtla.

Yav cumhuriyet elden gidiyor, Atatürk devrimleri elden gidiyor, Atatürk elden gidiyor diye bağıranlara GÜLÜYORDUM ama gerçekten Cumhuriyetimizin temel değerlerine ve ATATÜRK'e karşı aşırı bir hücum göze çarpıyor son günlerde.
 
isketenin nasırına basılmış gibi bağırmasını hayretler içinde ğazı açık şakınlıkla değerlendirmesini yadırgamıyorum bile.çünkü bu ülkede 80 yıldır yalan tarih okutuldu.doğru olan yanı ise ek*** ve tek taraflıydı.bunu kimnse dile bile getiremezdi çünkü böyle olması isteniyordu..ya kardeşler neden akıl etmiyorsunuz ,,derenin önüne set çekeceksiniz sistemi koyan oturtan erk'e güce baştan inandırılacaksınız,değiştirlmesini teklif dahi edemeyeceğiniz kanunlar la koruma altına alacaksınız,sonra diyeceksinziki biz bunları hiç duymadık neler oluyor ülke yok oluyor devrimler yıkılıyor falan falan...yıkılan bişey yok arkadaşlar kimse sistemi değiştirmeye falan çalışmıyor zaten.sadece olan biteni bir kez görmeye çalışın..korkmayın bu ülkeye sizin deyimiznzile şeriat falan gelmez..ben istesemde gelmez.:) ama bu ülkenin oluşumunda neler yaşandı devrim denilen şey gerçekte devrimmiydi ,,oturtulan düzen gerçekte bu milletin karakterine uygunmuydu,yada uygunsa neden hala dikiş tutmuyor,bunları bir sorgulasak ktümü olur.fofer' in açtığı konu sizin hayrete düşmenize yol açtı diye gerçekler hala konuşulmasınmı bu vatanda.bırakın beyler bu millet artık bunaldı çıkış arıyor,azınlıklara gösterdiğiniz hoş görüyü bir kere olsun bu milletin esas fertlerine ,şühedanın çocuklarına,vergi veren gerçek insanlara,askerde şehit olan vatan evlatlarına ,asgari icretle çalışan yurdumun insanına ,5 milyon kişi için gece gündüz durmadan çalışan 65 milyon insana bir kez olsun güvenin beylerr..adı geçen o yabancı okullarda okuyanlar sizi bizi 80 yıldır güdüyorlar..gerçek vatanseverler den bu ülkeye bir lider çıktığını gördünüzmü hiç.en uzun süre bu ülkede başbakanlık ve devlet adamlığı yapan demirel'in 33.cü dereceden mason olduğu herkesin malumu..saymakla bitmeyen asker -bürokrat-işadamı-sanayici mason -dönme-sabataist-yalanmı sanıyorsunuz..hergün özenerek batığınız magazin dünyasının boyboy resimleri hep bu dünyaların insanı..onlar yatlarda katlarda bodrumlarda keyf içinde. bu millet ise sürünüyor..elbetteki güden onlar güdülen biziz.bu milletin gerçek sahipleri artık uyanıyor sizde uyanın beyler..



eline sağlık fofer..çok harika bir yazıydı..
 
Geri
Üst